Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Peygamberler Kavimlerin Helakı ve Günümüz

Eski 08-03-2014   #2
pavlov
Varsayılan

Cevap : Peygamberler Kavimlerin Helakı ve Günümüz



2001-2023 DÖNEMİ VE HİKMETLERİ
· Yeryüzünde savaş, tanrının ruhuyla şeytanın ruhu arasında gerçekleşmektedir İnsanın bedeni bunun merkezidir Bu ayrım insanlar üzerinde savaşı isteyenler ve barışı isteyenler olarak gerçekleşir Bunun da ardında kötülük severler ve iyilik severler vardır
· Işığın doğruluğun ve düzenin tanrısı olan Allah; karanlığın yalanın ve kaosun sahibi şeytanı yenik düşürecek
· İyiler ile kötülerin mücadelesi doruk noktaya ulaştı Etkili bir mücadele olacak Dünyayı iyiler düzeltirken kötülerde bu değişimin içinde olacaklar ve mücadelelerini arttıracaklar Sırf azgın dünyacılar ile sırf ahiret için iyiciler mücadele edecek
· Zenginlerin yönettiği dünyadan çok halkın yönettiği dünya da huzur olur Yeryüzünde para sistemi, karanlık güçlerin elinden gidecekİnsanlar yeni dünya düzeninden memnun kalalacaklar
· Karanlığa karşı bu amansız savaşta, Göklerin Orduları safında olmak için bu yolu seçen her beşer varlığı, kendi payına düşeni kadarını yapmakla yükümlüdür Ahiret yolunda olanların zaferi daimi sürecek küresel esenliği getirecektir Bu yolda ancak; yükselten yükselir ve kurtaran kurtarılır Sizlere aktardığımız bilgiyi sizler de çevrenizdekilere aktarınız ve kalenderlik ve alçak gönüllülük ile bilgeliği öğretiniz Sirius misyonu, İlahi Plan ve programa bağlı olarak bir Semavi Vazife içerisindedir Ve İlahi hiyerarşi’ye hizmet ederek bir hizmeti yerine getirmektedir ve bu yüzden tüm çalışmaları bir disipline bağlıdır Böylece sizler de bu Semavi Disipline bağlı olarak aldığınız bilgi ve bilgelik ışığını benliğinize sindirip sonra ışık neşredici olunuz Karanlık böyle yok edilecek ve şeytan böyle yenilecektir
· Yeryüzünde kötü işler tasarlayanlar temizlendiğinde dünyanın karanlıktan nasıl aydınlığa çıktığını göreceksiniz Yeryüzü artık kaygısız, güzel barış dolu bir yer olacak
· Irkçılık, dincilik ve mezhepçilik varolma mücadelesi verirken kötülükten nemalanan birtakım merkezler agresif tavırlar sergilese de yok oluşlarının önüne geçemeyecekler Batılın yıkılışını kimse durduramayacak
· Onlara baktığımızda başarılı iş adamlarımızın her hangi birinden farklı görünmüyorlardı ama açgözlülüğün tahakkümüne girmişlerdi ve servet edinme metotlarında vicdansızdılar Kalpleri sevgiden tamamıyla yoksundu İhtiyaç içerisinde olanlar için hiçbir şefkat duygusu taşımıyorlardı Tüm düşünceleri kendilerine ve servet biriktirmeye yönelikti Yeryüzüne baktığımızda bunlara benzeyen kişilerin son derece faal olduklarını görüyoruz Bunların çoğu özel hayatta yer alırlar ve hepsi resmi statü sahibi değildirler
· Kötüler tarafından kullanılan başlıca silah “kargaşa, bozgunculuk, kurumlaşmış güvence yoksunluğu ve bunun sonucunda ortaya çıkan korkudur”…uluslar arası düşünme tarzının tüm ritminin değiştirilmesi gerekir ki bu da yavaş ve zahmetli bir iş demektir; her ülkedeki kargaşa ile tereddüt(ortamından) sorumlu olan kötü kişiler, yerlerini giderek7 Işının ritmi ile işbirliği halinde çalışabilen böylece “düzenli güzellik” oluşturabilen kişilere terk etmek zorundadırlar
· Bu dünya afetlere yol açabilecek bir karışıklığın eşiğine gelmiş bulunmaktadır Bununla ilgili bütün “aşağı güçler” son kozlarını oynamaktadırlar Bunlara bizden pek çok beşeri de ekleyebiliriz Herhangi birinizin uyanmakta olan spritüel bedeninin ilerlemesini geciktirmek için aşağı güçler her türlü çareye başvuracaklardır Burada bir varlığın başka bir varlığın evrimini çekememesi söz konusudur Her ikisi de aynı devrelerden geçmiştir, fakat biri kendi isteği ile yavaşlamış ve diğerine göre geri seviyede kalmıştır
· Şimdiki kâinatımız, bir semavi üstadın dediği gibi; “bir ahlak kâinatıdır” bu kozmik evrim merhalesinin en belirgin özelliği ise, “ikili sistem” vasfını taşımasındadır İkili sitem esas olarak karanlık ve aydınlık sabiteleri üzerine kurulmuş olup, bunların her birine ait olan sonsuz hususların yani karşılıklı zıtların dengesi üre işleyen bir mekanizmadır Bu kâinata giren bir varlık önce karanlığın yolunda dermanı kalmayıncaya değin yürür ve sonunda ışık yolunu seçmek ve yolda yürümek özlemi ile tekrar canlanır, ışığı bulur kendini ışıtır ve bunun da uzun yolunu yürüyecek bir üst kâinata doğru ilerler Ve bir zoru sınanma ile bir üst kâinata geçer En önemli mesele karanlık ile yoğrulan benliğin, artık karanlığa ait her türü bağlarından arındırılması ve ışık bağları ile benliğin ışığa doğru çekilişini sağlayacak bir cehit ve faaliyet içerisine girilmesidir Bu olgu bu kâinatın her beşer varlığı için mukadderdir, er veya geç de olsa…
· Yeryüzü nice zamanlardır karanlığın hüküm sürdüğü ve kâinatın nice sürgünlerine yuva durumunda bir gezegen olmuştur Fakat artık kâinat içerisinde, Tanrısal Işık neşredecek olan bir kurtarılmış gezegen haline getirilecektir Yeryüzünde ışık insanların çoğalması yeryüzünün giderek ışıyan ve en sonunda ışıklar saçan bir küre olmasına yol açacaktır Bu görkemli olayda, bir Tanrı amelesi olmak kadar yüksek bir başka ey olamaz Işık neşretmek için öncelikle ışığın bilgi ve bilgeliğini benliğe sindirmek ve yerleştirmek gerekmektedir Kişiliğin bünyesinde yanar halde kalacak olan bilgi ve bilgelik ateşi, Tanrısal Işık e Bilginin alıp-aktırıcılığını sağlayacaktır Sizlere bir disiplin plan ve program içerisinde aktardığımız semavi bilgi ve Bilgelikleri kalenderce edindiniz ve onları benliğinize yerleştirip ışık yayınız yani bilgi ve bilgelik öğretmenliği yapınız Kişi fakat bildiği kadar olgun olduğunu bilerek, sürekli bilgi edinmeli ve olgunluğunu yeterli görmeyerek kendini bilme yolunda sürekli ilerletmeli ve çevresine de böyle öğretmelidir İnsanlar için en tehlikeli kişiler, yarım bilgi ile öğretmenlik yapmaya kalkanlardır Bunların yıllardır süren şarlatanlıkları ile nice insanlar yanıltılmış, aldatılmış ve özellikle spritüel konulara karşı polarize edilmişlerdir Bu yüzden sürekli bilgi ve bilgeliğimizi geliştirerek, böylece doğru yolun öğretmeni olunuz
· İnsan neyi çok severse dini odur Parayı zenginliği isteyen dünya hayatını istiyordur Dünyayı isteyen haksızlık eder ve zulmü tercih eder İnanan ahireti tercih eder, hedefi dünya malı olmaz Dünyaya sırtını döner Ve o insanı faydalı ve sağduyulu görürsünüz Açgözlülükle kazanmak isteyenlerin insanlığa nasıl zulmettiğini tarihin her döneminde gördük Bu dünya hayatını ölümlü olduğuna ve geçiciliğine inananlar neyin mücadelesini verecektir Ne dünyaya sahip olmak için kötülüğe başvurur ne de silahlanır Yaşayacak kadarına razı olan fazlasında gözü olmaz İlk hayat olan dünya hayatına aldanmayan Öldükten sonra dirilmeye inanmıştır ve Allah’a inanmıştır Böyle anlayıştaki insan hoşgörülüdür, paylaşımcıdır Dünya hayatına sırt çevirdiği için faydalı bir insandır İnsanlığa zararsızdır Ahireti tercih ettiği için imana sahiptir
· Yeryüzünde sırf menfaatlerini düşünenler dünyayı kötü hale getirdi Kardeşlikleri, akrabalıkları bozan ve düşmanlığı yayan en temel öğe dünya menfaatleridir Mal,mülk için kardeşlik bozuldu Toprak, tarla arsaya sahiplenenler insanlığa zarar verdi Devletler arasında savaşlar çıktı
· Yeryüzünde batıl yolda iki tür grup vardır Birisi dinsizliği tanrı karşıtlığını seçmiş olan gog soyudur Bu millet dünya hayatını tercih etmiş, ahireti reddetmiş, açgözlülük haksızlık ve zulüm ile dünyaya sahip olmayı isteyen millettir Arzularının köle olmuş bu millet tüm günahları hak saymıştır Bu millet her ülkede ve şehirde yeryüzüne yayılmış olarak vardır Herkes çevresinde bu tipleri görür Diğeri menfaatleri için dünya malına sahiplenen Magog soyudur Irkçılık üzerinden topraklara ve devletlere sahiplenmiş halklarını ezen vesayetçi ve saltanat süren azınlık milletlerdir Yönetimlere sahip tekelci ve baskıcıdırlar Bu iki milleti dünyanın her yerinde görürsünüz Aynı amaçlarda din düşmanlığı yapan kardeş iki millet gog ve magogdur Bu gog magog soyu batıldır ama aynı safta yer almaktadırlar Ve diğer cephede inanan mazlum halklar vardır Hak yoldaki halklar ile gog magog bileşkesinin çekişmesi tarih boyunca vardı Günümüzde bunların çatışmasını rahatça görmekteyiz
· İnsanları sevenlerle insanların karşısında olan zihniyet yeryüzünde mücadele etti Dünya için insanlara savaş açanlar Tanrıyı karşılarına aldı
· Dünya malına aldanan doğru yoldan ayrılır Bu menfaat iki erkek kardeşi birbirine düşürdü Ailede menfaatinin düşünen sevgiye ve kardeşliğe zarar verir Aile bağlarının çıkar derdiyle koptuğuna şahit olmuşsunuzdur
· Elbette ihtiyaç ve geçim için çalışılacak ama bu dünya hedef olmayacak Hedef dünya ve içindekiler olunca şeytanın anlayışına tabi olunurŞeytanın dini seçilmiş olur
· Dünya için kazananın kazancı pul olur Varlık içinde yokluk yaşar Kazancında bereket olmaz Dünyacı sürekli doyumsuz olur Bitmek bilmeyen istekleri vardır Arzu ve istekleri sürekli artar
· Dünyaya egemen olmayı istemek topraklara, hazinelere, yönetimlere egemen olmayı istemektir Dünya için hükmetme ve üstünlük kurma çabasında olanlar menfaatlerini kişisel ve ulusal çıkarlarını düşünürler Bu anlayış yerine keşke tüm insanlığın çıkarlarını düşünselerdi barışı isterlerdi Dünyada bir ulusun, bir ülkenin veya bir kesimin çıkarlarını düşünmek düşmanlığı ve savaşı mecbur kılmaktadır Nimetlere sahip olmayı istemek, menfaat dinini yayan şeytanın işidir
· Dünya için çalışan ve herşeye sahip olmayı isteyen anlayış iblis’in oluşturduğu canavar bir anlayıştır Canavar, dünyaya sahip olmak için insanlara saldırıyordu
· İnsanlara hizmet eden, ahiret için çalışan, adaleti ve barışı sağlayan iyiliği ögütleyip kötülükten sakındıran insan cennetliktir
· İlk hayatı sevmenin, sahip olmanın ve istemenin verdiği hırsla insanlar doğru yoldan çıkarlar Maddeciler insanlara zarar vermiştir
· İnsanlar rahat yaşama arzusuyla hareket ettiğinde çevresine ve insanlara zarar vermektedir Lüks yaşama hırsla sahip olayım diyenler insanlara zulüm etmektedir İnsanoğlunu araçların köleliğinden kurtarmak, araçları insanlara hizmetkar etmek zorundayız Aksi takdirde dünya üzerinde adaletsizlik büyürken, zulüm her geçen gün irtifa kazanacak, felaketler çoğalacaktır Bütün bunlara karşı insanın körlüğü ve sağırlığı da artacaktır İnsanlar, yeryüzünde neler olduğunu anlamalıdır artık
· Zukarneyn peygamber insanları ikiye ayırır Savaşı isteyenler ve barışı isteyenler diye Savaşı isteyenler dünya mücadelesi veren inançsızlardır Barışı isteyenler Allah’ı ve ahireti isteyen inananlardır Menfaat derdinde deyilerdir Savaşçılar kişisel ve ulussal menfaat amaçlarken barışçıllar külliyen insanların menfaatini amaçlamaktadırlar Savaşçılar katliam ve geçici kısa menfaat elde ederken Barışçılar insanlık için uzun ve ebedi menfaatler sağlarlar Savaşçılar vesayeti, parçanın hükmetmesini isterken insanlığın büyük çoğunluğuna zulüm getirir Barışçılar, insanlığa hizmet edilmesini ve insanlığın bütününün korunmasını istemiştir
· Açgözlülük çok kötüdür Yeryüzünde inançsızların kapıldığı bir hastalıktır Ulus ulusa karşı, ırk ırka karşı savaşır Nedeni dünyaya sahip olmak dünya için çalışmaktır Ahireti reddetmek daima açgözlülük yaşatır Güçlü olan zayıf olanın malını gasbeder Zayıfların özgürlükleri yaşam hakları kısıtlanır Böyle bir dünya ortamında korku ve mücadele mevcuttur Bu durumda daima güçlüler zayıfı ezer Ve ‘orman kanunu’ insanlar ın kuralı olur
· Çok kazanan her şeye sahip olmak istedi Yönetimi sahiplendi ve vesayeti oluşturdu Açgözlülükle daha çok kazanmak istedi Bu nedenle insanlar paylaşmalıdır Paylaşmayan insanlığa zarar verir Bu nedenle zekat vardır Tüm dinlerde paylaşmak ana esastır Zekat, insanlık terörünü engeller Sürekli kazanan doymaz daha çok ister ve istedikçe insanlara ve insanlığa zarar verir Tarih ve günümüzdeki son devir bize bu gerçeği yine göstermiştir Tüm dinlerdeki paylaşın ve dünyanın ardına düşmeyin emri çok isabetliydi
· Allah yeryüzünde bir düzen olmasını ister Bu düzen için kimilerini işveren kimilerini işçi kimilerini yönetici kimilerini yönetilen yapar Dilediğine malı fazla verir dilediğine az verir ama bir kural koymuş Ve demiş ki çok kazanan paylaşacak, az kazanan sabredecek demiş Ama çok kazanan iyice açgözlülük etmiş fakirin lokmasına da göz dikmiş Kaos üzerinden kazanır olmuşlar Allah böyle yaparak insanların aralarına sevgi ve yakınlaşma koymayı arzularken şeytan bu farklılığı düşmanlık olarak göstermeye çalışmıştır
· Yeryüzünde iki tip sermaye sahipleri vardır Dünyayı seçmiş, haksızlığı yol edinmiş, kötü yollardan kazananlar Diğeri ise Allah’a inanmış, ahreti seçmiş, iyi yola kazanlar Bunlar temiz kazanırlar, helalinden haksızlık etmeden kazanırlar Hizmeti seçmişlerdir ve insanlığa faydalıdırlar Dünyada bu iki tip sermaye sahipleri vardır Açgözlü zarar veren dünyacılar kendilerinin hak yolda olduğunu iddia ederken diğerlerin batıl yoldan kazandığını iddia ederler Kendilerini doğru görürken karşıyı suçlu görürler
· Başkalarının kaybı sayesinde kazanç sağlıyorlardı Bu azınlık, zenginlik ve aşırı bolluk içerisinde yaşarken, çoğunluğun nasibi yoksulluk oluyordu Yüzyılladır, dünyadaki durum da bu olagelmiştir Çoğunluk için yoksulluk küçük bir azınlık için ise zenginlik söz konusudur Bu durum doğal yaşam biçimi olarak kabul edilmiştir
· Tanrının nimetleri herkes için yeterliydi İnsanlar ne paylaşmayı ne de kardeşliği öğrenebildiler Yoksulluk ve aşırı zenginlik adil olmayan bir düzenin sonucudur
· Siyasetle din iç içedir Din ile siyaseti birbirine karıştırmayın diyenler dinsizlikle yönetilmeyi istemektedirler Dinsizlikle yönetilmek yasasızlık, suçlar, yolsuzluk, haksızlık ve kaos demektir Dünyada daima inananların ve inanmayanların birbirine olan mücadelesi ve siyaseti hep devam edegelmiştir Dini siyasete karıştırmayın diyenler dinsizlik dinini kullananlardırDin düşmanlığı yaparak siyaset yapanlar mazlumlara ve halklara zarar vermektedirler
· İyi ve ahlaklı kişiler dünyada hoşlanılmazdı Çünkü onlar fedakar olmayı ögütlerlerdi Bu durum insanlığın çıkarına uygundurAma dünyacılar için fedakar olmak çok zordur Olamazlar çünkü sadece dünyaya inanırlar
· Dünyayı isteyenler ahireti isteyenleri tehdit olarak görürdü Maddeci ve dünyacı bir hayat felsefesine sahip olduklarından tanrıya inanan ahiretçileri batıl yolda sayarlar ve akıldan mantıktan yoksun derlerdi Bilimi ve akılı göstererek benliğe (şeytana) yani kendilerine güvenirlerdi Oysa inananlar bilimi ve akılı göstererek Tanrıya güvenirlerdi Bilimin tanrıyı gösterdiğini aklın kullanılması gerektiğini tanrının da insanı yönettiğini söylerlerdi
· Toprakları ve devletleri sahiplenenler sadece bu dünya hayatı var dediler Ahireti reddettiklerinden imansız oldular Dünya için her türlü hukuksuzluğu meşru gördüler
· İnsanlığa sahip çıkmayı öğrenemeyenler menfaatin yani açgözlülüğün kurbanı oldu Sömürme niyetinde olan vesayetçiler hükmetti Cehaletle yaşayanlar kendilerine aydın dediler Halk için hizmet edenleri doğruluğu ve adaleti savunan aydınları astılar
· İnsanlığın karşısında olan tüm ideolleri sahiplenenler tanrıya karşı olmuşlardır Dini etnik ve her türlü ayrımcılığı yapanlar tanrıya ve dinine kafa tutmuştur
· Haksız kazancı yol edinmiş olanların hukuksuzluktan kazanma mantığı zamanla etkinliğini kaybedecektir
· Barış süreçlerine karşı olan inançsızlar tüm dünyada kardeşliği baltalamaya çalışırlar ‘Ne kazanacağız’ diyerek çıkar amaçlı düşünenler ‘kardeşlik ve barış anlayışını’ anlayamazlar
· İnsanlığın sorunlarıyla ilgilenecek, insanlara barışı ve esenliği getirecek bir merkez dünyada olmadığı sürece insanlar bozuk düzenden zarar görecektir Savaşlar ve tüm sosyal suçlar yaşanacaktır
· Yeryüzünde yönetimlere insanlığa hizmet eden, doğrucu ve barışçı anlayışlar egemen olacaktır Savaş siyaseti güdenlerin egemenliği yıkılırken barış siyaseti güdenlerin şefkati gelecektir
· Hak ve hukuk insanlar tarafından sahiplenilirken sömürgeci vesayet egemenliği bir bir eriyecektir Tüm yönetimlere tanrının egemenliği yavaş yavaş hakim olacaktır
· Baronların, büyük para sahiplerinin ve yeryüzünün hazinelerine sahip olanların yönetmesi zamanla bitecektir Paranın ve güçlü olmanın egemenliği değer kaybederken insani değerlere sahip çıkan doğrucu ve barışçı eşitlikçi yönetimler değer bulmaya başlamıştır
· İnançsızların felsefesi ve egemenliği birden değil zamanla etkinliğini yitirecektir
· Halkların mazlumların sermayesi birleşecek Doğruluk yeryüzüne egemen olurken ortak kazanç ve paylaşımcılık artacaktır
· Bilim ve akıl, din yerine konularak hem dini hem de bilimi karşı karşıya getirmeye çalıştılar Din, bilim ve akıl ile ilerler ve yaşanır İnançsızlar dini, bilim ve akıldan uzaklaştırarak Akıl ve bilime sahip çıkmıştır İnananlar da inanmayanlar da aslında akıl ve bilime sahip çıkmıştır Ancak sadece maddeyi kabul etmek maddi dünyanın gerçeklerini savunmak maddeciliği ve dinsizliği doğurmuştur
· Biz her zaman doğruyuz diyenler doğru yoldan sapanlardır Hak değişkendir ardından gitmeyeni düşürür
· Sınırsız özgürlüğü tercih edenler insanlığa zarar vermiştir Tüm bunların kökeninde arzularına dur diyememek vardır Hevesine dur diyememenin devamında haksızlık, başkasının malına göz dikme, insan öldürmek, zina vardır
· Maddeci ve çıkarcı felsefe temiz kazancı reddetmektedir Bu nedenle barışı sevmez, onlara barışa gelin dendiğinde neyin karşılığında barış yapalım bu bize ne kazandırırki derler
· İnsanlar gerçek bir dine, bir yaratıcıya ibadet etmek istemişlerdir Sadece ondan dilemeyi ve onun için bir şeyler yapmayı istemişlerdir Gerçek dinin gördükleri halde mahalle baskısından dolayı yaşayamamışlardır
· Barış koşulsuz sevmektir Olumsuz düşünmemektir Ve hoşgörülü olmaktır Merhametle bakmaktır
· Sınırsız özgürlük zannedilenin tersine büyük bir fitnedir Bütünün haklarına zarar verir Ve düzeni bozar İnsanın herşeyi yapması doğru değildir Yasalar insanlık için en gerekli şarttır
· Zekat yeryüzünde düzeni sağlayacak tek kuraldır Kişisel gelirlerin çok artmasını yasalarla engellemek doğru olacaktır Bir daha vesayetin ve büyük hırsların oluşmaması için fazla kazancın paylaşılması sağlanmalıdır Yoksa insanla yine öldürülmeye başlayacaktır İnsanoğlu gerçekleri görünce bir süre bu zekata bağlı kalmıştır Ama tarih sürekli bir zaman sonra insanların yoldan yine saptığını göstermiştir
· Hangi “inançtan” olursa olsun, hiç kimsenin ‘Öteki inanca’ yönelik olumsuz düşünmemesi gerekiyor Eğer dünya için savaşmıyorlarsa Allah’tan başkasına kulluk etmiyorlar demektir İnsan haklarını ve toplum düzenini koruyan her din doğru dindir Hepsi de bir Allah’a çıkar
· ‘Allah’ın nuru’ gerçeğin ortaya çıkmasıdır Doğru ve insanlık adına olması gereken birgi ve faaliyetlerdir Bu nur insanlığa hizmet eden güçtür Bu güç doğruluk sancağıyla ilerler ve adalet kılıcını kullanır
· Dünya malı imanı bozmaktadır Mal kime verilirse korksun Dünyada zengin olan ahrette fakir olur
· İnsan rızkından olacağından dolayı hakkı reddetti Elinin altındaki tehdit gördüğü kimselere zulmetti Şefkat kanadını açmadı Üstünlük kibrinden dolayı insan yalana başvurur Ve yalanın ardı arkası kesilmez İşte şeytan’ın kuru inadı da buradan gelirBir yalan söyledi mi ardı arkası kesilmez Haklı olma ve üstün gelme arzusu suça ve günaha götürür
· Sadece kendi ceplerini düşünenlerin zihniyeti devletin yönetim gücüne sahip olunca halkına zulmettidünyanın her yerinde çoğunlukt halk alt tabaka orta sınıf mazlum halklardır Yönetimlere yerleşmiş olan sömürgeci vesayet tabakası yolsuzluk yaptı ve gelirleri paylaştılar Çogunluk mazlum halkların sırtından geçindiler Onların kazançlarını sömürdüler vergilerini aldılar Ülkelerinin büyümesini mazlum halkların yaşam standardı yükselmesin diye istemediler Mazlumlar üzerinden beslendiklerinden mazlumların gelişimini tehdit gördüler
· Küresel sermayeyi ve özelleşmeyi reddedenler saltanatlarını kaybetmekten korktular Serbest piyasaya, adil ekonomiye, rekabet gücüne savaş açanlar kolayca halkı sömürememekten korktular
· Her ülkede ayrımcılık, ırkçılık veya zümrecilik halklara büyük sıkıntı yaşattı Dün milliyetçiliği yaparak düşmanlığı oluşturanlar bugün yine aynı milliyetçilik ile savaşa devam diyorlar Düşmanlık ve savaş isteyerek şeytanın yolunu savunmaya kalkıyorlarDüşmanlığın ve terörün bitmesini istemiyorlar Terörden medet umanlar varlıklarını sürdürmek için düşmanlığın sürmesine ve şehitlerin gelmesini istiyorlar
· Küresel hukuksuzluğu adil düzen olarak görenler tam bir kafirlik sergilediler Adil düzeni şaşkınlıkla karşılayanlar kalplerinin ne denli bozuk olduğunu göstermektedir
· Kötüler bir zamanlar halkı aldatarak yönettiklerinden destek gördüklerini zannetmişlerdi Şimdi kendilerini çoğunluk halk zannetmektedirler Adil olduklarını sanırlar Sevgiyi ve evrensel değerleri savunduklarını iddia edecek kadar şaşkındırlar Doğruları, sevgiyi ve kardeşliği savunan birisi geldiğinde reddediyorlar
· Yüzyıllardır kötüler iyilerle savaştılar İyiler zarar verme ve öldürme taraftarı olmadığından dünyada yenik düşerler Kötüler ise kirli planlar ve öldürücü silahlarla yok etme mücadelesine girerler kötüler iyilerle her yerde sürekli savaştılar Dünya çok karışık ve karmaşık bir hale gelmişti Sonunda iyileri yok etme birlikteliğine erişen kötüler tanrı’nın yeryüzüne müdahalesiyle karşılaştılar
· Yeryüzü 1965-2010 yıllarında karanlığın son demine girdi Yeryüzünü kötülükler kaplamıştı Uyuşturucu, insan ticareti, rüşvet, intiharlar, kayıp insanlar, kadın ticareti, cinayetler, hırsızlık, gasp gibi tüm suçlar yeryüzünde en doruk noktaya ulaşmıştı Bir tarafta açlıktan ölen sefil insanlar diğer tarafta lüks içinde yaşayan sefacılar
· Dünyada iki tip zihniyet var Birincisi sermaye sahipleri diğeri yönetim Sermaye sahiplerinin tek amacı kazanmaktır Nasıl kazandığı veya kazanırkenki sorunlar ikinci planda yer almaktadır Yönetim de insanlığın korunmasını sağlayan zihniyettir Yöneticiler insanlığın çıkarlarını korurlar Yasama yürütme ve yargı yönetim gurubunda yer alır
· Sömürücü yönetimler halkı soydular, yolsuzluk yaptılar, insanlara kıydılar Gayrimeşru tüm yolları kullandılar
· Var oluş mücadelesi veren ırkçılık, barışla yok oluşuna öfkelenmektedir ve şiddet istemektedir
· Aydın dedikleri varlıklı insanlar asıl sömüren ve zulmü yapan suçlulardı
· Fanatik taraftarlığı yapmak yerine doğruluk taraftarlığını yapsalardı dünya daha adil olurdu Tarafgirlik hukuksuzluğu getirdi Kör olmayı sağladı Haksızlığı ve kuru inadı getirdi Mantıksızlığı ortaya çıkardı
· Fikirlerin hakim olduğu yerde şiddet olmaz Şiddet, acizlerin işidir Şiddet, mücadele azminin, mücadele ruhunun bittiği yerde başlar Şiddet hiçbir zaman çözüm olmadı olmayacak Söyleyecek sözü olmayanlar, verilecek bir mücadelesi olmayanlar şiddete başvururlar Konuşacak birikimi, tartışacak yeteneği, bir mücadele geleneği olmayanlar şiddete başvururlar’‘ dedi
· 2012 kutsal bir başlangıcın ilk yılı olacak Ve Türkiye bütün bu bilimsel açılımın merkezi ve yürütücüsü olacak Türk insanı eğitilerek dünyayı yönetecek ve yönlendirecek vasıflara ulaşacak İnsanlık medeniyet görecek İnsan olmanın haklı gururunu yaşayacak Yüce Allahın kadına verdiği rol açıklık kazanacak
· Zamanın uzamsal algısına, toplumsal evrimleşmenin gerçekleştirdiği yeni esenliğe giderek artan bir farkındalık düzeyi ile sahip olduk Sahip olurken hem toplumsal yaşam değişti ve dönüştü ve hem de zaman algısı sürekli farklı bir değişim ve dönüşüm başkalaşması yaşadı dinden, siyaset ve kültüre değin uygarlığın kapsadığı tüm ontolojik ögeler, giderek daha fazla zamanın hegemonyası içine girdi
· Aldatılmış insanlardan bazıları doğruyu görüp te hakkın ardına düşmek ister Yakınlarından birisi gelip ‘Sakın onlara uymayın Onlar kötü, baskıcı, şiddetçi, yozlaşmış ve özgürlükleri kısıtlarlar Babalarınızın yoluna uyun diyerek onları doğru yoldan saptırırlar
· Zekat iblis’in yedi kudretinden ikisini parçalar Bunlar tembellik ve açgözlülüktür Zekat meselesi insanların önemli bir görevi gibi olmazsa insanlık yeni vesayeti kuracaktır Halkın ortaklığı ile büyük yatırımlar yapılmalıdır Çok kazanan mutlaka paylaşmalıdır Geleceği bozacak tek şey sahip olma, yönetme hevesinde olanların dünya için koşturmasıyla yeni vesayet doğacaktır
· Dünyanın iletişim araçlarıyla küresel bir köy haline geldi Komşuların birbirlerine kilometrelerce uzaklaştığı, düşmanlık beslediği, ayrımcılık ettiği bir dünya istemiyoruz Konuşun kaynaşın beraber olun Hepimiz aynı dünya gemisindeyiz Bir varlık kendi türüne bu kadar düşman olabilir mi Ey insanlar, aklınızı başınıza alın ve tanrıya asi olmayın
· Her insan kendini inanan olarak görür ve doğru yolda sanır Bozguncular da kendilerini tanrının dinini savunduklarını sanarlar Her insanın kendince bir ibadet şekli olmuştur İnsanlar iyilik için farklı bir yol tutturmuştur Önemli olan kendi gibi düşünmeyenlere de sırf insan olduğu için ayrım gözetmeksizin yardım e tmektir
· Temiz ticaret ve helal kazanç inananlar sayesinde dünyada yürüdü Dünyanın çarkı bu insanlar sayesinde döndü Yoksa savaş, silah ve kaos üzerinden kazanlar ile değil Sömürge ve ölümler üzerinden kazanalar batıl bir yol seçmişlerdi Ve inanan mazlumlar bu egemen kaoscu yapı altında ezilse de varlığını temiz kazanarak sürdürebilmişti Aslında sistemin ayakta kalmasını da bu insanların çabası sağlıyordu Ama kimse bunun farkında değildi
· Nükleer silahlar geçmişin köhne araçları Prensipte nükleer silahlara karşı olmak her inanana farzdır Sadece inançsızlar kitle imha silahlarına sıcak bakabilir Ve başkalarında olmasına tahammül edemez
· Maddeci yaşamın tutsaklığından nice kişi kurtarılabilirse ve onlar ışığı yoluna çekilirse semavi ışık öylesine giderek çoğalacak ve nefsaniyetin ve onun sahip ve hâkimi olan şeytanın yönetimi de o ölçüde yıkıma ve yok oluşa uğrayacaktır Hz İsa’nın dediği gibi “nefsaniyetin perdesi silah zoruyla yırtılamaz ve bu kabuğu bilgiden ve Tanrı sevgisinden başka hiçbir şey izale edemez
· Tüm dinlerde ona yöneltilen Yehova, Allah, Tanrı, yaratıcı baba, erihma rab gibi tüm güzel isimler ona hastır Ve hepsi aynıdır
· Dünyayı isteyenlerin her türlü zevki sefasına karşı ahireti isteyenlerin tutuculuğu vardı Yaşamı seçmiş olanlar ahireti ve dirilişi reddederek inançsızlığı seçtiler Bu nedenle sınırsız özgürlük ve arzularına tutkunluk ederlerdi Böylece yeryüzünde suç işlenmesine, zulme zemin hazırlıyorlardı Bu zihniyet tanrıya bağlı ve sadık olan zihniyeti tehlikeli ve zorba görüyorlardı Çünkü inananlar tanrının yasalarına bağlı kalmak ve yasaların uygulanmasını istiyorlardı Dünyada suç oluşturacak inasanların birbirine zarar vereceği yasaları kullanmayı ahireti tercih ettiklerinden istiyorlardı Zina, hırsızlık, haksızlık, aşırı yemek, zekat(paylaşmak), öldürmemek, zarar vermemek gibi yasalara uyularak insanların yaşamda birbirlerine zarar vermemsini istiyorlardı İnançsızlar inananları özgürlüğümüzü kısıtlayacak diye tehdit görürken, inananlar da insanlığa büyük zarar veren ve zulmeden bu inançsız anlayışı bir tehdit olarak görmektedirler Dünya yaşamı ölümlü, geçici ve bir sınav ise mümkün olduğunca yaşama aldanmayarak ve yasalara bağlı kalarak kimsenin hayatına müdahale etmeden haksızlık etmeden bu dünya yaşamını atlatmamız gerekmektedir
· Bir milletin Allah yolunda dirilişini engellemek isteyenler amaçlarına ulaşamazlarÇ ünkü tanrı buna izin vermeyecek
· İnsanlık adına herkes üzerine düşen görevi yapacak İnsanlık için çalışan bir dünya göreceğiz Artık savaş istenmeyecek barış istenecek Bu hava yeryüzüne dalga dalga yayılacak

Alıntı Yaparak Cevapla