02-19-2009
|
#1
|
aksel
|
Yaşayarak Öğrenmek
Bir gün Napolyon düşman askerlerinden kaçarken, bir bakkal dükkânına girmiş
Bakkala hemen kendisini saklamasını emretmiş Bakkal da Napolyonu müsait bir
yere saklayıp, biraz sonra gelen düşmanları da :
'*Az evvel biri koşarak şu tarafa kaçtı *'
diye savuştur*muş Nihayet biraz sonra Napolyon'un muhafızları yetişmişler
Bakkal ömründe bir daha karşilaşamayacağı Napolyon'a sormuş:
'*Efendim, af buyurun ama merak ettim, ölümle bu denli burun buruna gelmek
nasıl bir duygu?*'
Napolyon birden öfkelenmis
'*Sen kim oluyorsun da benimle böyle dalga geçercesine konuşabiliyorsun?*'
diye bağırmış Hemen askerlerine, Adamcağızı kurşuna dizmelerini emretmiş
Askerler bakkalın gözünü bağlayıp, karşisına dizilmişler Mermiler namlulara
sürülmüş, artık 'ateş' emri verilecek  Adamcağız içinden:
'*Ah, ne yaptın sen? Şimdi ölüp gideceksin*'
diye düşünürken,arkadan bir çift el uzanmış, gözündeki bağı
açmış KarşisındaNapolyon varmış Tek cümleyle cevaplamış Napolyon:
'*İşte böyle bir duygu!*'
"yaşayarak öğrenmek, bedeli en yüksek öğrenme biçimidir  "
|
|
|