| 
Şengül Şirin  | 
				  Cevap :  Selçuklu Tarihi 
 
            MENTESEOGULLARI BEYLIGI1- SIYASI TARIH XIII
  asrin ikinci yarisinda Güneybati Anadolu'da, merkezi Fethiye (Megri) olmak üzere Mugla, Balat, Milas, Beçin, Çine, Tavas ve Köycegiz kasabalarini içine alan bölgede kurulmustur  Beyligin kurucusu Mentese Bey maiyyetindeki Türkmenlerle birlikte, Akdeniz kiyilarindaki Finike ve Megri taraflarinda denizden gelmisler ve kuzeye dogru yayilarak karadan gelen Türk kuvvetleriyle birlesip eski Karya bölgesini (Mugla) ele geçirerek burada yerlesmislerdir  Mentese beyligini kuran Türkmenler, Anadolu Selçuklulari'nin idaresinde bulunan Antalya ve Likya (Antalya'nin bati taraflari) kiyilarindan deniz yoluyla bu havaliye geldiler ve yikilmaya yüz tutan Bizans donanmasina mensup gemicileri de alarak kurduklari donanma ile korsanlik yapmaya basladilar
  Beyligin kurucusu Mentese Bey hakkinda Bizans kaynaklarinda görülen Salpakis Mentese (yani Sahil beyi Mentese) ifadesi Menteseogullarinin sahilde söz sahibi oldugunu göstermektedir  Bölgeye yerlesen Türkmenleri buradan çikarmak için Bizans Imparatoru VIII
  Mihail, oglu Andronikos kumandasinda bir ordu gönderdi ise de muvaffak olamadi ve Mentese Bey idaresindeki Türk kuvvetleri Aydin ve Güzelhisar mevkilerini zaptettiler  Beylige adini vermis olan Mentese Bey, 1282'den sonra vefat etmis ve Fethiye'deki türbesine defnedilmistir
  Mentese Bey'in ölümünden sonra oglu Mesud Bey beyligin idaresini ele almis, diger kardesi Kirman ise Fenike taraflarinda hakimiyetini sürdürmüstür
  a- Mesud Bey
 Mesud Bey zamaninda düzenlenen deniz seferlerinde bazi basarilar elde edildi ve Rodos adasinin önemli bir kismi ele geçirildi (1300)
  Ancak on yil sonra Sen Jan Sövalyelerinin saldirisina ugrayan Rodos adasi Papa ve Fransa Krali Güzel Filip'in yardimiyla sövalyeler tarafindan zaptedildi (1310)  Mesud Bey, Rodos'u geri almak için çok ugrasmis, hatta sövalyeler tarafindan ticaret gemileri gaspedilen Cenevizlilerden de yardim almis fakat Papa V
  Clemens'in Cenevizlileri yardimdan men etmesi üzerine (1312), sonuç alamamistir  Mesud Bey, Mevlâna'nin torunu Arif Çelebi tarafindan muhtemelen Milas'ta 1312-1314 yillari arasinda ziyaret edilmistir
  Onun verdigi bilgiden Mesud Bey'in Mentese Bey'i olarak bölgeyi idare ettigi anlasilmaktadir  Mesud Bey, 1319'dan önce Milas'ta vefat etmis ve buraya gömülmüstür
  Mesud Bey'in Orhan ve Ibrahim adinda iki oglu bulunuyordu  O'nun ölümünden sonra iki kardes birbiriyle mücadele etmisler ve sonunda Orhan kardesini yenerek Mentese beyi olmustur   b- Orhan Bey
 Sücaeddin sifatiyla bilinen Orhan By, 1320'den itibaren Rodos'u geri almak için donanma ile mücadeleye giristi ise de basarili olamadi
  1333 yili yazinda bölgeyi ziyaret eden Ibn-i Battuta, Milas'a gelmis ve Menteseoglu Orhan Bey'le görüsmüstür
  Seyyah, Milas sultani hakkinda su bilgileri vermektedir: "Sultân-i mükerrem Sucâuddin Orhan Bey bin Mentese Bey'dir
  Mümâileyh hiyâr-i mülûkdan olup süret ve sireti güzeldir  Hemdemleri olan fukahâ yaninda mazhar-i ta'zîm ve ihtirâmdir  Sarayinda fukahadan bir cemaat bulunur  Sultân-i mümâileyh bize ihsan etti ve hayvan ile zâd-i râh verdi  Ikametgahi Milas kurbünde Bercin beldesi olup aralari iki mildir  Bercin orada kâin bir tepe üzerinde müceddeden te'sis edilmistir  Güzel binalar ve mescidler ile müzeyyendir  Sultan, Bercin'de bir cami insasina baslamis olup henüz binasi hitâm bulmamis idi"  Yine ayni yüzyilda Anadolu'yu ziyaret eden seyyah el-Ömerî, Orhan Bey'in 50 sehir ve 200 kalesi oldugunu, donanmasi ve yüzbin askeri bulundugunu, karada ve denizde gaza ile mesgul oldugunu bildirir
  Orhan Bey'in ne zaman öldügü kesin olarak belli degildir  c- Ibrahim Bey
 Ibn-i Battuta'nin Mentese Beyligi'ni ziyareti sirasinda, babasi Orhan Bey'in Mugla valisi olarak gördügünü anlattigi Ibrahim Bey'in ne zaman beylik tahtina oturdugu tam olarak bilinmemektedir
  Ancak Mugla'da yaptirdigi Ulu Cami'nin kitabesinden 1344'de Mentese beyi olarak beyligin basinda bulundugu anlasilmaktadir  Ibrahim Bey, Aydinoglu Umur Bey'in Izmir frenklerine karsi giristigi sefere katilmak için hazirlik yapmis, ancak Umur Bey'in 1348 yilinda ölmesi üzerine bu sefer yarim kalmistir
  Aydinogullari'nin Venedik ile bir anlasma yapmalarindan sonra yalniz kalan Mentese Beyligi, Venedikliler'in baskisi karsisinda agir bir anlasma yapmaya mecbur olmustur (1352-1355)  Bunun geregi olarak Venedikliler, Balat'ta bir kilise insa ettikleri gibi bir de konsolos ikame etmislerdir  Ibrahim Bey'in, Musa, Mehmed ve Ahmed Gazi adli üç oglu bulunuyordu
  1360'da Ibrahim Bey'in ölümüyle ogullarindan Mentese Beyliginin askerleri Murad Hüdavendigâr'in Kosova'da yaptigi savasda (1389) Osmanli ordusuyla birlikte bulundu  Mehmed, Mugla ve Çine'de, Musa Milas, Pecun ve Balat'ta ve Ahmed Gazi Marmaris ve Megri (Fethiye) ile güney kiyi bölgelerinde hakimiyetlerini sürdürdüler  Haçlilarin Iskenderiye'yi zapti üzerine Memluk Sultani tarafindan bazi Anadolu Beylerine gönderilen ittifak teklifi (1366) sirasinda Musa Bey ile de muhabere yapilmisti
  Musa Bey'den sonra Balat Mentese beyi olan Mehmed Bey ve oglu Mahmud zamaninda Osmanlilar'la bazi münasebetler olmustur
  Mentese Beyligi'nin askerleri Murad Hüdavendigâr'in Kosova'da yaptigi savasta (1389) Osmanli ordusuyla birlikte bulundu  I  Murad'in sehid olmasi üzerine Yildirim Bayezid Karamanogullari'nin öncülügünde Saruhan, Aydin ve Germiyan Beylerinden olusan ittifaki bozmak için Bati Anadolu'ya geldiginde Mentese Beyligi'nin de merkezini almisti  Bunun üzerine Ibrahim Bey'in oglu Mehmed Bey ülkesini terk ederek Sinop emiri Çandaroglu Isfendiyar Bey'e siginmistir (1389-1390)  Ancak, Bayezid bu istila hareketine karsilik Mehmed Bey'in oglu Mahmud Bey'e Bergama'dan mülk arazi vererek helallasmak istemistir  Böylece, Balat ve Mugla'daki Mentese Beyligi son bularak Osmanlilar'in idaresine girmistir  Megri (Fethiye) ve Marmaris bölgesinin hükümdari olan Ahmed Gazi ise, sahillerde bulunan donanmasiyla kiyilarin korunmasina çalismistir
  Denizdeki bu faaliyetleri sebebiyle "sultanü's-sevâhil" ünvanini tasiyan Ahmed Gazi, ayrica "emir-i kebir", "sultan-i mülûkü'l-arab ve'l-acem" gibi ünvanlar da kullanmisti  Ahmed Gazi, Rodos sövalyeleri ve Kibris krali ile de savasmisti  Saban 793 (Temmuz 1391)'de vefat eden Ahmed Gazi, Beçin'deki türbesine defnedilmistir
  O'ndan sonra Mentese Beyligi'nin bu topraklarinda Yildirim Bayezid'in kumandanlarindan Hoca Firuz Bey görev yapmistir  Timur'un Ankara savasindaki (1402) galibiyetinden sonra, Anadolu Beyleri içinde topraklari geri verilenler arasinda Isfendiyar beyi'ne siginan Mehmed Bey ile oglu Ilyas Bey de vardi
  Timur'un hakimiyetini tanimak sartiyla Mentese Beyligi'ne sahip olan Mehmed Bey, memleketinden tahsil ettigi vergileri ve bazi hediyeleri Timur'un ordugahina giderek takdim etmistir  Böylece ikinci defa beyligi ele geçiren Mehmed Bey çok yasamamis ve 1403 senesinde vefat etmistir  d- Ilyas Bey
 Sücaeddin lakabiyla anilan Ilyas Bey, Mentese beyi oldugunda (1403), Osmanli Devleti Ankara Savasi sonrasindaki fetret devrini yasiyordu
  Önceleri, Çelebi Mehmed'in aleyhine olarak Aydin ve Saruhan Beyleri'yle anlasmis, ancak yenildiklerinden Aydinoglu Cüneyd Bey, Çelebi Mehmed'e siginmistir  Çelebi Mehmed'in Saruhanoglu Hizir Sah Bey'i öldürmesinden sonra, Ilyas Bey de onun hakimiyetini tanimak zorunda kalmistir (1405)  Bir ara Anadolu'ya geçen Süleyman Çelebi'ye tabi olmussa da sonra tekrar Çelebi Mehmed'in hakimiyetine girmistir  Çelebi Mehmed'in Osmanli padisahi olmasindan sonra, müsterek olarak para bastirmistir  Ayrica iki oglu Leys (Osmanli kaynaklarinda Üveys) ve Ahmed'i Osmanli sarayina rehin olarak göndermeye mecbur oldu  Ancak gerek Mentese Beyi Ilyas Bey'in ve gerek Çelebi Mehmed'in ayni tarihte ölmesi üzerine (1421) her iki Mentese sehzadesi ülkelerine geri döndüler ve ülkeyi birlikte idare ettiler  Osmanli padisahi II
  Murad; Mentese ülkesini isgal ettigi sirada (1424) Leys ile Ahmed'i yakalatarak Tokat kalesine hapsettirmistir  Iki sene sonra buradan kaçmayi basaran Ahmed Akkoyunlu hükümdari Kara Osman'in yanina gitmis, oradan Misir'a, sonra Iran'a geçmistir  Kardesi Leys ise bu olay üzerine öldürülmüstür  II
  Murad'in vefati üzerine Osmanlilar'da rehin bulunan Ahmed'in Ilyas adindaki oglu memleketi olan Mentese'ye dönerek idareyi ele aldi  Bu sirada Aydin ve Karaman Beylikleri de Osmanlilar'a karsi harekete geçmisti  Sultan II  Mehmed, Karaman üzerine bizzat sefere çikarken, Anadolu beylerbeyi Ishak Pasa'yi da Mentese'deki isyani bastirmakla görevlendirdi  Buna karsi koyamayan Ilyas Bey, Rodos'a kaçti (1451)  Böylece tamamen Osmanli idaresine giren Mentese bir sancak olarak teskil edilerek Anadolu Eyaletine baglandi  Mentese sancaginin merkezi Mugla oldu  2- Sosyal ve Ekonomik Durum
 Mentese Beyligi topraklari, cografî bakimdan bati ve güney taraflarinda denizle çevrilmistir
  Sahil kesimi körfezler ve çikintilarla kusatilmis oldugundan pekçok tabii çikmasi bulunuyordu  Ancak, hinterlandla baglantilari olmadigindan bu limanlar yeteri kadar ise yaramiyordu  Ülkenin iç kesimleri esas olarak daglik olup, bazi kolay yol veren nehir vadileri vasitasiyla bölgedeki meyva bahçeleri Menderes'in genis vadi ovalariyla birlesir  Menteseogullari Beyligi'nin ekonomik hayati önemli ölçüde ticarete dayaniyordu
  Sahip olduklari ticaret gemileri sayesinde Frenk ülkeleri, civar adalari ve Iskenderiye ile ticaret yapiyorlardi  XIV  yüzyilda ülkenin en önemli ticaret limani Balat idi  Buradan ihraç edilen mallar arasinda bugday, safran, susam, bal, balmumu, palamut, deri, hali, köle ve cariye bulunuyordu  Balat limaninda ithal ve ihraç edilen mallardan alinan gümrük resimleri ve transit ticaretten alinan vergiler beyligin en önemli gelir kaynaklarini teskil ediyordu  Buradaki mallar daha çok frenk tüccarlara satiliyordu  Bu tüccarlarin Balat'ta ticarethane ve depolari vardi ve gemileriyle Rodos, Kibris gibi yakin adalar yaninda Misir ve Avrupa'ya ihracat yapiyorlardi  Buna karsilik da Avrupa'dan kumas, sabun, kalay, kursun ve diger mallar getiriyorlardi  Bölgenin ticarî bakimdan önemi Venedik'in Mentese Beyleri ile devamli ticaret antlasmalari yapmasindan ve bir ihtilaf çikarmaktan dikkatle kaçinmasindan anlasilmaktadir  Mentese Beyleri ile Venedik arasinda 1403 ve 1414 tarihlerinde imzalanan ticaret antlasmalari önemli bir yer tutmaktadir  Mentese Beyligi'nin diger önemli liman ve sehirleri Megri, Marmaris, Milas ve Baçin idi  Menteseogullari Avrupa ile yaptiklari ticarî faaliyetleri sirasinda latin harfleriyle Gigliati tezyinatini havi gümüs sikkeler kullanmislardi  Mentese beyleri içinde Orhan, Muhammed, Musa, Ahmed, Gazi, Ilyas, Leys ve Ahmed Beyler adina gümüs veya bakir paralar bastirildigi tesbit edilmistir  3- Ordu ve Donanma
 Diger Anadolu Beylikleri'nde oldugu gibi Mentese Beyligi de bir kara ordusuna ve sahilde oldugu için güçlü bir donanmaya sahipti
  Ömerî'nin Mesâlikü'l-ebsâr'daki rivayetine göre beligin yüz bin süvarisi bulunuyordu ve karada, denizde gaza ile mesgul idi  Sahip oldugu mükemmel donanmasi sayesinde ise etrafa akinlar yapiyorlardi  Rodos'a ve civarindaki adalara yapilan seferlerle beyligin denizlerdeki üstünlügü gerçeklesti  Bunlar, kuvvetli donanmalariyla gerektiginde Misir'daki Memlûk Sultanligi'na ve Aydinogullari'na yardim ediyorlardi  Nitekim, 1364'te Menteseoglu'nun ikiyüz kadirgasiyla Misir'in Kibris üzerine düzenledigi sefere katildigi bilinmektedir  Mentese Beyligi'nin kurucusu Mentese Bey'in babasi "emirü's-sevâhil", Mentese beylerinden Ahmed Gazi "sultanü's-sevâhil" ünvaniyla anilmaktaydi
  4- Ilmî ve Kültürel Faaliyetler
 Mentese Beyligi'nin Milas, Mugla, Beçin ve Balat gibi sehirlerinde devrine göre ileri seviyede medreseler bulunuyordu
  Beçin'deki Ahmed Gazi medresesi, bunun örneklerindendir  Mentese Beyligi döneminde bu bölgede bazi eserlerin telif ve tercüme edildigi bilinmektedir
  Mentese beyleri, ilmî ve edebî ilgilerine ragmen Arapça ve Farsça bilmiyorlardi  Bu sebeple kaleme alinan eserler Türkçe idi  Mentese beyi Ibrahim Bey'in torunlarindan Mehmed Bey adina, Sirvanli Mehmed tarafindan avciliga dair Baznâme adiyla Farsça'dan Türkçe'ye bir kitap tercüme edilmistir  Yine ayni zat Sücaeddin Ilyas Bey adina da Ilyâsiye ismini verdigi kisa bir tip kitabi yazmistir  Edebî faaliyetler bakimindan Mentese sarayi Aydinogullari'nin seviyesine ulasamamistir  5- Imar Faaliyetleri
 Mentese beyleri, bulunduklari bölgelerde cami, medrese, türbe, imaret gibi eserleri insa ettirerek ülkenin kültürünün gelismesini sagladiklari gibi, devri için güzel örnekler ihtiva eden mimarî eserler vücuda getirmislerdir
  Nitekim seyyah Ibn-i Battuta, Beçin'de Orhan Bey'in tesis ettigi güzel binalar ve mescidler oldugunu bildirmistir  Orhan Bey'in Mugla'daki Ulu Camii (1344), Ahmed Gazi'nin Beçin'deki medresesi (1375), Milas'taki Camii (1478), Mugla ve Milas arasindaki Eskihisar Camii v Megri (Fethiye)'deki medresesi, Ilyas Bey'in Balat'taki Cami (1404), imaret ve medresesi, Mugla'nin Turgut nahiyesindeki Camii, Beçin'deki medresesi, Mazun kazasinin Hisarköyü'ndeki Camii bu mimarî eserler arasindadir
   |