02-04-2009
|
#1
|
Şengül Şirin
|
Dua Almaya Bakın!
Dua almaya bakın! Vaktiyle bir ateşperest, oğlunu evlendirmektedir Düğün günü çok koyun ve inek kesilir Et kokuları mahalleyi sarar Ancak evin bitişiğinde, müslüman, dul bir kadın, dört yetimiyle yaşamaktadır
Hepsi de günlerdir açtırlar
Kadıncağız, düğün evinin kapısını çalıp, 'ateş' ister Ancak maksadı başkadır 'Belki yemek verirler' diye gitmiştir
Adam, kadının niyetini anlasa da, birşey vermez
Kadıncağız, bir daha gidip 'ateş' ister Yine eli boş döner
Üçüncüde yine öyle
Ama ne olur bilinmez, bu defa acır kadına Hallerini anlamak için dehlize iner ve dayar kulağını bitişik evin duvarına ve dinler
Yetimcik, annesine yalvarıyor: - Anneciğim, ne olur bir daha git Belki bu sefer birşey verirler
Kadın ağlamaklıdır: - Üç defa gittim yavrum! Artık utanıyorum
Adam bunu duyar Kalbi sızlar güzel bir 'Sofra' hazırlatıp, gönderir evlerine Ve dehlize inip, dinler yine Yetimlerin en küçüğü duâ ediyor: - Yâ Rabbî! O nasıl bize ikram ettiyse, sen de ona ikram et! Onu îmanla şereflendir!
Ardından; - Âmiiiin! sesleri yükselir
O anda, kalbi döner ateşperestin Ve 'Şehâdet'i getirip îmanla şereflenir
Nitekim; Sadaka, belâyı önler Ama duâ, kaderi değiştirir! buyurmuştur büyüklerimiz 'Düşüncelerine dikkat et; Sözlere dönüşüyorlar, Sözlerine dikkat et; Eyleme dönüşüyorlar, Eylemlerine dikkat et; Alışkanlıklarına dönüşüyorlar, Alışkanlıklarına dikkat et; Kişiliğine dönüşüyorlar, Kişiliğine dikkat et; *Kişiliğin kaderin oluyor!'*
Ya Rab! Bize halim bir ahlak, salim bir kalp, zarif bir huy, Gayur bir ilim, Salih bir amel, abid bir karakter, Muttaki bir gayret, Muhsin bir suret ver Âmin… Ya Rab! Kalpler senin kudretinde evirilip çevrilirken Bizim kalbimizi dinin üzere sabit kıl Âmin…
|
|
|