punisher
|
Habib Baba
Okuyunca gözlerim doldu umarım sizde beğenirsiniz bu ders nitelikli yazıyı
> Habib Baba, 4 Murad devrinin gizli, kimsenin bilmediği Allah
> dostlarındandır Yaşlıdır,fakirdir, gariptir Fakat Rabbinin katında da
> alemlere denk bir değerin sahibidir
> Yaşlı Habib Baba, uzun bir kervan yolculuğunun sonunda İstanbul'a
> gelmiştir Yolculuğunun tozunu, yorgunluğunu atmak için bir hamama gider  
> Niyeti, şöyle iyice bir keselenip, paklanmak  Bedenini de ruhuna denk
> kılmaktır
> Fakat hamamcı Habib babayı içeri sokmak istemez
> 'Bugün' der, 'Sultan Murad'ın vezirleri hamamı kapattılar, dışarıdan
> müşteri
> alamıyoruz '
> Habib baba üzülür  Rica, minnet eder, yalvarır  
> 'Ne olursun' der, 'kimseye varlığımı belli etmem, aceleyle yıkanır çıkarım
>
> Bu tozlu bedenle Rabbime ibadet ederken utanıyorum Binbir dil döker Hamamcı
>
> ehl-i in saftır  Dayanamaz  Kabul eder  Hamamın en sonundaki odayı
> göstererek   
> 'Baba şu odada hızla yıkanıp çık, parada istemem Yeter ki vezirler, senin
> farkına varmasınlar '
> Habib baba sevinerek kendine gösterilen yere girer Yıkanmaya başlar  Ve
> bu arada hamamcının karşısında yeni bir müşteri belirir Boylu, poslu,
> genç,
> yakışıklı biridir bu gelen Onunda görünümü fakirdir  Ama sadece
> görünümü  İkinci müşteri kılık değiştirmiş, 4 Murad'dır O gün
> vezirlerinin topluca hamam alemi yapacaklarından haberdar olan padişah
> merak
> etmiştir
> 'Hele bir bakalım' demiştir, 'bizim vezirler, hamamda benden uzakta, kendi
> başlarına ne yaparlar, nasıl eğlenirler?'
> Ve bu merak padişahı, tebdil-i kıyafet ettirerek, hamama getirmiştir
> Az önce yaşananlar bir kez daha tekrarlanır  
> Hamamcı vezirler der almak istemez  Padişah ise, ne olursun der, bastırır
& gt;
> ve padişah galip gelir  Habib babanın yıkanmakta olduğu odayı göstererek,
>
> genç padişahın kulağına fısıldar:
> 'Şu odada bir ihtiyar yıkanıyor Sende sar peştemali beline, gir yanına  
> Beraber sessizce yıkanın, bir an evvel çıkın  Ve ekler: 'Aman ha!
> Vezirler
> varlığınızı bilmesinler '
> Sonra 4 Murad da Habib babanın yanına süzülür Beraber sessizce yıkanmaya
> başlarlar Bu arada, hamamın büyük salonundan gelen tef, dümbelek, şarkı,
> türkü sesleri ortalığı çınlatmaktadır  
> Habib babanın gözü, genç hamam arkadaşının sırtına takılır Biraz kirlenmiş
>
> gibi gelir ona  Allah hikmeti gereği dostuna, o yanındakinin tedbil-i
> kıyafet etmiş padişah olduğunu ilham etmemiştir  
> Ve yanındakini, görüntüsüne uygun, kendi gibi fakir bir delikanlı zanneden
> Habib baba yumuşak bir sesle konuşur:
> 'Evladım' der, 'Sırtın fazlaca kirlenmiş, müsade edersen bir
> keseleyivereyim '
> Padişah aldığı bu teklif karşısında şaşkınlaşır ve bü yük bir haz duyar  
> Haz duyar, çünkü ömründe ilk defa biri ona, padişah olduğunu bilmeden, sırf
>
> bir insan olarak, karşılık beklemeksizin bir iyilik yapmayı teklif
> etmektedir
> Memnuniyetle Habib babanın önünde diz çökerken: 'Buyur baba' der, 'ellerin
> dert görmesin'
> Bu arada içerideki alemin sesleri hamamı çınlatmaya devam etmektedir Habib
>
> baba, 4 Murad'ın sırtını bir güzel keseler  Fakat padişah kuru bir
> teşekkürle yetinmek istemez Ne de olsa insandır ve o da her insan gibi
> kendine yapılan iyiliklerin kölesidir
> 'Baba' der, 'gel bende senin sırtını keseliyeyim de ödeşmiş olalım ' Habib
> baba, teklifin kimden geldiğinden habersiz, tebessümle;
> 'Olur evlad' deyip, sultanın önünde diz çöker Bu arada, Sultan Murad kese
> yaparken bir yandan da Habib babayı yoklar, ağzını arar  
> 'Baba' der, 'görüyormusun şu dünyayı  Sultan Murad'a vezir olmak
> varmış  
> Bak adamlar içerde tef,dümbelek hamamı inletiyorlar, sen ve ben ise burada
> iki hırsız gibi  '
> Habib baba Sultan Murad'ın cümlesini tamamlamasına fırsat bil e bırakmaz,
> kendi hükmünü söyler  Sultan Murad'ın Habib babadan duydukları, ağzı açık
>
> bırakıp, keseyi elden düşürten cinstendir:
>
>
> 'Be evladım' der, Habib baba, 'Sultan Murad dediğin kimdir? Sen asıl
> Alemlerin Sultanına kendini sevdirmeye bak ki, O seni sevince sırtını bile
> Sultan Murad'a keselettirir 
__________________
BU VATANIN EKMEĞİNİ YEYİP İHANET EDEN BİR GÜN EKMEĞİ YEDİĞİ YERDEN KURŞUNU DA YER
|