Yalnız Mesajı Göster

Endokrin Sistem

Eski 04-26-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Endokrin Sistem





Çok hücreli organizmalarda farklı doku, organ ve sistemler arasında birlikteliği sağlayacak düzenleyici sistemlere ihtiyaç vardır Özellikle hayvanlarda endokrin ve sinir sistemi birlikte çalışarak organizma bütünlüğünü sağlar

171 BİTKİLERDE HORMONAL DÜZENLEME


Bitki hormonları, bitkinin büyüme, gelişme, farklılaşma ve çevresel etkilere tepki göstermesini sağlayan çeşitli organik maddelerdir
Başlıca bitkisel hormonlar ve etkileri şunlardır:
A Oksin
Bitkilerdeki en önemli hormondur Hücre bölünmesi, büyüme, hücre ve dokuların farklılaşması gibi gelişme olaylarında etkindir Gövde ve kök uçlarından salgılanır
Ayrıca yaprak dökümü, çiçek açma ve meyve vermeyi de kontrol eder
B Giberellinler
Tohum çimlenmesi, gövde uzaması ve meyve büyümesi üzerine etkilidir
C Sitokininler
Tohum çimlenmesini, tomurcuk gelişimini ve yaprakların genç ve diri kalmasını sağlar
D Absisik Asit (ABA)
Tomurcuk ve tohumların uyku halinde kalmasını sağlar
E Etilen
Sadece üretildiği yerde etkilidir Yaprak dökümü ve meyve olgunlaşmasını hızlandırır

172 BİTKİLERDE HAREKET

Bitkiler toprağa bağlı olduğu için yer değiştiremezler Bununla birlikte iç ve dış etkilere tepki gösterirler Bu şekil tepki göstermeye irkilme denir
itkisel hareketleri şu başlıklar altında toplayabiliriz;
1721 Tropizma (Yönelim) Hareketi
Bitkinin dışarıdan gelen uyartıya (ısı, ışık, kimyasal madde) göre yönelme göstermesine denir Yönelim uyartıya doğru ise pozitif tropizma uyartının tersine doğru ise negatif tropizma adını alır
A Fototropizma
Işık uyartısı altında bitkide görülen yön değişikliğine denir Bitki gövde dalları ışığa doğru yönelir (pozitif fototropizma) Köklerde ise negatif fototropizma görülür Güneş ışığı bitkinin tepe ve kök ucundan salgılanan oksin hormonu üzerine etki ederek tropizma hareketlerini kontrol eder Fototropizmayı açıklayan deneylerin bazıları aşağıda anlatılmıştır
I Deney :
Deneyde yeni çimlenmiş yulaf fidesi (koleoptil) kullanılmıştır I koleoptil karanlık ortamda bırakılmış, II koleoptile ise tek yönden ışık verilmiştir Yaklaşık 24 saat sonra, I koleoptilde normal büyüme, IIkoleoptilde ise ışığa doğru büyüme görülmüştür



Şekil 171 Fototropizma Hareketinin İncelenmesi
Deneyin Yorumlanması
Koleoptilin ucunda sentezlenen oksin hormonu, karanlık ortamda her tarafa eşit olarak dağılmış ve düzgün bir büyüme görülmüştür II koleoptilin ucunda sentezlenen oksin hormonu da eşit dağılım gösterir ancak ışık alan bölgede oksin hormonunun yapısı bozulmuş, bundan dolayı hormon miktarı azalmış ve büyüme yavaşlamıştır Karanlık bölgede ise hormon miktarı değişmemiş, büyüme ışık alan tarafa oranla fazla olmuştur Bu nedenle koleoptil ışığa doğru yönelmiştir
II Deney :
Koleoptilin oksin sentezleyen uç kısmı kesilmiş ve sol tarafa doğru kaydırılmıştır

Şekil 172 Tropizma Deneyleri

Koleoptilin uç bulunmayan kısmında oksin hormonu bulunmadığından büyüme durmuş, diğer tarafta ise devam etmektedir Bundan dolayı koleoptil tropik hareket göstermiştir Kökteki fototropizma ise negatiftir
III Deney :
Kökte ışık olan bölgede oksin miktarı azalmış diğer tarafta ise artmıştır
Şekil 173 Negatif Fototropizma

Oksin kökte belli bir miktarın üzerine çıkınca büyümeyi yavaşlatır Azalan tarafta ise büyüme normal devam eder Bu nedenle kök ışıktan uzaklaşır (negatif fototropizma)
B Geotropizma
Bitkilerde gövde, yerçekiminin tersine kök ise yerçekimine doğru büyüme gösterir

Şekil 174 Bitkide Geotropizma

Geotropizmada uyaran yerçekimidir Gövdede negatif fototropizma, kökte ise pozitif geotropizma görülür
Deneyin Yorumlanması
Bitki yerçekimine paralel konuma getirildiğinde, oksin bitkinin alt tarafında toplanmıştır Bu toplanma ile gövdenin alt tarafında büyüme hızlanmış üst tarafta ise yavaşlamıştır
Kökte ise oksinin biriktiği bölgede büyüme yavaşlamış, azaldığı bölgede ise büyüme hızlanmıştır Bu etki ile bitki kökü uyarıya doğru hareket eder (pozitif geotropizma)
C Nasti (ırganım) Hareketi
Nasti hareketinde uyaranın yönü önemli değildir Çiçeklerin ışıkta açılıp karanlıkta kapanması fotonastiye örnek verilebilir
D Taksi (serbest) Hareket
Tek hücrelilerin sıcaklık, ısı, ışık ve kimyasal madde ve besine doğru olan hareketine pozitif
taksi, bunlardan ters yöne olan harekete negatif taksi denir

173 HAYVANLARDA HORMONAL DÜZENLEME


Hayvanlarda hormonal sistem, bitkilerden daha karışıktır Hayvanlarda kana salgı yapan merkezlere endokrin bez, salgılanan maddeye hormon denir Hormonlar etki edecekleri bölgeye kan yolu ile taşınır
Halkalı solucanda hormon üreten tek kaynak, salgı yapabilen sinir hücreleridir
Eklembacaklılarda ise özel endokrin bezleri vardır

1731 Hayvansal Hormonların Özellikleri ve Etkileri

- Hormonlar; aminoasit, protein, yağ asitleri, yağ türevleri, steroid gibi organik maddelerdir
- Hormonların çoğu iç salgı bezlerinden salgılanır Ancak sekretin ve gastrin gibi bazı hormonlar bez olmayan hücrelerden üretilir
- Hormonlar kan yolu ile vücudun her yerine taşınırlar Her hormon belli hücre ve dokular üzerinde etkilidir Hedef hücrelerin yüzeyinde veya içinde özel hormonlarla bağlanabilen reseptör proteinler vardır
- Hormonların kandaki konsantrasyonunun az olmasına rağmen etkileri çok yüksektir
- Hormon eksiklğinde veya fazlalığında ciddi hastalıklar açığa çıkar
- Hormonlar dışarıdan alınmaz, organizmanın bizzat kendisi tarafından üretilir
- Endokrin sistem, sinir sistemi gibi uyartı taşıyıcı sistemdir Aralarındaki fark mesajların iletilme hızıdır Sinirsel iletim hızlı, hormonal iletim yavaştır
- Hormonlar büyümeyi denetler, homeostasiyi sağlar
Üreme etkinliklerini ve eşeysel özellikleri denetler koordinasyon ve bütünleşmeyi sağlar

174 İNSANDA ENDOKRİN BEZLER VE HORMONLAR

1741 Hipofiz Bezi

Beynin alt tabanında bulunan hipotalamus bölgesine bağlı, nohut büyüklüğünde bir bezdir Ön, ara ve arka lop olmak üzere üç kısımdan meydana gelir (Bkz Şekil 175) Ara lop insanda embriyonal dönemde, kurbağa, sürüngen ve bazı memelilerde bulunur


Şekil 175 Hipofiz Bezinde Lopların Yeri


Şekil 176 Hipofiz bezinden salgılanan hormonlar


I - Ön Lop Hormonları
A Büyüme Hormonu
(Somatotropin Hormon=STH)
Uzun kemiklerin ve kasların büyümesini kontrol eder Protein sentezini arttırır, korbonhidrat ve yağ metabolizmasını etkiler
Protein yapıdadır
Çocuklukta az salgılanması cüceliğe, çok salgılanması devliğe sebep olur Büyümenin durduğu erginlerde ise fazla salgılanması el, ayak ve yüz kemiklerinin büyümesine (akromegaliye) yol açar
B Tirotropin (TSH=Tiroid Uyarıcı Hormon)
Tiroid bezi faaliyetlerini kontrol eder ve hormon salgılamasını uyarır
C LH ( Luteinleştirici Hormon)
Dişilerde folikülün yırtılarak, yumurtanın atılmasını sağlar Corpus luteumun oluşmasını ve progesteron salgılamasını kontrol eder Erkeklerde testosteron hormonunun salgılanmasını sağlar
D FSH (Folikül Uyarıcı Hormon)
Dişilerde yumurtalıklarda folikül gelişimini uyarır
Erkeklerde testislerin çalışmasını düzenler
E (LTH= Lüteotropik Hormon)
Genellikle korpus luteumun devamını sağlar Süt bezlerinin gelişimi, süt salgılanması ve analık duygusunun oluşmasında etkilidir
Memelilerin dışındaki canlılarda sadece analık davranışlarını oluşturur
FSH, LH ve LTH hormonlarına gonadotropinler denir
F ACTH (Adrenokortikotropik Hormon)
Adrenal beyin korteksinden steroid hormonların salgılanmasını uyarır
G İntermedin
(MSH= Melonosit Uyarıcı Hormon)
Melanositlerdeki melanin sentezini etkiler ve derinin koyulaşmasını sağlar pigment dağılımını etkiler
II- Arka lop hormonları
A Vasopressin
(ADH= Antidiüretik Hormon)
İnce atardamarlarda düz kasları kasarak kan basıncını yükseltir Böylece suyun böbreklerden geri emilmesini sağlar
Yeterince salgılanamaması ile vücut su kaybeder idrara çıkma ve susama şeklinde kendini gösteren bu rahatsızlığa Diabetes insipidus (Şekersiz diyabet) denir
B- Oksitosin
Dişilere özgü bir hormondur Doğum sırasında düz kaslardan oluşan uterus kaslarını kasar Süt salgılanmasını uyarır
1742 Tiroid Bezi
Gırtlağın altında soluk borusunun iki yanında yer alan çift loplu küçük bir bezdir

Tiroid Bezi Hormonları:
A Tiroksin
Tiroid bezinin en önemli hormonudur Oksijen kullanımı üzerine etkilidir Fazla salgılanması durumunda hücreler fazla O2 kullanır, metabolizma hızlanır Az salgılanırsa metabolizma yavaşlar
Gelişme döneminde az salgılanırsa kretenizm (ahmaklık) ortaya çıkar Bireylerde zekâ geriliği, cücelik ve eşey bezlerinin gelişmemesi görülür
Erginlikte az salgılanırsa deride şişme, kılların dökülmesi, ruhsal dengesizlikle kendini gösteren miksödem sendozomu görülür
Ayrıca kemikten kana Ca++geçişini de sağlar
B Trikalsitonin
Kanda Ca++ miktarı artınca salgılanarak, kandan kemiklere Ca++ geçişini sağlar
Tiroid bezi hormonları iyotludur Bu yüzden iyotun az olduğu bölgelerde yaşayan bireylerde bez büyüme yaparak basit guatr oluşturur



Şekil 177 Tiroid ve Paratiroid Bezlerinin Yapısı
1743 Paratiroid Bezi
Tiroid bezi içine gömülmüş dört küçük bezdir Paratiroid bezinden parathormon salgılanır Parathormon, tirokalsitoninle birlikte çalışarak kandaki fosfat ve kalsiyum miktarını düzenler
Parathormon az salınırsa, Ca++ kemiklerde birikir, kanda Ca++ miktarı düşer Kaslara yeterli Ca++ gelmediğinden kaslarda ağrılı kasılmalar ve uyartıllara yavaş cevap verme gözükür Buna tetani denirParathormonun çok salınması halinde kemiklerdeki Ca++un kana geçlişi hızlanır Bu durumda iskelette zayıflama görülür Kandaki kalsiyum böbreklerde fosfor iyonu ile birleşerek böbrek taşını oluşturur
1744 Böbreküstü Bezleri (Adrenal Bezler)
Böbreklerin üzerinde yer alan bir çift bezdir Bezlerin dış kısımında bulunan pembe renkli kısma "korteks" iç kısma ise "medulla" (öz) denir Bu iki ayrı bölgeden farklı hormonlar salgılanır
A Korteks Hormonları
a- Glukokortikoidler: Proteinlerin ve yağların karbonhidlara dönüşmesini uyararak kandaki glikoz seviyesini artırır En önemli örneği kortizol olur
b- Mineralokoritikoidler: Vücut sıvısının su ve iyon dengesini düzenler Bunlardan en önemlisi olan aldosteron böbreğin idrar toplama kanalında Na+- geri emilimini artırır
Korteks hormonlarının az salgılanması addison hastalğına neden olur Na+ Cl-+ artar, kan şekeri düşer, zayıflama ve deride tunç rengi oluşumu görülür ve CI atılımı artar Vücut sıvısında K
B Medulla Hormonları
a- Adrenalin (Epinefrin): Sempatik sinir sistemiini etkileyerek kalp atışlarını hızlandırır Damarları daraltarak kan basıncını arttırır Bu nedenle stres ve öfke durumunda adrenalin salgılanır Soğuk, ağrı ve bazı ilaçlar salgılanmasını artırır Adrenalin hormonu ve kas ve karaciğer hücrelerinde depo edilen glikojenin glikoza dönüşümünü sağlamaktadır Hipofizin ACTH salgsını uyarır
b- Noradrenalin (Norepinefirin): Kan damarlarını daraltarak kan basıncını yükseltir Kalbin çalışmasını yavaşlatır Parasampatik lifleri uyarır
1745 Pankreas
Pankreasın Langerhans adacıkları bölgesinden, kandaki şeker dengesini düzenleyen insülin ve glukaon hormonları salgılanır
a- insulin Hormonu: Beta hücrelerinden salgılanır Kandaki glikozun kas ve karaciğere geçmesini sağlar Kas ve karaciğere geçen glikoz glikojone çevrilir
İnsülin az salgılanırsa kandaki şeker miktarı artar Hücreler yeterince glukoz bulunması olmaz Bu durum Diabetes mellitus olarak adlandırılır
Hastalarda; halsizlik, çabuk acıkma ve susama, sık idrara çıkma, idrarda glikoz gibi belirtiler görülür
insülinin fazla salgılanması ile kandaki şeker, karaciğer ve kasa geçer Kan şekerinin normalin altına düşmesi ile şeker koması ve ölüm meydana gelir
b Glukagon Hormonu: a Hücreleri tarafından salgılanır karaciğer ve kas hücrelerinden kana şeker geçişini kontrol eder
Glukagon hormonu insülin hormonunun fazla salgılanması ile oluşan olumsuz etkileri ortadan kaldırır Bu iki hormon birbirlerinin tersine çalışarak kandaki şeker seviyesini ayarlar
1746 Gonadlar
Erkeklerde testisler, dişilerde ise ovaryum hormon üretir Bu organlar hipofiz bezi tarafından gonadotropinler ile uyarılır
A- Erkeklerde salgılanan eşeysel hormonlara androjenler denir Bunların en önemlisi testosteron olur
Testosteron
Erkekte, sakal bıyık oluşumu, ses kalınlaşması, iskelet ve kas gelişimi üzerine etkilidir Testosteronun az salgılanması ile bu özelliklerde körelme görülür
B- Dişilerde yumurtalıklardan östrojen ve progesteron hormonları salgılanır
Östrojen
Ses incelmesi, üreme organlarının gelişmesi gibi dişi bireye ait ikincil karakterlerin gelişmesi üzerine etkilidir
Progesteron
Dişi bireyi gebeliğe hazırlar Progesteron salgısı ile uterus iç çeperi kalınlaşarak embriyonun gelişmesi için hazır hale gelir

Alıntı Yaparak Cevapla