SİNDİRİM SİSTEMLERİ (1)
SİNDİRİM SİSTEMLERİ
Hayvanların tümü heterotroftur

Heterotrof organizmalarda hayatsal faaliyetlerin devamı için
hazır besine ihtiyaç duyarlar

Bu ihtiyaç, beslenme ile alınan büyük moleküllerin (yağ, karbonhidrat, protein, nükleik asitler) parçalanması ile açığa çıkacak olan, gliserol, yağ asidi, glikoz, aminoasit ve organik bazlardan karşılanır
Yağlardaki ester, karbonhidratlardaki glikozid, proteinlerdeki peptit, nükleik asitlerdeki fosfodiester bağlarının enzimler tarafından koparılmasına, sindirim (parçalanma, hidroliz veya hidrasyon) denir
Sindirim hücre içi sindirim ya da hücre dışı sindirim şeklinde olur
Hücre içi sindirim protista, süngerler ve bitkilerde görülür

Besin hücreye fagositoz ya da pinositozla alınır

Hücreye alınan besinler lizozom enzimleri yardımı ile yapıtaşlarına kadar parçalanır
Hücre dışı sindirim, besinlerin hücre dışına salınan enzimlerle parçalanıp hücre içine alınması olayıdır

Sindirim sistemi gelişmiş canlılarda görülür

Bu şekil sindirimde, enzimi hücre dışına salgılayan özel kanallar vardır

Bütün hayvanlarda, böcekçil bitkilerde, ekmek küfleri ve bazı bakterilerde hücre dışı sindirim görülür
14
1
ÇOK HÜCRELİ ORGANİZMALARDA SİNDİRİM SİSTEMLERİ
Özel bir sindirim sistemi yoktur

Organik besinler fotosentezle yapılır

Besin yapımında kullanılan CO2, H2O ve diğer organik besinler bitkinin çeşitli kısımlarından difüzyonla alınır

Yapılan besinleri bitki hayatsal faaliyetlerinde kullanır

Fazla besinler de özel yerlerde depo edilir
Azotça fakir topraklarda yaşayan Drosera (böcekkapan), Nepehthes (ibrik otu) ve Dionea (kapanlı) da hücre dışı sindirim görülür

Bu bitkiler özel sistemleri ile böcekleri yakalayabilirler

Salgıladıkları sindirim enzimleriyle böceğin proteinli yapılarını aminoasitlere kadar sindirirler

Açığa çıkan bu aminoasitler bitki tarafından emilerek azot ihtiyacı karşılanır

Bu üç bitki hücre dışı sindirime örnektir
14
1
2
Omurgasızlarda Sindirim Sistemleri
Sölenterler (hidra, denizanası, mercan) ve Planaria'da sindirim görevi yapan bir boşluk (gastrovasküler boşluk) vardır

Bu boşluk ağız ve anüs görevi yapan tek bir açıklıkla dışarıya açılır
Gastrovasküler boşluğa alınan besinlerin sindirimi burada başlar

(Hücre dışı sindirim) Birkaç parçaya ayrılan besin, sindirim boşluğunu çeviren hücreler tarafından pinositozla hücre içine alınır

Sindirim burada tamamlanır

(Hücre içi sindirim)
Şekil 14
1 Planaria, Amip ve Hidrada Sindirim Sistemi
Toprak solucanında besinler ağızdan alanır, sindirim kanalında sindirilir, artıklar başka bir açıklıktan (anüsten) dışarı atılır

Sindirim sistemleri ağızla başlar, yutak, yemek borusu, kursak, kaslı kursak ve bağırsakla devam eder, anüste son bulur
14
2
OMURGALILARDA SİNDİRİM SİSTEMİ
14
2
1
Kuşlarda Sindirim Sistemi
Kuşlarda sert taneleri almak için ağız gaga şeklinde özelleşmiştir

Alınan besinler yutak, yemek borusu, kursak, 1

mide, 2

mide (taşlık), oniki parmak bağırsağı ve ince bağırsakta mekanik ve kimyasal sindirime uğrayarak emilir

Sindirilemeyen maddeler kloak yardımı ile dışarı atılır

Kloaktan önce iki tane kör bağırsak vardır
Şekil 14
2
Kuşlarda Sindirim Sistemi
Kuşlardaki 1

mide alınan besinleri ıslatır ve kimyasal sindirimi başlatır

2

mide ise alınan taş parçalarını öğütür

Karaciğer ve pankreas kanallarla ince bağırsağa enzim gönderir ve sindirim burada tamamlanır
14
2
2
Memelilerde Sindirim Sistemi
Memelilerde sindirim ağızda mekanik ve kimyasal olarak başlatılır

Mekanik sindirim dişler, dil ve damak yardımıyla gerçekleşirken, kimyasal sindirim, dil altı, kulak altı ve çene altı tükrük bezlerinin salgılarıyla gerçekleşir

Dişler canlının beslenme şekline göre değişik özellikler gösterir

Otçul (herbivor) ların azı, etçil (karnivor) lerin de kesici dişleri gelişmiştir

Ayrıca, otçulların sindirim sistemi, etçillere göre daha uzundur

Bu özellik selüloz sindirimini kolaylaştırır

Otla beslenen memelilerin sindirim sisteminde mutualist yaşayan bazı bir hücreliler salgıladıkları selüloz enzimi ile, selülozu sindirir
Şekil 14
3
Geviş Getiren Memelilerde Sindirim Sistemi
Memelilerin geviş getirenler grubunda sindirim sistemi bazı farklılıklar gösterir

Mideleri şirden, kırkbayır, börkenek ve işkembe bölümlerinden oluşur
İşkembe ve börkenekte besinler bir müddet bekletilir

Daha sonra besinler ağıza geri getirilerek çiğnenir ve tekrar yutulur

Kırkbayır ve şirden yolu ile ince bağırsağa gönderilir

Geviş getiren memelilerin midelerinde selüloz sindirimini gerçekleştiren bakteri ve protistler vardır
Kemirici memelilerde ise mide iki bölümden oluşur

Diğer memelilerde ise mide tek bölümlüdür
14
3
İNSANDA SİNDİRİM SİSTEMİ
İnsanda sindirim sistemi ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak ve anüsten oluşmuştur

Ayrıca tükrük bezi, karaciğer ve pankreas sindirime yardımcı organlardır
İnsanda sindirim ağızla başlar

Ağızda dişler, dil ve sert damak mekanik sindirimi, tükrük bezleri de kimyasal sindirimi başlatır

Dil sindirilmekte olan besinleri karıştırır, tadını alır ve yutağa doğru iter
A
Dişler
Dişler besini tutmaya ve öğütmeye yarar

Canlının beslenmesine bağlı olarak şekil ve büyüklüğü değişiklik gösterse de yapıları aynıdır
Şekil 14

4 Köpek Dişinin Kısımları
Diş etinin üstünde kalan kısım tac, diş etiyle çevrilen kısmı boyun, çene kemiği içindeki çukura gömülü kısım köktür

Her diş çeşitli tabakalardan oluşur

En dışta beyaz ve sert bir kısım mine, bunun altında o kadar sert olmayan dentin (fildişi) tabakası ve en içte kan damarları, sinir ve yumuşak doku ile dolu olan pulpa (dişözü) bulunur

Diş çene kemiğine çimento denen bir madde ile bağlanarak oynamaz eklemi meydana getirir
Yetişkin bir insanda 16'sı alt çenede 16'sı üst çenede olmak üzere 32 diş bulunur

Bu dişlerin öndeki 8'i kesici, 4'ü köpekdişi, 8'i küçük azı ve 12'si büyük azı dişleri olarak adlandırılır

Kesici dişler besini keserek ağıza almaya, köpek dişleri parçalamaya, azı dişleri ise öğütmeye yarar
B
Dil
Dil çeşitli yönlerde dizilmiş çizgili kas gruplarından meydana gelmiştir

Bu kasların kasılması dili içeri-dışarı, yukarı-aşağı ya da bir yandan ötekine hareket ettirir
Dil besinin alınmasında, alınan besinlerin dişlerin arasına itilmesinde, çiğnenen besini yutmaya hazır bir, lokma haline getirilmesinde ve yutağa itilmesinde görevlidir

Dil epiteli, çözelti halindeki maddelere karşı hassas olan, tat tomurcuklarını oluşturur

Tat tomurcukları ağıza alınan besinlerin tadını ve tazeliğini kontrol ederek uygun besinlerin, sisteme girmesini, uygun olmayanların da dışarı atılmasını sağlar

Bunlara ek olarak konuşma ile de görevlidir
C
Tükrük Bezleri
Tükrük salgısı kulak, çene ve dil altına yerleşmiş üç çift bez tarafından salgılanır

Bu üç çift bezden iki değişik tükrük salgılanır

Salgılardan biri kuru özellikteki besinleri ıslatıp parçalar, diğeri parçalanan besinleri lokma haline getirir
Tükrük içinde pişmiş nişastayı parçalayan amilaz (pityalin) enzimi, parçalanan besinleri lokma haline getiren mukus, su, Na++ ve Ca++ iyonları bulunur

Tükrükle ağız devamlı nemli kalarak konuşma kolaylaştırılır
Ağız ile yemek borusu arasında bulunan geçiş bölgesidir

Sindirim sisteminin bu kısmında mekanik ya da kimyasal sindirim olmaz

Yutağa ağız ve burun boşluğu, yemek ve soluk borusu ile östaki kanalları açılır
Yutma: Ağızda sindirimi tamamlanan besinlerin yutak üzerinden yemek borusuna geçmesidir
Yutma sırasında dil ağızın tavanına doğru kaldırılır

Bu olayla lokma yutağa itilir

Bu esnada burun boşluğu, küçük dil ile soluk borusunda gırtlak kapağı (epiglottis) ile kapatılarak besinin yemek borusuna geçmesi sağlanır

Yutma esnasında soluk alma ve verme duru (Şekil 14

5)
Şekil 14

6 Yemek Borusunda Dalgalanma (Peristatik hareket) ile Besinin İlerleyişi
Peristaltik hareketin ters yönde olması ile kusma meydana gelir

Kusma vücudun savunma refleksidir

Kusma ile vücuda zararlı olabilecek besinler dışarı atılır
Yemek borusu ile ince bağırsak arasında bulunan genişlemiş bir bölümdür

Yemek borusuna yakın üst bölümüne kardia, bunun altındaki bölüme fundus, ince bağırsağa yakın bölgesine de pilor denir

Kardia (mide ağzı) ve pilor (mide kapısı) besinlerin belli yönde ilerlemesini sağlar
Mide duvarının yapısında içten dışa doğru mukoza, alt mukoza, kaslı tabaka ve bağ dokusundan oluşan bir örtü (periton) bulunur
Mukoza tabakasında bulunan silindirik epitel hücreleri bütün midenin iç yüzeyini örter

Bu epitel hücreleri mide duvarının içine doğru tüp şeklinde girintiler yaparak mide bezlerini meydana getirir
Bu bezler HCl, pepsinojen, yeni doğmuş bebeklerde lap enzimi ve az miktarda da lipaz içeren mide özsuyunu salgılar

Mide özsuyu pH=2 değerindedir

Mide iç yüzeyinin asitli ortamdan korunması mideden salınan mukus ile olur

Mukus yeterince salgılanmazsa önce gastrit, sonra da ülser meydana gelir

Midenin kas tabakası olağanüstü kalın olup boyuna, çapraz ve halka şeklinde konumlanmıştır

Mide bu kaslar yardımı ile besinlerin parçalanmasını ve mide özsuyu ile karışmasını sağlar
Mide özsuyu ve kas kasılması ile iyice karışan besinler kimus (mide bulamacı) şeklinde piloru geçer ve ince bağırsağa gelir

Mideye gelen besin, besinin miktarına ve çeşidine bağlı olarak 1-4 saatte boşalır

Orta büyüklükte bir insanın mide kapasitesi yaklaşık olarak 2,5 litredir
Şekil 14

7 İnsanda Sindirim Sistemi
Mide ile kalın bağırsak arasında bulunan ince bağırsak 3 cm çapında ve 7,5 metre kadar uzunlukta kıvrımlı bir borudan ibarettir

İnce bağırsağın ilk 25 cm'lik bölümüne oniki parmak bağırsağı (duodenum), sonra gelen boş bağırsak (jejenum), en son kıvrımlı bölge ise kıvrım bağırsak (ileum) adını alır
Sindirim sisteminin yardımcı organları olan karaciğer ve pankreasa ait özsu oniki parmak bağırsağına dökülür

İnce bağırsak mukozasında bulunan milyonlarca küçük bağırsak bezi çok sayıda enzim içeren bağırsak sıvısını salgılar

Bu üç değişik organdan gelen özsu birbirine karışarak ağız ve midede başlayan sindirim sürecini tamamlar

Ayrıca ince bağırsak duvarındaki goblet hücreleri mukus salgılayarak besinin sistem içindeki hareketini kolaylaştırır
İnce bağırsak iç yüzeyinde bulunan epitel doku, bağırsak boşluğuna doğru parmak şeklinde villuslar oluşturur

Bu villuslar bağırsağın iç yüzeyini artırarak emilimi hızlandırır

Bağırsakta bulunan 5

000

000 villus 10 m

lik bir alan oluşturur
Şekil 14

8 Villus Genel Şeması
Ayrıca bağırsak epitel hücrelerinin üst yüzeyi yaptığı mikro seviyede çıkıntılar ile mikrovillusları oluşturur
(Bkz

Fsk

3, Şekil 14

8) mikrovilluslarda bağırsak yüzeyini 150 kat artırabilir