02-20-2008
|
#1
|
fbligirl
|
Yaşanmiş Süper Komik Bir Hikaye ! (ltfen okuyun hepsini=))))
Bu olay Kayseri'nin Bünyan ilçesi'nde yaşanmıştır
Olay Alfred Hitchcock'un meşhur korku filmlerini bile çok gerilerde bırakacak kadar tüyler ürperticidir  
Gece bindiğiniz otomobilde direksiyonda kimse yoksa ne yapardınız ?
Kendisi Bünyan'lı olmayan, politikayla uğraşmış ve halen Kayseri'de yaşayan işadamı, Bünyan sınırında, Kayseri Malatya kara yolu üzerinde, bir benzin istasyonuna girer
Lokantaya oturur ve orada kalabalık toplulukla birlikte bir ufak rakı içer ve yürüyüş mesafesindeki Bünyan'a gitmek için, lokantadan çıkar   
Ancak dışarısı hem zifiri karanlık hem de korkunç bir kar - tipi fırtınası başlamıştır
Benzin istasyonuna yaklaşık 300 metre mesafedeki, Bünyan'a dönüş yolu kenarına varır
Oradan geçen bir arabaya binip, Bünyan'a ulaşma derdindedir
Fırtına daha da şiddetlenir   
Adam bir-kaç adım ötesini bile görememektedir
Gelip-geçen bir araba da yoktur  
Nihayet karanlıklar içerisinde, hayalet gibi yavaş yavaş yaklaşan bir arabanın iki farını fark eder
Arabanın, tam önünde yavaşlamasıyla birlikte hemen arka kapıyı açar ve arabaya biner Kapıyı kapatır, araba yeniden hareket eder  
İçeridekilere merhaba demek ister
Ama o da ne ?
Araba da kimse olmadığı gibi, direksiyonda da kimse yok !!!
Birden paniğe kapılır
Korkuyla, hemen arabadan atlayıp, oradan koşarak uzaklaşmak ister ama hem araba hızlanmış, hem de korku ile dizleri bağlanmış, hareket edemez hale gelmiştir
Araba keskin bir viraja doğru yaklaşır
Adam dua etmeye başlar
Tüm günahları için tövbe eder
Arabayı durdurması için Allah'a yalvarır  
Tam bu esnada, pencereden bir el uzanır ve direksiyonu kıvırarak, sert virajdan arabanın doğru yola dönmesini sağlar
Her tehlikeli dönemece yaklaştıkça, Allah'a yalvarış ve yakarışı artar ve her seferinde de bir el dişarıdan uzanıp, direksiyonu çevirir !
Sonunda kendisini biraz toparlar, ayaklarını kımıldatır
"Ya Allah koru beni  " deyip, kapıyı açmasıyla birlikte, kendisini arabadan dişarı fırlatır  
Bir kaç takla attıktan sonra, şarampolde kendisine gelir
Defalarca bildiği tüm duaları okuyarak, Bünyan'a yürüyerek ulaşır ve bir kahvehaneye girer  
Üstübaşı ıslak ve şok haldedir
Kendisini tanıyanlar hemence sobanın başına alırlar Eline bir çay verirler
Bir müddet sonra kendisine gelip, sesi titreyerek, başına gelen doğa üstü ve korkunç olayı anlatır
Olayı dinleyenler inanmak istemeseler de, anlatan kişinin aklı başında ve toplumsal sorumluluk taşıyan bir pozisyonda olduğunu bildiklerinden, herkeste derin bir sessizlik oluşur 
Yaklaşık yarım saat sonra, aynı kahvehaneye Koyundal Köyü'nden iki kişi girer
Bir masaya oturur ve iki bardak çay söylerler
Bu arada, gelenlerden birisi, diğerine şunları söyler :
- Hasan baksana;
Şu sobanın başında oturan geri zekalı, bizim araba yolda kalınca, biz arabayı iterken, arabaya binip de inen kişi değil mi ?
|
|
|