GöKKuŞaĞı
|
Mü'minin Firâseti
Abdülhâlık Goncdüvânî, namazları ekserî,
Kâbede edâ edip, dönerdi tekrar geri
Bir aşûre gününde, hazret-i Abdülhâlık,
O gün talebesiyle, sohbette, bir aralık,
Müslüman kıyâfetli, bir genç girdi içeri,
Talebe arasında, oturdu diz üzeri
O hazret, bir taraftan, hem sohbet ediyordu,
Yine bir taraftan da o genci süzüyordu
Sohbeti dikkatlice, dinleyen o genç adam,
Dedi ki: "Ey efendim, Resûl aleyhisselâm,
"Müminin firâsetinden, sakının ey insanlar,
Çünkü onlar, Allah'ın nûru ile bakarlar "
Diye buyurmuşlardır, sahâbeye bir kere,
Bu hadîsin sırrını, anlatınız bizlere "
Buyurdu: "Sırrı şu ki, belindeki zünnârı,
Çıkar at, müslüman ol, kandırma insanları!"
Genç îtirâz etti ve dedi ki: "Yok zünnârım,
Ve onu kuşanmaktan, Allah'ımdan korkarım "
Buyurdu: "Öyle ise, çıkar da kaftanını,
Öğrenelim içinde, zünnar olmadığını "
Çıkardı kaftanını o genç, istemeyerek,
Belindeki zünnârı, çıkınca, üzüldü pek
Bu durum karşısında, utandı, mahcup oldu,
O an İslâma karşı, kalbine sevgi doldu
Anladı, müminlerin, firâseti nasılmış,
Ve Allah'ın nûruyla, mümin nasıl bakarmış
Kalbinde ona karşı, hâsıl oldu muhabbet,
Getirip bin şevk ile, kelime-i şehâdet
Müslüman olmak ile, şereflendi o anda,
Sâdık bir talebesi, oldu hem de sonunda
Hazret-i Abdülhâlık, buyurdu sonra hemen:
"Bu genç, maddî zünnârı, kesip attı belinden,
Biz dahi şu mânevî, zünnârı atalım,
Bunlar, gurûr, kibirdir, bunlardan kurtulalım "
Talebeler topluca, o gün tövbe ettiler,
Ağlayıp gözlerinden, sel gibi yaş döktüler
__________________
Bıçak soksan gölgeme, Sıcacık kanım damlar
Girde bak bir ülkeme: Başsız başsız adamlar
NFK
GaLiBa Bu GeCe YaĞMuRDa GöKKuŞaĞı MiSali GüLeRKeN aĞLaMaNıN ZaMaNı
|