Yalnız Mesajı Göster

Cevap : =>İslami Sözlük

Eski 01-03-2008   #115
gülgüzeli
Varsayılan

Cevap : =>İslami Sözlük




KAHT:
Kıtlık, kuraklık, gıdâ maddelerinin azlığı
Hazret-i Ömer zamânında Medîne'de kaht oldu Bir kimse, Kabr-i Nebevî'ye gelip; "Yâ Resûlallah! Ümmetin için yağmur duâsı yap! Helâk olacağız" dedi Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem rüyâsında görünüp; "Ömer'e git! Yağmur geleceğini müjdele" buy urdu (Abdülhak-ı Dehlevî)

KÂİM:
Ayakta olan, uyanık olan, namaz kılan
Bir saatlik tefekkür (Allahü teâlânın büyüklüğünü, yarattıklarındaki hikmetleri düşünmek) bütün geceyi kâim olarak geçirmekten hayırlıdır (Ebü'd-Derdâ)

KÂİN VE BÂİN:
Tasavvuf ilmi terimlerinden Halk (insanlar) ile berâber görünen, fakat hakîkatte onlardan uzak ve kalben Allahü teâlâ ile berâber olan
Kalbinde Allah'tan başka hiçbir şeyin sevgisi kalmayan ve ancak O'nu isteyen kimselere müjdeler olsun "Kişi sevdiği ile berâberdir" hadîs-i şerîfine göre, bu kimse, Allahü teâlâ ile berâber olur Görünüşte insanlar ile birlikte ve onlarla alış-veriş te ise de, hakîkatte Allahü teâlâ iledir Kâin ve bâin olan sofînin hâli böyledir (İmâm-ı Rabbânî)

KALB:
1 Gönül Yürek denilen, et parçasına yerleştirilmiş nûrânî ve mânevî kuvvet
Allahü teâlâ âyet-i kerîmelerde meâlen buyurdu ki:
Biliniz ki kalbler zikr ile (Allahü teâlâyı anmakla) rahat bulur (Ra'd sûresi: 30)
Kalbleri bozuk olanlar, hakkı örtmek, fitne, fesâd çıkarmak için Kur'ân-ı kerîmden yanlış mânâ çıkarır, yanlış yola saparlar (Âl-i İmrân sûresi: 7)
Kalb sâlih (iyi) olunca, beden de sâlih olur (Hadîs-i şerîf-Îtikadnâme)
Müslüman müslümanın cânına, malına ve ırzına saldırmaz Allahü teâlâ, bedenlerinizin kuvvetine, güzelliğine bakmaz Amellerinize de bakmaz Kalblerinize ve niyyetlerinize bakar (Hadîs-i şerîf-Müsned)
Kalb, Allahü teâlâdan başkasına tutulmuş ise yıkılmış demektir Bir işe yaramaz Niyet doğru olmadıkça, hayırlı işlerin, yardımların ve âdete uyarak yapılan ibâdetlerin, yalnız hiç faydası olmaz Kalbin Allahü teâlâdan başka hiçbir şeye düşkün olmama sı da lâzımdır (İmâm-ı Rabbânî)
Nûrlu, temiz kalb, şerîate uymağı sever Kararmış kalb, kötü arkadaşa, nefse, şeytana, uymağı sever (Muhammed Hâdimî)
Bir kimsenin kalbinde hased bulunur, kendisi buna üzülür, bunu istemezse, bu günâh olmaz Kalbde bulunan hâtıra (düşünce) günâh sayılmaz Hâtıranın kalbe gelmesi insanın elinde değildir Kalbinde hased bulunmasından üzülmezse veya arzusu ile hased ed erse, günâh olur, haram olur (Muhammed Hâdimî)
Mü'minin kalbi, Allahü teâlânın evidir ve güzel huyların yeridir Kalbinde kötü, çirkin düşüncelere yer vermek, çirkinleri güzellere ortak etmek olur (Muhammed Hâdimî)
Kalbe gelen lekeleri temizlemek için, günahlarından dolayı tövbe, istiğfâr etmeli, pişman olmalı ve Allahü teâlâya sığınmalıdır (İmâm-ı Rabbânî)
Kalbin itminânı (huzûru), zikr (Allahü teâlâyı anmak) iledir Fen bilgileri ile bularak, anlayarak değildir (İmâm-ı Rabbânî)
Kalbin tasfiyesi, temizliği, şerîate (İslâmiyete) uymakla, sünnetlere yapışmakla, bid'atlerden (dîne sonradan sokulan değişikliklerden) kaçmakla ve nefse tatlı gelen şeylerden sakınmakla olur Zikr ve mürşîdi (hocasını) sevmek bunu kolaylaştırır (İmâm-ı Rabbânî)
Allah korkusundan ağlamak, kalbin cilâsıdır Kahkaha ile gülmek kalbin zehridir (Abdülhakîm bin Mustafâ)
Kalb kırmaktan çok sakınınız Allahü teâlâyı en ziyâde inciten küfrden sonra, kalb kırmak gibi büyük günâh yoktur (İmâm-ı Rabbânî) Ol fakir ki yüzün bakar Gözlerinin yaşı akar Mü'min olan kalb mi yıkar Boynuna lânet mi takar Sakın incitme bir cânı Yıkarsın Arş-ı Rahmânı
(Alvarlı Muhammed Lütfi)
2 Tasavvuf yolunda birinci mertebe
Tasavvuf yolunda ilerlemeye kalbden başlanır Kalb madde değildir Maddesiz, ölçüsüz olan Âlem-i emrdendir Bu yolda (tasavvuf yolunda) kalbi geçtikten sonra, kalbin üstünde olan (rûh) mertebelerinde ilerlenir (İmâm-ı Rabbânî)

Kalb Gözü:
Kin, hased, kibir gibi mânevî hastalıklardan kurtulup, her an Allahü teâlâyı anan kimsenin kalbinde meydana gelen, işlerin iç yüzünü görme kuvveti, basîret (Bkz Basîret)
Düşünerek anlamak, kalb gözü ile görmek yanında, özle kabuk gibidir (İmâm-ı Rabbânî)

Kalb Hastalığı:
Kalbin Allahü teâlâdan başkasına bağlanması
"Kalblerinde hastalık vardır" meâlindeki âyet-i kerîmede bildirilen kalb hastalığına yakalanmış olanların hiçbir ibâdeti ve tâati fayda vermez Bilakis zarar verir "Çok Kur'ân-ı kerîm okuyanlar vardır ki, Kur'ân-ı kerîm bunlara lânet eder" hadîs-i şerîfi meşhurdur "Çok oruç tutanlar vardır ki, oruçtan kazancı, yalnız açlık ve susuzluktur" hadîs-i şerîfi sahîhtir Kalb hastalıklarının mütehassısları olan tasavvuf büyükleri de önce bu hastalığın giderilmesi için yapılacak şeyleri emrederler (İmâm-ı Rabbânî)

Kalb Huzûru:
İç rahatlığı, gönül hoşluğu Kalbin Allahü teâlâdan başkası ile olmaması; Allah'tan başkasına bağlanmaması
İbâdet, Allahü teâlânın emirlerini yapıp, yasaklarından sakınmaktır Bu ise, kalbin huzûru ve agâhlığıdır (uyanıklığıdır) (Ubeydullah-ı Ahrâr)

Kalb İlmi:
Evliyâdan bir zâtın rehberliğinde kazanılan ilim (Bkz İlim)

__________________
Alıntı Yaparak Cevapla