Yalnız Mesajı Göster

Mitoloji Ve Tufanlar

Eski 06-05-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Mitoloji Ve Tufanlar



MİTOLOJİ VE TUFANLAR


Büyük su baskını olarak nitelediğimiz tufanlar çeşitli bölgelerin mitlerinde görülürBunlar gerçekten olmuş olaylar olabilirlerAynı zamanda bazı yerel su baskınlarının evrensel olaylar olarak yorumlanması da olabilirlerBu mitlerin ana teması aynıdırSu baskını,bunu önceden haber almış ve bir tekneyle kaçabilmiş bir kişi ya da bir aile dışında,yeryüzündeki bütün canlıları yok ederDaha sonra tanrıların gazabı yatışır,sular çekilir ve yaşam yeniden başlar * Nuh ile ilgili tufanı anlatan bir Etiyopya metnindeki resimde,Nuh’un gemisi çok katlı otopark gibidirHer katta,tufandan sonra sular çekilince dünyayı yeniden dolduracak canlılar vardırBu tufan mitinin verdiği mesaj,insanı çok gururlu olmaması için uyarmaktır İbrani mitindeki Nuh’un tersine Hindu mitindeki Manu,sağ kalan tek canlıdırBir balık kendisine tufanı önceden haber vermiştirHerşey bittikten sonra Manu kendisini yalnız hisseder ve bir kadın isterTanrılar, bu kadını Manu’nun kendilerine sunduğu ekşi süt ve tereyağından yaparlar * Mezopotamya destanı Gılgamış’ta tufandan sonra hayatta kalan Utnapiştim ve karısıdırAma onların tanrılarla ilişkileri kişisel değildirNitekim su ve bilgelik tanrısı Ea,ağzından kaçırdığı bir lafla tufanın olacağını Utnapiştim’e bildirmiştiEa böylece tanrılar kurulunun sırlarını da bir ölümlüye açıklamış oluyordu MİTOLOJİ VE ÖLÜM

Bu dünyada yaşayan her insan için hayatın en büyük sırrı ölümdürMitler de doğal olarak bu konuyu ele almışlardıYılanların kabuk değiştirmesi veya Ay’ın görünüm farklılıkları gibi,insanlar da başlangıçtan beri kendilerini yeniliyorlardıBu konuyu böyle yorumlayan mitlere göre insanların yaşamı süreklidirÖlüm sonradan ortaya çıkmıştırHatta mitlerde ölüm,genel olarak yanlışlıkla verilen bir cezadırÖyle ki yerine ulaşmayan bir tebligat gibidirÖrneğin Afrika’da tanrı,ilk insana ölümsüz olacağını bildirmesi için bir bukalemunu elçi olarak gönderirAma bukalemun yollarda oyalanırÖlüm elçisi olan kertenkele onu geçerek insana ulaşır Kuzey Amerika’da yaşayan Algonkinler,tavşanın insana bir kutu içinde ölümsüzlük verdiğine ve kapağı açmamasını söylediğine inanırlarAncak meraklı karısı kutuyu açmış ve böylece ölümsüzlük uçup gitmiştir * İnsanların çoğu için ölümün kesin bir son olması zor kabul edilen bir olgudurMitin işlevi,yaşamın sona ulaşmasının kaçınılmazlığını vurgulamak,ama aynı zamanda bilincimizle algılayamayacağımız bir geleceği göstermektirBu durumda mitler,en çok bu bilinmezliğin getirdiği boşluk duygusunu kapatmak için kullanılır İnsanlardaki genel eğilim, kaçınılmaz olan olayları engellemeye çalışmaktırBu nedenle büyülere,ölümsüzlük,gençlik ve yeniden diriliş iksirlerine ait birçok mit yaratmışlardırGılgamış destanında kahraman,ayaklarına taş bağlayarak kozmik denize atlarDipte ölümsüzlüğün dikenli tohumlarını bulurOnları koparır,ayağında bağlı olan taşların ipini keser ve yüzeye çıkar

Ancak bir pınarda yıkanırken bir yılan tohumları yerDüzenli aralıklarla deri değiştiren yılan yeniden gençleşmenin simgesi olurken,insan ölümlü kalır
* Bazı yarı-tanrısal canlılar ya ölümü ya da ölüm habercilerini aldatmak isterlerPolinezya’lı Maui,ölüm tanrıçasını öldürmeyi planlamıştırArkadaş olduğu kuşlarla birlikte tanrıçanın uyuduğu yere tırmanırOnun bacakları arasından bedenine girmeyi amaçlamaktadırHemen uygulamaya geçerAncak bacaklarının dışarıda olduğu anda bir kuş gülmeye başlarBunun üzerine tanrıça uyanır,Maui’nin bacaklarını koparırMaui şimdi tanrıçanın karnının içindedir ve orası kendisinin mezarı olur * Sevgilinin yer altı dünyasından kurtarılması,çeşitli mitlerin konusudurJapon mitolojisine göre kocası İzanagi ile birlikte okyanuslardan dünyayı yaratan İzanami,ateşi doğururken ölmüştürKocası bu acıya dayanamaz ve onun ardından karanlıklar ülkesine


giderKarısını bir şatoda bulurOnu geri dönmeye ikna ederAncak kadın geri dönmeyi geciktirmektedirZira şatoda yemek yemiştir İzanagi sabırsızlanmaktadır,bir ışık yakar ve karısının çürümekte olduğunu görür İzanami bu aşağılayıcı durumda görülmekten öfkeye kapılır ve kocasını öldürmek isterAncak İzanagi kaçmayı başarır
* Çalgıcı Orpheus’un karısı Eurydike’yi bir yılan ısırırKadın ölür Orpheus karısının ardından Hades’e,yani ölüm ülkesine iner Orpheus’un çalgısı çok büyüleyici


özelliktedirPersephone Eurydike’nin yeryüzüne dönmesine izin verir,ama bir şart koşar Orpheus yeryüzüne dönene kadar arkasına dönüp karısına bakmayacaktırAma daha yolda iken dayanamayıp arkasına bakarKarısı tekrar Hades’e geri alınır
Bu öykülerin anlatmak istediği ana fikir,insanın kaçınılmaz olan ayrılığa boyun eğmek zorunda olduğunu vurgulamaktırBu ayrılıkların en kesin olanı da ölümdür MİTOLOJİ VE ÖLÜMÜN ÖTESİ

Birçok gelenekte ölümden sonra gidilecek ‘öte dünya’ genellikle yeryüzünün batısında bir yerdedirBilinen dünyadan bir denizle ayrılmıştırÖte dünyanın başka yerlerde olduğunu bildiren mitler de vardırMalawi ve Mısır mitine göre yeraltındadır Bazı öte dünyalar hiçbir ayırım yapmadan bütün ölüleri kabul ederBazıları da sadece girmeyi hak kazananları içeri alırÖrneğin yolculuk için gereken parayı bulup sandalcıya vererek Styks ırmağını geçebilen bütün ruhlar Hades’e kabul edilir Mısır mitlerinde ölülerin yürekleri Anubis tarafından tartılır * İnsanın değeri her zaman ahlaka ait niteliklerle ölçülmezBazen yeryüzündeki eşitsizlikler,öte dünyada da yinelenirÖrneğin Leeward adalarında sadece soylular güzel kokulu Rohutu’ya giderken,halk kötü kokulu Rohutu’ya giderGüneş’teki güzel evler sadece İnka ve Peru’lu soylulara açıktırİskandinavya’da ruhların sonsuz mutluluk içinde yaşadığı saray olan Valhalla,savaşta ölen kahramanlara ayrılmıştır * Mısırlılar ölümden sonra yaşamın yeraltında devam ettiğine inanırlardıHerbir insanın içinde,onun tanrısal özünü temsil eden ikinci bir varlık olan ‘ka’ bulunurduGünümüze ulaşan resimlerde,’ka’ bir insan başı ve şahin bedeniyle gösterilmiştirBu ruh ta soyuttur,ama cesetle birlikte yeraltına uçmasını somut kavramlarla açıklamak için bu şekilde resmedilmişti Mısırlıların ölüler kitabına göre öte dünya,kutsal ölülerin her zamanki yaşamlarını daha büyük mutluluk içinde sürdürdükleri bir yerdiEn büyük yönetici Osiris,ölülerin de yargıcıdır Çin mitolojisinde cehennem,devletin bu dünyadaki etkinliğini belirleyen biçimiyle iyi düzenlenmiş bir bürokrasi gibi yönetilirÖrneğin yedinci cehennemin kralı ve mahkemelerin yüce yargıcı Yama,her suçun karşılığı olan cezayı belirten yasayı dağıtırSözgelimi yalancı ve cimri olanlar erimiş altın yutmak zorundaydılar * Mitolojinin bir diğer konusu da dünyanın sonu ve kaosa geri dönüştürDünyada düzeni tanrılar kurmuşlardır,ve bu düzeni isterlerse bozarlarEğlenceler ve törenler ile kurbanlar hep tanrıları hoşnut etmek içindirAncak hemen hemen her mitoloji


savaşların,açlığın,tufanların,depremlerin yol açacağı son ve kesin bir yıkım gününü de öngörürAztek,Hindu ve Budist gelenekleri gibi birbirleri ile hiç ilgisi olmayan gelenekler,ahlak değerlerinin gittikçe azalacağı çağların geleceğini ileri sürmüşlerdi
Bir Aztek miti şimdiki dünyanın çevresinde dört tane yıkık dünya bulunduğunu ileri sürerBuna göre insanlar çok dikkafalı olduklarından önceki çağlarda yeryüzünden silinmişlerdiEğer insanlar çok gururlu olurlarsa şimdiki dünya da bir depremle yıkılacaktır


__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla