03-02-2009
|
#1
|
su perisi
|
Giden Sevgiliye Gözyaşı...
TABUTA sarılıp ağlayan eşler, çocuklar daima bana büyük hüzün verir, boğazım düğümlenir
Tekirdağ uçağı kazasında da, yine sevgilisini, hayat arkadaşını kaybeden eşler; yine babalarını kaybeden çocuklar  
Bayrağa sarılı tabutu kucaklayıp ağlıyorlar, kaybettikleri sevgilinin saçını okşar gibi tabutu okşuyorlar  
Arkadaşlar da ağlıyor  
İnsan olmamızın en saygıdeğer dışavurumlarıdır bunlar
Tabutu okşamak, namazını kılıp duasını yapmak, huşu içinde omuzda taşımak, güller, karanfiller atmak, mezarına çiçek koymak, su dökmek, sayılı günlerde kabir ziyareti yapmak  
Halbuki ‘aşırı akılcı’ düşünürsek, nihayet “biyolojik” bir vaka olarak “ölüm” olmuştur ve okşadığımız, tabutun tahtası ile üstündeki bez örtüdür!
Mezar da toprak!
Giden sevgilinin çiçeklerimizden haberi olmayacak ve çiçekler birkaç gün sonra kuruyacaktır zaten!
Sevgiliden kalanlar
Ama hayır, insanız, makine değiliz İnsan olarak duygularımızı, acılarımızı, sevgilerimizi elbette ifade edeceğiz
O tabut kuru bir tahta değildir, içinde yatan sevgiliyle özel bir ‘anlam’a sahiptir
Attığımız çiçekler kuruyacak ama çiçeklerle ortaya koyduğumuz sevgimiz, hasretimiz devam edecektir
Şehit cenazelerindeki uhrevi hava, şehit mezarlarında anaların özenle dikip her hafta bakım yaptığı çiçekler, mezar taşlarındaki ıstırap ve hasret yüklü yazılar, okunan dualar, dinmeyen gözyaşları insan olmamızın ulvi tablolarıdır
Tekirdağ mürettebatının cenazesinde de öbür tarafa giden sevgilinin tabutunu kucaklayıp ağlayanlar, tabutu taşırken gözyaşı dökenler, mezarlıktaki toprağı onundur diye bağrına basanlar  
Giden sevgililerle ilgili her şey onun hatırası olarak birden kutsallık kazanıyor “Bez”in “bayrak” mertebesine yükselmesi gibi  
Kaptan pilot Tahsin Arısan, ikinci pilot Tuygar Özgür, üçüncü pilot Murat Sezer, kabin görevlisi Murat Eskin de maddeten öldüler ama yüksek bir insani değerin simgesi oldular: Kendi hayatları için paniğe kapılmadan, birkaç saniye içinde uçağı beton pistten yumuşak tarlaya kaydırarak 120 yolcunun hayatını kurtardılar; onları rahmetle anıyorum, kahramanlıkları karşısında saygıyla eğiliyorum
Görev kahramanları
Bütün kurumlar böyle görev kahramanlarını yaşatmalı; anma köşeleri düzenleyerek, adlarını salonlara, binalara, araçlara, projelere vererek, yayınlar yapmalıdır
Profesyonellik ve görev kahramanlığı yeni nesillere “kurum kültürü” halinde örneklerle aktarılması gereken çok yüksek insani ve manevi değerlerdir
Son bulgular “mürettebat”ın hiçbir profesyonel hata yapmadığını da doğruluyor
Uçağı “eğitimdeki pilot” kullanmıyormuş, benzinleri eksik değilmiş, uçağın motoru da düşmemiş Bu kahraman pilotlar “irticacı olduğu için ordudan atılmış havacılar” da değilmiş!
“Deve” rezaletiyle de kaza arasında bağlantı kurmanın hiçbir “rasyonel” tarafı yok
Pilotlar Derneği’ne göre, Schiphol Havaalanı’nın uçuş kulesi Tekirdağ’a erken iniş izni vermiş ve Tekirdağ uçağı, üç dakika önce inen bir uçağın yarattığı hava boşluğuna düşmüştü! Kurtarma ekipleri de çok geç gelmişti!
Asıl sırrı karakutu çözecek
İnsan olmamızın iki özelliği var; duygularımız ve bir de ‘çetrefilli’ olan rasyonelliğimiz İkisini de ihmal etmeyelim
Haberalan com
__________________
|
|
|