Yalnız Mesajı Göster

Cevap : =>İslami Sözlük

Eski 01-03-2008   #102
gülgüzeli
Varsayılan

Cevap : =>İslami Sözlük




KASVET:
Katılık, sertlik, kalbden hayır (iyilik) ve yumuşaklığın çıkması
Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyuruyor ki:
Ne var ki bunlardan sonra yine kalblerinize kasvet geldi İşte onlar (yâni kalbleriniz) şimdi katılıkta taş gibi, yâhut daha da ileri Çünkü, taşlardan öylesi var ki, içinden ırmaklar fışkırır Öylesi de var ki, çatlar da ondan su kaynar Taşlardan bir kısmı da, Allah korkusuyla yukarıdan aşağı düşer Allah, yapmakta olduklarınızdan aslâ gâfil değildir (Bekara sûresi: 74)
Lüzumsuz çok konuşmak kalbe kasvet verir (Hadîs-i şerîf-Tirmizî)
Kasvetli kalb, Allahü teâlâdan uzaktır (Hadîs-i şerîf-Muvattâ)
Zevk ve safâ sürmek için çok yaşamayı isteyen tûl-i emel sâhibleri; ibâdetleri vaktinde yapmazlar, tövbe etmeyi (günâhlara pişmân olmayı) terk ederler, kalbleri kasvetli olur, ölümü hâtırlamazlar, vâz ve nasîhatten ibret almazlar (Muhammed Hâdimî)
Kalbinde kasvet bulunan kimse; tûl-i emel sâhibi olur, Allahü teâlâyı unutur, nefsinin arzu ve isteklerine uyar (Senâullah Pâni Pûtî)
Allahü teâlâ, Mûsâ aleyhisselâma şöyle vahy etti (bildirdi): "Uyanık ol, kendine dost ara, sevincine ortak olmayan bir dostu kendinden uzaklaştır, onunla arkadaşlık etme; çünkü böyle bir dost, kalbine kasvet verir" (Muhammed bin Nadr Hârisî)
Halâveti (mânevî tadı) üç şeyde arayınız: Namazda, zikirde (Allahü teâlâyı anmada), Kur'ân-ı kerîm okumada Eğer buralarda halâveti bulamadıysanız, biliniz ki, kalbiniz kasvet sebebi ile kapalıdır (Hasan-ı Basrî)
Harama bakmak, kalbe kasvet verir (Bişr-i Hafî)

KÂTI-I TARÎK-I İLÂHÎ:
İnsanların Allahü teâlânın emirlerine ve yasaklarına uymalarına ve rızâsına kavuşmasına mâni olan, hidâyet ve saâdetlerini engelleyen, saptırıcı, yol kesici
İnsanların îmân etmesine, İslâmiyet'i öğrenmelerine ve İslâmiyet'e uymalarına mâni (engel) olan din düşmanları kâtı-ı tarîk-ı ilâhîdirler (İmâm-ı Rabbânî)
Din bilgilerinde hakîkî âlimlerin bildirdiklerine tâbi olmayan ve kendi akıllarına ve keyflerine göre hüküm veren sapık din adamları, kâtı-ı tarîk-ı ilâhîdirler (İmâm-ı Rabbânî)
Tasavvufta yetişmemiş, kemâle ermemiş ve kendisine mürşîd (rehber) ismini ve süsünü veren sahte tarîkatçılar kâtı-ı tarîk-ı ilâhîdirler Onların sohbetleri öldürücü zehirdir (Muhammed Ma'sûm)

KAT'Î DELÎL:
Kesin delil Âyet-i kerîmeler ve tevâtürle bildirilen mânâsı açık hadîs-i şerîfler
Kur'ân-ı kerîmde, kat'î delîl ile ve söz birliği ile anlaşılmış emirlere farz denir Ve yine Kur'ân-ı kerîmde; "Yapmayınız" diye kat'î delîl ile yasaklanan şeylere haram denir (İbn-i Âbidîn)

KAT'-İ RAHM:
Sıla-i rahmi yâni akrabâ ile görüşmeyi, haberleşmeyi kesme
İçlerinde kat'-i rahm edenin bulunduğu bir topluluğa (cemâate) rahmet inmez (Hadîs-i şerif-Edeb-ül-Müfred)
Kat'-i rahm, büyük günâhtır Erkek olsun, kadın olsun zî rahm-i mahrem (nikâhlanmak, evlenmek haram olan) akrabâyı ziyâret etmek vâcibdir (Abdülganî Nablüsî)

KÂTİL:
İnsan öldüren
Kâtilin ölmesi veya velîlerin affetmesi yâhut mal vererek anlaşmaları ile, kısâs (kâtilin öldürülmesi) sâkıt olur (düşer) (İbn-i Âbidîn)
Kâtile kısâs yapmaya hakkı olan velî, maktûlün yâni öldürülenin vârisleri yâni mîrasçılarıdır (İbn-i Nüceym)

KATL:
İnsan öldürme
Allahü teâlâ, âyet-i kerîmelerde meâlen buyurdu ki:
(Kısas ve zinâ gibi şeylerden dolayı meşrû) bir hak olmadıkça, Allah'ın haram ettiği cânı katl etmeyin (En'âm sûresi: 151)
Ekber-i kebâir (büyük günahlar) : Bir şeyi Allahü teâlâya ortak etmek, adam katl etmek, anaya-babaya karşı gelmek, yalancı şâhidlik yapmaktır (Hadîs-i şerîf-Sahîh-i Buhârî)
Yol kesiciler, döğüşürken katl edilirse, yıkanmaz ve namazları kılınmaz (İbn-i Âbidîn, Kâşânî)

__________________
Alıntı Yaparak Cevapla