Konu
:
Bir Direniş Öyküsü..
Yalnız Mesajı Göster
Bir Direniş Öyküsü..
09-26-2007
#
1
angelesdream
Bir Direniş Öyküsü..
Direniş’in öyküsü
Uzun yıllar önceydi, insanoğlu yaratılışının keyfini en rahat hali ile yaşadığını sanıyordu ki Allah onu doğa ile tanıştırdı
Ve güçler savaşı başlamış oldu
İnsan rahatın anlamını bu karşılaşma ve hazin tanışma sonunda anlayacaktı fakat tekrar yaşama imkanı olmayacaktı
İşte günler günleri mevsimler mevsimleri kovaladı; Bir gün insan bir soyut varlık ile karşılaştı bu varlığın adı ise cesaret idi
Cesaret insanoğluna dedi ki “Bir gün ben bir başka varlık ile birlikte olmak zorunda kalacağım bu zaman senin zor anlarından biri olacak ve benim bir çocuğum olacak ve senin için çalışacak” dedi ve gitti
İnsan oğlu bu karşılaşmanın anlamını yüz yıllarca anlayamadı
Sonra cesaretin dediği oldu ve insanoğlu çok kötü bir duruma düştü
Artık kendi seçimleri ile kurduğu dünya ve onun içindeki bir kısım insanlar seçilme sebeplerinden o kadar uzaklaşmışlardı ki insanoğlu bu uzaklaşmadan şaşkına dönmüş ne yapacağım derken birkaç yüzyıl daha kaybolmuştu ve insan üretkenliğini yitirmiş,sadece tüketim safhasına geçmişti
Bu insanın eksik yanını uzunca yaşadığı aslında yaşanmışlıktan uzak ama yaşanılası gereken konum uzun sürmedi ve insan oğlunun bilmediği başka bir soyut varlık geldi
Ve şöyle dedi :”benim adım direniş cesaret ve toplumun çocuklarıyım babam size geleceğimi yüz yıllar önce bildirmişti”dedi
İnsanoğluda
Tabiî ki böyle olmadı
Bunu kendim uydurdum ama nerdeyse ben bile inanacaktım
Benim yaşım 23 bundan 30 sene öncesinde yoktum ve bazı yaşanması muhtemel fakat şuan olmayan anları yaşayamamaktan müzdarip bir şekilde yaşıyorum yani ihtilalleri savaş anlarını falan göremedim büyük ihtimal aramızda gören arkadaşlar vardır
Onların buna katılmasını ve yorumlarını bekliyorum
Daha önceleri genç nesil beğenmediği bir çok şeyin karşısında dimdik durabiliyorken toplum psikolojisi ve dayanışmayı birçok farklı yönü ile yaşıyabiliyorken bizim içinde bulunduğumuz çağdaki gençler hatta daha geniş bir çerçeveye alalım insanlar bu direniş duygusundan neden yoksunlar
Tabi ki kötü kullanım direnişi hatta aşkı bile zararlı duruma getirebilir zaten yaşanmışta kardeş katli ve buna benzer bir çok şey yakın tarihimizde çok uzakta değil 1968/70/74 böyle uzayıp giden tarihlerde ama bazı şaylerin de yaşanması gerektiğine inanıyorum
Tabiki bu kardeş katli ve benzeri durumlar değil ama insanlar sıkıntı açlık ve zorluk çekmeden nasıl birikim yapabilirler ve geleceğe hazırlanabilirler ki
Bunun bir çok örneğini verebilirim
1-Kurtuluş savaşı
2-Alman harbi
3-SSCB nin dağılışı
Buna benzer bir çok şey daha var sizlerde bilirsiniz zaten
Bunları düşündüğüm zaman ben rahat uyumakta zaman zaman sıkıntı çekiyorum
Bir düşünün arkadaşlar zamanında babalarımızın çabası ile hak edilen ve alınan haklarımız yavaş yavaş bazı sudan sebebler ile elimizden tekrar alınmaya çalışıyor buda beni çok rahatsız ediyor
Düşünün sürekli düşünün dememim sebebi aslında yeteri kadar düşünmediğimizi vurgulamak ve aynı zaman da sizin düşündürdüğüme inanarak kendimi tatmin etmek
Daha önce bizim olan toprakların büyük bir bölümü şu an yabancıların ve üstün zeka eseri anlaşmalar ile geri alınmak veya dönemlik verilmiş kalkınmayı sağlayacak şekilde değil anlık nakit akışı ve yaşanılan günü kurtarma çabası ile yapılmış şeylerden ibarettir
Sorunlardan sadece bir tanesi bu daha bir çoğu anlatılmayı dinlenmeyi ve tepki çekmeyi beklerken biz hala düşünmekten yoksun bir beyin ile yorulmuş insan profili çizmekten başka bir şey yapamayacak kadar uykuluyuz
SAYIN, LEVENT KIRCA ”aç gözünü seyret tekrarı yok bunun işimiz muhabbet efkarı yok bunun arada bir sürçer ise dilimiz tutmasını biliriz de kemiği yok bunun
” sanırım böyle idi
Sürçeli lisan ettik ise affola
En içten saygı ve sevgilerimle
ERMAN AĞBA
angelesdream