06-28-2009
|
#1
|
delishhhh
|
Evliler Okuyun... Bekarlar Da Ders Alsın
EVLİLER OKUYUN  BEKÂRLAR DERS ALIN  ))
(Can Dündar yine üstatlığını konuşturmuş  )
Evlilik, inanmadığım halde içerisinde 17 seneyi bitirdiğim bir kurum benim için 17 senede (abartmıyorum) 40 çift arkadaşımın son verdiği kurum ayni zamanda da  Evlili ğimin bu kadar uzun sürmesinin gizi belkide kuruma inanmamaktan geçiyor
Evliliği toplumun dayattığı şekilde yasamamaktan  Nedir bu dayatmalar?
Erkeğin muhakkak kadından yasça büyük olması, eğitim seviyesinin erkeğin lehine ya da en azından eşit olması bunların sadece ikisi  
Olmaz, yürümez diyor toplum  Erkek yasça büyük olmalı ki, kadına 'hot' dediğinde oturmalı kadın  Yâda yumuşatıyorlar;
-Efendim kadın erkekten önce çöktüğü için (hani doğum falan) küçük olmalıymış yaşı  
Eğitimde de böyle  Kadının çok okumuşu bilmiş olurmuş, evde kalmakmış layıkı 
EŞİM BENDEN 2 YAS BÜYÜK; ne 'hot' dememe gerek kaldı 17 senede, ne de benden önce çöktü  
Yıllar içinde ben yaş landıkça o gençleşti,
-'Ooo Can bey kapmışınız çıtı rı' esprilerine muhatap dahi oldum
EŞİM 3 ÜNİVERSİTE BİTİRDİ; ben bi taneyi 9 senede bitirdim 
Ne o bana bilmişlik tasladı, ne ben ona ezik baktım  Kulağa gelen müzik tekse de, onu oluşturan notalar farklıdır der Halil Cibran  
Bunu unutmadık biz
Ben konuşurken o dinledi, ben dinlerken o konuştu 17 sen e
O öfkeliyken ben, ben öfkeliyken o 'haklisin bitanem  ' dedik,
Öfke bitip fırtına durulduğunda 'ama bi de böyle düşün' de dedik fikrimizi savunurken
Farklı insanlar olarak görmedik birbirimizi, ayni amaç içi n savaşan neferlerdik bu hayatta 
Asla bilmedik ne k adar para kazandığımızı, ortak cüzdanımızdan gerektiği kadar aldık 
Ne kadar çalarsa çalsın masanın üstünde telefon, kim bu saatte arayan karşı cins diye sorgulamadık da ama  
Sevginin en büyük dostuydu bizim için 'güven'  Ve güvenin ardına saklanmış bir 'saygı' vardı daima  
Ne kavgalar, ne badireler atlattık 17 senede  
Eee ülkeler neler gördü, biz çekirdek aile mi sütliman yaşayacaktık 
Bir gün öyle bir girdik ki birbirimize, ben ilk kez odamın dışında yattım bi gece, misafir odasında 
Gece yarısı kapı aç ıldı esim;
-'Ne yapıyorsun burada?' diye sordu kapının eşiğinden, 'uyuyorum' dedim buz gibi bi sesle  Gitti, gelmesi 1 dakikasını almıştı elinde yastıkla  'k ay yana' dedi daracık yatakta 'ne yapıyorsun?' dediğimde 'benim yerim senin yanın, sen gelmezsen ben gelirim' dedi 
Anladım ki o gece, en uzun kavgamız yat saatine kadar sürecek  
Özen gösterdik o günden sonra, evin her yerinde kavga ettik, yatak odamız hariç
Kırsak da zaman zaman kalplerimizi, asla kin tutmadık birbirimize  
Toplum kurallarıyla oynasaydık bu oyunu belki de 41 inci çift ol acaktık o listede  
Ama oyunun kurallarını biz koyduk  Nede olsa bizim oyunumuzdu oynanan 
Evlilik; hesapsız içine dalınması gereken bir oyun bence  
Topluma kulaklarını tıkayarak hem de  Ne benim, ne de bizim sözlerimizle  
Sadece gönlünüzden geçtiğince 
Dediği gibi Ataol Behramoğlu'nun;
'  Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe, bütün evrene karışırcasına Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insan a 
CAN DÜNDAR
Hayat kısa gelen bir battaniye gibidir
Yukarı çekersin ayak parmakların isyan eder
Aşağı çekersin omuzların titrer Ama yine de, neşeli insanlar dizlerini karınlarına çeker, rahat bir uyku uyumayı başarır  
|
|
|