Konu
:
Tepki Hayat Belirtisidir
Yalnız Mesajı Göster
Tepki Hayat Belirtisidir
12-23-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Tepki Hayat Belirtisidir
Bir bebek doğduğunda
ilk iş olarak nefes alır ve ağlar
Çünkü nefes alışla birlikte akciğerlere hava dolar ve bebek buna ağlayarak tepki verir
Bu
normal işleyişin başladığının ifadesidir
Böylece bebek
dünyada yaşamaya ilk adımını atmış olur
Eğer bebek
ağlayarak hayata katıldığını belli etmemişse bir problem var demektir
Bebeğin hayata döndürülebilmesi
yani nefes alarak ağlamasının sağlanabilmesi için acilen müdahale edilir
Ağız
burun ve boğaz temizlenir
gerekirse başka uyarıcı uygulamalar da yapılır
Eğer bütün bu gayretler sonucunda bebek “Üvee” demişse
herkes “çok şükür” diyerek derin bir nefes alır
Beklenen tepki alınmış ve bir can daha hayata katılmıştır
Demek ki
zamanında ağlamak çok stratejik bir durumdur ve hayat belirtisidir
Genelde yemek esnasında
tam lokmayı yutarken nefes almayız
Çünkü; nefes alırken soluk borusunun (trakea) ağzını kapatan “Epiglot” isimli kapak açılır
Şahıs
kazara yutkunurken nefes almışsa
epiglot açılır ve içine gıda kaçar
Vücut buna
kaçan cismin miktarına paralel bir tepki ile yani öksürükle cevap verir
Bu
tehlikeli bir durumdur
Vücut tepki veremeyecek olsa
ya da vücudun tepkisi ve dışarıdan yapılan müdahaleler sonuç vermemişse
şahıs boğulabilir
Çünkü yanlış yerde bulunan gıda
nefes almayı engeller
Buradaki tepki de
hayat kurtarmaya yöneliktir
Vücut normal işleyişe programlanmıştır
Bu işleyişi bozacak
zarar verecek her türlü etkiye tepki vererek
ya bünyenin mevcut tedbiri ile cevap verir
direnir ve mücadele eder
ya da gücünü aşan durumlarda tepki yoğunluğu ile
tehlike sinyali vererek yardım ister
Bu işleyiş
var olan her canlı varlık ve sistem için geçerlidir
Aza “Nereye gidiyorsun?” demişler
“Çoğa gidiyorum
” demiş
Vücut
normal fizyolojik ve psikolojik seyrinde bir aksama olmadığı sürece saat gibi düzenli çalışır
Eğer sistemlerden birinde bir arıza olursa
bunu çeşitli belirtilerle dışa yansıtır yani tepki verir
Mesela; ateş
ağrı
acı
şişlik
kızarıklık
döküntü vb şikayetler
vücutta işleyişin normalin dışına çıktığını
bir sıkıntı olduğunu ve belki de (zararlı) mikrop bulunduğunu ve bir mücadele yaşandığını ifade eder
Ciddi ve bilinçli bir ilgi ile şikâyet hangi müdahaleye ihtiyaç hissediyorsa o yapılmazsa ve eğer rahatsızlık varsa
o da teşhis ve tedavi edilmezse
şikâyetler giderek ilerler ve daha çok rahatsızlık vermeye başlarlar
Vücudun sinyal anlamı taşıyan tepkilerinin ciddiye alınmaması
rahatsızlıklara hız kazandırır
Yıllarca çekilen ve üstüne gidilmeyen ağrı
acı ve şişlikler
ciddi rahatsızlıkların beşiği durumuna gelir
Bıçak kemiğe dayandıktan sonra harekete geçmemiz ise
çoğunlukla ilerlemiş bir rahatsızlığa müdâhale anlamına gelir
iyileşmeye yönelik ne kadar sonuç alınacağı da geç kalmanın süresine
bünyenin yapısına ve ve bu rahatsızlığa karşı oluşan psikolojiye göre değişir
Daha ilerlemiş durumlarda ise
yapılan müdâhale
habisleşmiş
yayılmış rahatsızlıklardan kurtulma ümidi vermez bize
Oysa daha tepkiler küçük iken tedbir alıp ilgilenebilsek
çok ciddi zararlardan kurtulabiliriz
Şimdi bu manzarayı
sosyal çerçeveye uyarlamaya çalışalım
Toplum da
canlı bir organizma yani bünye gibidir
Bütün insanlar bir araya gelerek vücudu oluştururlar
Nasıl ki
vücudumuzda minicik bir yer acısa
zarar görse
bütün bünye bunu hisseder
Tahribatın derecesi arttıkça işleyiş de aksar
İşte tıpkı bunun gibi
toplumun genelini ilgilendirip etkileyen bozulma belirtileri ve yanlış gidişler
“Bana zararı yok ya
bana ne
” diyerek görmezden gelinmemeli
Aksi halde
tahliye kanallarından suyu kademeli olarak boşaltılmayan barajın
dolup taşmaya başlamasıyla
giderek önüne gelen her şeyi yıkıp yok ederek bir sel afetine dönüşebileceği gibi
sürekli ihmal de
toplumda önüne geçilmez sosyal patlamalara zemin hazırlayabilir
Gerek özel
gerekse de sosyal hayatımızda göstereceğimiz tepkiler
her zaman
yıkmaya değil yapmaya
bozmaya değil onarmaya yönelik olmalı
Ve yine her zaman doğru işleyen normal bir seyri hedeflemeli
Toplumdaki normal işleyiş raydan çıktığında
göstergedeki rakamları
saatin gidiş yönüne göre değil de tersinden okursak
bu bize yanlış karar kapıları aralar ve istikametimizi şaşırtır
Sonuç ise hiçbir zaman iç açıcı olmaz
Onun için
toplumsal habis bir tümöre yakalanmadan
bilinçli bilgi mikroskobuyla
uyanık ve basiretli bir iman gö-zünü buluşturup
cesur teşhis ve kararlı tedaviye
başta şahsımız için
ihtiyacımız olduğunu unutmayalım
Ve bunu
aklımızın bir köşesine kırmızı kalemle ve büyük harflerle yazalım
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul