Konu
:
İğdır Tarihi
Yalnız Mesajı Göster
İğdır Tarihi
11-25-2012
#
2
Prof. Dr. Sinsi
İğdır Tarihi
Iğdır'ın ilk kurulduğu yer
BüyükAğrı Dağı'nın kuzey yamaçları üzerinde yar alan "Iğdır Korganı"dır
Bölgenin Türk egemenliğine geçtiği 1064 yılından sonraki dönemde kale yerleşmesiönemini korumuştur
Iğdır Korganı'nın terk edilerek nüfusun ovaya inmesi veyerleşmenin aynı adla bugünkü yerinde kurulmasının 1640 yılında meydana gelendepremde kalenin yıkılmasından sonraki döneme rastladığı sanılmaktadır
İstanbul Antlaşmasıyla(1736) Rus hakimiyetine giren bölge
1920'de Ruslarla imzalanan "GümrüAntlaşması" ile yeniden Türkiye topraklarına ilhak olmuştur
Cumhuriyetdöneminde ilk nüfus sayımı olan 1927'de 3716 olan Iğdır'ın nüfusu
1940'ta 9465'ibulmuş
ancak II
Dünya Savaşının olumsuz etkileri sonucu 1950'de 7826'yadüşmüştür
Ovada DSİ tarafından 1956 yılından itibaren drenaj ve sulamakanallarının açılmasıyla birlikte tarımsal üretimde büyük bir artışsağlanmıştır
Dolayısıyla
1960 yılından sonra hızlı bir artış göstererek ilkkez 1960'ta 10
000'i aşan şehir nüfusu
1970'te 21
420'ye
1975'te 29
542'yeyükselmiştir
Ancak
12 Eylül 1980 öncesinde ülkemiz genelinde yoğun olarak yaşanananarşi ve terör olayları nedeniyle
1980'de 24
352'ye düşen nüfus
bu dönemdensonra tekrar artmaya başlamış ve 1985'te 29
460'a
1990'da 35
858'e
1997'de de45
941'e yükselmiştir
İldeki konutların 1990 yılı itibariyle%95'ten fazlasını tek katlı konutlar oluşturmakta iken
özellikle Iğdır'ın"İl" oluşundan sonra hızlı bir yapılaşmayla birlikte bugün bu oranın%60'lara kadar düştüğünü söylemek mümkündür
Nüfus kriteri
kır ve şehir yerleşmelerinin ayrılmasında olduğu gibi
genellikleşehirlerin büyüklük ve küçüklüklerine göre ayrılmasında da kullanılankriterlerden birisidir
Bu yönüyle Iğdır ili
1997 sayımına göre 45
941 olannüfusuyla "küçük şehir" kategorisine girmektedir
Ancak
Doğu AnadoluBölgesinde 1997 nüfus tespitine göre nüfusu 10
000'i aşan ve dolayısıyla"şehir" olarak kabul edebileceğimiz 40 yerleşmenin bulunduğu
bu merkezlerinancak %40'nın 25
000'den fazla nüfusa sahip olduğu dikkate alınırsa
Iğdır'ın45
000'i aşan nüfusuyla
bölge şartlarına göre daha cazip bir şehir yerleşmesi olduğu sonucuna varılacaktır
[IMG]http://www
**********
net/images
gif[/IMG]
Sınır ticareti tabiri
ülkemizde ilk kez01/08/1972 tarih ve 1615 sayılı Gümrük Kanunu içerisinde gümrük denetlemesiaçısından yer almıştır
Türkiye'nin sınır ticareti ile ilk tanışması ise1978-1979 yıllarında yaşanan petrol krizi ve döviz darboğazından sonra olmuştur
Petrol krizine çözüm bulabilmek için
İran'dan sınır ticareti yoluyla malkarşılığı petrol alınmasına karar verilmiştir
20/09/1980 tarihli RG'deyayımlanan Sınır Ticareti Yönetmeliği ile de Ağrı-Gürbulak gümrük kapısındanİran'la sınır ticareti yapılması öngörülmüştür
Iğdır'la Erivan'ı Birbirine Bağlayan Alican SınırKapısı
İlk önceleri sınır ticareti fiili olarakAğrı ilinde görülmekteyken
hızlı bir gelişmeyle bu tür ticaretin diğer sınırve kıyı illerine de yayıldığı görülmüştür
Ağrı
Van
Hakkari
Erzurum veKars illeri Gürbulak
Kapıköy ve Esendere sınır kapılarından İran'la
Gaziantepili Cilvegözü
Öncüpınar ve Karkamış sınır kapılarından Suriye ile
Mardin iliNusaybin sınır kapısından yine Suriye ile
Şırnak ili Habur sınır kapısındanİrak'la
Ardahan ili Türkgözü sınır kapısından Gürcistan'la ve son olarak daIğdır ilimiz
Dilucu gümrük kapısından Nahçıvan'la sınır ticareti yapmayayetkili kılınmışlardır
Iğdır'la Nahcıvan'ı Birbirine Bağlayan Dilucu GümrükKapısı
Dilucu Sınır Kapısı ülkemizin OrtaAsya'ya açılan tek kapısıdır
5 Mayıs 1992 tarihinde açılan Dilucu SınırKapısı Iğdır'ın ve Iğdırlının kaderini değiştirmiştir
Nahçivan ÖzerkCumhuriyeti ile yapılmakta olan sınır ticareti Iğdır ve dolayısı ile ülkeekonomimiz açısından çok önemlidir
Bu bağlamda 2001 yılı ihracat toplamı13
576
253 Dolar
ithalat toplamı ise 1
625
533 Dolar'dır
Nahcivan ve Iğdır Ekonomisinin Can Damarı; Mazot Ticareti
40000 metrekare alan üzerine kurulmuşbulunan Dilucu Gümrük Sahası 2348 metrekarelik kapalı alana sahiptir
17 Aralık 1993yılında ihalesi yapılan tesisler 20 Kasım 2000'de bitirilerek açılışıyapılmıştır
Bir adet yolcu giriş - çıkış hizmet ünitesi
iki katlı tır giriş- çıkış hizmet ünitesi
iki adet kantar binası
iki adet depo
otoparklar ve araçdezenfeksiyon ünitesi bulunan sahada Gümrük Muhafaza Müdürlüğü
GümrükMüdürlüğü ve Sınır Mülki İdare Amirliği de mevcuttur
Bunların yanı sıra sahaiçinde yolculara ve görev yapan personele hizmet veren yemekhane
yolcu bekleme salonu
iletişim hizmetleri için PTT bulunmaktadır
Saha içine ve çevresine yerleştirilengüvenlik kameraları ile sahanın güvenliği 24 saat kontrol altında tutulmakta ve eldeedilen görüntüler kaydedilmektedir
Güvenlik kuvvetleri giriş - çıkışlardagerekli kontrolleri yapmaktadırlar
Bu amaçla Narkotik biriminde bir adet polis köpeğide mevcuttur
Sınır Ticaretinin Ekonomiye Etkileri
Nahçıvan ekonomisinin zayıfyapısı
işyerlerinin gayri faal ya da atıl kapasite ile çalışıyor olması
çalışmak isteği ve gücünde olan işgücünü
hayatının idamesi için yeni işimkanları aramaya yöneltmiştir
Tabi ki
burada Türkiye'deki emek gelirlerininNahçıvan'a göre yüksek olmasının da etkisi olmuştur
Nahçıvanlı işgücününIğdır'a yönelmesi dolayısıyla Iğdır'da işçilik maliyetlerinde önemlidüşüşler gözlenirken
ucuz işgücü nedeniyle kârlar arttığı gibi
inşaat
tarım vb
alanlarda ucuz işgücünden kaynaklanan yatırım artışları dagörülmüştür
Konunun ikinci bir boyutu da
kendi ülkesine göre daha yüksek birücretle çalışma imkanı bulan Nahçıvanlı işgücü
Türkiye'de elde ettiği emekgelirinin önemli bir kısmını Türkiye'deki ikameti sırasında kullanırken
kalankısmını ise dövize dönüştürerek ülkesine götürmektedir
Konunun iş hukuku
işgüvenliği ve vergisel yönlerinin de dikkate alınması gerekir
Turistik vize ileülkemize gelen Nahçıvan vatandaşlarının iş kazasına uğramaları halindekarşılaşacakları problemler göz ardı edilmemeli
asgari ücretin altında bileçalışmaya razı olan bu ülke vatandaşlarının istihdam alanında haksız rekabetesebep oldukları da bilinmelidir
Ancak şu da bir gerçek ki
Nahçıvan'lı ucuzişgücü
il ekonomisi için önemli bir kazançtır
İl genelinde bulunan şirketlertam bir ticari organizasyon yapısı yansıtmamakta
fert veya aile şirketlerigörünümü vermektedirler
Zaten mevcut bulunan bu şirketlerin kuruluş amaçlarıgenellikle vergi kolaylıklarından yararlanabilmek
kredi imkanlarınıgenişle-tebilmektir
Fakat yine de son yıllardaki şirket kuruluş sayılarındakiönemli artışlar gözardı edilmemeli
dış ticaretin sebep olduğu bu şirketkuruluşlarının gelecekte büyük ticari organizasyonları da gerçekleştirebileceği düşünülmelidir
Bölgede
sanayi faaliyetlerihenüz gelişmemiştir
Sanayi tesisleri genel olarak tarımsal üretimden sağlananhammadde kaynaklarına dayanarak kurulmuştur
Bunlar arasında Araş Tekstil Fabrikası
Çırçır Atelyeleri
Un Değirmenleri ve Keçe Atelyeleri sayılabilir
Ancak; ildegüvenliğin sağlanmasıyla birlikte özel sektör yatırımları da bölgeye çekilmeyebaşlanmıştır
Halen
Karakoyunlu ilçesinde özel sektöre ait 3 adet un-irmik
yem vemakarna fabrikasının inşaatları devam etmektedir
Mevcut tesislerden Araş Tekstil Fabrikasıdışında kalan diğer tesisler küçük sanayi işyerlerinden oluşmaktadır
Çalıştırdıkları iş gücü sayısı genellikle 5-10'u geçmez
Ancak; bu işyerleri
hammadde kaynaklarının mevsimlik olarak sağlanmasına bağlı olarak
yılın bellidönemlerinde faaliyet gösterirler
Bu nedenle
çalıştırdıkları iş gücününancak bir-ikisi devamlı iş gücü olup
diğerleri mevsimlik iş gücündenoluşmaktadır
İldeki atelye tipi sanayi faaliyetleri
birkaç köyde bulunan undeğirmenleri dışında Iğdır il merkezinde bulunmaktadır
Bölgenin tek modern tesisisayılabilecek Koyun yetiştiriciliğinin önemli olduğu ve dolayısıyla yünhammaddesinin bol olarak üretildiği köylerde ise halı ve kilim dokumacılığıyaygındır
İl genelindeki sanayi faaliyetleri henüz "atelye tipi"safhasındadır
İlde çok sayıda oto ve tarım araç gereç tamirhanesi
kereste
demirdoğrama
mobilya ve keçe dokuma atelyeleri faaliyet göstermektedir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul