Âteş de aşk ve ölüm gibi, sadece öz nefiste idrak edilebilecek tecrübelerden

Kimse kimsenin yerine yanmıyor ve kimsenin yangını kimsenin yangınına uymuyor

Umberto Eco, haklı olarak: "Bir yanardağ bilimci, Empedokles gibi yanabilir mi?" diye soruyor

Hayır tabii ki

Ateşin resmine bakmak güzeldir oysa
Âteşte doğan ve âteşte yaşayan pervane âteşte ölür

Mağdur gibi görünür oysa ödülü vardır

Her cezbe ilahi cezbeden bir nişan

İlahi ateşte kanat çırpmanın ödülü de ilâhi
Göklerin ve yerin yaratıldığı an ve ateş küresine düşen ilk su damlası

Suyun yanması sonra

Sonra ateşin serinlemesi

Ezeli döngü yani: Âteş ve gülün, gül ve ateşin dairesi
İbrahim: Âteşi güle çevirmenin hikayesi

Düşün gül bahçesi içinde Halilullah vasfınca yananı


Yandıkça inanan, inandıkça yanan İbrahim'i
Her ateş kendi hikayesini yazar ve ateşin sırrından, ateşi tanıyan anlar

Her kul, kendi hikayesince İbrahim
Fakat sorulur: Kalbime dökülen bir gülyağı damlası kadar mazur ve masum musun ey ateş? Ya ben İbrahim değilsem? Ya benim ateşe küstüğüm kadar, ateş de bana küskünse?
Öyleyse nasıl bir yanma bu?
Kuşku yok ki yanmanın nasılını belirleyen, yanmanın neresinde olduğunu bilmenin bilinci

Âteşe düşen yaş odun önce boğula boğula, ardından parlaya parlaya ve nihayet köz olarak yanar

Yanıyorsunuz ama yanmanın neresindesiniz? Âteşi güle dönüştüren bu bilinç işte
Ve gün gelir İbrahim'in hikayesini yazarsınız

Nasılsa ateş yazılarında uzmansınız

Nasılsa ateş sözcüğünü bilmek yanmanıza mani değil?
Hayret!
Neredesiniz?
''Ölebilirim

'' dediniz, ölmediniz
''Yaşayabilirim

'' dediniz, yaşamayı bilmediniz
Kaderiniz: İbrahim
Yaşamınız: İbrahim
Ama Hayır! İbrahim değilsiniz

Ateşten kelimeleriniz var sizin çünkü, ateşiniz değil



Teslim değilsiniz
İbrahim önce kelimelerle, sonra ateşle sınandı

İçindeki yangın, atıldığı ateşin yangınından daha büyük olmasaydı, ufacık bir şüphe, incecik bir endişe olsaydı içinde



Gülzare dönmezdi ateş

Yanar giderdi İbrahim

İbrahim'i yangından kurtaran yine yangın

Nemrud'un ateşini gül bahçesine çeviren, İbrahim'in Hû yangını

Bu yüzden tedbir değil, takdirdir İbrahim

Dur yok, dua var

Bu yüzden "Ateş gül, ateş gülbün ateş gülşen, ateş cuybar" İbrahim'e

İbrahim'in kalbi mutmain

Bu yüzden İbrahim emniyette

İbrahim'in sırrı teslimiyette
Âteş dahi kendi keyfiyetinde teslimiyette

"Yakma", denince yakıyor gibi görünse de yakmıyor, serinletiyor: "Ey ateş! Serin ve selametli ol" (21/69)

Mücadele, su ve ateşten çok, toprak ve ateş arasında çünkü

İbrahim çamurdan yaratılmıştır

Şeytan ateşten çünkü

Gül ise toprak ister, ateş bir vasıta sadece

Bu yüzden "apaçık âteş gibi görünen cehennem, içinde zemherir barındırır
Cehennem apaçık gösterilen âteş

Cennet sonradan gelecek

Gül isteyen, kendini ateşe teslim edecek
Teslimiyet; İbrahim'in gerçekleşen rüyası

Bıçak altında, İsmail'in alnı
Teslimiyet; İbrahim'in gül bahçesi, mucizenin mucizeye inanana aralanan kapısı
İbret:Gömleği yanmayan "kalb-i selim", dünya durdukça güzellikle anılacak
İbrahim ateşte

İsa çarmıhta, Musa Tih çölünde
Gülün rengi çölün kızıllığından

Ateş güllerinin yangını ateşin yangınından

Ateş, yanmaya kabiliyeti olan maddeyi yakar

Ve her kul kendi hikayesince biraz İbrahim
Ey yazgısı alemlere ibret için yazılmışsa nisbet olarak yanan!!
Yan ateşte, adın İbrahim olmasa da, İbrahim olan Yan Yan
Bir bir çözülsün anlamı ateş oluşun

Bir kere yandı mı tenin ateşin koynunda? Uzaktan gök gürültüsü, fırtına

Korkma, artık korkma
Hatırla, kaderinde ezelden ateş olan İbrahim, "yıldızlara şöyle bir" bakmıştı

Ve: "Batıp giden şeyleri sevmem"(6/76) demişti

Bak sen de batıp giden yıldıza

Sekine inecektir kalbine unutma

Gül bahçesi yakında
Âteş yitirmek; gül bahçesi yitirdiğinde üzülmemek
Ateş bulmak; gülbahçesi bulduğunda sevinmemek
O zaman işte önce boğula boğula

Sonra alev alev

Sonra köz
Atın bütün kelimelerinizi ateşe
O zaman siz: İbrahimsiniz
Buyrun gül bahçeniz
Nazan Bekiroğlu