Konu
:
Başarısız Liderin 7 Alışkanlığı
Yalnız Mesajı Göster
Başarısız Liderin 7 Alışkanlığı
12-23-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Başarısız Liderin 7 Alışkanlığı
Ekonomik krizin nedeni eleştrilere sağır
alternatiflere kör
güçlüye secde edip zayıfı ezen
etrafları evet’çi adamlarla dolu şekilde gerçeklikten izole yaşayan bu CEO’lar…
Stanley O`Neil
Angelo Mozilo… Onlar sorumsuzca dağıttıkları kredilerin batmasıyla dünya ekonomisini krize sokan Citigroup
Countrywide ve Merrill Lynch`in eski CEO’ları
Bugüne kadar çok eleştirildiler
Adi bir suçları bulunmasa da hırslarının neden olduğu yönetim hataları ile defalarca suçlandılar
Bunlarla ilgili ABD Temsilciler Meclisi Denetleme Komitesi’ne ifade vermek durumunda bile kaldılar
Onlar her ne kadar krizle bir ilgilerinin olmadığını söylese de önce yönettikleri kurumları uçuruma sürüklediler
sonra da zincirleme olarak dünya ekonomisinde krize neden oldular
Peki bu CEO’ların ortak özellikleri neydi? Kariyeri boyunca Atlantik’in her iki yakasında 30 yıldan uzun süredir birçok üst düzey yönetici ile çalışan Carmine Coyote bu ‘karizmatik CEO’ları
“Kibirleri
açgözlülükleri ve aptallıkları yüzünden aptallık ve gururla inşa ettikleri binalarını kendileri kadar bizlerin de üzerine yıkan dünyanın hakimleri” olarak tanımlıyor
Kurucusu olduğu ‘Slow Leadership’ adlı yönetim blogunda bu tür CEO’ların hataya sürükleyen ortak alışkanlıklarını sıralıyor
Coyote onlara bakarak en azından başarılı bir liderin nasıl olmaması gerektiğini öğrenebileceğimiz görüşünde
İşte ‘başarısız liderin yedi alışkanlığı’…
1- Sadece kazanmaya ve kendilerinin diğer herkesten çok daha iyi olduğuna odaklanmış güdümlü insanlardı
Geçmişleri ve deneyimleri ne olursa olsun hepsinin ortak noktası obsesif davranışlara meyilli olmaları
Her ne kadar en tepeye tırmanmış olsalar da kendilerini daha iyisini yapmaya çalışmaktan alıkoyamadılar
Üstlendikleri işler oldukça büyük boyutlarda olduğu halde daha da büyümesi gerektiğini düşündüler
Bu yüzden de riskli satın alma ve birleşmeler yaparak kurumlarını şişirdiler ve işi herhangi birinin yönetebileceği bir noktadan çok daha öteye götürdüler
Ne kadar çok kazanmış olsalar da daha çoğunu kazanan varsa kendilerini önce onu yakalamak sonra da geçmek zorunda hissettiler
2- Etrafları kendilerine bağımlı ‘evet’çi adamlarla doluydu
Onların bulunduğu ortamda sorgulamak hiçbir şekilde cesaretlendirilmiyordu
Kabul etmemek kariyerin bitmesi ya da işten çıkarılma nedeni haline gelmişti
Kanunsuzlukların farkına varanlar önce susturuluyor
sonra da işten atılıyordu
Yönetim katındaki atmosfer insanların hissedarlar
çalışanlar
müşteriler ve tedarikçiler adına en iyi stratejileri bulmak için ortaklaşa çalıştıkları bir yer olmaktan ziyade adi bir diktatörün ofisini andırıyordu
3- Kulaklarını eleştirilere
gözlerini de alternatiflere kapadılar
Bu tür liderlere göre herhangi bir durum karşısında sadece iki yaklaşım olabilir: kendilerinki ve yanlış olan
Bu insanların çoğunun ortak karakteristiklerinden biri de dar kafalı bir şekilde statükocu olmalarıdır
Değişim fikrine karşı ilk tepkileri bunu ihanetle bir tutmak şeklindedir
4- Neredeyse tümü kendini gerçek dünyadan izole etmişti
Günlerini ‘sıradan faniler’in girmesine izin verilmeyen yönetim katında geçirdiler
Özel jetlerde seyahat ettiler
dolayısıyla havaalanlarında ‘ayak takımı’yla karşılaşmak zorunda kalmadılar
Sadece elitlerin yaşadığı kotarılmış bölgelerde yaşadılar
özelin de özeli sahalarda golf oynadılar
Böylelikle zenginlerden oluşmuş cazip halkanın dışındaki herhangi biri ile iletişime geçmek durumunda kalmadılar
5- Onlar için sadakat yetenekten
uyum sağlamaksa uzmanlıktan daha değerliydi
Birçoğu kendisinden daha fazla bildiğinden şüphelendiklerine güvenmedi
Kendilerini gerçeklikten izole ettikleri
kendi iş yapma biçimleri dışındaki alternatiflerden obsesif bir şekilde korkmaya başladıkları için bilgisi onlardan fazla olanların sayısı aslında çok fazlaydı
Herkesin kendi istek ve önyargılarına uymasını talep ettiler
Kendilerine sadakati herhangi bir şeye ya da birine karşı sorumluluğun üzerinde tuttular
6- Karar süreçlerinde kriter olarak politik değerlendirmeleri her şeyin üstünde tuttular
Profili yüksek bu kişilerin neredeyse tümü
yani etkisiz liderler tepe noktalara teknik ya da yönetime dair yeteneklerinden ziyade siyasi manevralarla geldiler
Yanlış anlaşılmasın
bütün liderler politika ile ilgilenmek zorunda ve her kurumun bir tür politik süreci ya da gündemi vardır
Kötü olan politikayı herhangi başka bir aktiviteden daha fazla seviyor olmaları
Sürekli olarak politik açıdan arzulanır olana odaklanmaları bu kişileri etik ve kamuoyu gibi diğer kriterlere karşı körleştirdi
7- Kendilerinden daha güçlü olduğunu düşündükleri herkese secde ederken zayıfları ezdiler
Dünyayı ekonomik krize sürükleyen kargaşada en sık rastlanan hatalardan biri de süper güç sahibi bu CEO’ların yönetim kurulu üyelerini riskleri göz ardı ederek kendi zaferleri için peşlerinden sürüklemiş olmaları
Her üst düzey yönetici kendi ortamında yönetilmesi zor kişiler olarak bilinir
Ama bu güçlü CEO’lar ile aynı odaya girdiklerinde hemen her konuda teslim oldular
Bu durumun dışındaki insanlar işleri uçuruma sürükleyen güç delisi CEO’yu neden kimsenin durduramadığını anlayamadı
Bunu yapabilecek olanlar da denemeye bile korktu
SABAH
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul