Şengül Şirin 
 
		
	
		
	
	 | 
	
	
	
	
		
		
			
			
				 
				Suyun Fiziksel Ve Kimyasal Özellikleri
			 
			 
			
		
		
		
		
            Suyun Fiziksel Ve Kimyasal Özellikleriİnce tabakalar halindeyken renksiz olan su, derin tabakalar halinde mavi, lacivert renklerdedir  Bunun nedeni güneş ışığının bir kısım renklerinin su tarafından absorplanması (emilmesi) dir   
 
Suyun fiziki özelliklerinden donma ve kaynama noktası, celcius sıcaklık skalası için standart alınmıştır  Suyun donma noktası veya buz, su ve buharın dengede bulunduğu sıcaklık 0°C veya 273 16°K (Kelvin) ve 760 mm Hg basınca altında suyun kaynama sıcaklığı 100°C olarak kabul edilmiştir  
 
+3 98°C’ daki havasız bir kg su 1 lt olarak kabul edilir Buna göre +3 98°C sıcaklıktaki suyun yoğunluğu l gr/cm³tür (+3 98°C da su genleşme olarak en büyük değerini alır  Yani bu sıcaklıktaki birim hacimde suyu alır,ısıtır ya da soğutursak diğer, örneğin +20°C’ daki birim hacimdeki sudan daha fazla oranda genleşir, hacmi artar  
 
1 gr suyun sıcaklığını 17°C dan 18° C a çıkarmak için verilen ısıya 1 kalori (cal) denir  Su katı, sıvı ve gaz hallerindeyken moleküller özelliklerini korur  Bu nedenle suya belirli ve saf madde denilebilir  
 
Su 0°C nin altında katı 0°C ile 100°C arasında sıvı ve 100°C nin üzerinde gaz halindedir  Doğada yalnız H O olarak suya rastlamak oldukça güçtür  Çözücü özelliği çok fazla olan su temas ettiği her şeyi az çok çözer  Onlarda beraber bulunur   
 
SUYUN KİMYASAL ÖZELLİKLERİ  
 
Su oldukça kararlı bir bileşik olduğu için meydana geliş ısısı yüksektir  Metallerle ve ametallerle reaksiyona girerek bunların oksitlerini meydana getirir  Sonuçta hidrojen açığa çıkar  
 
1- C+H O → CO +H2 Ametallere örnek 
2-2Fe+3H O → Fe O + 3H Metallere örnek  
 
Su halojenlerle reaksiyona girerek bunları indirger ve oksijen açığa çıkarır  
 
2H o+2Br → 4HBr + O Halojenlere örnek 
 
Oksitler su ile reaksiyona girerek hidroksitleri meydana getirir  Bu hidroksitler pozitif yüklü elementin periyodik tablodaki yerine bağlı olarak asidik, bazik veya amfoterik olabilirler  
Su az da olsa iyonlaştığı için zayıf baz veya asit, tuzları suda çözündükleri zaman hidrolize uğrarlar  Metal nitrür suda bozunarak amonyak ve hidrojen açığa çıkar  Metal karbürleri hidrokarbonlar vererek su ile reaksiyona girerler  
 
CaC + 2H O → Ca(OH) + C H 
 
Doğada bulunan suların en safları sırasıyla kar ve yağmur sularıdır  Özellikle yağmur sularında çözünmüş olarak hava içindeki gazlar yanında karbondioksit, klorürler, nitratlar, sülfatlar amonyak ve askıda organik ve anorganik tozlar bulunur  Yağmur suyu içinde çözünmüş halde bulunan amonyak, nitrat ve sülfatlar toprakların zirai gücünü artırır  
Su, bitki ve hayvanların beslenmesinde önemli bir faktördür  Su,çözücü katalizör ve akışkan bir ortam olarak bazı büyüklüklerin tarifinde standart referans maddesi olarak artıkların uzaklaştırılmasında, seyreltici, dağıtıcı, soğutucu, temizleyici, ısı taşıyıcısı olarak bunların yanında hidro-elektrik üretiminde çok yaygın olarak kullanılmaktadır  Sanayide hidrojen suyun elektrolizinden veya su buharı kızgın kömür içerisinden geçirilerek elde edilir  
 
SUYUN İNSAN HAYATINDAKİ YERİ VE ÖNEMİ 
 
Suyun vücudumuzdaki bulunma yerleri ve oranları şöyledir: 
 
Vücut hücreleri %55 
Lenf %20 
Kan plazması %7 5 
Kemikler %7 5 
Vücut organlarını ayıran, koruyan  
Destek doku %7 5 
Beyin, omurilik sıvısı %2 5 
 
Vücudumuzda lazım olan suyun büyük bir kısmı yiyecek içeceklerle alınır Bundan başka organik maddelerin vücudumuzda yanması ile de bir miktar su meydana gelir  Su kaybı ise idrarla, terle, solunum ve dışkıyla olur  Organizmada su kaybı % 10’u bulduğu zaman hayati tehlike başlar  Vücutta su azaldığı zaman dengenin sağlanması için önce ciltten su çekilir, kanda su azalır, kanın yoğunluğu artar ve sonunda insan ölür  
 
SUYUN VÜCUTTAKİ GÖREVLERİ 
 
Su vücutta metabolizma artıklarının atılması için bir araçtır  Su vücudun termostadı, ısı düzenleyicisidir  Vücutta su ter olarak atılırken, ısı da birlikte atılır  Bu nedenle vücut ısısı azalır  Ter buharlaşmak için vücuttan ısı alır  Böylece vücudun ısısı düşer Vücutta gerekli olan maddeleri, gerekli yerlere taşırlar  
 
İnsanın susamasıyla suya ihtiyacını belirtir  Lüzumlu olan su o anda alınarak su ihtiyacı giderilir  Bir insan günde yiyecek ve içeceklerle dışarıdan 2 9lt, vücuttaki kimyasal reaksiyonlarla 0 1 lt olmak üzere toplam 3 lt su alır  Buna karşılık kaybedilen su, idrarla l 5 lt, deri yoluyla (terleme şekliyle) 0 9 lt, solunum ile 0 4 lt ve dışkı ile 0 2 lt  dir  
 
İnsanlar su ihtiyaclarını; meteor suları yer altı suları (kaynak, kuyu ve artezyen) ve yeryüzü sularından (ırmak, göl) karşılarlar  
Dağlık, yüksek bölgelerdeki dere ve göl sularında organik maddeler bulunmamakla birlikte, çözünmüş organik tuzlar vardır  
 
SULARIN TEMİZLENMESİ 
 
Küçük yerleşim yerlerindeki içme suları kaynak sularından alındığı için bunların temizlenmesi bazı küçük önlemlerle halledilir  Büyük şehirlerin içme sularının temizlenmesi zor ve uğraştırıcıdır  Bu şehirlerde küçük kaynaklar yeterli gelmediğinden büyük göl ve nehirlerden faydalanılmaktadır  Busular içerisinde sağlığa zararlı maddeler olabileceğinden temizlenmelidirler  
 
Bu temizlenme işlemleri şu şekillerde yapılmalıdır: 
 
1 Suyun içindeki renk, bulanıklık, koku ve kötü tat veren asılı bulunan kolloidal ve çözünmüş haldeki organik ve inorganik zehirli radyoaktif maddeleri ve hastalık yapan mikropları yok etmek  
2 Demir ve mangan gibi metalleri gidermek  
3 Sertliği ve sıcaklığı normal hale getirmek  
4 Asitliği ve bazlığı nötrleştirmek, aşındırıcı bilhassa kurşun çözündürücü ve birikinti meydana getirici özelliği yok etmek  
İçme suyunun temizlenmesinde uygulanan temel işemler: 
 
1 Havalandırma 
2 Havuzlama 
3 Kabasını alma 
4 Basit çökeltim 
5 Pıhtılaşmış yumaklı çökeltim 
6 Suların kum süzgeçlerden geçirilmesi  
Yavaş süzen kum süzgeçleri 
Çabuk süzen süzgeçler 
Küçük süzgeçler 
7 Suların mikroplardan temizlenmesi 
Bunlar; 
1 Kaynatma 
2 Ultraviole ile dezenfeksiyon 
3 Ozonla dezenfeksiyon 
4 Klor dezenfeksiyonu 
5 Kireç kaynağı ile dezenfeksiyon  
 
SULARIN SERTLİĞİ 
 
Sularda çeşitli bileşikler çözünür bunlar mg/l olarak ölçülür,kalsiyum karbonat, kalsiyum oksit veya kalsiyum cinsinden ifade edilip toplanabilir  Bu çözülen bileşiklerden özellikle kalsiyum, mağnezyum gibi iki oksidasyon değerli iyonlar, sabunun köpürme kudretini azaltır, sıcak su borularında, ısıtıcılarda, buhar kazanlarında ve suyun temperatürünü yükseltmek için kullanılan kaplarda taş bağlanmasına sebep olur  Bu iyonların sabunla köpürmeye karşı direnme özelliğine sertlik denir  Buna göre, sabun sertliği ölçmek için bir ölçek olabilir  
 
2C17 H35 COONa + M++ = (C17H35COO)2 M + Na +  
 
Denklemde görüldüğü üzere, su sertliğini veren iyonları, sabun bünyesine alıp çökeltdikten sonra köpürmeye başlar  Buna göre,suda ne kadar iki değerli iyon fazla ise, diğer bir ifade ile suyun sertliği ne kadar çok ise, sabun sarfiyatı çok ve sıcak su borularında ve buhar kazanlarında taş bağlama olayı o kadar fazla olacaktır  Gerek sabun sarfiyatı, gerekse suların temperatür değişimi ile taş bağlaması , ekonomik ve ısıtma, temizleme işlerini zorlaştırması bakımından, su sertliği üzerinde durmaya değer  
 
SERTLİĞİN SEBEPLERİ  
 
Sertliğe iki valanslı metalik katyonlar sebep olur  Bu iyonlar, özellikle Ca ,Mg ve bir dereceye kadar Sr ,Fe ve Mn iyonlarıdır  Suda çözünen bileşiklerin katyonları ile onyonları dengede olacağı da göz önünde tutulursa katyonların toplam ekivalant adedi,anyonların toplam ekivalant adedine eşit olur  
 
Sertliğe sebep 
Olan katyonlar: Ca   Mg   Sr   Fe  Mn 
 
Anyonlar : HCO3--   SO4--   Cl -   NO3-   SLO3-- 
 
Suyun sertliğini veren katyon ve bunlarla dengede olan anyonlar  
Toprağa düşen yağmur suları tabii sularda bulunan çok miktardaki solitleri çözmeye kudreti kafi gelmez  Suyun bu çözücülük özelliği topraktaki bakterilerin etkisi ile hasıl olan karbondioksidin suya karışarak, suda karbonik asit iyonlarını hasıl etmesinden ileri gelir  
 
CO2 + H2O ----------- H2 CO3 -----------H+ + HCO3-  
Bakteri etkisi Yağmur suyu 
ile hasıl olur  
 
Genel olarak sert sular, üst toprağın yoğun olduğu ve kalker bulunan yerlerden çıkar  Buna karşılık yumuşak sular da daha ziyade üst toprağın gevşek olduğu ve kalker teşekkülü az veya hiç olmayan yerlerde mevcut olur   
 
Suların sert olması, insan sağlığına hiçbir etki yapmaz  Temizlik işlerinde sabun sarfiyatı bakımından uygun değildir 
         
		
	
		
		
		
        
		
		
		
		
		
	
	
	 |