| 
Şengül Şirin  | 
				  Cümle çeşitleri 
 
             CÜMLE ÇEŞİTLERİ Cümleler, kendini oluşturan sözcüklerin anlamlarına, cümlede  bulundukları yerlere, türlerine göre değişik özellikler gösterir
  İşte bu özelliklere  göre cümleler değişik gruplar altında incelenir  Bu grupları biz dörde ayırabiliriz  A
  Yüklemlerine Göre Cümleler B
  Öğe Dizilişlerine Göre Cümleler C
  Anlamlarına Göre Cümleler D
  Yapılarına Göre Cümleler 
 A
  YÜKLEMLERİNE GÖRE CÜMLELER Buna “yükleminin türüne göre” de denilebilir
  Çünkü cümleyi  yüklemine göre incelerken yüklemi oluşturan sözcüklerin türüne bakılır   
 1
  Fiil Cümlesi Yüklem durumunda bulunan söz, çekimlenmiş bir fiilse, cümle  fiil cümlesidir
   “Soğuk günler artık geride kaldı
  ” cümlesinde “kaldı” yüklemdir
  Bu yüklem “kalmak” fiilinin  bilinen geçmiş zamanda çekimlenmesiyle oluştuğundan, cümle, yüklemine göre fiil  cümlesi olur  
 2
  İsim Cümlesi Yüklem çekimli bir fiil değilse, ister isimden ister edattan  isterse fiilimsiden oluşsun isim cümlesi sayılır
  Yani adına aldanıp sadece ismin  yüklem olduğu cümleler olarak anlamamak lazım bunu  “Bu roman, yazarın okuduğum ilk kitabıydı
  ” cümlesinde yüklem “kitabıydı” sözü üzerine kuruludur ve  “kitap” ismi “idi” ekfiilini alarak yüklem olmuştur
  Elbette yüklem bu cümlede “yazarın  okuduğum ilk kitabıydı” şeklinde bir isim ve sıfat tamlamasından oluşan söz öbeğidir  
 B
  ÖĞE DİZİLİŞİNE GÖRE CÜMLELER Türkçe’de cümleyi oluşturan öğeler belli bir mantık dizilişine  göre sıralanır
  Hatta tamlamayı oluşturan sözcüklerin bile bir sıraya göre dizilmesi  gerekir   Bu dizilişlerde en önemli unsur yüklemdir
  Çünkü dilimizde  yüklemin daima sonda bulunması gerekir  İşte öğelerin bu sıralanışına göre, cümleler  iki grupta incelenir  
 1
  Kurallı Cümle Yüklemi sonda bulunan, yani öğelerin Türkçe’nin kurallarına  göre sıralandığı cümlelerdir
   “Buralarda eskiden çok güzel evler vardı
  ” cümlesinde “vardı” yüklemi sonda bulunduğu için cümle kurallıdır
  
 2
  Devrik Cümle Yüklemi sonda bulunmayan cümlelerdir
  “Bu kitabı iki yıl önce okumuştum ben
  ” cümlesinde yüklem “okumuştum” öğesidir
  Ondan sonra “ben”  öznesi geldiğinden yüklem sonda değildir  Öyleyse cümle devriktir  Bazı cümlelerde ise cümlenin temel öğesi olan yüklemin bulunmadığı  görülür
  Gerçi “öğe dizilişine göre” dendiğinde sadece kurallı, devrik anlaşılır,  ancak yüklemin bulunmaması da cümlede öğe dizilişini etkiler  Yüklemin bulunmadığı  cümlelere ise eksiltili cümle denir  
 Eksiltili Cümle
 Yüklemi bulunmayan cümlelerdir
  Yargının ne olduğu okuyucunun  yorumuna bırakılır   
 Örneğin;
 “Karşımızda geniş ve yemyeşil bir ova
    Onun tam ortasında  küçük ama çok güzel bir göl    ” cümlelerinde yüklem yoktur
  Üç noktalar yüklemin eksik olduğunu  gösterir  Ancak biz cümlede “vardı, görünüyordu, bulunuyordu” gibi bir yargının  verilmek istendiğini anlıyoruz  Öyleyse bu cümleler eksiltili cümlelerdir  
 C
  ANLAMINA GÖRE CÜMLELER Elbette her cümlenin bir anlamı vardır
  Ancak cümleler bu  anlamı değişik yapılarla bildirir  Bazen bir yargıyı haber verir  Bazen anlamı,  soruyla bildirir  Bazense bir duyguyu aktararak ifade eder  İşte bu bildirme şekillerine  göre cümleyi üç grupta inceliyoruz  
 1
  Haber Cümlesi Bir yargıyı olumlu ya da olumsuz biçimde aktaran cümlelerdir
  Bir eylemin yapıldığını, yapılabileceğini, bir varlığın bulunduğunu ifade eden cümleler  olumlu, tersini ifade edenler olumsuzdur  Olumlu cümlelerde mantıkça istenen bir  durumun bulunması gerekir  Aşağıdaki yüklemleri inceleyerek bunu açıklayalım
  Olumlu
 geldi
 koşmalı
 var
 paralı
 güzel
 Olumsuz
 gelmedi
 koşmamalı
 yok
 parasız
 güzel değil
 Görüldüğü gibi olumlu yüklemler “-ma, -me” olumsuzluk ekiyle,  “değil” olumsuzluk edatıyla, “-sız” gibi olumsuz anlam veren eklerle olumsuz hale  getirilebiliyor
  Bazı cümlelerde ise yapıca yukarıdaki olumsuzluklar bulunduğu  halde cümle anlamca olumlu olabilir
  Bu, çoğu kez iki olumsuzluğun bir arada bulunduğu  yargılarda görülür   
 Örneğin;
 “Aslında o seni tanımıyor değildi
  ” cümlesinde “tanımıyor değil” yükleminde iki olumsuzluk vardır  ve bunlar yüklemin “tanıyor” şeklinde olumlu bir yargı vermesini sağlamışlardır
  Bazı cümlelerde ise olumsuzluk, soru yoluyla sağlanır
  “Ben onu unutabilir miyim hiç?”
 cümlesinde yüklem olumlu olduğu halde cümlenin anlamı soru  yoluyla olumsuz hale getirilmiştir
  Bazı cümlelerde olumsuzluk bağlaçlarla sağlanır
  “Ne konuyu biliyor ne soruyu soruyor
  cümlelerinde ne
    ne     bağlacı, “Sanki o seni seviyor da
  ” cümlesinde “sanki” bağlacı cümleye olumsuz anlam katmıştır
  
 2
  Soru Cümlesi Cevap almak amacıyla hazırlanan cümlelerdir
  Bunlar değişik  soru sözcükleriyle sağlanır  “Siz de bizimle gelir misiniz?”
 “Sana bu ceketi kim almıştı?”
 “Ne zaman bizi ziyaret edeceksiniz?”
 cümleleri birer soru cümlesidir
  Soru cümlelerinde de olumluluk-olumsuzluk olabilir
  Bunu  yüklemin yapıca olumlu ya da olumsuz olması belirler  
 Örneğin;
 “Bu olayı o da biliyor mu?”
 cümlesinde yüklem olumlu olduğundan cümle olumlu soru cümlesidir
  “Dünkü davete o da gelmedi mi?”
 cümlesi yüklemi olumsuz olduğu için, olumsuz soru cümlesidir
  
 3
  Ünlem Cümlesi Yargıyı bir duygu aktararak ortaya koyan cümlelerdir
  Çoğu  zaman kızgınlık, sevinme, alınma, heyecan gibi bir duygu aktarır ya da seslenme  bildirir  “Ne güzel bir kitap bu!”
 “Hey, bana baksana sen!”
 cümleleri ünlem cümlesidir
  Bunların dışında bazı kaynaklarda istek cümlesi, şart cümlesi,  emir cümlesi, gereklilik cümlesi gibi anlamına göre cümleler de verilmiştir
  Ancak  bu, cümlenin yapısıyla ilgili olmayan sadece anlama bağlı özelliktir  Eğer bunu  göz önüne alırsak, her cümleye bir ad bulmak gerekebilir  “Konuşabilirsin ama biraz alçak sesle
  ” cümlesi şart,
 “Şimdi bir soğuk su olsa da içsek
  ” cümlesi istek,
 “Yarına kadar bu ödevler bitecek
  ” cümlesi emir,
 “Bugünün işini yarına bırakmamalısın
  ” cümlesi gereklilik anlamı veren cümlelerdir
  
 D
  YAPILARINA GÖRE CÜMLELER Her cümle bir yargı bildirir
  Ancak         bazı cümlelerde birden fazla yargı bildiren unsur bulunur  Bunlar         bazen iki ayrı yüklemle, bazen yan cümleciklerle sağlanır  Cümlenin         yapısına geçmeden önce yapıyı belirleyen temel ve yan cümleleri görelim   
 Temel Cümle
 Bir cümlenin yüklemi temel cümledir
  Cümlenin bildirmek istediği asıl yargı da bu cümleyle verilir  Diğer öğeler temel cümleyi açıklayan tamamlayıcı öğelerdir   
 Örneğin;
 “Akşama geleceğim
  ” cümlesinde “geleceğim” yüklemi temel         öğe, “akşama” sözü de onun tamamlayıcı öğesidir
  
 Yan Cümle
 Tam bir yargı bildirmeyen, temel cümlenin bir öğesi durumunda bulunan ve kendi içinde değişik tamamlayıcı öğeler de alabilen söz öbeğidir
  Yan cümleler iki şekilde yapılabilir: Fiilimsilerle ve çekimli fiillerle
  
 • Fiilimsilerle yapılanlar:
 Cümle içinde temel cümlenin bir öğesi olan ya da bir öğenin tamamlayıcısı olan fiilimsiler yan cümlecik yapar
  
 Örneğin;
 “Öğretmen sınıfa girince herkes ayağa kalktı
  ” cümlesinde “ayağa kalktı” yüklemdir
  “Ne zaman ayağa kalktı?” sorusuna “Öğretmen sınıfa girince” cevabı geliyor  Cümlede zarf tümleci olan bu öğe “girince” bağfiili üzerine kuruludur  Görüldüğü gibi fiilimsi, bir öğe durumundadır  Öyleyse zarf tümleci bir yan cümleciktir   “Bana fotoğrafını gönderen okuruma teşekkür ederim
  ” cümlesinde ise “teşekkür ederim” yüklemdir
  “Kime teşekkür ederim?” sorusuna “Bana fotoğrafını gönderen okuruma” dolaylı tümleci cevap verir  Cümlede “gönderen” sıfat-fiilini görüyoruz  Bu söz “okur” isminin sıfatı durumundadır  Yani dolaylı tümlecin tamamlayıcı öğesidir  Tamamladığı öğeyle birlikte yan cümle yapmış ve dolaylı tümleç görevini üstlenmiştir  “Karadeniz’de denize fazla açılmak  tehlikelidir
  ” “Davetime gelmeyişine  çok üzüldüm
  ” “Onunla nerede buluşacağınızı  biliyor musunuz?”
 “Babasını görmeden    okuluna gitmezdi
  ” “Kapıyı açar açmaz    karşımda onu gördüm
  ” cümlelerinde altı çizili  söz öbekleri fiilimsiyle yapılan yan cümleciklerdir
  
 •	Çekimli Fiillerle yapılanlar :
 Fiilin yüklem olabilmesi için çekimli olması gerektiğini söylemiştik
  Ancak her çekimli fiil yüklem olmaz, bazen cümlenin tamamlayıcı öğesi olur  İşte bu durumda, yani çekimli bir fiilin bir öğe olduğu durumda, bu fiil yan cümlecik olur   
 Örneğin;
 “O da gelirse gideriz
  ” cümlesinde “gideriz” yüklemdir; “O da gelirse” zarf tümlecidir
  Bu tümleci oluşturan “gelirse” sözü “gelmek” fiilinin geniş zamanının şartıyla çekimlenmiştir  Görüldüğü gibi çekimli bir fiil temel cümlenin öğesi durumundadır ve yan cümlecik oluşturmuştur   “O bana, ben de geleceğim, dedi
  ” cümlesinde ise “dedi” yüklemdir; "ben de geleceğim” sözü ise nesnedir
  Bu öğe aynı zamanda “geleceğim” sözünün çekimli olmasından dolayı bir cümle özelliği de gösteriyor  Bu yüzden nesne görevindeki bu cümle, bir yan cümlecik oluşturmuştur   Şimdi cümleleri yapılarına göre inceleyerek konuyu daha da pekiştirelim
  
 1
  Basit Cümle İçinde yan cümlecik bulunmayan cümlelerdir
  Bu cümleler tek bir yargı bildirir  “Bu sıcakta evde oturulur mu?”
 cümlesi basit bir cümledir
  Çünkü “oturulur         mu” yükleminden başka yargı bildiren öğe yoktur  Yan cümlecik  kullanılmayan bir cümle basit demektir   Basit cümle demek, kısa cümle demek değildir
  “Bahçenin ana  kapısından, üstü başı perişan, zavallı bir adam, elinde eski, yırtık bir torbayla içeriye girdi
  ” cümlesi uzun bir cümledir
  Ancak tek bir yargı bildirdiğinden, yani içinde yan cümlecik bulunmadığından basittir  “Kalabalıktan biri yavaşça kürsüye doğru ilerledi
  ” “İri iri şeftalileri büyük bir zevkle dalından         kopardı
  ” “Sözlerime içten içe gülüyorlardı
  ” cümleleri yapısına göre basit cümlelerdir
  
 2
  Bileşik Cümle Tek bir yüklemi olan ve içinde yan cümlecik bulunan cümlelerdir
  Yan cümlenin özelliğine ve yükleme bağlanışına göre değişik gruplara ayrılır  
 a
  Girişik Cümle Yan cümleciğin fiilimsi olduğu cümlelerdir
   “Çocukların sağlıklı büyümesi için gayret gösterilmeli
  ” cümlesinde “gayret gösterilmeli” yüklemdir
  Diğer söz öbeği zarf tümlecidir  Bu tümleç içindeki “büyümesi” isim-fiili yan cümle yapmıştır  Fiilimsi hangi öğe içindeyse, görevi o öğeyle özdeştir  Bu cümlede zarf tümleci içinde olduğundan kendisi de zarf tümlecidir  “Çiçekleri koparan çocukları sonunda yakaladım
  ” cümlesinde “yakaladım” yüklemdir
  “Çiçekleri koparan çocukları” nesnedir  Nesne içindeki “koparan” sıfat-fiili yan cümlecik yapmış, yan cümleciğin görevi de nesnedir  “Kimsenin kalbini kırmadan görevini yaptı
  ” cümlesinde “yaptı” yüklem, “kimsenin kalbini kırmadan” zarf tümlecidir
  “Kırmadan” fiilimsi olduğundan yan cümleciktir  Bazen yan cümlecik yüklemin içinde de olabilir
  “Kimsenin bilmediği, ıssız güzel bir yerdi
  ” cümlesi bir sıfat tamlaması olduğundan, olduğu gibi yüklemdir
  Yüklem içindeki “bilmediği” sıfat-fiili sıfat görevindedir  Yani yüklemin temel unsuru olan “yer” isminin tamamlayıcı öğesi olduğundan yan cümleciktir  Bazı cümlelerde ise fiilimsi yüklem görevindedir
  “Romancının görevi okuyucuyu aydınlatmaktır
  ” cümlesinde “aydınlatmaktır” fiilimsisi, temel cümleyi oluşturduğundan cümlede yan cümlecik yoktur
  Cümle basit bir cümledir  
 b
  Şart Cümlesi Temel cümleye şart koşan bir yan cümlecikten oluşan cümlelerdir
  Yan cümle daima -se, -sa şart kipiyle çekimlenir
  “Bir kişi daha olursa kadroyu tamamlıyoruz
  ” cümlesinde “tamamlıyoruz” yüklemdir
  “Bir kişi daha olursa ” öğesi ise şart bildiren yan cümleciktir  “Sınava iyi hazırlanmışsa, onu mutlaka kazanır
  ” cümlesinde “kazanır” yüklemdir, “sınava iyi hazırlanmışsa” öğesi ise temel cümleye şart koşan bir yan cümleciktir
  Şart anlamı veren her cümle yapıca şart cümlesi değildir
  “Yarın gelmek üzere şimdi dağılabilirsiniz
  ” cümlesinde şart anlamı olmasına rağmen cümle yapısına göre şart cümlesi değildir
  “Gelmek” sözü fiilimsi olduğundan cümle girişik bileşik cümledir  
 c
  İlgi Cümlesi Çekimlenmiş bir fiilden oluşan yan cümleciğin, temel cümleye “ki” bağlacıyla bağlandığı cümlelerdir
  Temel cümle çoğu zaman “ki” den önceki öğedir  “Anladım ki o da beni seviyormuş
  ” cümlesinde “anladım” yüklemdir
  “Neyi anladım?” diye sorarsak “o da beni seviyormuş” sözü gelir; bu nesnedir  Aslında bir cümle olabilen söz öbeği nesne görevinde kullanıldığı için yan cümlecik oluşturmuştur  Yükleme “ki” bağlacıyla bağlandığı için cümle ilgi bileşik cümlesidir  
 d
  İç İçe Bileşik Cümle Cümle içinde bulunan başka bir cümlenin yüklemin bir öğesi durumunda bulunduğu ya da bir öğenin tamamlayıcısı olduğu cümlelerdir
  “İçeriye girerken duyduğum, dışarıda bekle, sözü beni korkuttu
  ” cümlesinde “korkuttu” yüklemdir
  “Korkutan ne?” sorusuna “dışarıda bekle, sözü” cevap veriyor  Özne olan bu öğenin içinde bulunan “dışarıda bekle” söz öbeği aslında bir cümle olabilir; çünkü “bekle”, çekimlenmiş bir fiildir  Cümle olabilecekken temel cümlenin öğesi durumunda bulunan bu öğe, bir yan cümleciktir  Cümlenin yüklemine göre gösterdiği durum da çoğu zaman yapıyla birlikte adlandırılır
  
 Örneğin;
 “Bu konuyu iyi bilmek çok önemlidir
  ” cümlesi yüklem isim soylu olduğu için isim cümlesi, “bilmek” yan cümleciğinden dolayı bileşik cümledir
  İkisini birden ifade edecek olursak, cümle bileşik isim cümlesidir  
 3
  Sıralı - Bağlı Cümle En az iki yüklemi bulunan cümlelerdir
   
 Örneğin;
 “Kalktı, gitti
  ” cümlesinde “kalktı” ve “gitti” yüklemleri birbirinin öğesi durumunda bulunmayan ayrı yüklemlerdir ve sıralı cümle oluşturmuşlardır
  Eğer yüklemler birbirlerine bir bağlaçla bağlanmışlarsa buna          bağlı cümle denir
  “Aradım, fakat evde yoktun
  ” cümlesinde “aradım” cümlesiyle “evde yoktun” cümlesi birbirine “fakat” bağlacıyla bağlanmıştır
  Dolayısıyla bağlı cümle oluşturmuştur  “Seni çağırdım, çünkü sana bir haberim var
  ” “Mademki sen de gelecektin, niçin bana haber vermedin?”
 “Ne konuyu biliyorsun ne de öğrenmeye çalışıyorsun
  ” cümleleri değişik bağlaçlarla bağlanan bağlı cümlelerdir
  Sıralı cümlelerde yüklemlerin ortak öğesi bulunabilir
  Bu tür cümlelere           bağımlı sıralı cümle  denir   
 Örneğin;
 “Öğrenciler kitaplarını aldılar, çantalarına koydular
  ” cümlesinde “aldılar” birinci cümlenin yüklemidir
  “Öğrenciler” özne, “kitaplarını” nesnedir  İkinci cümlenin yüklemi “koydular” dır  Bu cümlenin de öznesi “öğrenciler”; nesnesi “kitaplarını”dır  Görüldüğü gibi hem “aldılar” hem “koydular” yüklemlerinin özneleri ve nesneleri ortaktır  Bu nedenle cümle bağımlı sıralı cümledir  Sıralı cümlede yüklemlerin hiçbir ortak öğesi yoksa  cümle “bağımsız sıralı cümle” adını alır
  “Çocuklar bahçede oynuyordu; anneleri onları bekliyordu
  ” cümlesinde “oynuyordu” ve “bekliyordu” yüklemlerinin hiçbir ortak öğesinin olmadığını görüyoruz
  Dolayısıyla cümle bağımsız sıralı cümledir   
				__________________  Arkadaşlar, efendiler            ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler,            müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet            tarikatıdır   |