06-05-2009
|
#1
|
[KAPLAN]
|
Boğa Güreşi << Ole ! Toro ! >>
■ Pek az spor gösterisi , boğa güreşi kadar çelişik ve heyacanlı tartışmalara konu olur: bazılarına göre, insan ve hayvanın karşı karşıya gelip boy ölçüştürmesi; bazılarına göre de, eski çağların sirk oyunlarının vahşice, barbarca bir uzantısı veya gerçek bir kasaplık gösterisidir
İnsan ile boğa arasındaki bu çatışma, bazı eski çağ uygarlıklarının törenlerinde, sözgelimi Giritlilerde ve *Etrüsklerde de vardı * Ortaçağ'da İspanya'da soylular boğa güreşini, at üstünde bir savaş alıştırması olarak yaparlardı Bayramlar dolayısıyla bu oyun, halka da mal edildi ve XVIII yy dan sonra bugünkü biçimini aldı
Günümüzde boğa güreşleri veya korrida'lar binlerce tutkun meraklıyı arenlara koşturmaktadır Boğa güreşleri en çok, * İspanya, Meksika ve Güney Amerika'da yapılır
Bir jürinin başkanlık ettiği boğa güreşi, kumla örtünü, halkın oturduğu basamaklardan çifte tatha perdeyle ayrılmış bir arenada yapılır Bu tahta perdelerin arası bir koridor meydana getirir, önünde de toreroların sığınabileceği beş veya altı sığınak bulunur Boğaların, güreşten birkaç saat önce karanlıkta hapsedildiği toril arenaya açılır
Hem kahraman, hem de kurban olan boğa, 4-5 yalarında, 400-500 kg ağırlığında, özel boğa yetiştirme çiftliği olan ganaderia'dan, yiğitliği nedeniyle seçilmiş, güçlü bir hayvandır Matador'un emrinde çalışan pikador'lar, peone'ler ve banderilero'ların meydana getirdiği torero'lar ekibine karşı çıkar Adı tatar sözcüğünden gelen matador, gösterinin ikinci kahramanıdır
Üç perdelik bir dram
Kuadrilla, bakır çalgılarla davulların eşliğinde başta ata binmiş bir alguazil olduğu halde, jüri ve halk önünde bir geçit resmi yapar: buna paseo denir Artık korrida başlamış demektir Bu, üç perde halinde cereyan eder: önce, matador peone'lerin kışkırttığı hayvanı birkaç dakika gözledikten sonra, peleriniyle geçişler (veronika) yapar Sonra kalın bir zırhla korunmuş atlara binmiş olan pikador2lar, mızlaklarını, başını eğdirmek için boğaya saplar, böylece kanını akıtarak gücünü azaltırlar
İkinci perdede banderillero'lar, hatta bazen matadorun kendisi, boğanın hem saldırılarını hafifletmek, hem de onu kışkırtmak için, ucunda çelik bir zıpkın bulunan şişleri boğanın omuzbaşlarına saplarlar
Nihayet üçüncü perde, yani öldürme anı gelir Matador ile boğa, karşı karşıya, yalnız kalmışlardır İçine kıcını gizlediği muleta ( kırmızı kumaş ) yardımıyla matador zarafetle dövüşür Giderek güçleşen geçişleri çoğaltır; boynuzlanmak ve ölesiye yaralanmak tehlikesiyle en çok karşılaştığı zaman işte bu sıralardır Sonunda , boğa tam çevçeveye girince (dört ayağı kusursuz bir dörgen oluşturunca) kılıcı saplar Ölü boğa arenadan dışarı çıkarılırken matador da alkışların tadını çıkarmaktadır
Kaynak: BilgeNesil com | Meydan Larouse Gençlik Ansiklopedisi s 262-263
|
|
|