Yalnız Mesajı Göster

Fatih Sultan Mehmedin Bedduası(Ayasofya Vakfiyesinden)

Eski 06-08-2009   #1
sudenaz
Icon4531

Fatih Sultan Mehmedin Bedduası(Ayasofya Vakfiyesinden)



Fatihin istanbulu alır almaz ilk cuma namazını ayasofyada eda ettiğini ve Ayasofyayı ne kadar sevdiğini tüm dünya bilir

Sultan fatihin ileri görüşlü olmasından olcakki sanki ilerde bu camiye saldırılar olacağını sezmişcesine büyük bir beddua içeren beddua yazmıştır

ve gün gelmiş fatihin gözbebeği ayasofyaya zalimler tarafından kilit vurulmuş camilikten çıkarılmışve malesef müze olmuştur

SÖZÜ FATİH SULTAN MEHMEDE BIRAKALIM

AYASOFYA VAKFİYESİ 1 HAZİRAN 1453

“İşte bu benim Ayasofya Vakfiyem, dolayısıyla kim bu Ayasofya’yı camiye dönüştüren vakfiyemi değiştirirse, bir maddesini tebdil ederse onu iptal veya tedile koşarsa, fasit veya fasık bir teville veya herhangi bir dalavereyle
Ayasofya Camisi’nin vakıf hükmünü yürürlükten kaldırmaya kastederlerse, aslını değiştirir, füruuna itiraz eder ve bunları yapanlara yol gösterirlerse ve

hatta yardım ederlerse ve kanunsuz olarak onda tasarruf yapmaya kalkarlar, camilikten çıkarırlar ve sahte evrak düzenleyerek, mütevellilik hakkı gibi şeyler ister yahut onu kendi batıl defterlerine kaydederler veya yalandan kendi hesaplarına geçirirlerse ifade ediyorum ki huzurunuzda, en büyük haram işlemiş ve günahları kazanmış olurlar
Bu sebeple, bu vakfiyeyi kim değiştirirse,
Allah’ın, Peygamber’in, meleklerin, bütün yöneticilerin ve dahi bütün Müslümanların ebediyen LANETİ ONUN VE ONLARIN ÜZERİNE OLSUN, azapları hafiflemesin onların, haşr gününde yüzlerine bakılmasın


Kim bunları işittikten sonra hala bu değiştirme işine devam ederse, günahı onu değiştirene ait olacaktır
Allah’ın azabı onlaradır
Allah işitendir, bilendir



1 haziran 1453 fatih sultan mehmed han


acaba peygamber efendimizin ne güzel asker ne güzel komutan dediği fatihin ettiği bu beddua yüzünden mi 85 yıldır türkiye belini doğrultamadı

en ilginç iddia, Ayasofya’yı müzeye çeviren 24 Kasım 1934 tarihli kararnamedeki ‘Mustafa Kemal Atatürk’ imzasının taklit edildiğiydi Bu kişilere göre Mustafa Kemal gibi ‘hukuka saygılı’ biri, ancak 27 Kasım 1934'te çıkacak olan Soyadı Kanunu’ndan üç gün önce, imzasını ‘Atatürk’ diye atmazdı Üstelik Atatürk’ün ilk harfi küçük harfle yazılmıştı Bu Mustafa Kemal’in tabiatına uygun bir davranış değildi Ayrıca kararnamenin birinci sayfası ile ikinci sayfalarının farklı müdürlüklere ait antetli kağıtlara yazılmış, 24 Kasım 1934’te düzenlenen başka iki kararname 1613 ve 1614 sayılı iken aynı günlü bu kararname 1589 sayılı idi Bu gariplikler kararnamenin sahteliğine karine idi

Bütün bu gariplikler doğruydu ancak iddia sahiplerinin göz ardı ettiği basit gerçek şuydu: Ayasofya’nın müze yapılması sırasında Mustafa Kemal hem bedenen hem zihnen sapasağlam ayaktaydı, hatta açılış töreninde hâzır ve nâzırdı! Üstelik daha sonra Ayasofya’nın müze olması şerefine açılan deftere bir güzel de yazı yazmıştı!
Bu cami tam 481 sene secde izi taşıyan alınlara secdegâh olduktan sonra, hâlâ tartışmalı, 14111934 tarihli bir bakanlar kurulu kararıyla müzeye çevrilip namaza kapatılıyor
O gün Ayasofya, bu milletin yüreğinde derin bir hüzne, acıya ve tekrar hasrete dönüşüyor
Bu münasebetle Osmanlı Devleti’nin kuruluş amacı Bizans’ın fethi, fethin dayanağı, Peygamber-i Âlişan Efendimiz’in fethe ilişkin müjdesi, (Ahmed bin Hanbel’in, Müsned’inde de yer alan; [c4, s335] meşhur hadis-i şerif) müjdenin yüreği ise Ayasofya’dır
Ayasofyasız İstanbul, İstanbulsuz Türkiye olmaz! Ayasofya’yı sıradan bir mabet olmaktan çıkarıp sembolleştiren saik, Peygamber müjdesi şehrin yüreğini teşkil etmesidir Bu kimliği ile Ayasofya, Osmanlı Asırlarında çok önemsenmiş, o kadar ki, Ayasofya İmamına saray protokolünde yer verilmiştir


ALLAHÜ TEALA TEKRAR AYASOFYANIN CAMİYE ÇEVRİLİŞİNİ BİZLERE GÖSTERSİN (amin)

SELAM VE DUA İLE