Şengül Şirin
|
Cevap : İklim
YERYÜZÜNDEKİ SÜREKLİ BASINÇALANLARI
1 Termik Kökenli Basınç Alanları
• Ekvatoral Alçak Basınç Alanı (Tropikal Siklon)
Ekvatoral bölge üzerinde bütün Dünya’yı kuşatan sürekli bir alçak basınç alanı uzanır Bunun nedeni buraların devamlı ısınmasıdır Bu basınç kuşağı kışın güneye, yazın da kuzeye doğru genişler
• Kutuplar Yüksek Basınç Alanı (Polar Antisiklon)
Kutuplar yıl boyunca soğuk olduklarından, buralarda sürekli bir yüksek basınç alanı oluşmuştur Bu basınç alanı kışın genişler, yazın da daralır
2 Dinamik Kökenli Basınç Alanları
• Ekvator Üstü Yüksek Basınç Alanı (Subtropikal Antisiklon)
Ekvatoral bölgede, ısınarak yükselen hava kütleleri üst alizeler halinde kutuplara doğru eserken, gerek Dünya’nın ekseni etrafında dönmesinden, gerekseyerçekimi ve soğumadan dolayı 30° enlemleri civarında alçalır Sonuçta, bu enlemlerde yüksek basınç alanı oluşur
• Kutup Altı Alçak Basınç Alanı (Subpolar Siklon)
Batı ve Kutup rüzgârları, 60° enlemleri civarında karşılaştıktan sonra yükselirler Sonuçta bu enlemlerde alçak basınç alanı oluşur
RÜZGÂRLAR
Yüksek basınç (antisiklon) alanlarından alçak basınç (siklon) alanlarına doğru olan yatay hava akımlarına rüzgâr denir Rüzgârın yönü, coğrafi yönlerle ifade edilir Rüzgâr hızı anemometre adı verilen aletle ölçülür
Rüzgârın hızını etkileyen faktörler
a Basınç farkı: Rüzgârın hızı basınç farkıyla doğru orantılıdır
Basınç farkı çok ise rüzgâr hızlı, basınç farkı az ise rüzgâr yavaş eser iki bölge arasındaki basınç farkının sona ermesi ile rüzgâr etkinliği kaybeder
b Basınç merkezleri arasındaki uzaklık: Aynı basınç farklarına sahip, birbirinden farklı uzaklıktaki noktalar arasında rüzgârların hızı farklıdır Birbirine yakın olan noktalar arasında, izobar yüzeylerinin eğimi fazladır ve rüzgâr hızlı eser Birbirine uzak olan noktalar arasında ise, izobar yüzeylerinin eğimi azdır ve rüzgâr yavaş eser
c Dünya’nın Dönmesi: Dünya’nın dönüşüne bağlı olarak rüzgârlar, düz çizgiler yerine saparak hareket ederler Bu sapmalar ise onlara hız kaybettirir
d Sürtünme: Engebeli arazilerde rüzgârlar çok fazla engellerle karşılaştığı için hızları azalır Bundan dolayı, rüzgârların hızı, sürtünmenin azaldığı düz ve açık alanlarda fazladır
Rüzgârın yönünü etkileyen faktörler
a Basınç merkezlerinin konumu: Rüzgârın yönünü belirleyen, öncelikle basınç merkezlerinin konumudur Basınç merkezleri yer değiştirdikçe rüzgârın yönü de değişir
b Yeryüzü şekilleri: Rüzgârlar basınç merkezleri arasında hareket ederken, yeryüzü şekillerine çarparak yön değiştirirler
Bir bölgede rüzgârın yıl içerisinde en fazla estiği yöne hakim rüzgâr yönü denir Hakim rüzgâr yönü yerşekillerine göre ortaya çıkar Yukarıdaki grafiğe, rüzgâr gülü diyagramı adı verilir Bu grafikte A merkezine, rüzgârların büyük bir çoğunlukla kuzeydoğu ve güneybatı yönlerinden estiği dikkate alınırsa, bu yerleşim yerinin kuzeydoğu-güneybatı uzantılı bir vadide yer aldığı söylenebilir
c Dünya’nın Dönmesi: Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönmesi sonucunda, rüzgârlar basınç merkezleri arasındaki en kısa yolu izleyemezler Rüzgârlar, Kuzey Yarım Küre’de hareket yönünün sağına, Güney Yarım Küre’de ise hareket yönünün soluna saparlar
Yüksek basınç alanlarında rüzgârlar, merkezden çevreye doğru hareket ederler
Alçak basınç alanlarında ise rüzgârlar, çevreden merkeze doğru hareket ederler
RÜZGÂR ÇEŞİTLERİ
1 Sürekli (Yıllık) Rüzgârlar
a Alize Rüzgârları: 30° Kuzey ve 30° Güney enlemlerindeki dinamik yüksek basınç alanlarından, Ekvator’daki termik alçak basınç alanına doğru esen rüzgârlardır
Özellikleri- Başlangıçta sıcak ve kurudurlar
Ancak, denizler üzerinden geçerken nem kazanırlar
- Tropikal kuşaktaki karaların doğu kıyılarına bol yağış bırakırlar
Bu nedenle Doğu rüzgârları da denir
- Sürekli olmaları ve yönlerinin belli olması nedeniyle, yelkenli gemiler döneminde bu rüzgârlardan faydanılmıştır
Bu nedenle bu rüzgârlara ticaret rüzgârları (trade winds) da denilmiştir
- Ekvatoral bölgede karşılaşan Alizeler, 3 - 4 km kadar yükselerek kutuplara doğru hareket ederler
Bunlara da ters alize (üst alize) adı verilir Ters alizeler, dönenceler üzerinde alçalarak tropikal çöllerin oluşmasına neden olurlar
- Sıcak okyanus akıntılarının oluşumuna neden olurlar
b Batı Rüzgârları: 30° enlemlerindeki dinamik yüksek basınç alanlarından, 60° enlemlerindeki dinamik alçak basınç alanlarına doğru esen rüzgârlardır
Özellikleri- Başlangıçta sıcak ve kurudurlar
Ancak, denizler üzerinden geçerken nem kazanırlar
- Orta kuşaktaki karaların batı kıyılarına bol yağış bırakırlar

- 60° enlemleri civarında Kutup rüzgârları ile karşılaşarak cephe yağışlarına yol açarlar
c Kutup Rüzgârları: Kutuplardaki termik yüksek basınçlardan, 60° enlemlerindeki dinamik alçak basınç alanlarına doğru esen rüzgârlardır
Özellikleri- Soğuk ve kuru oldukları için, etkili oldukları alanlarda sıcaklığı azaltarak kar yağışlarına neden olurlar

- 60° enlemleri civarında Batı rüzgârları ile karşılaşarak cephe yağışlarına yol açarlar

- Soğuk okyanus akıntılarının oluşumuna neden olurlar
2 Devirli Rüzgârlar (Musonlar)
a Yaz Musonu: Yaz mevsiminde karalar denizlere göre daha fazla ısınır Bu nedenle buralarda alçak basınç alanları oluşur
Aynı mevsimde deniz ve okyanuslar daha serin oldukları için, yüksek basınç alanı durumundadırlar Bunun sonucunda, deniz ve okyanuslardan kara içlerine doğru büyük bir hava akımı olur Bu rüzgârlara yaz musonu denir
Yaz musonları deniz ve okyanuslardan kaynaklandıkları için bol nem taşırlar Bundan dolayı etkili oldukları yerlere bol yağış bırakırlar
b Kış Musonu: Kış mevsiminde karalar, denizlere oranla daha fazla soğuyarak yüksek basınç alanı oluştururlar Aynı mevsimde denizler ve okyanuslar üzerinde alçak basınç alanı vardır Bunun sonucunda, karaların iç kesimlerinden deniz ve okyanuslara doğru büyük bir hava akımı olur Bu rüzgârlara kış musonu denir
Kış musonları kara kaynaklı oldukları için soğuk ve kurudurlar Bu nedenle başlangıçta yağış getirmezler Ancak, denizler üzerinden geçtikten sonra bir karaya varırlarsa yamaç yağışlarına yol açarlar
3 Yerel Rüzgârlar
a Meltem Rüzgârları: Gün boyunca oluşan sıcaklık ve basınç farkları sonucu meydana gelirler
• Deniz ve Kara Meltemleri
Gündüz, karalar daha çok ısınacağı için alçak basınç alanı, denizler ise yüksek basınç alanıdır
Bunun sonucunda denizden karaya doğru rüzgâr eser Bu rüzgâra deniz meltemi denir
Gece ise, karalar daha fazla soğuyarak yüksek basınç alanı durumuna geçerler Denizler daha sıcaktır ve basınç azdır Bunun sonucunda da, karadan denize doğru rüzgâr eser Bu rüzgâra kara meltemi denir
• Vadi ve Dağ Meltemleri
Gündüz, dağ dorukları vadilerden daha erken ısınır ve alçak basınç oluşur Vadiler ise, daha serindir ve yüksek basınç alanıdır Bunun sonucunda, vadi tabanlarından dağ yamacına ve doruklarına doğru rüzgâr eser Bu rüzgâra vadi meltemi denir
Geceleri ise, dağ yamaçlarında ve yüksek plâtolarda hızla soğuyan hava yüksek basınç alanı oluşturur Alçak ovalar ve vadiler ise, nem oranının daha fazla olması nedeniyle sıcaktır ve alçak basınçlar görülür Bunun sonucunda da, dağ yamaçlarından alçak ova ve vadilere doğru rüzgâr eser Bu rüzgâra dağ meltemi denir
b Sıcak Yerel Rüzgârlar
• Föhn (Fön)
Hava kütleleri dağ zirvesine doğru çıkarken, sıcaklığı yaklaşık her 100 m de 0,5 °C azalır Belli bir yükseltiden sonra bünyesindeki nemi yağış olarak bırakır Dağın arka yamacına geçtiğinde kuru özelliktedir ve yamaca sürtünerek alçalır Sürtünmenin etkisiyle sıcaklığı her 100 m de 1°C artar Dağ zirvelerinden aşağıya doğru sıcak ve kuru olarak esen bu rüzgârlara föhn rüzgârı denir
Föhn rüzgârı, İsviçre’de Alpler’in kuzey yamaçlarında görüldüğünden bu ismi almıştır Föhn rüzgârı Türkiye’de, Toroslar ve Kuzey Anadolu Dağları’nın denize bakan yamaçlarında kışın ve ilkbaharda görülür
• Sirokko
Kuzey Afrika’da, Büyük Sahra Çölü’nden sıcak ve kuru olarak Akdeniz’e doğru esen rüzgârdır Fas, Tunus ve Cezayir’de etkisi belirgindir Akdeniz’i geçerken nem kazanır İspanya, Fransa ve İtalya’nın güney kıyılarına yağış bırakır
• Hamsin
Sudan’dan gelen ve Mısır’dan Akdeniz’e doğru esen rüzgârdır Sıcak, kuru ve boğucu bir rüzgârdır
c Soğuk Yerel Rüzgârlar
• Bora
Dalmaçya kıyılarında, Dinar Alpleri’nden Adriya Denizi’ne doğru esen soğuk ve kuru rüzgârdır Hızı fazladır
• Mistral
Fransa’nın Rhone vadisini izleyerek Akdeniz’e doğru esen soğuk ve kuru rüzgârdır
• Krivetz (Kriviç)
Romanya’da, Aşağı Tuna Ovası’na doğru esen soğuk ve kuru rüzgârdır Bükreş’te krivetz etkili olduğunda sıcaklık 10 - 15°C düşer
d Tropikal Rüzgârlar
Sıcak kuşakta, ani basınç farklarından kaynaklanan ve hızları saatte 100 - 150 km ye kadar çıkabilen rüzgârlardır Daha çok okyanuslar üzerinde oluşurlar Belirli yollar izleyerek karaların üzerine de sokulurlar Sarmal hava hareketleri halinde olduklarından, genellikle hortumlara sebep olurlar Çevrelerine büyük zarar verirler Tropikal rüzgârlara, Asya denizlerinde ve Avustralya’nın Büyük Okyanus kıyılarında Tayfun (Çince “Büyük rüzgar” demektir), Meksika Körfezi kıyılarında Hurrican (Hariken), Afrika’nın bazı kesimlerinde ve Latin Amerika kıyılarında da Tornado (Hortum) adı verilir
C NEM ve YAĞIŞLAR
Atmosfer içerisindeki subuharına nem denir Nem higrometre adı verilen aletle ölçülür Havanın nemi gram (gr) olarak ifade edilmektedir
1 Mutlak Nem: 1m3hava içerisinde bulunan subuharının gr olarak ağırlığına mutlak nem denir Mutlak nem, sıcaklık ve buharlaşmanın fazla olduğu Ekvatoral bölgelerde çok, soğuk kutup bölgeleri ile yüksek dağlarda azdır
2 Maksimum Nem: 1m3havanın belli sıcaklıkta taşıyabileceği en fazla nem miktarına maksimum nem denir Maksimum nem sıcaklığa bağlı olarak değişir Sıcaklık arttıkça hava genişleyeceğinden taşıyabileceği nem miktarı artar Sıcaklık azaldıkça hava daralır ve böylece taşıyabileceği nem miktarı azalır Sıcaklıkla maksimum nem doğru orantılıdır
3 Bağıl Nem (Nisbi nem): Mutlak nemin maksimum neme oranı havanın neme doyma oranını verir Bu orana bağıl nem denir
Yüzde (%) olarak ifade edilir

Bağıl nem ile sıcaklık ters orantılıdır Sıcaklık düştükçe maksimum nem azalacağından, bağıl nem yükselir Sıcaklık değerleri yükseldikçe, maksimum nem artacağından bağıl nem düşer
Bağıl nem çöl bölgelerinde ve kara içlerinde az, Ekvatoral bölge gibi yağışlı bölgelerde ve deniz kıyılarında çoktur
YOĞUNLAŞMA
Havadaki su buharının, tekrar sıvı ya da katı haldeki suya dönüşmesine yoğunlaşma denir
Yoğunlaşmanın meydana gelmesi havanın nem bakımından doyma noktasını aşmasına bağlıdır Havadaki bağıl nemin yüzde 100'e ulaştığı noktaya doyma noktası denir Doyma noktası aşıldığı takdirde hava su buharının fazlasını taşıyamaz Fazla olan su buharı sıvı ya da katı hale dönüşür
Yoğunlaşma sonucunda çok küçük su taneciklerinin biraraya gelmesiyle bulutlar oluşur Bulutlar oluştukları yükseklikler dikkate alınarak üç gruba ayrılır
Yüksek bulutlar (Sirüs’ler): Saçak, tüy, ya da ince iplikler biçimindeki bulutlardır Yüksek bulutlar genelde yağış getirmezler Bunlar, bir siklonun yaklaştığının ve havanın bozacağının habercisidirler
Orta yükseklikteki bulutlar (Kümülüs’ler): Kümeler biçimindeki bulutlardır Genelde alt kısımları düz ve siyah olur Alt kısımlarının düz olmasının nedeni yoğunlaşmanın aynı seviyeden başlamasıdır Siyah olmasının nedeni ise iri su taneciklerinden oluşmasıdır Bu gruptaki bazı bulutlar yükseklere doğru büyür ve sağanak şeklinde şiddetli yağmurlar getirir
Alçak bulutlar (Stratüs’ler): Yer’in üstünde, asılı gri bir tabaka gibi duran koyu renkli bulutlardır Genelde yağışlara yol açarlar
Belirli bir anda gökyüzünün bulutlarla kaplı kısmının tüm gökyüzüne olan oranına bulutluluk denir Bulutluluk oranı çeşitli aynalardan oluşan ve nefometre adı verilen bir aletle ölçülür Buna göre, gökyüzünün oranı 10 kabul edilerek;
• 0 – 2 oranı Açık havayı
• 2 – 8 oranı Bulutlu havayı
• 8 – 10 oranı Kapalı havayı ifade eder
Sis, ise yeryüzüne çok yakın oluşmuş ya da yeryüzüne çökmüş bulutlardır Sıcak ve nemli bir havanın daha soğuk bir yerle teması sonucu sis oluşur Sıcak ve soğuk hava kütlelerinin karşılaşması da sislere yol açar
YAĞIŞ TÜRLERİ ve ETKİLERİ
Atmosferdeki subuharının yoğunlaşarak sıvı ya da katı biçimde yeryüzüne düşmesine yağış denir Başlıca yağış türleri şunlardır:
1 Çiy: Havadaki subuharının soğuk zeminler üzerinde, su tanecikleri şeklinde yoğunlaşmasıyla oluşur Özellikle bahar aylarında görülür
2 Kırağı: Havadaki subuharının soğuk cisimler üzerinde, 0°C den düşük sıcaklıklarda kristaller şeklinde yoğunlaşmasıyla oluşur Sonbahar aylarında ya da kış başlarında görülür
3 Kırç: Havadaki subuharının çok soğumuş ağaç dalları, tel, saçak, vb cisimler üzerinde yoğunlaşarak buz tabakası haline gelmesidir Kırağıdan ayrılan yönü, kristallerin üst üste yığılarak buz tabakası haline gelmesidir
4 Yağmur: Bulutu oluşturan su taneciklerinin büyümesiyle oluşan su damlalarıdır Yoğunlaşmanın devam etmesi ile ağırlığı artan su damlaları yağış şeklinde yere düşer
5 Kar: Su buharının, yükseklerde 0°C nin altında yavaş yavaş yoğunlaşmasıyla oluşan buz kristalleri yere düşer Bu tür yağışlara kar denir
6 Dolu: Hava sıcaklığının birden bire ve büyük ölçüde azalması sonucu yağmur damlaları donarak buz parçacıkları halinde yere düşer Bu yağışlara da dolu denir
YAĞIŞLARIN OLUŞMA BİÇİMLERİ
(OLUŞUM NEDENLERİNE GÖRE YAĞIŞLAR)
1 Yamaç Yağışları (Orografik Yağışlar)
Nemli hava kütlelerinin, yatay yönde hareket ederken dağ yamaçlarına çarparak yükselmesi ve soğuması sonucu oluşan yağışlardır
Dünya’da en çok, Güneydoğu Asya’da, Orta kuşaktaki karaların batı kıyılarında ve sıcak kuşaktaki karaların doğu kıyılarında görülür
Türkiye’de ise, Toroslar’ın güneybatıya, Karadeniz Dağları ile Yıldız Dağları’nın kuzeye bakan yamaçlarında fazlaca görülür
2 Konveksiyonel Yağışlar (Yükselim Yağışları)
Güneşli ve rüzgârsız günlerde ısınan hava yükselerek soğur Belli bir yükseltiden sonra nemin yoğunlaşması ile yağış meydana gelir
Dünya’da en çok, Ekvatoral bölgede rastlanır Türkiye’de ise, İç Anadolu Bölgesi’nde İlkbahar’da görülen yağışlar konveksiyonel yağışlardır Bu yağışlar halk arasında kırkikindi yağışları olarak bilinir
3 Cephe Yağışları (Frontal Yağışlar)
Sıcak ve soğuk hava kütlelerinin karşılaşma alanlarında meydana gelen yağışlardır
Dünya’da en çok, Orta kuşakta ve 60° enlemleri civarında görülür Türkiye’de, özellikle kış mevsiminde görülen yağışların çoğu cephesel kökenlidir
YAĞIŞLARIN YERYÜZÜNE DAĞILIŞI
Genel hava dolaşımı, kara ve deniz dağılışı, yerşekilleri yükselti gibi nedenlerden dolayı yeryüzünün her tarafı aynı oranda yağış almaz
Dünya üzerinde;- En yağışlı bölgeler; Ekvatoral bölge, Muson bölgeleri ve Orta kuşak karalarının batı kıyılarıdır

- En kurak bölgeler ise; Orta kuşak karalarının dağlarla çevrili iç kısımları, dönenceler civarı, çevresine göre, alçakta kalmış yerler ve kutup çevreleridir
TÜRKİYE’DE İKLİM ELEMANLARI
A SICAKLIK
1 Yıllık Ortalama Sıcaklık Dağılışı
- En düşük ortalama sıcaklıklar, Kuzeydoğu Anadolu’da görülür

- En yüksek ortalama sıcaklıklar, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin güneyi ile Akdeniz kıyılarında görülür

- En düşük sıcaklık ile en yüksek sıcaklık arasındaki fark 8°C den fazladır

- Sıcaklık genelde güneyden kuzeye gidildikçe azalmaktadır
2 Temmuz Ayı Ortalama Sıcaklık Dağılışı
- Temmuz ayında, bölgeler arasındaki sıcaklık farkı Ocak ayına oranla daha azdır

- Temmuz ayında en düşük sıcaklık, Kuzeydoğu Anadolu, Karadeniz kıyıları ve Marmara’nın kuzeyinde görülür

- Bu ayda en yüksek sıcaklıklar , Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde görülür
3 Ocak Ayı Ortalama Sıcaklık Dağılışı
- Ocak ayında, bölgeler arasındaki sıcaklık farkı, Temmuz ayına oranla daha fazladır

- En düşük sıcaklıklar, Kuzeydoğu Anadolu’da görülür

- En yüksek sıcaklıklar Akdeniz kıyı kesiminde görülür
B BASINÇ ve RÜZGÂRLAR
BASINÇ
Türkiye’yi en çok etkileyen gezici basınç merkezleri şunlardır:
a Sibirya YB Merkezi: Sibirya üzerinde oluşur Türkiye’yi kışın etkiler Soğuk ve kar getirir 60° enlemleri çevresinde oluşmasına rağmen, soğumadan dolayı termik kökenlidir
b Asor YB Merkezi: Atlas Okyanusu üzerindeki Asor Adaları çevresinde, 30° DYB alanına bağlı olarak oluşur
Kış mevsiminde Sibirya antisiklonu ile birleşerek Türkiye üzerinde etkili olduğunda İzlanda siklonu Türkiye’ye sokulamaz Bunun sonucunda da ülkemizde kışlar soğuk, sert ve kar yağışlı geçer
c Basra AB Merkezi: Basra Körfezi çevresinin aşırı ısınmasıyla oluşur Samyeli rüzgârları vasıtasıyla Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde etkili olur Havadaki nemi kurutarak sıcaklık ve buharlaşmayı artırır 30° Kuzey enlemi çevresinde oluşmasına rağmen, ısınmadan dolayı termik kökenlidir Türkiye’de yaz mevsiminde etkilidir
d İzlanda AB Merkezi: İzlanda üzerinde oluşur Türkiye’de kışın ve ilkbaharda etkili olur Etkili olduğunda Türkiye’de kışlar ılık, kısa ve yağmurlu geçer 60° enlemleri çevresinde oluştuğu için dinamik kökenlidir
RÜZGÂRLAR
a Soğuk Yerel Rüzgârlar
Karayel: Balkanlar’daki yüksek basınç ve Basra Körfezi’ndeki alçak basınç sonucu oluşur Kuzeybatıdan soğuk ve kuru olarak eser Kış mevsiminde Marmara Bölgesi ile Batı Karadeniz’de sıcaklıkları azaltarak kar yağışına neden olur
Yıldız: Kuzeyden eser Karadeniz üzerinden geldiği için soğuk ve nemlidir Karadeniz Dağları’nda yağış bırakır
Poyraz: Marmara, Karadeniz ve İç bölgelerimize kuzeydoğudan esen soğuk, kuru bir rüzgardır Doğu Avrupa’daki yüksek basıncın etkisi sonucunda oluşur Kışın sıcaklıkları azaltarak kar yağışına neden olur Yaz poyrazı ise serin ve kuru olarak eser
Ege Denizi’nde, yazın poyraz benzeri rüzgârlar tam kuzeyden eserler Eski Yunanlılar bu rüzgarlara, ticaret rüzgârı anlamında Etesia demişlerdir Bugün de, Dünya literatüründe Ege Denizi’nde yazın kuzeyden esen rüzgârlara etezyen (etesien) denilmektedir
b Sıcak Yerel Rüzgârlar
Lodos: Kuzey Afrika’daki yüksek basınç ve Hazar Denizi’ndeki alçak basınç sonucu oluşur Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinde etkilidir Akdeniz’den geldiği için nemli ve sıcaktır İç kesimlere sokulurken yükseltinin etkisiyle soğuyarak yağışa neden olur Kış mevsiminde etkili olduğu bölgelerde, sıcaklığı artırarak kar erimelerine neden olur
Kıble: Güneyden eser İç kesimlerimizde etkili olur Akdeniz Bölgesi’nde nemli ve sıcak, iç kesimlerde ise, kuru ve sıcak olarak eser
Keşişleme (Samyeli): 30° enlemi çevresindeki dinamik yüksek basıncın etkisi sonucu oluşur Suriye Çölü’nden Güneydoğu Anadolu’ya doğru eser Sıcak ve kurudur Bitkiler üzerinde kurutucu etkisi vardır
C NEM ve YAĞIŞLAR- Türkiye’de yağış dağılışı haritası ile yerşekilleri haritası karşılaştırıldığında, aralarında yakın ilgi bulunduğu tespit edilmektedir

- Türkiye’de fazla yağış alan yerler (1000 mm
den fazla), Doğu ve Batı Karadeniz bölümleri ile bazı Batı ve Doğu Anadolu dağlarıdır En fazla yağış alan yer Rize çevresidir (2400 mm den fazla)
- Türkiye’de orta derecede yağış alan yerler (500 mm - 1000 mm arası), Akdeniz, Ege, Marmara, Orta Karadeniz, Doğu Anadolu ve İç Anadolu’nun kuzey kesimleridir

- Türkiye’de az yağış alan yerler (500 mm nin altında), İç Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve yer yer Doğu Anadolu’nun çukur yerleridir
En az yağış alan yer, Tuz Gölü çevresi ile Iğdır Ovası civarıdır (250 mm nin altında)
YERYÜZÜNDEKİ BAŞLICA İKLİM TİPLERİ ve TABİİ BİTKİ ÖRTÜSÜ
A SICAK İKLİMLER
1 Ekvatoral İklim
Ekvator çevresinde, 0° – 10° Kuzey ve Güney enlemleri arasında görülür Yıllık ortalama sıcaklık 25°C dolayındadır
Yıllık sıcaklık farkı 2 - 3°C yi geçmez Yıllık yağış miktarı 2000 mm den fazladır Her mevsim yağışlı olmakla birlikte, ekinoks tarihlerinde yağış maksimum düzeye erişir Tabii bitki örtüsü oldukça gür ve geniş yapraklı ormanlardır
Ekvatoral iklim, Amazon ve Kongo havzalarının büyük bir kesiminde, Gine Körfezi kıyılarına yakın bölgelerde, Endonezya ve Malezya’nın büyük bir bölümünde etkili olmaktadır
2 Tropikal İklim (Subtropikal - Savan)
10° - 20° Kuzey ve Güney enlemleri arasında ve 0° - 10° enlemlerinde 1000 m den sonra görülür Ekvatoral kuşak ile çöller arasında bir geçiş iklimidir
Yıllık ortalama sıcaklık 20 °C dolayındadır Yıllık sıcaklık farkı 4 - 5 °C dir Yıllık yağış miktarı 1000 - 2000 mm arasındadır Güneş ışınlarının dik geldiği yaz ayları yağışlı, kışlar kuraktır Tabii bitki örtüsü yüksek boylu ve gür bitki toplulukları olan savanlardır
3 Muson İklimi
Muson rüzgârlarının etki alanlarında görülür Yıllık ortalama sıcaklık
15 - 20 °C dir Yıllık sıcaklık farkı 10 °C civarındadır
Yıllık ortalama yağış 2000 mm dolayındadır Yıllık yağışların % 85'i yaz aylarında düşer Kış mevsimi kurak geçmektedir Tabii bitki örtüsü kışın yaprağını döken, yazın yeşillenen ormanlardır Yağışların azaldığı yerlerde ise savanlar görülür
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|