Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Hat, Hüsn-i Hat Yazılarının çeşitleri,meşhur Hattatlar

Eski 12-24-2012   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Hat, Hüsn-i Hat Yazılarının çeşitleri,meşhur Hattatlar






8 Rik'a (rikaa) kalemi: Düzlüğü ve yuvarlaklığı değişik, çoğu harfleri bitişiktir Kalem kalınlığı değişebildiği gibi belirli bir haddi de yoktur Gâyet sür'atle yazıldığı, seyyal ve stenoğrafik bir mâhiyette olduğu için harfler, tabîatıyla birbirine bitişiktir Osmanlılar bu yazıya “hatt-ı icâze” de demişlerdir Diğer yazı nev'îleriyle karışmaya son derece elverişli olduğundan birçok yazı çeşidinde rol aldığı görülmektedir

Tevkî ile rik'a kalemleri daha ziyâde sür'atle yazmak içindir Dolayısıyla bunlar amelî bakımından birinci, estetik yönden ikinci ve üçüncü ve hattâ biraz daha geride kalırlar Bu gibi yazılara ince kalemlerde umûmiyetle “Kırma” veya “Hurde” denilmektedir

9 Ta'lik kalemi: Her harfi tedvîrî “yuvarlağımsı” olup düz harfi yoktur Dolayısıyla ma'kilînin tam aksi durumundadır Ta'lik kaleminin kalınlığı sülüs kalemi kadar olup, “Meşk Kalemi” diye mârûftur

Celisine, yâni kalınına “kamış kalem” ismi verilmiştir Ta'lik'e, Acem yazısı da denilmektedirİncesine “hâfî” veya “ince ta'lik” yahut “hurde ta'lik”; kalınlarına da “celi ta'lik” veya “ta'lik celisi” denmektedir Sülüs ve nesihten sonra gelmektedir Bu sebeple hat üstatları talebelerine sülüs ve nesihten sonra ta'lik öğretmeyi tercih etmişlerdir Çünkü bu üç yazıyı elde eden bir talebe, diğer yazıları da yazabilecek duruma gelmiş olur Bundan sonra sülüs ve Ta'lik celîleri gelir ki, bunlar üzerinde ayrıca tâlim görmek îcâb eder

10 Diğer ölçülü yazılar:
“Altı kalem = aklâm-ı sitte”den her biri “hâfî” ve “celî” diye bölümlere ayrılmakta, bu sûretle ölçülü kalemler 12'ye yükselmektedir Bâzıları bu 12 kaleme ilâveler yaparak 46, hattâ daha fazla sayıya çıkartmaktadırlar

Bu yazı çeşitlerine “şikeste”, “sünbülî”, “şecerî” ile “celî”ler, “hurde”ler, “müsenna”lar, “melâsık”lar, “müşakkak”lar, “rik'a ve kırma”lar ve 500 çeşidi geçen kûfîler ve “gubârî”ler de ilâve edilirse, hakîkî ve mecâzî yazı yekünü 1000'e yaklaşır

Arapçada ta'lik ve bunun kolları; Farsçada divânî, divân-ı celî ve karma divânî, Osmanlıcada rik'a ve rik'a kırmaları daha güzel bir durum arz ederler Bu îtibârla, lisan ve kavmiyet hususiyetinin bu yazılar üzerinde de az çok tesirli olduğu görülmektedir

Bu bilgiler, İslâmda yazıya verilen ehemmiyetin, sarf olunan çalışma ve gayretin kısa bir bilançosu gibidir Sanat âleminde ismen bile küçümsenmeyecek olan bu zenginlik, Rabbânî bir feyiz ve rahmet altında işleyen dimağ ve ellerin, îmân ve zevk dolu gönüllerin güzel ve muhteşem tezahürleridir

Türk milleti ile Arap ve Acem milletleri hüsn-i hat sanatında hüner ve dehâ sâhibi nice insanlar yetiştirmişlerdir Osmanlıların bu uğurdaki hizmeti öteki milletlerden çok daha ileri gitmiş, Arabın sülüsünü, Acemin ta'likini binbir incelik içinde tamamlamış ve ıslah etmiş, bir taraftan da yüzlerce Osmanlı hattatı yetiştirmiştir Hattatların câhil olduklarına dâir var olan rivayetler gerçeğe dayanmamaktadır Osmanlı Sultanlarının hemen hemen hepsi hat sanatında örnek olabilecek eserler vermişlerdir Hat sanatı hakkında yazılmış Menakib-i Münevverân (Âlî), Gülzâr-ı Sevap (Nefeszâde), Devha-tül Küttâb (Soyulcuzâde) ve Tuhfe-i Hattâtîn (Müstekimzâde) gibi eserlerde şeyhülislâm olarak hizmette bulunmuş; Hoca Saadeddîn, Yahya, Feyzullah, Veliyyuddîn ve Çelebizâde Âsım efendilerin sadrâzam olarak hizmette bulunmuş; Hekimoğlu Ali Paşa, Koca Râgıp Paşaların aynı zamanda birer hattat olduklarını ve kâdı olarak vazife yapan kimselerin de muhakkak hüsn-i hat dersi aldıklarını yazmaktadır

Hat hakkında yazılmış diğer bâzı, Tezkere-tül-Hattâtîn, Mecelle-tün Nisab, Devha-tül-Meşâyıh gibi eserlerde de geniş bilgi bulunmaktadır[1]






Kaynak;Yeni Rehber Ansiklopedisi 8 cilt sayfa 351-52 frmsinsinet için derlenmiştir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla