fatmanur
|
Sakıncalı Şarkı Sözleri
İbrahim ve Ebru Gündeşin söylediği ben insan değilmiyim
Müslüm gürsesin yıkılsın minaraler açılsın meyhaneler
ve yine Müslümün evvela hüdayı tanımasam sana Allah derdim  
Sertar erenerin Tanrı unutmuş olsada    
hakkı buluttan ben sana taptım
''Ben sana öylesi taptım inan Böylesi aşka yasak tanımam Deliler gibiyim anla biraz aklımı yolda bıraktım inan ''
Şarkı sözü (Ebru Gündeş seslendiriyor )
ibrahim tatlıses in şarkısıydı sanıyorum" bir tanrıya taprım birde sana"
Hande Yenerinde "Off güzel ALLAH ım içimi ısıtan adam sanki senin aynandı"
cennetim sensiz ise ben cenneti neyleyim tanrı kulunu hiç unuturmu seninle cehennnem ödüldür bana,sensiz cennet bile sürgün sayılır yıkılsın camiler açılsın meyhaneler (muslum gurses yasaklı album)
KOPARAMAM KALBİMİ SÖKÜP ATAMAM YERİNDEN
SANA TAPTIM ALLAH GİBİ SÖYLE NE GELİR ELDEN EROL BUDAN 
YARAP AL CANIMI YARAP AL CANIMI
NEDEN KARA YAZDIN BENİM ALIN YAZIMI_? Müslüm ve ibo söylüyo 
TANRIM UNUTTUNMU MAHSUN KULUNU yine müslümden bi şarkı 
İyi ki geldin iyi ki varsın Sen gördüğüm en son ilahsın İçim derim sana yangın, tenimde izin kalsın   
Nükhet Duru ve yanındakinin aşk sözleri ::::       
      ilahımsın sevgilimsin Sensiz yalnız sensiz içim, Göz yaşlarım senin için   
Tanju Okan
Şimdi tapılacak sarılacak Başka bir aşk yok
Korkumdan ağladım sabahladım Gelmedim üstüne
Şimdi mahfettiğin günlerin Acısını taşıyorum
Kendime acıyorum Böyle kötü kader istemiyorum
bengü
dertlerin kalkınca şaha bir sitem yolla ALLAH a ( edip akbayram ) aldırma gönül
1 YALIN -- Ben taptıkça o hepten kaçar gider  
2 YALIN -- ZALİM  Gözümü karartıp yeniden taptığımda
3 NAZAN ÖNCEL -- Gerçeklere tapıyorum meseleyi kapıyorum
4 BURCU GÜNEŞ -- Bu ayrılığa bir sebep göster Kulun olayım
5 SELAMİ ŞAHİN -- Tapılacak Kadınsın
6 EROL BUDAN -- Tapınağımsın Duygularımın
Alıntı
Can ne cami çeker ne kilise
Ten sönmeden bitmez bu hadise
Cennete değişmem saçının telini
Yerden yere vurdun sen beni felek
Bilmemki bu dünyaya ben niye geldim
Batsın bu dünya
Kahpe felek,yaptı kelek
Yeşil gözlerinden muhabbet kaptım
Diz çöküp önünde yıllarca taptım
Yine bir zamanlar bülent ersoyun söylediği
İsyanımı hoşgör bağışla tanrım
ben böyle kadere darılmaz mıyım-----------------------------oOo-----------------
Şarkılarda isyan ve tekfir
"Yıllardır soruyorum bu soruyu kendime; Allah'ım bu dünyaya ben niye geldim?" "Yazıklar olsun, yazıklar olsun! Kaderin böylesine yazıklar olsun!"
"Ben mi yarattım, ben mi yarattım? Derdi ıztırabı ben mi yarattım? Günah zevk olmuşsa, vefa yorulmuşsa, düzen bozulmuşsa, ben mi yarattım?"
Bazı şarkı sözleri bunlar Mevzu ise, böylesi Rabb'in hükmüne, kadere inkâr ve isyan kokan sözlerin yer aldığı şarkıları, türküleri dinlemenin dinî hükmü "Sanat sanat için midir?"den "İslamî eğlence ve müzik" anlayışına ve onun sınırlarına, "elfaz-ı küfr" yani insanı küfre sokan sözlerden, onun lazımı sayılan "tekfir"e kadar uzayan çok çeşitli yönleri var bu konunun Soru sadece tekfir ile sınırlandırıldığı için, cevabı da o çerçevede tutmaya çalışacağız
İman, en genel anlamda kalbin tasdiki ve dilin ikrarı ile sabit olan, izhar edilen bir olgudur İman edilen şeyleri pratik hayata yansıtma, literatürdeki isimlendirmesi ile "amel" ise, ehl-i sünnete göre imanın göstergelerinden "olmazsa olmazlarından" değildir İslam düşünce tarihinde uzun tartışma ve müzakerelere konu olan bu husus, aslında iki cümle ile geçiştirilecek kadar basit değildir Onun için gazete makalesi içinde mevzunun bu yönüne girmeye gerek yok; fakat cevabın sağlam bir zemine oturtulması için bu kadarlık olsun meselenin hatırlanması şart
Kâmil manada iman etmiş bir insan, Allah'ın ezelde takdir buyurduğu müsbet veya menfi hiçbir şeye karşı gelmez Klasik söylem içinde "gassalın elinde meyyit gibi" kendini kaderin suları içine bırakır ve yüzer Yunus diliyle Rabb'in Cemalinden veya Celalinden gelen vefaya da, cefaya da safa nazarıyla bakar ve hayatını itiraz etmeden yaşar Fakat bu, cebriyeciler misali iradeyi bütün bütün nefy ve inkâr anlamını taşımaz Mümin hadiselere mazi açısından böyle baksa da geleceğe iradesi açısından bakar İster cüz'i irade, ister meyelan, isterse meyelanda tasarruf deyin, son tahlilde kâmil mümin düşünceden amele kadar her şeyini iradesi ile belirler, tercihini kendisi yapar Zaten ahirette mesul tutulmanın, cennet veya cehennemi hak etmenin, dünyanın ahiret adına bir imtihan meydanı olmasının sırrı da buradadır
İşte kâmil ve şuurlu mümin, Rabb'in külli ve muhit ilmiyle tesbit buyurduğu ve neticede kaderini inkâr, O'na isyan anlamını taşıyan sözleri ağzına almaz, alamaz ve almamalı Zira inanç, bir müminin sahip olduğu en önemli definesidir ve onun her şeye rağmen korunması gerekmektedir
Bunları çeşitli saiklerle dile getirenler, tekfir edilebilir mi meselesine gelince; öncelikle tekfir, başkasını İslam inancına aykırı inanç, söz ve davranışlarından dolayı kâfirlikle itham etme demektir Bu alabildiğine basit, çalakalem ve herkesin verebileceği bir hüküm değildir Halk tabiriyle "ince eleyip, sık dokunması" gerekli olan bir alandır o
İki; nesir, nazım yoluyla dile getirilen inkar ve isyan kokan düşüncelerin uzadığı noktayı bilip-bilmeme, bu çerçevede hükme varırken dikkate alınması gereken ikinci husustur Zira "lüzum-u küfr değil, iltizam-i küfr, küfrü gerektir " Yani dıştan bakıldığında insana kâfir dedirtecek söz ve davranışları söyleme/yapma değildir, insana kâfir damgasını vurdurtacak olan Aksine söylenen söz ve yapılan davranışın küfür olduğunu bilme, inanma ve benimsemedir Dolayısıyla bu tür sözlerin yer aldığı şarkıları, türküleri söyleyenlerin belki de hepsi veya büyük çoğunluğu bu manada meselenin farkında değillerdir Kaldı ki bunları kaleme alanların içinde bulundukları halet-i ruhiye de ayrıca düşünülmeli Nitekim bunlar, lihikmetin başa gelen musibetlerden bunalmış bir ruh halinde dile getirilmiş olabilir
Üç; ilk paragrafta iktibas ettiğimiz veya "Gülmeyecek bu yüzü neden verdin ya Rab! Ya birazcık neşe ver, ya beni baştan yarat!" ya da ""Mevlam birçok dert vermiş, beraber derman vermiş Bu onulmaz yareme, neden ilaç vermemiş?" vb sözler, inkâr ve isyan zaviyesinden ele alındığında hepsi aynı seviyede değildir
Sonuç olarak, mümin böylesi her tarafından şüphe kokan ortamlardan uzak durmalı ama bunlardan dolayı da besteci, güfteci, yorumcu ve dinleyicisi ile hiç kimseyi tekfire yeltenmemelidir
alıntıdır
Ahmed Kurucan
|