Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Türkiye'nin Beşeri Coğrafyası/lise 3 Sınıf

Eski 05-31-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Türkiye'nin Beşeri Coğrafyası/lise 3 Sınıf



TÜRKİYE'NİN BEŞERÎ COĞRAFYASI

NÜFUS

Nüfus, belirli bir yerde yaşayan insan sayısını ifade eder

NÜFUS ARTIŞI

Doğum oranı ile ölüm oranı arasındaki fark nüfus artışını gösterir Bir ülkede doğum oranı fazla, ölüm oranı az ise nüfus artışı meydana gelir Ölüm oranı doğum oranından fazla olursa, nüfusta azalma meydana gelir Genellikle az gelişmiş ülkelerde nüfus artış hızı fazla, gelişmiş ülkelerde ise nüfus artış hızı azdır
  • Nüfus artış hızı kalkınma hızından yüksek ise, ülkenin gelişimi yavaşlar veya geriler
  • Nüfus artış hızı kalkınma hızından düşük ise, ülkenin gelişimi artar
Nüfus artışının olumlu sonuçları olduğu gibi, olumsuz sonuçları da olabilmektedir

TÜRKİYE’DE NÜFUS SAYIMLARI VE SONUÇLARI


Nüfusla ilgili bilgiler, genellikle nüfus sayımı sonuçlarından elde edilir Bu sayımlarla nüfusun sayısı, meslek grupları, yaş durumu, eğitim, ailedeki nüfus sayısı, kadın - erkek nüfusu, nüfus artış hızı gibi bilgiler elde edilebilir Türkiye’de ilk nüfus sayımı 1927 yılında, en son nüfus sayımı ise, 22 Ekim 2000 tarihinde yapılmıştır
  • 1927 - 2000 yılları arasında nüfus yoğunluğu ve miktarı sürekli artmıştır
  • 1927 yılında 13,6 milyon olan nüfus, 1997 yılında 62,8 milyona yükselmiş, 2000 yılındaki son sayımda 70 milyon civarında olmuştur
  • Nüfus artış hızı en az 1940 - 1945 yılları arasında, en fazla 1955 - 1960 yılları arasında gerçekleşmiştir
TÜRKİYE’DE NÜFUSUN DAĞILIŞI

Türkiye’deki coğrafi bölgeler, bölümler ve yöreler arasında nüfus miktarı ve yoğunluğu yönünden önemli farklar bulunmaktadır Türkiye’de nüfusun farklı dağılışında etkili olan faktörler şunlardır:

1 Fiziki Faktörler

a İklim özellikleri: Ülkemizde nüfusun yoğun olduğu yerlerin, genelde kıyı bölgeler olmasında ılıman iklimin büyük etkisi vardır Kurak ve kışları aşırı soğuk geçen yerlerde nüfus fazla yoğun değildir

b Yerşekilleri:
Ülkemizde yüksek ve engebeli yerlerde nüfus azdır Doğu Anadolu Bölgesi, Taşeli plâtosu, Menteşe yöresi gibi yerler bunlara örnek verilebilir


c Toprak özellikleri:
Verimli toprakların bulunduğu alanlar (Çukurova, Gediz, B Menderes) nüfusça kalabalık iken, Tuz Gölü çevresi gibi yerlerde verimsiz topraklar bulunduğundan nüfus çok azdır


2 Beşeri Faktörler

a Sanayileşme: Bütün Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de, sanayileşmenin arttığı yerlerde nüfus yoğunluğu artmıştır İstanbul, İzmit, Adapazarı, Bursa, Adana ve İzmir buna örnektir

b Tarım:
Tarımın geliştiği yerler yoğun nüfusludur Çukurova, Gediz, Bafra ve Çarşamba ovaları çevresi gibi


c Yeraltı kaynakları:
Madenlerin veya enerji kaynaklarının işletilmesinde yoğun nüfusa ihtiyaç olduğundan, bu alanlarda da nüfus fazladır Zonguldak, Soma, Elbistan buna örnektir


d Turizm:
Ülkemizde, Ege ve Akdeniz kıyılarındaki merkezlerde turizmden dolayı nüfus yoğunlaşmıştır


e Ulaşım:
Ulaşım yolları kavşağında bulunan illerimizin nüfusu artmıştır Eskişehir, Ankara, Kayseri, İstanbul gibi illerin gelişmesinde, ulaşım yolları üzerinde bulunmaları da etkili olmuştur


NÜFUS YOĞUNLUĞU

1 Aritmetik Nüfus Yoğunluğu

Bir ülke veya bölgedeki toplam nüfusun, o ülke veya bölgenin yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen sayıya, aritmetik nüfus yoğunluğu denir Türkiye’nin aritmetik nüfus yoğunluğu, 2000 yılında gerçek alana göre 83,3 iz düşüm alana göre 87,5'tir
Ancak, bu yoğunluk çok kaba olarak nüfusun dağılışını gösterir ve sadece ülkelerin nüfus yoğunluklarını kıyaslamak için kullanılır

2 Tarımsal Nüfus Yoğunluğu

Bir ülkede veya herhangi bir sahada, tarım ve hayvancılıkla geçinen nüfusun, tarımsal alana bölünmesiyle elde edilen nüfus yoğunluğuna tarımsal nüfus yoğunluğu denir Bu yöntem, aritmetik nüfus yoğunluğuna göre, daha gerçekçidir Genel olarak, tarımsal nüfus yoğunluğu, dağlık alanlarımızda fazla, geniş tarımsal ovalarımızda ise düşüktür

3 Fizyolojik Nüfus Yoğunluğu

Toplam nüfusun, ekili - dikili alanlara bölünmesiyle ortaya çıkan yoğunluğa fizyolojik nüfus yoğunluğu denilmektedir

TÜRKİYE NÜFUSUNUN ÖZELLİKLERİ (NÜFUS YAPISI)

Bir ülke nüfusunun cinsiyet, yaş, eğitim, ekonomik durumu gibi özellikleri o ülkenin nüfus yapısını gösterir

1 Nüfusun yaş grupları ve cinsiyetlere göre dağılımı

• Nüfusun yaş durumu

Nüfus, yaş gruplarına göre, genç, olgun ve yaşlı olmak üzere 3 kısma ayrılır
0 - 14 ® Genç nüfus
15 - 64 ® Olgun nüfus
65 + … ® Yaşlı nüfus
Bu sınıflamaya göre, Türkiye nüfusunun 1990 yılında yaş gruplarına göre dağılımı şu şekildedir:

Buna göre, ülkemizde genç nüfus fazla, yaşlı nüfus azdır Bunun en önemli nedeni olarak doğum oranının fazlalığı söylenebilir
Türkiye’de, 0 - 14 yaş grubundakilerin fazla olması beslenme, giyinme ve eğitim ihtiyaçlarının gözönüne alınması gerektirmektedir Bu alanda yapılan yatırımlara demoğrafik yatırımlar denir
Çalışan nüfusun, bakımına muhtaç olduğu için, 0 - 14 ile 65 ve üzeri yaş grubuna aynı zamanda bağımlı nüfus denilmektedir Bağımlı nüfus oranı, gelişmiş ülkelerde az iken, az gelişmiş ülkelerde fazladır

Türkiye’de 1955 ve 2000 yılları nüfus grafikleri

1955 yılı Türkiye nüfus grafiği: Bu grafik, Türkiye’nin gelişmekte olduğunu gösterir 0 - 4 yaş grubunun oluşturduğu tabanın çok geniş olması, doğum oranının çok yüksek olduğunu göstermektedir

2000 yılı Türkiye nüfus grafiği: Bu grafikten de, Türkiye’nin gelişmekte olduğu anlaşılmaktadır Ancak, 0 - 4 yaş grubu, 1955 yılına göre daha dardır Bu da ülkemizde doğum oranının azaldığını göstermektedir


• Nüfusun cinsiyet durumu

1945 yılındaki sayıma kadar, ülkemizde kadın nüfusunun erkek nüfustan daha fazla olduğunu görüyoruz Bu durumda, Kurtuluş Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı tehlikesi etkili olmuştur Fakat, 1945'ten sonra erkek nüfusu kadın nüfusunu geçmiştir Şu anda erkek nüfus % 1,2 oranında fazlalık gösterir
Türkiye’de dışarıdan göç alan İstanbul, Ankara, İzmir gibi merkezlerde erkek nüfus fazla iken, dışarıya göç veren Trabzon, Tokat, Yozgat gibi merkezlerde kadın nüfusu daha fazladır

2 Aktif Nüfus

Aktif nüfus, çalışan nüfus veya faal nüfus olarak da adlandırılır
15 - 64 yaş arasındaki nüfusa çalışma çağındaki nüfus denilmektedir Bu nüfusun hepsi bir işte çalışmaktadır Çalışabilecek yaştaki nüfus içinde, çalışan nüfus oranı ne kadar çoksa, işsizlik oranı o kadar azdır Genellikle, sanayileşmiş ve buna bağlı olarak gelişmiş ülkelerde işsizlik az iken, az gelişmiş ülkelerde işsizlik fazladır


3 Çalışan nüfusun ekonomik faaliyet kollarına göre dağılımı

Ekonomik faaliyetler üç büyük gruba ayrılır Bunlar
  • Tarım (Tarım, hayvancılık, ormancılık, vs)
  • Sanayi (Endüstri, madencilik, vs)
  • Hizmet (İnşaat, ticaret, turizm, vs) sektörleridir
Az gelişmiş ülkelerde, toplam çalışan nüfusun % 90'a yakını tarımsal nüfus özelliği taşır
Gelişmiş ülkelerde ise tarımsal nüfus % 10 civarındadır Diğer nüfus, hizmet ve sanayi sektöründe çalışmaktadır
Gelişmekte olan ülkelerde, sanayi ve hizmet sektöründe çalışan nüfus, gelişmiş ülkelere göre daha azdır

Türkiye’de nüfusun 1927 - 2000 yılları arasındaki sektörel dağılımı
Sanayi ve hizmet sektöründeki nüfusun büyük bölümü, Marmara Bölgesi’ndeki Çatalca - Kocaeli ve Güney Marmara bölümlerinde yoğunlaşmıştır İzmir, Ankara, Eskişehir, Adana, Mersin, Zonguldak, Ereğli, Karabük, Gazi Antep, Kayseri, Denizli, Konya gibi illerde sanayi nüfusu yoğundur

4 Nüfusun Eğitim Durumu

6 yaşını bitiren nüfusa, tüm Dünya’da eğitim verilmeye çalışılır Eğitim okur - yazarlık, ilköğretim, lise ve üniversite olmak üzere sınıflandırılabilir
1990 yılına göre, Türkiye’deki faal nüfusun % 55'e yakınını ilkokul mezunları, % 7,4'e yakınını okur - yazar, % 5'e yakınını ortaokul ve lise mezunları, % 4'ünü de üniversite mezunları oluşturmaktadır

5 Nüfusun Kırsal - Kentsel Durumu

Türkiye’de nüfusu 10000'den az olan yerleşmelere kır nüfusu, fazla olan yerleşmelere de kent nüfusu denilmektedir


2000 yılındaki sayımda kent nüfusu % 65,01'e ulaşmıştır Bu sonuç, ülkemizde sanayi ve hizmet sektöründe çalışan nüfusun arttığını göstermektedir Yukarıdaki grafikler, Türkiye'nin kentsel ve kırsal nüfus değişimlerini daha iyi ifade etmektedir Dikkatle inceleyiniz

NÜFUS HAREKETLERİ (GÖÇLER)


İnsanların, doğdukları yerden başka yerlere geçici ya da sürekli olmak üzere taşınmasına göç denir

A İÇ GÖÇLER

Ülke içerisinde, nüfusun yer değiştirmesine iç göç denir İç göçlerle bir ülkenin toplam nüfusunda değişme olmaz Sadece, bölgelerin ve illerin nüfusunda artma ya da azalma meydana gelir
İç göçler, sürekli ve mevsimlik göçler olmak üzere ikiye ayrılır

1 Sürekli İç Göçler

Ülke içerisinde yer değiştiren insanların, göç ettikleri yerlere yerleşmesiyle gerçekleşir Türkiye’de, Cumhuriyetin başlangıcından günümüze kadar, özellikle kırsal alanlardan kentlere doğru hızlı bir göç olayı görülmektedir


İç göçün nedenleri
  • Kırsal alanlardaki hızlı nüfus artışı
  • Miras yoluyla tarım alanlarının daralması ve ailelerin geçimini karşılamaması
  • Tarım alanlarının yetersiz gelmesi ve erozyonun artmasıyla toprağın verimsiz hale gelmesi
  • Tarımda makineleşmenin artması ve buna bağlı olarak tarımsal işgücünün azalması
  • Kırsal kesimde iş imkanlarının sınırlı olması
  • Ekonomik istikrarsızlık ve sosyal problemler
  • Eğitim ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği
  • İklim ve yerşekillerinin olumsuz etkileri
  • Kentlerde sanayinin gelişmiş olmasından dolayı iş olanaklarının fazlalığı
  • Kentlerde eğitim ve sağlık hizmetlerinin yaygınlığı
İç göç, özellikle Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgelerindeki illerde daha fazla olmaktadır

Yüksek oranda göç alan şehirlerin başlıcaları şunlardır:

İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Şanlı Urfa, Antalya, Mersin, Konya, Samsun, Gazi Antep, Diyarbakır gibi illerdir İç göç, ülkemizde özellikle sanayileşmiş merkezlere daha fazla olmaktadır

2 Mevsimlik İç Göçler

Kırsal kesimdeki bazı ailelerin büyük şehirlere, tarımın yoğun olarak yapıldığı yerlere, yaz turizminin geliştiği yerlere bir müddet çalışmak üzere göç etmeleri ile gerçekleşir
Yaylaya çıkma olayı da mevsimlik göçler içerisinde yer alır Mevsimlik göçlerle Adana, Mersin, Hatay, Aydın, Muğla, Antalya gibi merkezlerde, yaz ile kış mevsimleri arasındaki nüfus miktarlarında önemli değişmeler olmaktadır

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla