01-23-2009
|
#1
|
Equinox
|
Ünsüz Değişmesi (Yumuşama)
Ünsüz Değişmesi (Yumuşama)
İki ünlü arasında kalan sert ünsüzler yumuşar Buna “ünsüz değişimi” denir Bu özellik, ancak sert ve yumuşak şekli bulunan seslerde geçerlidir Bunlar
p, ç, t, k
sert sessizleridir
Örneğin; “ağaç” sözcüğüne -i hal ekini getirsek, sözcüğün sonundaki “ç” sert sessizi yumuşayarak “c” olur; yani “ağacı” şeklinde yazılır Örnek:
- dolap - a > dolaba,
- çekiç - e > çekice,
- kanat - ı > kanadı,
- yemek - e > yemeğe
Yukarıdaki örneklerde sert sessizlerin yumuşadığı görülüyor Ancak bu kural her sözcükte geçerli değil Örneğin;
“Davranışları, doğruluğunun kanıtıdır ”
cümlesinde altı çizili sözdeki “t” sert ünsüzü iki ünlü arasında kaldığı halde yumuşamamıştır Hangi sözcükte bu yumuşamanın olacağı hangisinde olmayacağı, belli bir kurala bağlanamaz Hatta tek heceli sözcüklerin çoğunda olmazken, bazılarında olabilir Bunu sözcüğün günlük kullanımlarını dikkate alarak anlayabilirsiniz Örnek: - tek - i > teki,
- çok - u > çoğu
görüldüğü gibi birincide değişim olmadığı halde ikincide olmuştur Dilimize Arapçadan geçen ve son hecesindeki ünlünün uzun okunduğu kelimelerde ünsüz değişimi yapılmaz
Örnek:“Sınavda hukuku seçecekmiş ”
cümlesindeki altı çizili söz buna örnektir
Bazı sözcüklerde ise ses iki ünlü arasında kalmamasına rağmen yumuşar
Örnek:
- kalp - i > kalbi,
- art - ı > ardı,
- renk - i > rengi,
- harç - ı > harcı
Görüldüğü gibi iki ünlü arasında kalmadığı halde “p, ç, t, k” sert ünsüzleri yumuşamıştır Bazı sözcüklerde ise bu seslerin yumuşamadığı görülür Örneğin; “Sonunda işler sarpa sardı ”
cümlesinde altı çizili sözcükte yumuşama olmamıştır Örneğin;“Zonguldak’a yerleştiklerini duydum ”
cümlesinde altı çizili sözdeki “k” sert sessizi yumuşamamış ancak biz onu okurken “Zonguldağa” diye okumalıyız
__________________
CHP’siz Atatürkçü,MHP’siz milliyetçi,AKP’siz Müslümanım,Allah istismarcılardan korusun 
|
|
|
|