Yalnız Mesajı Göster

İttihat Ve Terakki Üzerine Düşünceler -3

Eski 11-25-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İttihat Ve Terakki Üzerine Düşünceler -3



Cumhuriyet Devrinde İttihat ve Terakki (1923?1926)


Millî Mücadele'nin zaferle bitmesinden sonra yurda dönen İttihatçılar, yeniden teşkilâtlanmaya başladı 1922 yılında eski Maliye Bakanı Câvit Bey'in evinde toplanıp, yeni bir parti programı hazırladılar Daha sonra 1924 yılında kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın faaliyetlerinde, önemli rol oynadılar 1926 yılı Haziran ayında Mustafa Kemal Paşa'yı hedef alan İzmir Suikastı dolayısıyla 26 Haziran?12 Temmuz 1926 tarihleri arasında süren davada, bazıları eski İttihatçı olan on dört kişi idama mahkûm oldu Bunlardan on ikisi, 13?14 Temmuz 1926 gecesi idam edildi İttihat ve Terakki esnaf teşkilâtının en önemli iki ismi Kara Kemal ve Abdulkadir beyler, gıyaben idama mahkûm oldu (Hanioğlu,2001:483) Mahkeme heyeti tarafından suikast girişiminin ardındaki beyin olarak görülen Kara Kemal, İstanbul'da saklandığı yer ortaya çıkarılınca kendini vurdu (Zürcher,2004:254?255) Diğer İttihatçı liderler, diğer muhaliflerle beraber 1 Ağustos 1926'dan itibaren Ankara İstiklâl Mahkemesi'nde yargılandı Bu mahkeme sonunda, İttihat ve Terakki'nin ünlü teşkilâtçısı ve eylem adamı Dr Nâzım, eski Maliye Bakanı Cavit Bey, Hilmi ve Nâil beyler, 26 Ağustos 1926'da idam edildi Diğer İttihatçılar ise, çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı İzmir ve Ankara İstiklâl Mahkemeleri, bir anlamda İttihatçılığın sonu oldu (Hanioğlu,2001:484)

Bu yazımızı, yakın Türkiye tarihi üzerinde çalışan biri yerli, diğeri yabancı iki ünlü bilim adamının İttihat ve Terakki ile ilgili şu değerlendirmeleriyle bitirmek istiyoruz:

Birincisi, Prof Dr M Şükrü Hanioğlu Hanioğlu, İttihat ve Terakki ile ilgili şu ilginç değerlendirmeyi yapıyor:

"İttihat ve Terakki'nin yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasî hayatı ve bu yeni yapı içerisinde, siyasî teâmüllerin teşekkülü üzerindeki tesiri tartışılmaz"dır (Hanioğlu,2001:484)

İkincisi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş devriyle ilgili parlak araştırmalarıyla tanınan Amsterdam ve Nijmegan Üniversiteleri öğretim üyesi, Milletlerarası Sosyal Tarih Enstitüsü Türkiye Bölümü Başkanı Dr Erik Jan Zürcher, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nin belli başlı üniversitelerinde ders kitabı olarak okutulan Modernleşen Türkiye'nin Tarihi (Turkey, A Modern History) adlı eserinin ikinci bölümünün başlığını şöyle koymuştur:

"Türk Tarihinde Jön Türk Dönemi (1908?1950)" (Zürcher,2004:137)

Bu iki ünlü tarihçinin, bu iki ilginç ve üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken tespiti anlaşılmadan, Türkiye'nin yakın tarihini ve yakın tarihinde cereyan eden olayları anlamak çok zordur

Kaynaklar

1 HANİOĞLU, M Şükrü (2001), "İttihat ve Terakki Cemiyeti", Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Cilt: 23, ss 476?484, İstanbul, Güzel Sanatlar Matbaası

2 LEWİS, Bernard (1991), Modern Türkiye'nin Doğuşu, Ankara, Türk Tarih Kurumu Yayınları, 4bs

3 ÖZTUNA, Yılmaz (1978), Büyük Türkiye Tarihi, cilt:7, İstanbul, Ötüken Yayınevi

4 ZÜRCHER, Erik Jan (2004), Modernleşen Türkiye'nin Tarihi (Çeviren: Yasemin Saner Gönen), İstanbul, 18bs

Alıntı Yaparak Cevapla