Konu: Türk Elleri
Yalnız Mesajı Göster

Eski 09-21-2007   #2
Ergenekon
Varsayılan


TÜRKMENİSTAN

Başkenti:
Aşkaabat, (Nüfus: 450000)
Yüzölçümü: 488100 km²
Önemli Şehirleri: Aşkaabat, Marı (Merv), Türkmenbaşı, Daşhovuz, Çarcev, Bayram-Ali, Nebit-Dağ, Kerki, Köhne, Ürgenç
Komşuları: Batısında Hazar Denizi, doğu ve kuzey doğusunda Özbekistan, kuzeyinde Kazakistan, güneyinde İran ve güney doğusunda Afganistan bulunmaktadır
Nüfus: 4483000 (1995), Türkmen(%) : 77 , Özbek(%) : 92, Rus(%) : 67, Kazak(%) : 2,
Diğer(%) : 4
Kadın Nüfus:2258000
Erkek Nüfus: 2225000
Kentli Nüfus: 2020000
Köylü Nüfus: 2463000
İklimi
:Ülke yüz ölçümünün büyük bir bölümünün çöl ve güneyden de dağlarla çevrili olması, sert ve karasal iklimin ortaya çıkmasına sebep olmuştur
Önemli Nehirleri : Tecen, Amuderya (Ceyhun), Murgap, Etrek


Türkmenistan'daki Türk varlığı 5 yüzyılda Hunlar'ın bölgeye girmesiyle başlar Türkmenistan, Arap, Moğol ve İran işgallerine uğramış olmasına rağmen Azerbaycan ve Anadolu'daki Türic hakimiyetine her zaman kaynaklık etmiştir Türkmenistan'ın yakın tarihi üzerinde çok büyük izler bırakan Ruslar,1881'deki Göktepe Savaşıyla bu ülkeye girmişlerdir Uzun yıllar süren Çarlık hakimiyetinin sonunda 1917'de Bolşevikler'in Türkmenistan'da kontrolü ele geçirmesinin ardından, 27 Ekim 1924'te Türkmen SSC ilan edilmiştir 70 yıla yaklaşan esaretin sonunda diğer Türk cumhuriyetleri ile birlikte 27 Ekim 1991'de Türkmenistan da bağımsızlığına kavuşmuştur

TÜRKMENİSTAN'IN EKONOMİK YAPISI
TARIM
Türkmenistan'da nüfusun yarıdan biraz fazlasının köylü nüfusu olması ve çalışanların yüzde 41'inin tarımda yeralması, milli gelirin yarısına yakın kısmının tarım sektöründen sağlanması, Türkmenistan'a bir tarım ülkesi görünümünü vermektedir Türkmenistan’da tarımsal üretimin büyük bir kısmı kolhoz ve sovhozlarda yapılmaktadır Kolhozlarda işler özel kişiler tarafından, sovhozlarda ise devlet tarafından yürütülmektedir
Türkmenistan'da tarımı geliştirecek en önemli faktör sulamadır Sulama sıkıntısından dolayı tarıma elverişli 135 milyon hektar arazinin ancak onda birinde tarımsal üretim yapılabilmektedir Ülkenin en büyük su kaynağı olan Amu Derya'dan yaklaşık 640000 hektar arazi sulanmakta; ayrıca Türkmenistan -Özbekistan sınırı boyunca açılan tali kanallarla da su alınarak sulama yapıl
maktadır
Ülkede yer üstü ve yer altı kaynakları değerlendirilerek sulamanın geliştirilmesi imkanları bulunmaktadır Ancak, ülkede yüksek sıcaklık ve buharlaşma toprak tuzlanmasını kolaylaştırdığından, yeni sulama yöntemlerinin geliştirilmesi ve sulama yatırımlarında tuzluluk oluşturmayacak drenaj sistemlerinin kurulması büyük önem taşımaktadır
Türkmenistan’
ın en önemli tarım ürününü pamuk oluşturmaktadır Pamuğu tahıllar, yem bitkileri,sebzeve meyve izlemektedir BDT'nin toplam pamuk ihtiyacının (2491000 ton) yaklaşık yüzde 17'si Türkmenistan'da üretilmektedir Pamuk ve pamuk ürünlerinin pazarlama sisteminde devletin hem alıcı hem de satıcı durumunda olması, özel sektörün devreye girişini imkansız kılmaktadır
Yeni ve çağdaş teknolojilerin kullanılması ve pamuk ekim alanlarının işlenmesinin özel sektöre kolaylık sağlanmak suretiyle devredilmesi, bu sektörde hızlı gelişmelere yol açacaktır Kuşkusuz son yıllarda Batılı ve Türk firmalarının bu alanda ortaya koyduğu başarılar bunun en büyük örneğidir
Pamuğu tahıllar ve yem bitkileri izlemektedir Ülke tarımı sınırlı ürün sayısı nedeniyle monokültür görünümündedir Sebze ve bostan yetiştirilen alanlarda ve meyve bahçelerinde 1980'den itibaren önemli artış görülmektedir
Sınırlı ölçüdeki seracılıkta, sera üretim teknolojisi yeterince gelişmemiştir Örtü altı sebzeciliğini geliştirecek sera imalatı, kurulması ve donanımı önemli bir faaliyet ve yatırım alanı olarak görülmektedir Bu yatırımlara girişilirken, özellikle komşu cumhuriyetlerin bu ürünlerdeki üretim açıklarının karşılanması olanakları da düşünülmelidir
Türkmenistan’da gıda sanayi üretimi yüzde 13-14 pay ile küçümsenemeyecek konumdadır Gıda sanayi üretimi içinde et ve et mamulleri, un ve un mamulleri, süt ve süt mamulleri, ilk sıraları almaktadır Türkmenistan, halen büyük bir kısmını dışarıdan karşıladığı şeker, süt, et, deri ve tavuk ürünlerini, un, sigara, tekstil ve giyim eşyalarını iç piyasadan karşılamak için bunlarla ilgili sanayi geliştirmek durumundadır
Türkmenistan Cumhurbaşkanı Niyazov, tarım sektöründe bir dizi reformlar yaparak kaliteyi ve verimi artırmayı planlamaktadır Bunların başında tarım arazilerinin yabancılara kiralanması gelmektedir Bu durum 13 Ekim 1995 tarihli kanun ile düzenlenmiştir Buna göre;
1) Tarıma yeni açılacak arazilerin yıllık kirası : 452 Dolar/hektar
2) Çok yıllık bitki ile kaplı veya ormanlık arazilerin yıllık kirası : 955 Dolar/hektar
3) Çayır ve mera alanların yıllık kirası : 172 Dolar/hektar olarak belirlenmiştir
HAYVANCILIK
Türkmenistan'da arazilerin büyük çoğunluğu kıraç ve step alanlardan oluşmaktadır Koyunculuk, bu tür araziyi değerlendiren önemli bir hayvancılık kolu olarak görülmekte ve yapılmaktadır 1995 verilerine göre ülkede 357400 adet büyükbaş, 3797600 adet küçükbaş hayvan ve 2119500 adet de kümes hayvanı bulunmaktadır
Koyun yetiştiriciliğindeki planlamanın yeterli düzeyde olmayışı nedeniyle koyunculuk kolu üretim ve verim açısından düşük düzeydedir Türkmenistan'da sığırlar genellikle kültür ırklarından oldukları halde bakım ve beslenme noksanlıkları yüzünden hem devlet çiftliklerinde ve hem de halk elinde düşük verimlidir Ülkede kesime giden hayvanların karkas ağırlıkları da düşüktür Bu, et veriminin düşüklüğünü açıklamaktadır
Türkmenistan'da hayvan yetiştiriciliğinin gelişmesini destekleyici iyi bir sanayinin mevcut olmaması ve karma yem açığının büyük boyutlara ulaşması bu konuya büyük önem verilmesi gerektiğini göstermektedir
Türkmenistan’da Hazar Denizi’nin kenarlarında balıkçılık yapılmaktadır Balıkçılık sektörünün gelişmesi için, Türkmen ve Avrupa Birliği uzmanları tarafından çeşitli projeler hazırlanmıştır Avrupa Birliği projesinin TACIS Teknik Yardım Proğramı çerçevesinde Türkmenistan’daki sektörün potansiyelinin incelenmesini planlamaktadır
Yabancı uzmanlara göre Türkmenistan’
ın balıkçılık sektöründeki yüksek potansiyeli; sadece iç talebi doyurmakla kalmayacak, balıkçılığı ihracatta da karlı bir sektör haline getirecektir Türkmenistan’ın şimdiki balık ticaretinin hacmi, 2500 tonu ihraç olmak üzere toplam 4500 ton'dur
MADENCİLİK
Türkmenistan’
ın yüzölçümünün yüzde 71’ini oluşturan 350000 kilometrekare alan kumlarla kaplıdır Tarıma elverişli alan toplam yüz ölçümün sadece yüzde 3’üdür Türk Cumhuriyetleri arasında Özbekistan’dan sonra ikinci büyük pamuk üreticisidir Özellikle petrol ve doğal gaz başta olmak üzere zengin doğal kaynaklara sahiptir Bu sebeple jeofizik etütlere büyük önem verilmektedir
Ülkenin işletilebilen doğal kaynakları doğal gaz, sodyum sülfat, krom sülfür, kurşun,brom, bentonit, galsumiyod, tuz ve petroldür Bunların haricinde kükürt, potasyum, kaya tuzları, baz ve nadir metaller, sülestin, maden suları, yapı malzemeleri vb çok değişik türden maden yatakları bulunmaktadır 3 Aralık 1991 tarihinde Ankara’da Türkmenistan ile Türkiye arasında imzalanan “Ekonomik ve Ticari İşbirliği Anlaşması’nda petrol, maden ve enerji kaynaklarının aranması, çıkarılması ve işletilmesi konularında mutabakata varılmıştır
28 Ağustos 1996 tarihinde ise Türkmenistan Petrol ve Gaz Mineral Kaynaklar Bakanlığı ile Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) arasında “Arama Hakkı Anlaşması’’ imzalanmıştır
ENERJİ
Türkmenistan gerek elektrik üretimi ve gerekse diğer enerji kaynakları açısından zengin bir ülkedir Türkmenistan elektrik üretimini Marı Gres, Türkmenbaşı, Nebitdağı ve Büzmeyin şehirlerindeki dört büyük güç santralinden gerçekleştirmektedir Ülkedeki elektrik üretimi yıllık 15 milyar kwh civarında olup bunun yüzde 40'ı diğer Orta Asya ülkelerine ve Afganistan'a ihraç edilmektedir
Görülebildiği kadarıyla Türkmenistan, doğal gaza dayalı üretim için ithalatçı ülkelerle işbirliğine girmek üzeredir
PETROL
Türkmenistan petrol bakımından oldukça zengin bir ülkedir Türkmenistan'ın petrol bölgesi, Balkan yöresiyle Hazar Denizi'nin güneydoğu kıyıları arasında yeralan akarsu havzasındadır İspatlanmış petrol rezervlerinin 11 milyar ton olduğu ifade edilmektedir Çıkarılan petrolün kalitesi oldukça yüksektir Burada 19 tane petrol ve gaz yatağı bulunmuştur
Devlet İstatistik Komitesi’nin verilerine göre 1997’nin ilk sekiz ayında 2,795 milyon ton petrol üretilmiştir Ham petrol üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 59 artmıştır
Batı Türkmenistan'ın çöküntü havzasının güney yarısında Kızılkum, Buğdaylı, Keymir-Okarem yörelerinde 12 tane petrol ve gaz yatağı bulunmuştur Bunların üçünde petrol ve gaz üretilmektedir Türkmenistan petrol üretiminde bağımsızlıktan sonra düşüşler gözlenmektedir Bunun en önemli sebebi, petrol işleyen tesislerin büyük bölümünün Rusya sınırları içerisinde yer almasıdır
DOĞAL GAZ
Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinin doğal gaz rezervleri dünya toplam doğal gaz rezervinin yaklaşık yüzde 40’
ını oluşturmaktadır Türk Cumhuriyetleri arasında en fazla doğal gaz rezervine ve yıllık üretim kapasitesine sahip ülke Türkmenistan'dır Toplam doğal gaz rezervleri yaklaşık olarak 27 trilyon metreküptür
Türkmenistan Devlet İstatistik Komitesi’nin verilerine göre 1997’nin ilk sekiz ayında 13,62 milyar metreküp doğal gaz üretimi gerçekleştirilmiştir Bu oran geçen yılın aynı döneminde gerçekleşen üretimden yüzde 45 daha azdır
Doğal gaz yatakları çoğunluk itibariyle Doğu Türkmenistan’da bulunmaktadır Şimdiye kadar büyük ve orta büyüklükte elliden fazla yatak bulunmuştur Türkmenistan şu anda doğal gazını başta Ukrayna, Ermenistan olmak üzere birkaç ülkeye ihraç etmektedir Doğal gaz ihracı Türkmenistan’
ın dış ticaretinde çok önemli bir yere sahiptir Türkmenistan doğal gazı yeni kurulacak boru hattı ile hem Türkiye'de kullanılabilecek hem de Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine pazarlanacaktır Ancak, Türkmenistan doğal gazının transferi için oluşturulacak boru hattı güzergahının henüz belirlenememesi bu alandaki en büyük sıkıntıyı oluşturmaktadır
Türkmen doğal gazının İran ve Türkiye üzerinden Batı’ya pazarlanması konusunda Türkmenistan-İran-Türkiye arasında birtakım anlaşmalar imzalanmıştır Lakin boru hattının İran üzerinden geçmesine Batılı devletlerin sıcak bakmaması ve boru hattı konusunda değişik alternatifler getirmesi konunun sürüncemeye girmesine sebep olmaktadır
SANAYİ
Türkmenistan'da sanayi, tüketici ihtiyaçlarından çok silah ve ağır sanayiye önem verilerek yönlendirilmiş ve talep yerine merkezi planlama ile kurulmuştur Türkmenistan'ın başlıca sanayi dalları petrol üretimi , doğal gaz, konserve, alkollü ve alkolsüz içki, yem, çimento, suni gübre , et ve çır çır fabrikalarıdır
Sanayi kuruluşlarında yapılan üretim düşük kalite ve standartlarda olup, verimsizdir İstihdamda fazlalık vardır Kaliteli eleman eksikliği ve müteşebbis sınıfın oluşmamış olması, Türkmen sanayisi olumsuz yönde etkilemektedir
Türkmenistan bağımsızlığından sonra kendi sanayisini kendisi belirler konuma gelmiş, Cumhurbaşkanı Türkmenbaşı'nın teşvikleriyle Türk ve Batılı yatırımcıların cazibesini kazanmıştır Son yıllarda özellikle tekstil, dericilik, gıda, kimya sanayi, petrol rafinerleri, elektrik sanayi, makina sanayi alanlarında önemli bir hareketlilik görülmüştür Hazar Denizi kı-yılarında tuz üretme ve sülfür arama endüstrisi gelişmiştir
Türkmenistan’
ın petrokimya sanayisi oldukça gelişmiş olup, Türkmenbaşı ve Çarcev şehirlerinde iki büyük rafineri bulunmaktadır
Ülkede çıkarılmakta olan mineralleri işleyen kimya tesisleri oldukça gelişmiş düzeydedir Türkmenistan’
ın toplam endüstrisinin üçte birini kimya endüstrisi oluşturmaktadır
Sanayi sektörü büyük ölçüde, enerji, diğer doğal kaynaklar ve pamuğa dayalıdır Ülkedeki tekstil fabrikalarının üretimi toplam sınai üretimin üçte birini teşkil etmektedir
Türkmenistan’da tekstil alanında yatırım yapan çok sayıda yerli ve yabancı firma mevcuttur Türk firmalarından “GAP-PAMUK” şirketi yönetim kurulu başkanı Malatyalı işadamı Ahmet Çalık Türkmenistan’da çok sayıda tekstil fabrikası kurmuştur Türkmenistan’daki eşsiz yatırımlarıyla Cumhurbaşkanı Saparmurat Türkmenbaşı’nın beğenisini kazanan Türk işadamı Ahmet Çalık, Türkmenistan Tekstil Bakan Yardımcılığı görevini de başarıyla yürütmektedir
Ayrıca Türk firmalarından “Folger Ldt” şirketi Türkmenistan’
ın birçok şehrinde toplam beş tane iplik fabrikası kurmuştur Ayrıca KOÇ Grubu tarafından 1993 yılında Tecen’de bir traktör fabrikası da hizmete açılmıştır
ULAŞTIRMA
Türkmenistan’da mevcut demiryolu şebekesinin uzunluğu 2138 kilometredir Ülkenin coğrafi yapısı itibariyle demiryolu şebekesi genelde az eğimli olup güzergah üzerinde tünel yoktur
Demiryolu şebekesinde 150’den fazla istasyon mevcuttur Demiryolu işletmeciliği dizelli işletmecilik olup, trafik 233 adet dizel lokomotif, 374 adet yolcu vagonu, 12814 adedi Türkmenistan Demiryolları idaresine, 2328 adedi de sınai işletmelere ait olmak üzere 15142 adet yük vagonu ile gerçekleştirilmektedir
Ülkenin ekonomik yapısı ve ulaşım kaynakları göz önüne alınarak taşımacılığın demiryollarına kaydırılması amacıyla yolcu ve yük taşımacılığında demiryolu ücretleri diğer sistemlerden daha düşük olacak şekilde ayarlanmaktadır
Türkmenistan’da demiryolu ve metalurji sektörünün bulunmaması sebebiyle yeni demiryolu yapımı ve mevcut şebekenin yenilenmesi için gerekli olan malzeme temininde ithalat zorunlu olmaktadır İthalatın tamamına yakın bir kısmı Rusya Federasyonu’ndan yapılmaktadır
13 Mayıs 1996 tarihinden itibaren çalışmaya başlayan Tecen-Sarağt-Meşhed demiryolu tarihi İpek Yolu’nun yeniden canlanmasında büyük rol oynamaktadır
Türkmenistan’da mevcut olan 21400 km karayolu ağının 17100 km’si asfalt kaplamadır Türkmenistan karayollarının geometrik ve fiziki standardı oldukça iyi durumdadır Yolların tek eksiklikleri üst yapılarının yetersiz oluşudur
Yolların genişliği 10-15-20 metre arasında değişmektedir Üst yapıların yetersiz oluşu TIR taşımacılığına olumsuz etki etmektedir
Türkmenistan’
ın Hazar Denizi kıyısındaki Türkmenbaşı Limanı, Orta Asya’da bulunan en önemli limanlardan biridir Nehir taşımacılığı sayesinde Afganistan’ın Herat şehrine kadar ulaşılabilmektedir Türkmenbaşı Limanı’nın Akdeniz ve Baltık Denizi limanları ile direkt deniz-nehir bağlantıları vardır
Türkmenbaşı-Bakü arasındaki hatta işleyen Azerbaycan’a ait feribot yük ve yolcu taşımaktadır Yaz aylarında günde 1-2 sefer yapılırken, kış aylarında haftada 4-5 sefer yapılmaktadır 12 saat süren taşıma işlemiyle yolcu beraberinde 60-70 kadar TIR da taşınmaktadır TIR’ların büyük çoğunluğunu Rus ve Türk filosu oluşturmaktadır
Türkmenistan’da her ilin merkezinde bir havaalanı
vardır Bu illerle başkent Aşkaabat arasında günde ortalama 3-4 sefer düzenlenmektedir Aşkaabat’tan dünyanın çeşitli ülke ve şehirlerine düzenli uçak seferleri yapılmaktadır Türkmenistan kendine yetecek kadar uçak filosuna sahiptir Uçakların tamamına yakını Rus yapımıdır Bağımsızlıktan sonra Amerikan uçak firması olan “Boeing”den birkaç tane de yolcu uçağı satın alınmıştır
BANKACILIK
Genel olarak Türkmenistan’da bankacılığın yapısı diğer BDT ülkelerindeki gibidir Üstte Merkez Bankası görevini üstlenmiş olan bir devlet bankası ve onun denetimi ve kredi desteğinde “Ticari Bankalar” bulunmaktadır Ticari bankalar deyiminden belirli sahalarda devlete finansman sağlamakta görevli devlet kuruluşlarına verilen ünvan anlaşılmaktadır
Serbest ekonomi düzenine geçiş aşamasında bankacılıkta da değişikliğe gidilmiştir Bankaların sadece ihtisas kollarında kredi vermeleri anlayışından vazgeçilmiş, her bankanın her işlemi yapabilmesi esasına dönüşülmüştür
Ticari bankaların esas görevi; mali kaynakları kabul etmek, onları en makul şekilde ekonomiye kanalize etmek ve mevcut şartlar dahilinde geri ödenmesini sağlamaktır
3 Ağustos 1993 tarihinde Türkiye Halk Bankası’nın yüzde 25 katılımıyla 2 milyon ABD Doları karşılığı sermaye ile Uluslararası Türkmenistan Halk Kalkınma Bankası kurulmuştur Bankanın amacı, küçük öl-çekli teşebbüsleri finanse ederek özel teşebbüsü desteklemek, yön vermek ve sermaye birikimini oluşturmak suretiyle kalkındırmayı hızlandırmaktır
Türkiye İktisat ve İş bankalarının Türkmenistan’daki bazı bankalar ile muhabirlik ilişkileri vardır Türkiye Ziraat Bankası ile Türkmenistan’
ın “Agroprombank”ı arasında ortak bir banka kurulmuştur
Türkmenistan’da Ocak 1996 tarihinde yapılan yeni düzenlemeyle faaliyet gösteren bankalara 1 Nisan 1996 tarihinden itibaren sermayelerini 100 milyon manata çıkarmak zorunda kalmışlardır
TURİZM
Türkmenistan ekonomisine katkısı gittikçe artan turizm sektörü hızla büyümektedir Böylece ülkeye giren döviz artışı her geçen gün artmaktadır
Türkmenistan Cumhurbaşkanı Niyazov’un kararıyla 1994 yılında turizm açısından büyük önem taşıyan, Devlet Turizm Konsorsiyumu olan “Türkmenisıyahat’’
ın kurulmasıyla birlikte ülkede dünya standartlarına uygun etkili bir milli turizm sektörü oluşturulmaya başlanmıştır Günümüzde Türkmenistan’da 47 turizm acentası turizm operatörü olarak çalışmaktadır
Türkmenistan’da turizm sektörü bazı altyapı eksikliklerine rağmen gelişme göstermektedir Bu yılın ilk altı ayına ait veriler bu eğilimi göstermektedir Bu dönemde turizm sektörünün toplam hacmi 1137 milyar manat’a ulaşmıştır Böylece turizm sektöründe kaydedilen büyüme, hükümet proğramında öngörülen hedefi yüzde 12 oranında aşmıştır
Türkmenistan tarihi konumu itibariyle Türkler arasında önemli bir yere sahiptir Büyük Selçuklu Devleti’nin başkenti olan tarihi Merv (Marı) şehrini sınırları içerisinde bulunduran Türkmenistan, bir çok İslam büyüklerinin de türbelerine ev sahipliği yapmaktadır Bu özellikleriyle Türkmenistan, başta Anadolu Türkleri olmak üzere bütün Türk boylarının ilgi odağı konumundadır Selçuklu Sultanlarından Sancar’
ın Merv şehrindeki Türbesi Türkmenistan’ın sembolü konumundadır
Türkmenistan’
ın Tarihi Eserleri
1 Enev Camii, XV yy
2 Eski Nisa-Parfyan Devleti zamanında saray-mabet, Yeni Nisadoğal alanlarının ve köle sahiplerinin evlerinin bulunduğu eski şehri harabeleri - XVIII yy
3 Gök-Tepe Kalesi, XIX yy
4 Parau ortaçağ şehir harabeleri, Kızılarvat’dan 25 km batıda Parau Bibi, Parau Ata Türbeleri, XII yy
5 Dehistan Türkmenistan’
ın batısında Şir Kabristanı ve Misrian X-XV yy Şehir kalıntıları olan tarihi bölge
6 Abiverd X-XVII yy kale, camii ve bina kalıntıları bulunan ortaçağ şehri
7 Sebu Mozolesi Sait Mithene, Meon köyü yakınında, XI-XV yy
8 Sarahs Abul Fazl (Sarahs Baba) ve Yartı Gumbez Türbesi ve sur kalıntıları olan eski şehir kalıntıları
9 Talhatan Baba Marı’nın 30 km Batısında mezar, XII yy
10 Eski Merv (Büyük Selçuklu Devleti’nin Başkenti) Orta Asya’nın en önemli arkeolojik eserlerinden ve Türkmenistan’
ın tarihi mimarı SİT alanlarından biri, bir kaç şehir kalıntısına sahip büyük bir alan Topraklarında koruma ve restorasyon gerektiren bazı eserler bulunmaktadır:
Büyük Gızıl Gala, VI-VII yy
Gız-Bibi Türbesi, XI-XII yy
Sultan Sancar(Selçuklu Sultanı), Türbesi, XII yy
Muhammed İbn Zeyd Türbesi, XII yy
Ashablar mezarlığı, XV yy
Yusuf Karahan Camiisi, XVI yy
11 Ekedeşik Murgab nehri, Tagtabazar yakınında ortaçağ mağara şehri kalıntıları
12 Astabana Baba Omar Kali Kerki’nin 15 km kuzeybatısında cami ve kabristandan oluşan yer
13 Hazarek-T
epe Tarabekaul etrapı mezar yeri, IV-VI yy
14 Dayahatın-Çarçöv ve Jiyov arasında kervansaray, IX-XV yy
15 Dargatana-ortaçağ şehir kalıntıları ve mozeleler,IX-XV yy
16 İzmukşir-Tahta yakınında surlar bulunan eski şehir
17 Köhne Urgenç-Harzemşah Devleti başkent kalıntıları, büyük mimari eserlere sahip
İl-Arslan Mozolesi, XII yy
Tekeş Mozolesi, XII yy
Kilise Camii Minaresi, XII-XIV yy
Turabek Hanum Sarayı, XII yy
Hanak Nacaddin Kurba, XII yy
Sultan Ali Türbesi, XIV yy
18 Şahsenem cami kalıntıları bulunan ortaçağ şehri kalıntıları
19 Devkeskangala Köhne Urgenç kuzeybatısında ortaçağ şehir harabeleri Kabir ve kale kalıntıları bulunuyor
20 Mağara şehri ve Akgal şehri kalıntıları (Daşhovuz Vilayeti)
Şehir İçi ve Şehirler Arası Ulaşım
Şehirlerarası taşımacılık, demiryolu, karayolu ve havayolu ile yapılmaktadır Bu yollardan en çok tercih edileni ise havayolu taşımacılığıdır
Şehir içinde toplu taşımacılık; otobüs, traleybüs ve taksilerle yapılmaktadır Taksi plakalı araçların yanısıra yoldan geçen herhangi bir araç da taksi hizmeti vermektedir Ülkede trafik kuralları denetim ve uygulaması oturmuştur Hata yapan sürücülere kesilen ceza miktarı çok yüksektir
İklim Özellikleri
Ülke yüz ölçümünün büyük bir bölümünün çöl ve güneyden de dağlarla çevrili olması, sert ve karasal iklimin ortaya çıkmasına sebep olmuştur
TATARİSTAN

Yüzölçümü : 68000km2

Nüfusu : 3642000 Başkenti : Kazan

Tataristan Orta İdil'in kuzeyinde eski SSCB'nin Avrupa bölümünde Kama ve İdil nehirlerinin birleştiği bir bölgedir Volga nehri cumhuriyetin batı ucundan Kuzey-Güney doğrultusunda akarak cumhuriyet topraklarının büyük bir bölümünü sular Ülke genelde alçak ve engebeli ovalarla kaplıdır Cumhuriyetin büyük bölümü çernozemle ( kara toprak ) kaplı ormanlı step kuşağında yer alır

Bugünkü Kazan Tatarları, İdil- Kama Bulgarları ile 13yy da Orta Asya'dan bu bölgeye gelen Kıpçak (Kuman) Türklerinin torunlarıdır Günümüzde Tatar adı iki Türk boyu için kullanılmaktadır ; Kazanlılar ve Kırımlılar Çarlık Rusyası zamanında Tatar ismi , bütün Türkler için kullanılmışsa da sonra vazgeçilmiştir Tatar, aslında bir Moğol boyunun adıdır Kırımlılar ve Kazanlılar kendilerini Tatar halkı olarak kabul ediyorlar‹dil-Ural bölgesinde bulunan Tataristan'da halk müslümandır Rusya'da Çarlığın devrilmesi ile ( 1917 Şubat ) geniş politik faaliyetler başladı; Moskova'da 1917'de bütün Rusya Müslümanları Kurultayı düzenlendi ve ilk defa Çarın tayin etmediği bir lider seçildi : Alimcan Barudi Aynı yıl Kazan'da toplanan kurultay ise İç Rusya ve Sibirya Müslüman Tatarları'nın muhtariyetini ilan etti ve meclisini kurdu 29 Kasım 1917'de ‹dil-Ural devlet ilan edildi Bu devlet 1918'de Bolşeviklerin millet meclisini dağıtmalarına kadar egemenliğini korudu 23 Mart 1918'de Bolşevikler, Sovyet Sosyalist Tatar-Başkurt Cumhuriyeti'ni kurdular Daha sonra bazı iç sorunlar nedeniyle 29 Mayıs 1928'de Muhtar Tatar Cumhuriyeti'ne dönüştürdüler SSCB'nin dağılmasıyla Tataristan'da da geniş çapta bir milli kurtuluş hareketi başladı 1992'de Tataristan tam siyasi bağımsızlığını ilan etmiş ve Rusya'dan ayrılma niyetini bildirmiştirAncak Rusya Parlamentosu buna ret cevabı vermiştir Bugün Tataristan Rusya Fedarasyonu'na bağlı özerk bir Türk cumhuriyetidir


NÜFUS

Günümüzde Tataristan cumhuriyeti'nin nüfusunun yaklaşık yarısını Türk kökenli Tatarlar oluşturur Yaklaşık 4 000000 nüfusa sahip olan Tataristan'da şehirde yaşayanların oranı % 51 ; kırsal kesimde yaşayanların ise % 49'dur Dünya Tatarlarının sadece % 27'si kendi cumhuriyetlerinde yaşamaktadır Tataristan'da dışında yaşayan Kazan Tatarları'nın sayısı yaklaşık 9 milyondur Kazan Tatarları üstün bir konukseverliğe sahiptirler Bütün evrensel ve iyi değerleri taşımaktadırlar Uygarlık ölçüleri yüksektir Cana yakındırlar Sıcak yaratılışlı olup güven vericidirler Tarihten gelen Tatar Halkının ve Hanlarının onur duygularını taşımaktadırlar


İDARE VE DEVLET YAPISI

Tataristan'da 16 şehir ve 24 rayon vardır Bunların içinde en büyükleri Bugulma, Zelyonodolsk, Almetyevsk, Çistopol, Leninogorsk, Nijnekamsk, Naberejnye , Çelni ve Kazan'dır Tataristan Özerk Cumhuriyeti'nde 1991 yılında Meclis ve Cumhurbaşkanı seçimi yapılmış ve cumhurbaşkanı olarak Mintimir Şeymiyev seçilmiştir Bakanlar Kurulu, cumhurbaşkanlığına bağlıdır Devlet ; yasama, icra ve yargı temeline göre oluşturulmuştur


EKONOMİ

Tatar ekonomisi tarım ve hayvancılığa bağlı olmakla birlikte, deri, kumaş, metal işleme ve petrol üretimi, doğal gaz, uçak fabrikası, bilgisayar ve optik aletler fabrikaları bulunmaktadır Endüstri de gelişmiştir Ortalama yılda 100 milyon ton petrol üretilmektedir Gıda, içki, tütün, dokuma, orman ürünleri, kağıt, lastik, plastik sanayii, kimya, gübre, cam, elektrik, gemi inşaat, demirçelik, çimento, elektronik, uçak, imalat, sanayii kolları da gelişmiştir


EĞİTİM

Eğitim Rusça ve Tatar Türkçesi ile yapılmaktadır Okur yazar oranı % 99 ' dur 1925-26 yılından sonra latin harflerine geçmişlerdir Ancak bu uzun sürmemiş Türkiye'nin de latin alfabesine geçmesini bir tehlike olarak değerlendiren Sovyet yönetimi diğer Türk yurtlarında olduğu gibi 1940'lardan sonra yeniden Kiril Alfabesini zorla kabul ettirmiştir Buna rağmen Tataristan'da eğitimin milli yönü ağır basmaktadır Ülkede 13 üniversitede, 70000 öğrenci okumaktadır Kazan Üniversitesi, Avrupa'nın üçüncü en eski üniversitesidir Anaokulu sayısı 63 olup 58000 öğrenci okumakta, 2320 ortaokulda ise 505000 öğrenci bulunmaktadır Ayrıca ülkede 1800 kütüphane vardır ve 135 gazete çıkarılmaktadır 14 yy'da müslümanlığı kabul eden Tatarlar, Türkistan'ın İslamlaşmasında önemli yer tutmuşlardır Tataristan Rusya Federasyonu'nun en zengin ve en gelişmiş Cumhuriyetidir

HAKASYA

Yüzölçümü : 61900 km2

Nüfusu : 514295

Başkenti : Abakan

Yenisey Irmağı'nın yukarı kesimindeki geniş Minusinsk Havzası'nın batı yarısında yer alır Yenisey Irmağının kollarından, Abakan Irmağı bölgenin ortasından geçer Irmak vadisinin güneyinde, Karagoş Dağında 2930 m'ye kadar yükselen Batı Sayan Dağları bulunur Kuzeyindeki Abakan ile Kuznetsk Alatau Dağlarının en yüksek noktası 2178 m yüksekliğindeki Verhni Zub'dur Kapalı havzada kurak ve sert bir kara iklimi egemendir Bu nedenle alçak kesimler bozkırlar ve ormanlık alanlarla kaplıdır Ama 1954'ten sonra özellikle bakir ve boş toprakların çoğu tarıma açılmıştır Dağlar çam, köknar ve ladin ormanlarıyla kaplıdır

Hakaslar Türk boyu olup Güney Doğu Sibirya'da yaşamaktadırlar Hakasların iki bin yılı aşan tarihleri onların bir Kırgız grubu olduğunu göstermektedir Tanrı Dağı Kırgızlarının dünyaca ünlü büyük destanları Manas da bu tarihi olaydan bahsetmektedir Manas Destanı'nda anlatıldığına göre Tanrı Dağı Kırgızları Yenisey bölgesinden bugünki vatanlarına iki Kırgız Han'ı önderliğinde göç etmişlerdir 19 yüzyıl Çin kaynakları Kırgızlardan "Heges" veya "KieKiaSe" adıyla bahsetmektedir Sonraki yıllarda Tanrı Dağı Kırgız boylarının Müslümanlaşması ve yaşanılan bölgeler arasındaki mesafenin uzak olması nedeniyle Yenisey Kırgızları'nın ayrı bir kimlik benimsemesi ve Hakas adını kabullenmeleri sonucunu doğurmuştur Hakaslar 18 yy'da Rus işgaline uğrayan Hakasya'da 1930'da Özerk bölge statüsüne kavuşmuşlardır Hakaslar Budist, Ortodoks, Hristiyan ve Müslüman inancına sahiptirler Hakas'ca Uygur şivesine yakındır Bugün bir yazı diline sahip olan Hakaslar'ın dil ve edebiyat enstitüleri vardır Güney Sibirya'da yaşayan Hakas Türklerinin kullandığı Türk lehçesi, Türk dillerinin sınıflandırılmasında Doğu Türkçesi öbeğine girer Hakaslar Çarlık döneminde zorla kabul ettirilen Kiril alfabesini Sovyet Devriminden sonra bırakıp Latin alfabesine geçmişler, ama 1939'dan sonra yeniden Kiril alfabesini kullanmak zorunda kalmışlardır Moğolca ve Çince öğelerin de rastlandığı Hakasça'nın sözcük dağarcığı daha çok ortak Türkçe'nin kelimelerinden oluşur Hakaslar zengin bir halk edebiyatı geleneğine sahiptirler Türkolog W Radloff'un Hakas lehçesi edebiyatı ve etnografyasıyla ilgili geniş çalışmaları vardır


NÜFUS

Hakaslar eskiden göçebe olan Sibiryalı bir Türk halkıdır Ama günümüzde bölge nüfusunun yaklaşık % 80'ini Ruslar oluşturur Toplam nüfusu 514295 olan Hakas Bölgesi nüfusunun ancak % 177'si Türk'tür 1989 nüfus sayımına göre nüfusları 110000 olan Hakas'lar başlıca Krasnoyarsk Kray'ına bağlı olan Hakas Bölgesinde yaşamaktadırlar Hakasların Kırgız ve Sagay diye iki kolu bulunur


İDARİ YAPI

İdare merkezi Abakan'ın dışında Minusinsk kentinde bulunmaktadır Güney Doğu Sibirya'da bulunan bu bölge, Rusya'nın Krasnoyarks vilayetine bağlıdır Rıısya'nın oluşumunda ve 18 yüzyılda Rusya'ya katılmış, 1930'da Muhtar Bölge olmuştur


EKONOMİ

Hakas Muhtar Bölgesi'nde, ekonomik kaynaklardan kömür, demir, altın, mermer vb sanayi hammaddesi zengindir Ayrıca kereste işletme sanayii gelişmiştir Ekonomi tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır Bitki üretimi de yeterli düzeydedir Koyun ve keçi besiciliği hala önemli bir ekonomik etkinliktir Son yıllarda alçak kesimlerde gerçekleştirilen sulama projeleri otlaklarda beslenen hayvan sayısını, ekili arazilerin yüzölçümünü ve başta buğday, yulaf, darı ve patates olmak üzere tarımsal üretimi artırmıştır Rusların bölgeye yerleşmesine de etkili olan bakır madenciliği 18 yy'dan beri önemini korumaktadır Abaza ve Teya'da zengin demir cevherleri; yukarı Çulım'da altın, Çemogorsk'ta kömür, Aksiz'de barit çıkartılmaktadır Bölgede ayrıca bakırtungsten yatakları da vardır Ormanlar önemli kereste kaynağıdır 1980'lerin başında Yenisey Irmağı üzerindeki Sayanagorsk'ta yapılan 6400 me***** kapasiteli hidroelektrik santralından Minusinsk Havzasındaki sanayi için gerekli enerjinin sağlanması planlanmış ve elektrik enerjisi ihtiyacını karşılamaktadır


EĞİTİM

Hakasya'da 269 ortaokul, 7 Anaokulu, 1 üniversitede bulunmaktadır Anaokullarında 770, Ortaokullarda 91 bin, ülkenin diğer üniversitesinde ise 6500 öğrenci öğrenim görmektedir Eğitim sistemi devletin mülkiyetindedir

ALTAY ELİ

Yüzölçümü :
92600 km2

Nüfusu : 198100

Başkenti : Gorno-Altaysk

Rusya'ya bağlı bir cumhuriyet olan Altay Eli, güneybatı Sibirya'da, Altay-Sayan Dağları ve Ob, Abakan, Yenisey nehirlerinin kaynak ve havzarına yayılmış bir ülkedir Güneyde Moğolistan ve Çin'le çevrilidir İklimi çok sert olup kışları soğuk ve az kar yağan ; yazları sıcak ve yağmursuz geçen bir bölgedir Bu yüzden tarım gelişmemiştir Arazinin üçte biri ormanlarla kaplıdır Ülkeyi kapsayan Altay Dağları'nın yüksekliği 4000 m'dir ve buzlarla kaplıdır 7000'e yakın göl bulunan Altay'da en büyük göl Telstkoye (altın ) gölüdür

Altay Türkleri küçük kabileler halinde teşkilatlanmışlardır Bu kabilelerden Tubalar, Türkleşmiş Samoyedlerden meydana gelir, şeklen Ortodoksturlar, fakat Şamanist inançlara bağlıdırlar Kumandinler'in bir kısmı Ruslaşmıştır, tamamına yakını ise yerleşik hayata geçmiştir Ku Kişiler veya Lebedler adıyla anılanlar, Türkleşmiş Samoyedler'dir ve iki kol halinde yaşarlar Telengitler Şamanizmi, Ortodoksluğu ve Lamayizmi kabul etmişler ve Moğollardan etkilenmişlerdir Teleütler, Ruslar'dan fazlaca etkilenmiş Kuznetsk'te yaşayan bir boydur Telengitler'in ve Kumandinler'in bir kısmı Müslüman, fakat çoğunluğu Hıristiyan'dır Teleütler'in ise çoğunluğu Sünni Müslüman'dır Görüldüğü gibi Altay Türkleri'nin çok zengin ve renkli bir dini durumları ve oymak-kabile yapıları vardır Bazı kabileler Kırgız, Kıpçak, Nayman gibi boyların adını taşımaktadır Tölös kabilesinin adı ise Orhun Yazıtları'nda geçmektedir Altay Türkleri, eski aile teşkilatı yönünden 24 soya ayrılırlar Soy kardeşleri kendi aralarında evlenmezler Eskiden çobanlık ve göçebelikle uğraşırken, bu gün yerleşmişler ve tarımla uğraşmaya başlamışlardır

1756 yılında Kalmuk Hanlığı, Çin tarafından yıkıldıktan sonra, Altay beyleri Ruslara sığındı Böylece Altay bölgesine Rus akını başladı 1855 yılında çıkarılan bir kararnameyle Rus göçmenlerin istedikleri yerlere yerleşmelerine izin verildi Bu sıralarda Rus din adamları Altaylıları Ortodokslaştırmaya başladılar Önce yurtlarının ellerinden alınması, sonra dinlerine ve kültürlerine müdahale edilmesi, Şamanist Altay Türkleri'ni kurtarıcı aramaya itti Bu sıralarda orta halli bir Altaylı olan Çet Çelpanov, kurban kesmeyi, Ruslarla dost olmayı reddeden, kamları şeytana tapanlar olarak niteleyen Ak Yang dediği Burhancılık inancını yaymaya başladı Bu din; Şamanizm, Budizm karışımı bir inanç sistemiydi 1904 yılının Temmuzunda bir ayin esnasında Çet Çelpanov ve taraftarları tutuklandı

Halkı Ruslaştırmaya karşı diri tutan diğer bir önemli unsur da zengin destan kültürüdür


NÜFUS

Cumhuriyetin nüfusu 198100 olup, halkın % 738'i kırsal alanda, % 262'si şehirlerde yaşamaktadır 70 yıllık Sovyet sistemi boyunca buraya sürgün edilmiş 38 çeşitli halk bulunmaktadır Nüfusun % 60'ını Ruslar % 31'ini Altay Türkleri % 56'sını Kazak Türkleri oluşturmaktadır

EKONOMİ

Altay"da altın ve civa çıkarılmakla birlikte ekonominin temeli tarımdır Vadilerde yulaf, tahıl ve sebze yetiştirilir Dağlarda ve vadilerdeki çayırlarda ise sığır, koyun, keçi,at ve yak öküzü besiciliği ağırlıktadır Ülkede kürk avcılığı ve arıcılık yaygındır Ren geyiği besiciliği yapanlar da vardır Bunun yanısıra balık da avlanmaktadır Sanayiye gelince makine yapımı, metalürji, gıda, tekstil sanayisinin önemli olduğu görülür Kereste ve diğer orman ürünleri de oldukça önemlidir


EĞİTİM

Ülkede 192 ortaokul, 3 teknikum ve 1 üniversite bulunmaktadır Altay Türkçesi ile yılda 37 kitap , 1 gazete ve 2 dergi yayınlanmaktadır Ortaokullarda 35 bin, teknikumlarda 43 bin, ülkenin tek üniversitesinde ise 2600 öğrenci öğrenim görmektedir



Alıntı Yaparak Cevapla