2 Hafta Önce
|
#3
|
Mountain
|
Cevap : Keloğlan'ın Kuzu Sevgisi
KORKAK ASLAN
Kral aslan çok korkakmış Çevredeki ormanların kralları elçi göndererek savaş çıkaracaklarını söyleyip altın isterlermiş Korkak kral da, aman, savaş çıkmasın, barış içinde yaşayalım, deyip istenen altınları gönderirmiş Yapılan antlaşma bir yıl sürermiş Süre sonunda bir elçi gelir ve yeniden anlaşmak için altın istermiş İstenen altının dozu giderek artmış ve beş bin, on bin altını bulmuş Hazinedeki altınlar giderek azalmış Kral aslan vezirlerini toplamış ve soruna çözüm aramaya başlamış Vezirlerin ortak görüşü, sorunu kurnaz tilkinin çözeceği şeklindeymiş Kurnaz tilki saraya davet edilmiş, olanlar anlatılmış
Kurnaz tilki: " Sayın kralım, beni baş vezir yaparsanız sorunu kısa zamanda çözerim " demiş
Kral aslan: " Yeter ki savaş çıkmasın, altınlar bitmesin de ne istersen yap Kurnaz tilki şu andan itibaren baş vezirimsin Tam yetkiyle işe başla "
Baş vezir tilki saraydan çıkıp gitmiş Bir kaç saat sonra döndüğünde yanında uzun yeleli bir aslan varmış Bu aslanı tahta oturtmuş ve gelirken verdiği talimatı aynen uygulamasını istemiş Elçiler, salona alınmış ve onlar savaş tehdidiyle yüksek miktarda altın istemişler ama düblör aslan hepsine bağırıp çağırmış Kalabalık bir ordu kurduğunu, savaş istediğini ve eğer canları tatlıysa hemen on biner altın getirmelerini ihtar etmiş: " Yoksa ordumla gelirim ve taş üstünde taş bırakmam " demiş Koşar adım salondan çıkan elçiler, birkaç gün sonra on biner altın vererek birer yıllık barış antlaşması imzalamışlar Olanları gizlice yan odadan izlemekte olan korkak kralın neşesine diyecek yokmuş Düblörünü yüksek bir maaş karşılığında işe almış ve uzun yıllar onun gölgesinde krallığını sürdürmüş
-------------------------------------------------------------------
MAVİ YARASA
Çok büyük bir mağarada milyonlarca yarasa yaşıyormuş Bu yarasalar, gündüzleri mağara tavanına tutunarak uyurlar, hava karardıktan sonra, mağaradan çıkıp yiyecek ararlarmış Doğada yiyecek bol, meyveler, yemişler, dala konmuş böcekler, havada uçuşan sinekler, kelebekler, arılar Yarasalar, sabaha karşı, mağaralarına dönerlermiş Bu böyle günlerce, aylarca, yüzyıllarca devam etmiş
Yarasalar, fikir üstüne fikir eklemeyi bilmezlermiş Kendilerine yavruyken öğretilen fikirler varmış ve bunlara göre hareket etmeleri istenirmiş Şu şöyle olmasa böyle olsa demek yasakmış Şuradaki iki durum birbiriyle çelişiyor demek yasakmış Yasaklara uyarlarmış çünkü özgün düşünme yetenekleri varmış ama kullanmamaları öğütlenirmiş Pek çoğunun bu yetenekleri kullanılmadığı için körelmiş
Bir genç yarasa varmış ki, bambaşka duygular içindeymiş Geçmişten gelen, bugünü karartan, geleceği yok etmeye hazırlanan eskimiş fikirlerden hoşlanmıyormuş Zamanla taş eskiyormuş, neden fikirler eskimesinmiş Yarasalar, genelde siyah renkli olurlar ama kahverengi, beyaz ve sarı renkli olanlar varmış Genç yarasa mavi renkliymiş Mavi yarasa bu özelliğiyle diğer yarasalardan ayrılıyormuş
Mavi yarasa aylar boyunca düşüncelerini diğer yarasalara anlatmış Zamanla söyledikleri kabul görmeye başlamış Mavi yarasa onların gündüzleri de mağaradan çıkmasını istiyormuş
Bir gün öğleye doğru milyonlarca yarasa mağaradan dışarı çıkmış Ne demek yarasa sadece gece uçarmış İşte gündüz de uçuyormuş Yarasalar, o gün, mavi yarasanın önderliğinde güzel bir gün geçirmişler Ortalık günlük güneşlik ve aydınlık, karanlıkta bir şey göreceğim diye gözlerini kısmak yokmuş, beynini büzmek yokmuş Basmakalıp düşüncelerle donanıp mavi yarasayı üzmek yokmuş
SON
Yazan: Serdar Yıldırım
|
|
|