Prof. Dr. Sinsi
|
Reform Sonrası Avrupada Papa Ve Rahiplerin Durumu Nedir?
Reform, 15 ve 17 yüzyıl boyunca tüm Avrupa'yı etkileyen Katolik Kilisesi ne karşı yapılmış dinsel bir harekettir
Katolik kilisesinin aşırı zenginleşmesi ve yozlaşması, siyasetle ve dünyasal etkinliklerle daha fazla ilgilenmeye başlaması birçok din adamının tepkisini çekmiş ve reform hareketlerine yol açmıştır Reform hareketleri önce Almanya'da sonrasında ise Fransa, İngiltere ve Kuzey Avrupa ülkelerinde de etkili olur Bu reform hareketi hıristiyanlığın yeni ve büyük 3 mezhebinden Protestanlığın oluşmasını sağlamıştır
Reform hareketinin önderi Cermen kökenli teolog ve filozof Martin Luther’dir Luther’in kaderi kendinden önce ortaya çıkan ve sapkın olarak ilan edilip yakılan reformcular gibi olmamıştır Büyük bir başarı yakalamış ve Avrupa tarihinin akışını değiştirmiştir Bu dönemde Almanya Papalık tarafından sömürülüyordu Bundan dolayı İtalya’ya büyük bir nefret duyuluyordu Martin Luther de bu durumdan fazlasıyla yararlanmıştır Martin Luther,Roma’ya yaptığı bir ziyaret sonrasında Papa’nın Hıristiyanları kandırdığı,haksız olarak zevk ve lüks içinde bir hayat yaşadığını fark etti Luther bu durumu gördükten sonra,Hıristiyanlığın amacına dönmesi gerektiğini söylemiş ve Roma Kilisesi’ne (Katolikliğe) karşı oluşacak büyük bir hareketin temellerini atmıştır Böylece Luther on yıl içinde kendisini ilk “Protestan”[1]isyanının başında bulmuştur
Bir rahibin Almanya’da affedilme sertifikaları (Endüljans) satmaya başlaması ise bardağı taşıran son damla olmuştu Bu sistem Papalığın kasasına büyük gelir sağlıyordu Bu duruma Luther’in yanı sıra Saksonya Elektörü [2]de büyük tepki göstermiştir Affedilme sertifikalarını satan rahip bölgeden sürülmüştür Luther,ilk kez bir eylemle Katoliklere meydan okuyarak hükümdarının izlediği siyaseti destekliyordu [3]
Luther'in 95 tezinin orjinal nüshaları
Martin Luther,31 Ekim 1517’de Wittenberg kalesi kilisesinin kapısına bu affedilme sertifikalarına karşı fikirlerini içeren; 95 maddeden oluşan bildiriyi asarak Protestan Reformu hareketini resmen başlattı Luther bu metni hazırlarken daha önce reform hareketine girişmiş olan ve gibi isimlerin görüşlerinden etkilenmişti İncil'in farklı dillere çevirilmesi ve matbaanın bulunup halk tarafından da okunabilir hale gelmesiyle, insanlar kilisenin doktrinlerinin yanlış ve yobaz olduğunu düşünmeye başlamıştı Martin Luther astığı protesto metninde özellikle endüljans a karşı çıkar Bu bildiri Papalık tarafından hiç de hoş karşılanmamıştı Luther, sonuçta aforoz edilmesine kadar ilerleyecek olan bu süreçte birçok tartışmayla yüz yüze kalmıştı Almanya’da Luther’i savunanlar olduğu gibi ona karşı çıkanlar da vardı Böylelikle Almanya ikiye bölünmüştü Bu bölünmenin beraberinde de 1522-1525 yılları arasında Şövalyeler Kavgası ve Köylüler Savaşı adı altında iki büyük olay meydana gelecekti
Reform hareketini başlatan Martin Luther
Böylelikle Hıristiyanlık; Katoliklik, Ortodoksluk ve Protestanlık olarak üçe bölünmüştür Luther ise Protestanlık mezhebinin kurucusu olarak tarihe geçmiştir
Dinin yanısıra Martin Luther eğitimin de laikleşmesini istemiştir Martin Luther, eğitimin yaralarını hararetle savunurken "iyi okullar hayattaki tüm doğru davranışların çiçek açtığı bir ağaçtır ve ağaçların çürümesi durumunda dinde ve tüm sanat kollarında körelme kaçınılmazdır"[4] ifadesiyle okulların ve okumanın sivil hayatta büyük bir aydınlık kaynağı olduğu düşüncesini yaymaya çalışmıştır
Reform, insanların klasikleşmiş düşüncelerini derinden etkilemiştir
Klasik olan düşünceye göre, kişinin maddi ihtiyaçlarını siyasal iktidar yani devlet karşılıyorsa, manevi ihtiyaçlarını karşılayan ve ruhuna cevap veren kurum da kilisedir Devlet insanların bedenlerine, kilise de devlete üstündür O halde, devlet dine tabi olmak zorundadır [5]
Luther’in Protestanlık mezhebini yaymasıyla birlikte bu anlayış sona ermiş; din ve devlet ayrılmıştır Katolikliğin dini üstün tutması, Ortodoksluğun devleti egemen kılması fikirlerine karşın Protestanlık bu konuda laikliği savunmuştur
Protestanlık ekonomik olarak da kapitalist sistemi benimsemiş ve yaygınlaşmasını sağlamıştır Reformun din ve vicdan hürriyetine sağladığı çok önemli katkılardan birisi de, insanların kilise baskısından kurtularak düşünce özgürlüğüne kavuşması olmuştur Bu gelişme de Avrupa’da “Aydınlanma” ya ışık tutacaktır
Reformun nedenleri
Katolik Kilisesi'nin bozulması ve ıslahat fikrinin yayılması
Hümanizm sayesinde Hıristiyanlığın kaynaklarına inilmesi, İncil'in millî dillere çevrilerek temel ilkelerin ortaya konulması
Matbaanın yaygınlaşması ile okuma-yazma bilenlerin artması üzerine Katolik Mezhebi'nin sorgulanmaya başlanması
Endüljans sorununun ortaya çıkması, para karşılığında kilisenin günahları affetmesi
Reform hareketlerinin etkisi
Reform hareketlerinin ilk defa başladığı Avusturya siyasal birlik olmaması ve Almanya'daki prenslerin dinde yenilik isteyenleri desteklemesi
Mevcut mezhepleri ve onların kurallarını eleştiren bilim adamlarının varlığı
Kağıt ve matbaanın kullanılması
Kilisenin görevinin dışına çıkarak halkı ve dini ekonomik açıdan zorlaması
Reform'un Sonuçları
Avrupa'da mezhep birliği bozuldu Katolik ve Ortodoks mezhepleri yanında Protestanlık, Kalvenizm ve Anglikanizm mezhepleri ortaya çıktı, mezhepler arasında çatışmalar başladı
Din adamları ve kilise, eski itibarını kaybetti
Katolik Kilisesi, kendisini yenilemek ve düzenlemek zorunda kaldı
Eğitim-öğretim faaliyetleri kiliseden alınarak laik bir eğitim sistemi kuruldu
Katolik Kilisesi'nden ayrılan ülkelerde kilisenin mallarına ve topraklarına el koyuldu
Papa ve kilisenin Avrupa Ülkelerinin kralları üzerindeki etkisi sona erdi ve Avrupa'da siyasal bölünmeler yaşandı Çünkü Ortaçağ'da Papa, Avrupa krallarına taç giydirerek onların krallıklarını onaylıyor ve yönlendirebiliyordu Papanın bu gücü kaybetmesi, Haçlı Seferleri'nin düzenlenmesini engellemiştir
Katolik kalan ülkelerde yeni mezheplerle mücadele etmek amacıyla Engizisyon mahkemeleri kuruldu
Protestan krallar ve prensler, din işlerinin mutlak hakimi oldular
Reform hareketleri, Avrupa'yı siyasi yönden zarara uğratmıştır Şarlken'in Osmanlı Devleti üzerine yapmayı planladığı Haçlı Seferi bölünmelerden dolayı gerçekleşmemiştir
Mezhep savaşları, Osmanlı Devleti'nin Avrupa'da ilerlemesini kolaylaştırmıştır
Eğitim laikleştirildi
Reform, insanların çevresinde ve yaşam biçiminde entelektüel ve ekonomik değişimlere kayıtsız kalmadıklarını ispatladı Skolastik düşünce ve doğa kanunu fikri gölgelendi, rasyonalist düşünce gündeme geldi
Protestanlığın oluşmasıyla, kapitalist sistemin temelleri atılmıştır Bekarlık, inziva, nefis köreltme, dua ve derin düşünce yerine; evlilik, çocuklar, günlük hayatın içinde olmak, başarı ve zenginlik gibi kavramlar insanların hayatlarına girmiştir
Reformla birlikte paralı sınıf itibar kazanmış, birey ve milliyetçilik kavramları ortaya çıkmıştır
Reform, din karşıtı kavramların oluşmasını sağlamıştır
Her konunu dine bağlanması ya da her konunun dinle açıklanması düzeneğini bozmuştur Bilimsel araştırmalar din baskısından kurtulmuştur
Dinin üzerinde çok büyük etkiler yaratan reform, ibadetle kurtuluşun yerine; imanla kurtuluşun mümkün olabileceğini söylemiştir
Ulus devletler dönemine geçişin ilk basamağı olmuştur
Devletin güçlenmesini sağlamış, laik devlet kavramını gün ışığına çıkartmıştır
Reform, tutuculuğun ve muhafazakarlığın kalıplarını zorlamış, gelenekçilikten yenilikçiliğe hoş görü ve özgürlük ortamının zeminini hazırlamıştır
Uzun yıllar süren kanlı savaşlara sebebiyet vermiş ve birçok insan hayatını kaybetmiştir
Avrupa haritasında sınırların yeniden gözden geçirilmesi ve iki yüz yıla varan bir barış döneminin yaşanmasına katkıda bulunmuştur
|