06-04-2009
|
#1
|
[KAPLAN]
|
Adalet | Mahkemelerin Ve Adalet Örgütün Bütünü | Yurttaşların Hak Ve Ödevleri
* Karşılıklı çıkarlar çatışığı (karı koca boşnmak istemesi, kusurlu bir malın satılması) veya bir suç (*kanunun çiğnenmesi) işlendiği zaman (hırsızlık, vurma, yaralama, karşılıksız çek v b ) anlaşmazlığı çözmek, zararı ödetmek veya suçluyu cezalandırmak için bir hakemin işe karışması gerekir Kimin haklı olduğunu söylemekle, yani yasayı uygulamakla veya özel durumlara göre yorumlamakla görevli bu hakeme <yargıç> denir Yargıçlar herkes için uyulması zorunlu bir nitelik taşıyan kararları verirler Bu , adaletin görevidir
Kadılar, Şeriat Mahkemeleri ve Yargıçlar

Devlet ve din işlerinin birlikte yürütüldüğü Osmanlı Devleti döneminde adalet, o dönemin yargıçları olan kadılar tarafından Kur'an ilkelerine göre yerine getirilirdi XIX yüzyılın sonlarına doğru büyün adalet işlerinin din esaslarına göre yürülülemeyeceği anlaşılarak bir reform yapıldı ve şeriat mahkemleri yanında bir de nizamiye mahkemleri konuldu ve kadıların yetkileri kısıtlandı
Cumhuriyet'ten sonra (1924) şeriat mahkemeleri ve kadılık büsbütün kaldırıldı, bugünkü adalet düzeni kuruldu Şimdi < Türk ulusu adına > adalet dağıtmak yargıçların işidir Yargıç, gücünü devletten ve kanunlardan alır ve bunu, kademeli bir dizgeye göre ülke çapında örgütlenmiş mahkemeler aracılığıyla kullanır
Hakemlik ve Yargılama
Mahkemeler önce adliye mahkemeleri ve idare mahkemeleri diye ikiye ayrılır Adliye mahkemeleri gerçek ve tüzel kişiler arasında anlaşmazlıkları, idare mahkemeleri ise kişilerle devlet arasındaki anlaşmazlıkları çözümler
Adliye mahkemeleri de ikiye ayrılır: sulh mahkemesi ve asliye mahkemesi Önemsiz davalar (sözgelimi bir kira anlaşmazlığı veya bir haraket suçu) sulh mahkemesinin işidir Birincisi sulh hukuk; ikincisi sulh ceza mahkemesinde görülür
Davaların çoğunun mahkemeleri de ikiye ayrılır: asliye hukuk mahkemesi ve asliye ceza mahkemesi İlkinde, kişiler arasındaki anlaşmazlıklar, öbüründe bütün suçlar yargılanır Asliye ceza mahkemesinde yargıçtan başka bir de savcı yer alır Her il ve ilçe merkezinde bir asliye mahkemesi vardır Büyük il ve ilçelerde aynı mahkemenin birçok eşi kurulur
Yargıç önünde karşı karşıya gelen taraflardan biri karardan memnun olmazsa kararı temyiz eder Yani kararın Yargıtay'a ( yüksek mahkeme ) gözden geçirilmesini ister Yargıtay kararın kurallara ve yasalara uygun verilip verilmediğini inceler Yargıtay'ın içtihat'ları ( yani verdiği kararlara egemen olan görüşleri ) büyük ölçüde geçerlik taşır ve mahkemelerce göz önünde bulundurulur

Değişik Mahkemeler
Anlaşmazlıkların çelitliliği nedeniyle asliye mahkemlerinin de değişik adlarla çalışan çeşitleri vardır Ticaret mahkemeleri ticaret davalarına ; iş mahkeeleri işçilerle işverenler arasında çıkan anlaşmazlıklara ; ağır ceza mahkemeleri ağır suçlara ( adam öldürme, hırsızlık , soygun, adam kaçırma v b ) bakar
Herkes İçin Tek Adalet
Bir kişi idare ile, yani devlet, il veya belediye makamlarıyla anlaşmazlığa düşerse, buna ancak idare mahkemesi bakar En yüksek idare mahkemesi Danıştay'dır Danıştay'ın verdiği kararlara uymak yurttaşlar için de, resmi makamlar için de zorunludur
Çünkü adaletin temeli iki önemli ilkeye dayanır:
1 Yasalar karşısında herkes eşittir
2 Siyasal iktidar karşısında yargıçlar bağımsızdır
Bununla birlikte adalet mekanizmasının yavaş ilerlemesi, karışık oluşu, yurttaşlar için anlaşılması güç < özel bir dil > kullanışı, avukat ve dava giderlerinin yüksekliği, çoğu zaman yurttaş çoğunluğu için adaleti, başvurulması güç bir makam ve işlem haline getirir
Kaynak: BilgeNesil com | Meydan Larouse Gençlik Ansiklopedisi s 13-14
|
|
|