Şengül Şirin
|
Liberalizm Nedir - Liberalleşme
Liberalizm
1- İktisadi düşünce tarihidir Bireye onun özgürlüğüne ve kamu yararına sonuçlanacağı için bireysel etkinliklerde özgürlüğe ayrıcalık tanıyan iktisadi kuram
2 Devletin bireysel özgürlükler karşısındaki yetkilerini sınırlamayı öngören siyasal öğreti
iktisadi düşünce tarihi: Liberal okul, XVII ve XIX yy ların büyük klasik iktisatçıları tarafından temsil edildi: ingiltere'de Adam Smith, Malthus, Ricardo, John Stuart Mili; Fransa'da Jean-Baptiste Say, Frederic Bastiat Liberalizmin ana tezi, iktisat alanında kendiliğinden oluşan bir doğal düzenin varlığı iddiasına dayanır Bireylerin rolü, tıpkı mekanik ya da fizik yasalar örneğindeki gibi, iktisadi sistemi dengeye doğru götüren iktisat yasalarını keşfetmekle sınırlı kalmalıdır Bunlar, insanın yaradılışına uygun yasalardır Liberal insan, homo oeconomicus, yani "en az zahmetle en çok kazanç sağlamaktan başka bir amaç gütmeyen akıl sahibi varlık"tır insan, böylesine özgür davranmakla doğal iktisadi düzenin gerçekleşmesini sağlar Bireysel çıkarlarla toplumun genel çıkarı çakışır ve uyuma kavuşur
Öyleyse insan,kendisine en fazla özgürlük tanınması gereken iktisadi karar birimidir Devlet ve özel gruplar, müdahaleleriyle, bireyler arasında rekabetin serbestçe işlemesini engellemekten kaçınmalıdırlar Kural şudur: "Bırakın yapsınlar, bırakın geçsinler" Bununla birlikte liberal iktisatçılar, rekabetin sonucuna ilişkin yorumlarında birbirlerinden ayrılırlar Çoğunluğu fransız olan iyimser iktisatçılara göre, bu sonuç, olabileceklerin en iyisidir; çoğunluğu ingiliz olan kötümserlere göre ise, bu sonuç olabileceklerin en az kutusudur Ne olursa olsun, her iki eğilim de, serbest rekabetin ve devletin müdahaleden kaçınmasının zorunlu olduğu görüşündedirler Bunlar, üretim ile tüketimin fiyat mekanizması sayesinde dengeleneceğine inanırlar; emek ve sermaye arzı ile talebinin, gelir mekanizması sayesinde ayarlanacağına güvenirler
Bu liberalizm, yeniklasikçi iktisatçılar tarafından daha da çok benimsenmiş ve son derece kapsamlı bir biçimde uygulanmıştır Ama, 1929 bunalımı, kuramın doğruluğu üzerinde kuşku bulutlarının toplanmasına yol açtı Böylece, Keynes'in öncülüğü altında, bazı dengesizliklere çare bulmak üzere devletin piyasa ekonomisine karışmasını haklı gösteren "müdahalecilik" kuramı ortaya çıktı Bu kuram, birçok ülke tarafından benimsendiyse de, ye-niliberal okul tarafından zamanla yumuşatıldı
1974 bunalımından sonra, keynesçi politikalar, "yeni iktisatçılar" akımınca eleştirildi Bu akım, aşırı müdahallerinden ötürü özellikle devleti bunalımdan sorumlu tutuyor ve dolayısıyla da katıksız bir liberalizme dönülmesini öğütlüyordu 80'li yılların başında bazı ülkeler (ABD), böyle bir liberalizmi uygulamaya giriştiler
Siyaset bilimi: Liberal öğreti esas olarak XVIII yy 'da monarşik mutlakıyetçiliğe karşı verilen mücadele içinde biçimlendi Ancak bu doktrin, halk egemenliği ile ilgili tahlilleri (J -J Rousseau) ve bunların sonuçlarını üstlenme yoluna da gitmedi Yükselen liberal burjuvaziye göre, siyasal iktidarın müdahalesi, bireysel etkinliklerin düzenlenmesi ve korunmasına ilişkin görevlerle (kolluk, adalet, savunma) sınırlı kalmalı, siyasal iktidar özel girişimi ezecek ya da kısıtlayacak her türlü müdahalecilikten kaçınmalıydı Bu ilke, devlet düzeyinde en azından üç sonuç doğurmaktadır: öncelikle devlet, Locke ve Montes-quieu tarafından kuramlaştıralan kuvvetler ayrılığı ilkesine uygun olarak örgütlenmelidir Tocqueville'in savunduğu yerinden yönetim ilkesi de bu anlayış içinde yer alır İkincisi demokrasi, temsili ve parlamenter olmalıdır Çünkü yalnızca bu demokrasi biçiminde, seçimler bir süzgeç işi gördüğünden ve halk çoğunluğunun her türlü diktacılığını önlediğinden dolayı, esasta halka ait olan iktidar hakkının, uygulamada seçkinler tarafından kullanılması sağlanmış olur Üçüncüsü devlet bireyin vazgeçilmez hak ve özgürlüklerini ve özellikle mülkiyet hakkını resmen güvence altına alan hukuka tabi kılınır
»
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|