|  06-21-2009 | #1 | 
	| 
Şengül Şirin  | 
				  Ayakkabı Ve Ayakkabıcılık 
 
            Çoğu ayakkabı, "taban" adı verilen ve kullanıldıkça yıpranan kalın bir alt parça ve "saya" adı verilen, ayağı saran daha ince bir üst parçadan oluşan bir ana modele göre yapılır Ne var ki, ayakkabılar tropikal iklimden soğuk iklime kadar değişen çeşitli iklimlerde yaşayan insanlar için ve üstelik modaya uygun olarak yapıldığından, çağlar boyunca çok çeşitli ayakkabılar üretilmiştir  Günümüzde daha çok kadın ayakkabıları her yıl değişik modellerde yapılmaktadır  Erkek ayakkabıları, geçmiş yüzyıllarda kadın ayakkabıları kadar çok çeşitlilik göstermesine karşın, bugün pek değişmemektedir  
 
 Eskiçağlarda çoğu insan, tabanı deriden ya da tahtadan sandallar giyerdi
  Eski Mısırlıların mezarlarında bu tür sandallar bulunmuştur  Eski Yunanlılar banyoda ayakkabı, avlanırken de uzun çizme giyerlerdi  Girit'teki Minos uygarlığı ve Roma dönemlerinde bu tür ayakkabı ve çizmeler kullanılmıştır  Ortaçağda ayakkabıların burnu sivriydi, ama ayağı sarması için yumuşak deri ya da kumaştan yapıldığından rahattı
  Potinler ya da baldırlara kadar çıkan çizmeler yolculuk sırasında giyilirdi  14  yüzyıl sonlarına doğru çok uzun burunlu gülünç ayakkabılar giyiliyordu; bunlarla yürümek öylesine zordu ki ayakkabının burnunu bir zincirle diz kemerine bağlamak gerekiyordu  
 
 15
  ve 16  yüzyıllarda sivri burunlu ayakkabının yerini ördek gagası biçimli geniş burunlu ayakkabılar aldı  Bu tür ayakkabılar İngiltere Kralı VIII  Henry'nin resimlerinde görülür  Deri, bez ya da kadifeden yapılan bu ayakkabılar bazen 15 cm genişliğinde olurdu ve astarının gözükmesi için yırtmaçlı yapılırdı  Kraliçe Elizabeth döneminde ayakkabıların burunları kare biçimliydi ve kurdeleden yapılma bir sürü fiyonkla süslenirdi  Ayakkabılara yüksek mantar topuklar daha sonraları eklendi  Ayakkabıyı korumak amacıyla giyilen mantar topuklu şosonlar 1575'te moda oldu  Tahta tabanlı ayakkabılar da kötü havalarda ya da çok yağışlı bölgelerde giyiliyordu  İngiltere'nin kuzey kesimindeki birçok kişinin 20  yüzyılın başlarına kadar giydikleri bu tür tahta ayakkabıları (sabo), Hollandalı çiftçiler günümüzde de giyerler  
 
 17
  yüzyılın başlarında yüksek topuklu uzun çizmeler, ayakkabıların yerini aldı ve evde bile giyilmeye başlandı  Sonraları, dantelli çorapların gözükmesi için çizmelerin üst kenarları dışa doğru kıvrıldı  1660'tan sonra modası geçen çizmenin yerini siyah, üzeri bağcıklı ya da tokalı, kalkık kare burunlu ayakkabılar aldı  Erkek ayakkabılarının modasını izleyen kadın ayakkabıları, 17  yüzyıldan başlayarak, sivri burun ve yüksek topuklarıyla özgün bir biçim aldı  Bu sıralarda ortaya çıkan kapalı burunlu, topuklu, arkalıksız terlikler günümüzde de evlerde giyilmektedir  
 
 1720'lere kadar giyilen kare burunlu ayakkabıların yerini, bu tarihten sonra yuvarlak burunlu ayakkabılar aldı
  Üstte geniş kıvrımları bulunmayan uzun çizmeler 1770'lerde moda oldu  Bu sıralarda kırsal kesimde, bacakların diz altındaki bölümünü korumak için bez ve deri gibi malzemelerden yapılma tozluklar giyiliyordu; oysa kentlerde oturanlar tozluğu 1790'larda giymeye başladılar  18
  yüzyılda kadın ayakkabıları saten ya da brokardan yapılıyordu ve toka, kurdele ya da fiyonklarla süsleniyordu  Yüzyılın başında Fransa Kralı XIV  Louis'in adından ötürü "Louis topuğu" adı verilen ve aşağıya doğru incelen yüksek topuklu ayakkabılar giyiliyordu  1790'da ise yüksek topuk tümüyle ortadan kalktı  Sokaklar ve yollar öylesine çamurlu ve kötü yapılmıştı ki insanlar evden dışarıya çıkarken şosonlarını giymek zorunda kalıyorlardı  
 
 19
  yüzyılda erkekler genellikle düğmeli, bağcıklı ya da yanları esnek çizmeler giyiyorlardı  Kadın ayakkabıları ise saten ya da kadifeden yapılıyordu ve topuksuzdu  1860'ların yarım çizmeleri de çoğu zaman beyaz ipekten yapılıyordu; bağcıksız olan bu çizmelerin yanları esnekti  On yıl sonra yüksek topuklar geri geldi ve çizmeler yanları düğmeli olarak yapılmaya başlandı  Ayakkabılarda ve çizmelerde hâlâ bez kullanılıyordu, ama ayakkabıların burunları bazen deriden yapılıyordu  19
  yüzyılda kadınlar fabrikalarda ve bürolarda çalışmaya, ayrıca yürüyüş yapmak ve bisiklete binmek gibi spor ve açıkhava etkinliklerinde bulunmaya başlayınca daha sağlam ayakkabılar yapıldı  Bağcıklı rahat yürüyüş ayakkabısı I  Dünya Savaşı (191418) sırasında ortaya çıktı  Günümüzde de ayakkabı yapımı modadaki değişikliklerden etkilenmektedir   
				__________________  Arkadaşlar, efendiler            ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler,            müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet            tarikatıdır   | 
	|  |   |