Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Tekmili Birden Iflas Ertelemesi

Eski 01-04-2015   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Tekmili Birden Iflas Ertelemesi



İsviçre öğretisinde, “işletmenin sürekliliği değeri”nin dikkate alınmasının gereksiz olduğu, olası satış değerlerine göre çıkarılan bilânçonun işletmenin durumunu ortaya koyacağı eleştirisi yapılır Bu iki bilançonun farklı sonuçlar vermesi, özellikle işletmenin sürekliliği esasına göre çıkarılan bilançonun olumlu, diğerinin olumsuz olması halinde nasıl karara varılacağının da bir sorun olduğu düşünülebilir Üçüncü fıkra ara bilânçoların denetçi tarafından değerlendirilmesini şart koştuğundan gerçekçi olmayan beklentiler tehlikesinin bulunmadığı, bilançoları denetçinin tarafsızca yorumlayacağı, somut olaya göre üstün tutulması gerekeni belirleyeceği ve bu yönden ikinci bilânçonun yararlı sonuçlar verebileceği düşünülmüştür Tasarı hükmünün İsviçre ve İcra ve İflâs Kanununun sistemine üstün olan tarafı burasıdır
Ara bilânçoların incelenmesi ve değerlendirilmesi 397 nci ve devamı maddelerde öngörülen ve niteliği 400 üncü maddede belirtilmiş bulunan denetçi tarafından yapılır Denetçinin incelemesini ve önerilerini yedi gün içinde vermesi şartı hükme özellikle konulmuştur Çünkü, yönetim bu rapora göre durumu mahkemeye bildirecek veya buna gerek görmeyecektir Rapor mahkemenin kararlarına esas olur
Hüküm, mahkemeye başvuru zorunluğunu ortadan kaldırabilecek bir yeniliği de içermektedir Bu da, şirket alacaklılarından bazılarının, kendi alacaklarını, diğer alacaklıların alacaklarının sırasından sonraki sıraya gitmesini yazıyla kabul etmeleridir Böyle bir taahhüt etkilerini iflâs halinde gösterir ve önceki alacaklar ödenmeden sona giden alacak garameye katılamaz Bu taahhütlerin tutarı ara bilânço ile ortaya çıkan açığa eşitse, iflâs bildirimi zorunluğu yoktur Başka bir deyişle, bu taahhütlerin tutarı, borca batıklığı ortadan kaldıracak düzeydeyse, kısa vadeli olmayıp süreklilik arzeder nitelikteyse ve taahhütlerin yerine getirilmesi güç şartlara bağlanmamış ise mahkemeye bildirimde bulunulmaz İsv BK 725 (2)’ye 1991 reformunda giren bu hükümle şirketin kurtarılabilmesi şansının artırılması amaçlanmıştır Şirket alacaklılarının aynı zamanda şirketin paysahibi olmaları halinde, bunlar iflâs ile erteleme seçeneğini değerlendireceklerdir Erteleme belli bir takvim gününe bağlı değildir En erken erteleme tarihi böyle bir taahhütte bulunmamış alacaklıların alacaklarının sona ermiş veya temin edilmiş olduğu tarihtir Erteleme bir anlamda istekle sırada en sona giderek şirketi iflâstan kurtarma, ertelemenin son bulduğu tarihe kadar takas, mahsup ve takip yapmama anlamını taşır; yoksa alacaktan feragat edilmiş değildir Bu beyan, zamanaşımına herhangi bir etkide bulunmaz
422 Madde 377:
İflâsın ertelenmesine ilişkin 377 nci madde dört temel kural içermektedir Bunlardan birincisi bir iyileştirme projesi bağlamında iflâsın ertelenmesidir İkinci kural, iyileştirme projesinin emredici nitelikteki içeriği ile ilgilidir Projede Kanunun 376 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen denetçi önerilerinin yer alması ve bu önerilere uygun gerçekçi kaynakların gösterilmiş olması şarttır Denetçinin önerilerinin Kanunun 378 inci maddesinde düzenlenen erken teşhis komitesinin önerileri dikkate alınarak hazırlanmış olmalıdır Proje sahipleri bir tarafa bırakıp kendi önerilerini projeye koyamazlar Ayrıca projenin önerilerinin gerçekleştirilmesi için gerekli nesnel kaynakları göstermesi ve bunlar içinde özkaynakların da bulunması gereklidir Kanun, iflâs konumunda bulunan bir anonim şirketin özkaynak sağlanarak, yani paysahiplerinin sermaye, hatta nakdî sermaye katkılarıyla bu konumdan çıkabileceği düşüncesinden hareket etmiştir Fedakârlık paysahiplerinden gelmelidir Aksi halde erteleme alacaklıları oyalayan bir araca dönüşür Hükümde İcra ve İflâs Kanununun 179 uncu maddesinin birinci fıkrası hükmüne gönderme yapılmıştır Bunun birinci sebebi her iki hükmün birlikte uygulanmasını sağlamak, ikincisi ise İcra ve İflâs Kanununda proje için aranan şartların Ticaret Kanunu için de geçerli olduğunu belirtmektir Üçüncü kural uyarınca Mahkeme iflâsın ertelenmesi talebi üzerine kayyımı derhal atamalıdır Kararla şirket müflis hâle gelir Dördüncü kural, erteleme halinde mahkemenin maddenin üçüncü cümlesindeki önlemleri alması ve kayyımın her üç ayda bir rapor vermesidir

5İFLAS ERTELEMENİN AMACI:

İflâs erteleme hem borca batık sermaye şirketi veya kooperatif hem de alacaklılarının menfaatini korumayı amaçlayan bir uygulamadır Borca batık bir sermaye şirketi veya kooperatifin mali durumunun iyileştirilmesinin mümkün olması halinde malvarlığı koruma altına alınarak iflâsının önlenmesi, bu şekilde ticari faaliyetini sürdürebilmesi sağlanmış olur Hakkında iflâs erteleme kararı verilen işletmelerin ekonomiye katkı sağlamaya devam etmeleri mümkün hale getirilir Alacaklılar açısından da iflâs ertelemenin sağladığı en büyük fayda; alacaklıların bir bütün olarak korunarak kendilerine borca batık işletmelerden alacaklarını en yüksek, tatmin edici ve eşit oranda almaları imkanı tanımasıdır

6 İFLASIN ERTELENMESİ TALEBİNİN GÜNDEME GELEBİLMESİ İÇİN ZORUNLU OLAN ŞEKLİ KOŞULLAR:

61 Borca Batık Durumda Olmak ve Borca Batıklık Bildiriminde Bulunmak:
Sermaye şirketi (anonim şirket, limited şirket, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirket veya kooperatifin) borca batık olması yani borçlarının aktifinin pasifinden fazla olması gerekmektedir Bu durum İİK mad 179/I, c:1′de ifade edilmiştir Burada borca batık olma durumu aciz halinde olmak ile karıştırılmamalıdır İşletmenin aciz halinde olması iflâs erteleme kararı verilmesi için yeterli değildir Yargıtay’ın kararları da bu yöndedir Borca batık olma durumunun hem iflâs erteleme kararının talebi tarihi hem de bu kararın verildiği tarihte mevcut olması gerekmektedir Yargıtay kararlarında, ibraz edilen borca batıklık bilançosu ile yetinilmeyerek ayrıca bunun tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini ve mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmadan borca batıklık halinin kabul edilerek verilen iflâs ya da iflâsın ertelenmesi kararının yanlış olduğunu belirtmektedir Bilançonun yanı sıra şirketin takiplere maruz kalması, çalışanlarının ücretlerini ödeyememesi, çeklerinin karşılıksız çıkması, çekilen protestolar vb olaylar da borca batıklık durumunun varlığına ilişkin kanıtlardan sayılmaktadır
62Mahkemeden İflas Erteleme Talebinde Bulunmak:
İflâs erteleme talebi hâkimin re’sen verebileceği bir karar değildir Bu sebeple iflâs ertelemenin idare ve temsil ile görevlendirilmiş kimselerce yahut alacaklılardan biri tarafından Ticaret Mahkemesinden talep edilmesi şartı bulunmaktadır
Bu talep borca batıklık bildirimi ve iflâs talebi ile birlikte yapılabileceği gibi, iflâs talebi hakkındaki incelemenin sonuna kadar da yapılabilmektedir İflasın ertelenmesi, sermaye şirketleri ve kooperatiflerin, borçlarının aktifinden fazla olması halinde bunların “idare ve temsil ile görevlendirilmiş kimseler” veya “bir alacaklı” tarafından mahkemeden istenebilen ve mahkemece yapılan araştırma sonucu oluşturulan bir iyileştirme tedbiri olup mahkemece takip yapılmasına gerek olmaksızın verilir (İİK 179,TTK324,546, 1136 SKooperatifler Kanunu m63)
63 Kimler İflas Erteleme Talebinde Bulunabilir:
631 İdare ve Temsil ile Yetkilendirilmiş Kişiler:
İİK mad 79/1, c:2 ye göre idare ve temsil ile yetkilendirilmiş kişiler limited şirketlerde müdür veya müdürler kurulu, anonim şirketlerde yönetim kurulu, kooperatiflerde yönetim kurulu, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde yönetim kuruludur
632 Alacaklılar:
Borca batıklık nedeniyle hakkında iflas istenen sermaye şirketinin veya kooperatifin alacaklıları iflasın ertelenmesini isteyebilirler (İİK Md179)
633 Alacağı olan İşçiler:
Şirketten alacağı olan işçiler de iflâsın ertelenmesini talep edebilme imkânına sahiplerdir
64 Avukat Vasıtasıyla İflas Erteleme Talebi:
Eğer bir şirket veya kooperatif iflâs ertelemeyi avukatı ile talep edecekse avukatının vekâletinde iflâs ertelemeye ilişkin özel yetkiyi haiz olması gerekmektedir

65 Şirket veya Kooperatifin Mali Durumunun İyileştirilmesine İlişkin Proje:
İİK 179/I, c:3 maddesinde iflâs erteleme talebinde bulunan kimsenin mahkemeye bir iyileştirme projesi sunması gerektiği belirtilmektedir Bu, sermaye şirketi veya kooperatifin borca batıklıktan kurtulma, mali durumunu iyileştirme ve tüzel kişiliğini devam ettirebilme umudunun varlığına dair somut bir proje olmalıdır Bu projenin incelenmesi ve mahkemenin iflâs erteleme kararını verebilmesi için ayrıca bilirkişi incelemesi yapılması gerekmektedir Çünkü bu tarz projeler teknik ve özel bilgili bilirkişilerce incelenmeli ve iyileştirmeye yönelik inandırıcı ve ciddi bir proje olup olmadığının tespiti yapılmalıdır Mahkemeye sunulan bu proje iyileştirme için gerekli tedbirleri içermelidir Hakimin kendiliğinden şirketi kurtarma tedbirleri öngörmesi, re’sen uygulaması kendisinden beklenemez
66 Ortaklığın Tasfiye Halinde Olmaması:
Tasfiye halindeki anonim şirketlerle ilgili olarak TTK mad 446/II de tasfiye memurunun durumu mahkemeye bildirmesi üzerine ortaklığın iflâsına karar verileceği düzenlemiştir Ancak burada iflâsın ertelenmesinden bahsedilmemiştir Bu sebeple tasfiye halindeki sermaye şirketleri ve kooperatiflerde iflâsın ertelenmesine karar verilmesi iflâsın ertelenmesi uygulamasının amacı dışında kalmaktadır
67 İflasın Ertelenmesi Giderlerinin Peşin Olarak Ödenmesi:

İİK mad 179a/ IV iflâsın ertelenmesi kararının ilanı, İİK mad 179a/II atanacak kayyım için belirlenecek ücretin bir kısmının karşılanması, alınacak tedbirlerin uygulanabilmesi (İİK mad 179a/I) amacıyla giderlerin tayin edilecek süre içinde mahkeme veznesinde depo edilmesi gerekmektedir Aksi taktirde iflâsın ertelenmesi talebi mahkemece reddedilir
68 Menfaat Sahiplerin Zarar Görmemesi:
İflâs erteleme kararının verilmesi durumunda alacaklıların menfaatlerinin, iflâs kararının verilmiş olması durumuna oranla zarar görmemesi gerekmektedirBu durum alacaklıların iflâs erteleme kararı ile daha çok zarara uğramadıklarının kabulü durumudur Yani alacaklıların iflâs erteleme kararı ile uğrayacakları zarar iflâs kararı verilmesi durumunda uğrayacakları zarardan fazla ise iflâs erteleme talebi mahkemece reddedilmelidir

69 Fevkalade mühletten yararlanılmamış olması:
İİK 329a maddesi uyarınca bir sermaye şirketi veya kooperatif fevkalade mühlet elde ettiği takdirde, mühletin bitiminden itibaren 1 yıllık süre içinde İİK 179 ve devamı maddeleri uyarınca iflâsın ertelenmesinden faydalanamaz Bu hükmün getirilmesi kötü niyetli borçluların sürekli olarak iflâs erteleme ile kendilerine yapılacak takipleri engelleme yoluna gitmelerini önlemek amacını taşımaktadır

7 İFLASIN ERTELENMESİ TALEBİNİN GÜNDEME GELEBİLMESİ İÇİN ZORUNLU OLAN MADDİ KOŞULLAR:

71 Borca Batık Olma
72 Maddi Durumun İyileştirilmesi Ümidi
73 Alacaklının Haklarının Korunması Koşulu
İflasın ertelenmesi sonucu alacaklının katlanmak zorunda kalacakları zarar, erteleme kararı verilmeden derhal iflas kararı verilmesi halinde katlanacakları zarardan daha fazla ise iflasın ertelenmesi talebi reddedilmelidir İflasın ertelenmesi kararının verilmesi alacaklının mutlaka daha iyi bir konuma getirilmesi koşuluna bağlanamaz Alacaklıların, derhal açılacak bir iflasa nazaran daha kötü bir duruma düşmeyecek olmaları yeterlidir

8 İFLASIN ERTELENME TALEBİNDE İSTENİLEN İ BELGELER :

a- İflasın ertelenmesine ilişkin yönetim kurulu ve/veya ortaklar kurulu kararı,
b- Şirketin alacaklarını ve borçlarını gösterir liste ,
c- Şirketin Mali Müşavirince tanzim olunan batıklık bilançosu ve gelir tabloları
ç- Bilanço tarihi itibariyle detaylı şirket mizanı ,
d- Ticaret sicil kayıtları, kuruluş ve son ortaklık durumunu gösterir Ticaret Sicil Gazeteleri , tadil tasarıları ,
e- Talep tarihi itibariyle yazdırılmış şirket ticari defterleri (Sadece yevmiye defterinin yazdırılmış olması yeterli)
f- Gayrimenkul listesi ve tapu kayıtları (Varsa) , sigorta poliçeleri ,
g- Menkul mal listesi ,
ğ- Araçların ruhsat fotokopileri (Varsa) , sigorta poliçeleri (Varsa)
h- İİK nun 329/a maddesine göre fevkalade mühlet elde edilmediğine dair beyan ,
ı- Çalışan işçileri gösterir liste (SSK dökümleri) , muhtasar beyannameleri ve tahakkukları ,
i- İyileştirme projesi , nakit akım tablosu , projeksiyonlar ,
k- Öngörülen hedeflere ilişkin evrak ve belgeler , siparişler , sözleşmeler
l- Mahkemece yaptırılan bilirkişi tespit raporu , ve varsa ekspertiz raporları ,
m- Son 3 yıla ilişkin bilanço , gelir tablosu ve kurumlar vergisi beyannameleri ,
n- (Varsa ) Şirketle ilgili takdir ve beratlar , iş bitirme belgeleri , broşürler ,
o- Kira kontratı (Varsa şirketin kiralamış olduğu yerler ile ilgili)
ö- Marka tescil belgesi , İSO belgeleri , Sanayi Sicil belgeleri (Varsa)
p- Talep eden şirketin üretim şeması hakkında bilgi ,
r- İflas ertelemesi ile ilgili avukata verilmiş vekaletname ,
s- Bilirkişi incelemesi ,

9 İFLAS ERTELEMENİN ETKİLERİ VE İSTİSNALARI:

İflâs erteleme kararı verilmesi üzerine sermaye şirketi veya kooperatif hakkında yeni haciz ve iflâs takibi yapılamaz ve daha önceden yapılmış olan tüm takipler durur Kanunda İİK mad 179b/I, c:1 maddesinde açıkça belirtilmiş “iflâsın ertelenmesi kararı üzerine, borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamayacağı ve evvelce başlayan takiplerin duracağı” şeklinde açıklama getirilmiştir

İİK mad 179b/II, c:1 maddesi ile yeni takip yasağı ve takiplerin durması konusuna bir istisna getirilmiştir ki; bu maddede “erteleme sırasında taşınır taşınmaz veya ticari işletme rehniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceği ya da başlamış olan takiplere devam edilebileceği” belirtilmiştir Ancak yine de bu maddeye bir kısıtlama getirilerek İİK mad 179b/II, c:1 ile “rehin konusu mallar hakkında muhafaza tedbirleri alınamayacağı, rehinli malların satışının yapılamayacağı” belirtilmiştir Buna rağmen Yargıtay kararında “İİK 179/b/II hükmüne rağmen rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerin tamamen durdurulmasına karar verilemeyeceğini” belirtmiştir
Takip yasağı hakkında getirilen ikinci istisna da İİK’nın 206 mad 1 sırasında yazılı alacaklar için haciz yolu ile takip yapılabilir şeklindedir (İİK mad 179b/ III) Buna göre işçi ve nafaka alacakları için haciz yapılabilecektir

Kanunda erteleme süresi içinde sadece takip açılamayacağından söz edildiğinden erteleme süresi içinde borçluya karşı iflâs davası dışında diğer davalar açılabilir fakat bunların sonucunda alınacak ilamlar takibe konulamaz

Buradan anlaşılacağı gibi hakkında iflâs erteleme kararı verilen sermaye şirketi veya kooperatif bu süre içerisinde bahsettiğimiz imtiyazlı alacaklar dışında korumaya alınarak ticari faaliyetine devamı sağlanır, malvarlığı muhafaza altına alınarak ticari faaliyetlerine devam etmesi ve maddi durumunu düzeltmesi için kendine bir hareket imkanı verilmiş olunur
İflasın ertelenmesi İİK 179Md gereği, bir sermaye şirketi veya kooperatifi idare etmesinde görevli kişiler veya bir alacaklı tarafından borca batıklık sebebiyle iflasın talep edilmiş olması halinde yine aynı kişilerce şirketin mali durumunun iyileştirme ihtimalinin bulunduğu durumlarda iflasın önlenmesi amacıyla talep edilebilecek geçici hukuki bir korumadır İflasın ertelenmesi iyileştirmeye zemin hazırlayan geçici hukuki bir imkândır

10 BORCA BATIKLIK:

101 Borca Batıklık (Ara) Bilançosu Hazırlanması:

Şirketin aciz halinde bulunduğu şüphesini uyandıran emareler varsa yönetim kurulu aktiflerin satış fiyatlarını esas alarak bir ara bilanço hazırlamalıdır (TTK m 324/2) Şirketin borca batık olduğu yönünde emareler varsa ara bilanço hazırlama mecburiyeti evleviyetle vardır Aciz hali veya borca batıklık şüphesi üzerine aktiflerin satış fiyatları esas alınarak hazırlanan ara bilanço şirketin mali durumunun bozuk olmadığını gösterirse alınacak bir yasal tedbir yoktur Ara bilanço sermayenin kısmen kaybedildiğini gösterirse TTK m 324’de belirlenen tedbirler şirket bünyesi içinde alınacaktır Buna karşılık ara bilanço şirketin borca batık olduğunu gösteriyorsa, durum derhal mahkemeye bildirilecektir
102 Borca Batıklık Mahkeme Tarafından Re’sen Araştırılmalıdır:

Mahkeme yalnız şirketin borca batıklık bildirimine dayanarak iflas veya erteleme kararı veremez Davacının bu iddiasının, mahkeme tarafından yapılacak araştırma ve tespitle doğrulanması gerekir Mahkeme, ortaklığın gerçekten borca batık olup olmadığını re’sen araştırmak zorundadır Ancak şirket, borca batık olduğunu gösteren tüm belgeleri mahkemeye sunmalıdır Bununla birlikte re’sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu davalarda mahkeme tarafların gösterdiği delillerle bağlı değildir; bir vakıanın ispatı için gerekli olan tüm delillere başvurabilir

Yargıtay 19 HD İsabetli olarak, borca batıklık bildiriminin mahkeme tarafından re’sen araştırılacağı ve bu şekilde borca batıklığın tespit edilmesi halinde iflas veya iflasın ertelenmesine karar verilmesi gerektiği görüşündedir

“…Anonim şirketin borca batıklık bildirimi üzerine mahkemece bu durumun varlığı resen araştırılacaktır” (19 HD, 952002, 1462 E, 3539 K ; 19 HD, 1463 E, 3540 K; 19 HD, 30122004, 7170 E, 13440 K ; 19 HD, 30122004, 5733 E, 13437 K ; 19 HD, 642007, 2127 E, 3464 K ; 19 HD, 30122004, 7170 E, 13440 K)

“…bildirim üzerine mahkeme borca batıklık yönünden bilirkişi incelemesi yapıp sonuca göre bir karar vermelidir Bilirkişi incelemesi yapılmadan borca batıklık halinin varlığı sabit kabul edilerek iflasa karar verilemez” (19 HD, 7122006, 8204 E, 11659 K)

“…şirketin ibraz ettiği bilanço borca batıklık yönünden yeterli kabul edilemez Bu durumda borca batıklık iddiasının yerinde olup olmadığı konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınması gerekir” (19 HD 2811999, 7440 E, 232 K; 19 HD, 30122004, 7170 E, 13440 K)

103 Borca Batıklığın Tespiti Bilirkişi Marifetiyle Yapılır
Yargıtay, borca batıklığın tespitinin, özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi tarafından yapılması gerektiği, diğer ifadeyle hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile yapılamayacağı görüşündedir

“…Borca batıklık bildirimi üzerine borca batıklık durumunun ve mali durumun iyileştirilmesinin mümkün olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yapılmalıdır
Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümü mümkün olan konularda bilirkişi dinlenemez (HUMK m 275) Ancak çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren uyuşmazlıkta mahkemenin, bilirkişinin oy ve görüsünü alması gerekir

Borca batıklık durumunun varlığı ve mali durumun iyileştirilmesi ümidinin bulunup bulunmadığı özel ve teknik bir bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda uzman bilirkişinin oy ve görüşü alınmalıdır


HUMK'nun 286 maddesi uyarınca bilirkişinin oy ve görüsü hakimi bağlamazsa da bu tür hallerde hakimin bilirkişi yerine geçerek olayı çözmesi usule uygun düşmez” (HGK, 14112007, 19-824 E, 839 K ; 19HD, 14122006, 8111 E, 12008 K ; 19 HD, 1032005, 13373 E, 2443 K ; 19 HD, 1472005, 4782 E, 7979 K; 19 HD 1032005, 2004/13373 E, 2005/2443 K; 19 HD 1461993, 1481 E, 4326 K ; 19 HD 662008, 4622 E, 6294 K)

104 Borca Batıklığın Kesin Olarak Tespit Edilmesi Gerekir:

Yargıtay, borca batıklığın tespiti konusunda kesin ispat aramakta ve en ufak bir tereddüt halinde yerel mahkeme kararlarını bozmaktadır Borca batıklık iflas sebebi ve ertelemenin ön şartı olduğu için bu konuda Yargıtay’ın gerek re’sen araştırma gerekse kesin ispat ilkelerini kabul etmesi, konuyla ilgili yasal düzenlemelerin amacına tamamen uygundur Çünkü, borca batıklık kesin olarak tespit edilmedikçe şirket hakkında ne iflas ne de ertemle kararı verilebilir
“…Mahkemece erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olmadığı kabul edilerek talep reddedilmiş ise de borca batıklık yönünden yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir Bilirkişi Kurulu'nun10072007 tarihli raporunda şirketin borca batık durumda olmadığı, ancak davacı şirketin yasal yükümlülükleriyle ilgili islemiş gecikme zammı ve faiz tutarlarının ve banka borçlarına ilişkin takip sürecinde işlemiş faiz ve eklerinin davacı şirketin bilançosuna yansımadığını, 31072007 tarihi itibariyle mevcut şirket aktiflerinin toplam borçları karşılamaktan uzak olduğu belirtilmiştir Bilirkişi Kurulu'nun bu raporu borca batıklığın tespiti yönünden net ve açık değildir

Davacı vekili, bilirkişi raporuna borca batıklık ve iyileştirme yönünden itiraz etmiştir Kayyum Heyeti'nin 21042008 tarihli raporunda, şirketin borca batık durumda olduğu, borç ödeme yönünden şirketin durumunun kötüye gittiği belirtilmiştir, Mahkemece bu durumda yeni bir Bilirkişi Kurulu'ndan borca batıklık ve iyileştirme yönünden bilirkişi raporu, kayyum raporu ve bilirkişi raporuna davacının ve alacaklıların itirazı da gözetilerek rapor alınmalı ve sonucuna uygun olarak karar verilmelidir” (19 HD, 25122008, 9402 E, 12444 K)

105 Borca Batıklığın Tespitinde Tüm Aktiflerin Rayiç Değeri Dikkate Alınır:

Borca batıklık bilançosu hazırlanırken şirketin tüm aktiflerinin satış fiyatları üzerinden bilançoya geçirilmesi gerekir Satış fiyatları, bilanço tarihi itibariyle aktiflerin rayiç fiyatını ifade eder

Yargıtay 19 HD, isabetli olarak, iflasın ertelenmesi talebinde bulunan şirketlerin öncelikle borca batık olduğunun tespiti gerektiğini ve borca batıklığın tespitinde tüm aktiflerin rayiç değerleri veya piyasadaki satış fiyatları üzerinden dikkate alınması gerektiğini, bunun da özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden borca batıklığın mutlaka uzman bilirkişiler vasıtasıyla tespit edilmesi gerektiğini kabul etmektedir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla