Yalnız Mesajı Göster

Göl, Tarih, Çini Ve Zeytin; İşte İznik!

Eski 11-25-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Göl, Tarih, Çini Ve Zeytin; İşte İznik!



İznik Çinileri
Canınız çini almak istiyorsa geçmiş yıllara oranla daha şanslısınız, zira bir zamanlar atölye sayısı beş iken, İznik çinileri, desenleri verilip Kütahya'da yaptırılıyormuş Günümüzde ise 30 atölye İznik'te aslına sadık kalarak, orijinal desen ve renklerde, 1500-1600 yıllarının Osmanlı örnekleriyle çini üretiyor Uludağ Üniversitesi çini bölümü, ve İznik Kız Meslek Lisesi konuyla ilgili uzman yetiştiriyor Bunun yanı sıra ev hanımları hobby olarak evlerinde çini yapıyorlar İznik'te amatörlerce yapılan çinileri pişirmek için 5 çini fırını hizmet veriyor Çini eşyalar 900 derecede pişirilerek satılabilir hale getiriliyor (Çini fırınları 30 cm lik bir tabak için 2 milyon TL pişirme ücreti alıyorlar) İznik de faaliyet gösteren Kobalt Çini atölyesi çini ustası Abbas Kassim klasik İznik desen ve renkte özel sipariş hazırladıklarını, İznik çalışması yaptıklarını belirterek çini satış reyonlarında en çok "Haliç Deseni", "Kalyon", "Hayat Ağacı", "Çin tomani" (Çin Bulutu) isimli, 30 ila 45 milyon TL ile fiyatlandırılan tabakların alıcı bulduğunu belirtiyor Son yıllarda yıldızı parlayan bir başka çini ise "Şans Topu" Osmanlı döneminde her genç kızın çeyiz sandığında mutlaka olması gereken ve ilk konan şans topu, bütün evlere de girmiş durumda Kapı yanına veya iki pencerearasına asılan şans toplarının nazara karşı olduğuna da inanılıyor Topların canlı ve cazip renkleri kadar, el halılarında gözlendiği gibi desen dilleri de bulunuyor Bunlar arasında Çintemani, Hak gözü, Kul gözü,İnsan dili gibi konular, aşk, sıhhat, başarı gibi kavramlar motiflerle ifade edilmiş Çini galerilerinde desenli duvar tabakları, vazolar, aşurelik, ibrik, maşrapa şekilli İznik çinileri, kül tablası, şekerlik, demlik, yumurtalık, çerezlik ve çeşitli biblolardan satın alabilirsiniz, istenirse desenleri karo fayanslara yaptırabiliyor veya hazır olanlardan alabiliyorsunuz

Göl balıkları
İznik Gölü'nde tatlı su ürünlerinden sazan ve yayın gibi balıkların yanında bir de tatlı su "Karivitesi var" Balıkçı Recep Eser'e göre bu canlı türü sıkıştığı ve zorda kaldığı zaman ani hızda geri geri kaçarmış Bu yüzden "Karivites", yani "geri vites" derlermiş Balıkçı Recep, "istakoz dedikleri bu karidesler için, sepetleri göle bırakırız, bir şey koymadığımız halde içine doluşurlar, sonra çeker alırız Sığınmak için mi giriyorlar içine, bilinmez" diye konuşurken, "Fransızlar, kafasını, gözünü, ayağını her yerini yerlerde, biz de çok diye sadece kuyruğundaki eti kullanırız, güneşe bıraksanız hiçbir şey kalmaz erir gider Pişince ortaya çıkıyor eti Hem de ne et! Sırf fosfor Su ürünleri içinde en besleyici olanı İşte bu yüzden günde 20-25 adetten fazlası yenmemeli, kaşıntı yapar, dokunur, diyor!
Dönelim balıklara Akşam olunca ağlar göle atılıyor Dökme-uzatma dedikleri takım, hava durgunsa sabah olunca toplanıyor Su dalgalıysa, 2-3 gün beklendiği de oluyormuş Denizdeki gibi balık ağda kalırsa, ahtapot yada başka canlılar gelip yemezlermiş Canlı balıklar satılır, ölenler varsa atılırmış Av için balıkçılar iki tür ağ kullanıyorlar: "Fanyalı" dipte, diğeri "sade" yüzeyde kullanılıyor 24 metre derinliğe kadar ki seviyeler için balık havanın durumuna göre seviye seçtiği için balıkçılar bazen üç kademeye ağ serdikleri oluyor Gölün en derin yeri 85 metre Sahillerde kum sıfırdan başlayıp derinleşiyor Güney yakanın kıyıları daha iri kumlu Hafif taşlık kıyıların bazı bölümleri ise sazlık

İznik'den Karamürsel'e

Kalabalıktan uzak sakin ve huzurlu, farklı bir ortamda devamlı yeşil vadiler, tepeler arasında gözlerinizi ve ruhunuzu dinlendirmek isterseniz işte size 50-60 kilometrelik nefis bir parkur İstanbul Bursa arasında sizi bekliyor Otomobil kullanıyorsanız camları açın, motosiklet üstündeyseniz zaten doğanın tam içinde ilerliyorsunuz demektir, botanik kokusu ciğerlerinize sinecektir Orhangazi içinden İznik Gölüne paralel dümdüz uzanan yolda Boyacıköy'e kadar geliyorsunuz Köy merkezinden Karamürsel e doğru asfalt yolun her iki yanında uzanan tepeler seyri zevkli bir panorama sunarken, köy çeşmeleri, antik Valide ana taş köprüsü, kerpiç evlere sahip, birbirinden güzel köyleri bir nefeste aşıp Karamürsel sırtlarına ulaşınca körfez altınızda tepsi gibi parlıyor Manzaralı yamaçlara çiftlik evleri kurulu, satılık olanlarda var İlgilenenler için Oluklu Köyünden bir örnek İmarlı, 4 dönüm içine 2 katlı çiftlik evi çevresi binbir türlü ağaçla kaplı, fiyatı 160 milyar TL Yaz kış oturmaya, çiçek yetiştiriciliğine müsait, Yalova, Bursa, İstanbul da yakın

Alıntı Yaparak Cevapla