12-20-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Gazel Ve Koçaklama Nedir - Gazel Ve Koçaklama Örnekli Anlam Ve Manaları
Gazel
Gazel divan edebiyatının en yaygın kullanılan nazım biçimidir Önceleri Arap edebiyatında kasidenin tegaüzzül adı verilen bir bölümü iken sonra ayrı bir biçim halinde gelişmiştir Gazelin beyit sayısı 5-15 arasında değişir Daha fazla beyitten olaşan gazellere müyezzel ya da mutavvel gazel denilir Gazelin ilk beyti matla, son beyti ise makta adını alır Matla beytinin dizeleri kendi aralarında uyaklıdır (musarra) Sonraki beyitlerin ilk dizeleri serbest ikinci dizeleri ilk beyitle uyaklı olur Birden fazla musarra beytin bulunduğu gazel zü'l-metali, her beyti musarra olan gazel ise müselsel gazel adıyla bilinir İlk beyitten sonraki beyte "hüsn-i matla" (ilk beyitten güzel olması gerekir), son beyitten öncekine "hüsn-ü makta" (son beyitten güzel olması gerekir) denir Gazelin en güzel beyti ise beytü'l-gazel ya da şah beyit adıyla anılır Bunun yeri ya da sırası önemli değildir Bazı gazellerin matlasını oluşturan dizelerden birinci ya da ikincisinin matlasının ikinci dizesi olarak yenilenmesine "redd'i-matla" denir Şair mahlasını (şairin takma adı, ya da tanındığı ad) maktada ya da "hüsn-ü makta"da söyler Bu durumda beyit ikinci bir adla mahlas beyti ya da mahlashane olarak anılır Şairin mahlasını tevriyeli kullanmasına hüsn-ü tahallüs denir Dize ortalarında uyak bulunan gazele musammat, sonu getirilmemiş ya da beyit sayısı 5’in altında bulunan gazellere de "natamam" gazel denir Başka şairlerin birkaç dize ekleyerek bend biçimine dönüştürdüğü gazellere "tahmis", "terbi" adı verilir Bütün beyitlerinde aynı düşüncenin ele alındığı gazeller "yek ahenk gazel", her beyti öncekinden ustalıklı biçimde söylenmiş gazeller de "yek avaz gazel" olarak adlandırılır Gazeller konularına göre de çeşitli isimlerle tanımlanır Aşka ilişkin acı, mutluluk gibi içli duyguların dile getirildiği gazeller "aşıkane", içki, yaşama boş verme, yaşamdan zevk alma gibi konularda yazılanlara rindane denir Aşıkane gazellere en iyi örnek Fuzûlî’nin gazelleri, rindane gazellere en iyi örnek ise Bâkî’nin gazelleridir Kadını, içkiyi ve ten zevklerini konu edinen gazeller ise, örneğin Nedîm’in gazelleri, "şuhane", öğretici nitelikli gazellere, örneğin Nâbî’nin gazelleri, hakimane gazel denir Ayrıca felsefi konularda yazılmış gazeller de vardır Gazeller eskiden bestelenerek okunurdu Özelikle bestelenmek için yazılmış gazeller de vardır Gazelleri makamla okuyan kişilere "gazelhan", gazel yazan usta şairlere ise "gazelsera" adı verilir Gazel, Türk müziğinde ise şiirin bir hanende tarafından doğaçtan seslendirilmesidir Sesle taksim olarak da bilinir
Gazel - Fuzûlî
Benî candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı
Kamû bîmârınâ cânân devâ-yi derd eder ihsân
Niçin kılmaz banâ derman benî bîmâr sanmaz mı
Gamım pinhân tutardım ben dediler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmen ınanır mı inanmaz mı
Şeb-i hicrân yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyadır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı
Gül-i ruhsârına karşı gözümden kanlı akar su
Habîbım fasl-ı güldür bû akar sular bulanmaz mı
Değildim ben sanâ mâ'il sen ettin aklımı zâil
Bana ta’n eyleyen gâfil senî görgeç utanmaz mı
Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı
Koçaklama
Koçaklama, konusu savaş, yiğitlik, kahramanlık olan halk edebiyatı şiirlerine denir Çoşkun ve yüksek tempolu söyleyişleri vardır Halk edebiyatında bu türün en güzel örneklerini Köroğlu ile Dadaloğlu vermiştir
Koçak, yürekli yiğit demektir Âşıkının en meşhur koçaklama şairi Köroğlu'dur Köroğlu fakirleri koruyan, yardım eden; padişaha saygılı, onun için savaşan; vali, vezir, bezirgan, sancakbeyi, yeniçerilerin ise düşmanıdır Aşağıdaki koçaklamada Köroğlu, Bolu beyini dağlara çağırır Ancak karşısına büyük bir ordu çıkar, bunların tüfeği de vardır Yine de Köroğlu savaştan kaçacak değildir, bildik usulüyle saldırır Yiğit, dönemini onurla kapatır Aslında Köroğlu ölmemiş, kırklara karışmıştır
Nazım biçimi koşmadır Birimi dörtlük
Örnek
BENDEN SELAM OLSUN BOLU BEYİ’NE
Benden selam olsun Bolu Beyi’ne
Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
Ok gıcırtısından kalkan sesinden
Dağlar seda verip seslenmelidir
Düşman geldi tabur tabur dizildi
Alnımıza kara yazı yazıldı
Tüfek icad oldu mertlik bozuldu
Eğri kılıç kında paslanmalıdır
Köroğlu düşer mi yine şanından
Ayırır çoğunu er meydanından
Kırat köpüğünden düşman kanından
Çevrem dolup şalvar ıslanmalıdır
Köroğlu
|
|
|
|