Yalnız Mesajı Göster

Avrupa'da Aydınlanma Dönemi Ve Alman Birliği

Eski 11-25-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Avrupa'da Aydınlanma Dönemi Ve Alman Birliği



XVI Yüzyılın başlarına gelindiðinde Batı Avrupa'nın en dinamik Ã*********talyan şehir devletleri kültürel-edebî bazda kendilerini ispatlarken kıtanın merkezindeki siyasî güç Alman Ã*********mparatorluðu ise sosyo-kültürel ve politik açıdan oldukça geri planda idi Ã*********talyan şehir devletleri Rönesans ve Hümanist düşüncenin oldukça ileri düzeyde tartışıldıðı ve etkin bir biçimde yerleştiði coðrafya olarak görünüyordu Özellikle Kuzey Ã*********talya'nın zengin bölgelerinde kurulan şehir devletleri yeniden eski antik dönemlerdeki bilim sanat ve edebiyatı keşfetmeye başlamışlardı Bu arada Ã*********ngiltere'deki hanedanlıklar arasındaki iç çatışmanın sona erdiði dönemde Amerika kıtası keşfedilmiş Ã*********spanya ve Portekiz gibi iki denizci devlet dünyada hızla koloniler elde etmeye başlarken aynı zamanda klasik emperyalizme giden yolu da aralıyorlardı

Batı Avrupa'da Hümanizma’nın taraftar bularak iyice yerleşmeye başladıðı dönemde Orta Avrupa'da hala iç çatışmalar devam ediyordu Özellikle Alman toprakları üzerinde (Reich) Ã*********talyan kökenli hümanist fikirlerin ve sanat eserlerinin izleri görülmekle beraber bunların hitap ettiði çevre ve sosyal sınıflar Ã*********talya'ya göre oldukça etkisiz ve pasifize olmuşlardı Ancak XVI Yüzyılın başlarında Almanya'da çok sayıda zengin şehir devletlerinin oluşmaya başlaması Alman toplumu için bireysel anlamda yeni bir uyanışı simgelemeye başlamıştı Özellikle Güney Almanya'da Jakob Fugger gibi tüccarlar bir taraftan erken kapitalist ekonominin ilk nüvelerini oluştururken diðer taraftan siyasî alanda sermayelerini bir nüfuz aracı olarak kullanabiliyorlardı

Alman toplumunun bu dönemdeki bir diðer özelliði de - Ã*********talyan şehir devletlerinin aksine - Ortaçað geleneksel yaşam ve düşünce tarzının hala devam etmesi idi Ticaret erbabı ile esnaf teşkilatları arasında sürtüşmeler gün gün devam etmesine raðmen bu huzursuzluklar siyasî alandaki karışıklıklara göre yine de oldukça yeni ve etkisizdi Prenslerin birbirleriyle rekabeti ve mahallî büyümenin verdiði cesaret ve siyasî güç daha o zamanlarda Alman birliðine giden dayanakları temelden ortadan kaldırmaya yetiyordu Siyasî otoriteler arasındaki bu tarz çatışma büyüme eðilimi ve güç birikimi zamanla hem topraða baðlı şövalyeleri hem de toprak aðalarını dolayısıyla çiftçileri derinden etkiledi Özellikle güçlerini topraktan gelebilecek gelirlere baðlayan toprak aðaları; köylüler ve çiftçiler para ekonomisinin gelişmeye başlaması karşısında gittikçe zayıfladılar Bu durum yeni sosyal karışıklıkların ilk habercileri idi Toprak aðalarının mahallî derebey prensler karşısında zayıflaması ve bu açıklarını çiftçilerden alacaðı yüksek faiz ve vergilerle kapatmak istemeleri topraða baðlı üretici grupları daha da fakirleştirdi Ã*********övalyeler ise paralı askerlerin devreye sokulması aşamasında etkisizleşince siyasî ve sosyal yeni bunalımların habercileri olarak göründüler

Almanya'daki bütün bu siyasî ve sosyal bunalımlara ek olarak dinî problemlerin de artması durumu daha da karmaşıklaştırdı Aslında din adamlarının tahrip ettiði Hıristiyanlık ve dinî gücünü siyasî bir nüfuz aracı olarak kullanan kilise Alman toplumunu tatmin etmekten oldukça uzaktı Kilise temsilcilerinin zamanla siyasî yetkilerle donatılması bir taraftan günahların affedildiðine dair kilisenin verdiði günahtan soyutlama aaakeresi diðer taraftan halkı ruhani liderlerden soðutmuş ve yeni arayışlar içine itmişti Çünkü servet sahibi olan sosyal sınıfların dışındaki insanların günahlarını affettirebilecek her hangi bir güçten yoksun kalmaları kiliseye karşı olan güveni temelden sarsmıştır Bu sebeple Alman tarihi içinde Reformasyon hareketlerinin îfÃç ettiði sosyal ve dinî misyon daha açık biçimde ortaya çıkmaktadır Kilisenin vurdumduymazlıðı ve azmazlıðına karşı oluşan dinî-elit muhalefeti Martin Luther'in şahsında ilk tepkilerini vermeye başlamıştı 31 Ekim 1517 tarihli protestosunda Ã*********lahiyat Profesörü Luther Alman toplumunun dinden yabancılaşmasının sonuçlarını irdelerken Katolik Kilisesi'nin dogmalarına karşı reform istiyordu Her tür inanç akidesini kiliseden bekleyen geleneksel Ortaçað toplum zihniyetinde Luther'in görüşleri oldukça yeni ve çekici gelmiş akabinde kısa süre içinde bu fikirler yayılmaya başlamıştı Ancak Luther'ın savunduðu fikirlerin Protestan Kilisesi'ni doðurması arefesinde Almanya'da yeni sosyal çalkantıların çıkmaya başlaması ortamı daha da çetrefılleştirdi Diðer taraftan Luther'in; kurduðu yeni kiliseyi Roma'nın otoritesinden kurtulmak için bir atlama taşı olarak kullanmak isteyen derebey prenslerin emrine vermesi bu siyasî-dinî güçlerin tebaalarını daha kolaylıkla tahakküm altına alabilecek yolu açtı Ancak Luther'in kilisesi bu sayede derebey prensler arasında oldukça taraftar buldu Bu dönemde ayrıca Avrupa'da hanedanlık tartışmalarının Fransa ve Almanya arasında gittikçe yaygınlaşması ve bu tartışmada Türkler'in - özellikle Kanunî Sultan Süleyman'ın - oynadıðı rol de gözden ırak tutulmamalıdır Nitekim kutsal Roma'nın dinî otoritesinin sarsılması ve Katolik Kilisesi'nin yanına Protestan Kilisesi'nin de katılması ile belki Osmanlı Türkler'ın Batı politikası daha belirgin ve kolay bir zemine kayacaktır Protestanlıðın Katolik Kilisesi'nin kompleks bir mecraya sürüklediði Hıristiyan dogmalarını temelden sarsması Alman toplumunda yeni gelişmeleri de gündeme getirdi Çünkü Protestan aydınların ya da onların destekçisi prenslerin çabaları ile Almanya'nın her köşesinde sanat ve kültürel alanlarda gelişmelerin ortaya çıkması Katolikleri de etkilemiş ve mimaride ünlü Barok tarzına giden yolu açmıştı

1555 Augsburg Barışı'na yol açan en önemli sebep Türkler'in hızla Batı'ya doðru ilerlemelerinden başka birşey deðildi Türk tehlikesini bertaraf etmek ve Fransa kralı ile daha aktiv bir biçimde mücadele edebilmek için dinî kargaşaların önlenmesi gerekiyordu Bu barış dinî kargaşalıkları önlemiş ve Otuzyıl Savaşları'na (1618-1648) kadar olan dönemde Avrupa'ya kısmen de olsa göreli bir barışı getirmişti Bu dönemde aynı zamanda Orta Avrupa'da eskiye göre canlı bir kültürel hayat yaşanmıştı Fakat bu canlılık ve dinamizm Batı Avrupa'daki aktiv yaşam ile kıyaslandıðında oldukça sönüktü

1618'de başlayan Otuzyıl Savaşları ile Almanya'da girift bir biçimde gerek siyasî ve gerek dini mücadeleler 1648 Vesfalya Barışı'na kadar devam etti Bu zaman zarfında gerçekten Avrupa'da siyasî sosyal kültürel ve ekonomik açıdan bir deprem yaşandı Protestanlar'ın Katolikler'e karşı giriştikleri güç yarışında devrim olarak nitelenebilecek yeni prensiplere karşı geleneksel güçler tavır almaktan geri kalmadılar Özellikle Kuzey Almanya'da oldukça büyük bir taraftara sahip olan Protestan prensler serbest şehirlerle birlikte hareket ederek geleneksel güçlere karşı 1608'de bir birlik kurdular Bunlar Protestan olan Ã*********sveç ve Danimarka ile birlikte Alman Habsburg Hanedanı'na karşı mücadele veren Fransa'nın da desteðine sahip olacaklarını umuyorlardı Buna karşı harekete geçen karşı devrimciler de Katolik Birliðini kurdular Karşı devrimcileri Ã*********mparator Papa ve Ã*********spanya destekliyordu Karşıt prenslikler arasındaki ilk mücadeleler 1609'da başladı[xvii] Ancak esas anlamda Protestanlar'a karşı Katolik mukavemetinin bir baskıya dönüşmesi aşamasında 1618'de Bohemya ve Güney Almanya'da gelişen olaylar sonucu bir ara Protestanlık büyük bir darbe yedi Birçok yerde Protestan güçleri yenilgiye uðratıldılar 1635'den sonra Katolik Fransa ile Protestan Ã*********sveç'in Habsburg Ã*********mparatorunun Avrupa ve Almanya'daki gelişmesine karşı ittifak yapması ile mücadelelerin seyri dinî aðırlıktan siyasî mecraya kaydı Bu kavgada Alman toprakları çok büyük zarar gördü ve tahrip edildi Sonuçta Alman Ã*********mparatorluðu'na karşı Prensler kendi hukukî durumlarını daha da saðlamlaştırdılar Bunlar arasında Brandenburg daha sonraki süreçde (Prusya Prensliði) Alman birliðine giden yolda ön plana çıktı Ancak Otuzyıl Savaşları sonucunda Alman Ã*********mparatorluðu gerçek anlamda büyük zararlar gördü Uðruna yapılan din özgürlüðü yine Prenslere yaradı Çünkü tebaa istenildiði anlamda özgürlük elde edemedi Ã*********sveç Baltık ve Kuzey Denizi'nde bazı yerleri elde ederek güçlendi Fransa da Almanya'nın aleyhine Elsas'a doðru ilerledi ve ilk kez Ren'e doðru genişledi Bu savaşlarda topraklarını genişleten tek Alman gücü Brandenburg-Prusya Krallıðı oldu Yine bu savaşlarda Fransa Avrupa'nın en güçlü devleti olarak kendini gösterdi Ancak Fransa 1715'de XIV Louis'in ölümünden sonra askeri gücünü gittikçe kaybederek üstünlüðünü Batı'dan Doðu'ya Ã*********ngiltere ve Avusturya'ya terketti

Bu savaşlar Alman Ã*********mparatorluðu'nun (Habsburg Hanedanı) tam anlamı ile merkezi gücünü kaybetmesine yol açtı Bir taraftan mahallî Prenslikler Ã*********mparator'dan baðımsız hareket etme serbestiyetine kavuşurlarken diðer taraftan Prusya bir başka Alman gücü olarak kendini gösteriyordu Aynı zamanda Kuzey'de Prusya'nın yükselmeye başlaması daha sonraki süreçde Alman birliði için yeni fakat önemli bir gelişme idi Bununla birlikte imparatordan daha baðımsız hareket etme gücüne kavuşan Prensler Fransa'yı örnek alarak bütünüyle mutlak güce ulaştılar Topraklarını istedikleri gibi yönetiyorlardı Burjuva da zayıfladıðından saraya baðımlı hale geldi Artık Alman halkı bünyesinde bulunduðu Prenslerin izin verdiði ölçüde yaşamlarını sürdürmeye hazırlanıyorlardı

Alıntı Yaparak Cevapla