Konu
:
Çanakkale'de Yüzü Yeşil Boyalı Kadın Savaşçılar ..
Yalnız Mesajı Göster
Çanakkale'de Yüzü Yeşil Boyalı Kadın Savaşçılar ..
11-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Çanakkale'de Yüzü Yeşil Boyalı Kadın Savaşçılar ..
İlk kurşun O’nun
FRANSIZLAR İskenderun’a sürekli asker çıkararak Halep’e ve Adana’ya yollamaya başlamışlardı
11 Aralık 1918’de Pozantı Dörtyol’a girdiler
Bu işgaller Mondros Ateşkes Antlaşması’na aykırıdır ama aldıran kim?
Emperyalistler aralarında Anadolu’yu bölüşmüşler Çukurova "sömürü bölgesi" olarak Fransızların payına düşmüş
Halk ş
aşk
ın çaresiz
Erkeklerin çoğu ya şehit ya esir düşmüş pek azı köyüne şehrine dönebilmiş
ERMENİ ZULMÜ
Fransızlar ve birlikte getirdikleri Ermeni lejyonu savunmasız çevreyi yağmalamaya girişirler
Karşı duran olursa tutuklayıp zindana atar ya da öldürürler
Dörtyol’a bağlı Karakese köylüleri yağmalanma sırasının kendilerine geldiğini anlayınca köy yolunu taşlarla kapadılar silahlandılar ve yağmacıları köye sokmadılar
Bu direniş işgalcileri şaşırttı delirtti
Öfkeyle ateş kustular
İLK DİRENİŞ
Köylüler hazırlıklıydı
İlk önce Mehmet Çavuş silahını doğrulttu tetiğe dokundu ilk saldırganı devirdi (19 Aralık 1918)
Saldırganlardan 15’i vuruldu
Kalanlar takviye alarak bir daha saldırdılar
Sonunda Dörtyol’a geri çekildiler
Karakese köylüleri de 10 şehit vermişlerdi
KARA HASAN
Kurtuluş Savaşı’nın ilk kurşunu ve ilk direnişi budur
Mehmet Çavuş Güney cephemizdeki ilk Kuvayı Milliye olan Kara Hasan’ın çetesine girecektir
Yüzü yeşil boyalı kadın savaşçılar
ÇANAKKALE Savaşı hakkında yıllardan beri araştırmalar yapan Prof
Dr
Mete Tuncoku "Buzdağı’nın Altı" adlı son kitabında bir Anzak askerinin mektuplarına yer vermiş
Mektup şöyle:
"Benim de vurulduğum 8 Eylül 1915 günü keskin nişancı bir Türk kızı pusuda çarpışıyordu
Gizlendiği yerden gün boyu ateş etti ve çok sayıda adamımızı vurdu
Ancak gün batmadan bir Avustralyalı tarafından vurulmasına gene de üzüldüm
Güzel yapılı ve tahminen 19-21 yaşlarında genç bir kızdı
"
25 Nisan 1915 ile ilgili bir mektuptan:
"O bir Türk kadın savaşçısıydı durmaksızın saklandığı evden ateş ediyordu
"
Bir b
aşk
a anlatış:
"Burada pusuya yatıp çarpışan keskin nişancıların çoğu kadın veya kız kendilerini yeşile boyayıp ağaçlar ve bodur bitkilerle uyum sağlamışlar
" (15 Ağustos 1915)
Çanakkale Savaşı erkekler savaşı sanılırdı
Öyle olmadığını ninelerimizin Çanakkale’de de dövüştüklerini sayın Tuncoku ortaya çıkardı
Sadece erkek savaşı değildi
Türk kadını Çanakkale’de de Türk erkeğiyle birlikteydi
Siperde kurşun sıkanından cephe gerisinde Mehmetçik için mermi yapıp elbise dikenine kadar
Silahın yoksa yerden alıp 3 taş atacaksın
GÜZEL İzmir’e Yunan askerlerinin çıktığının öğrenilmesi bütün yurtta çok büyük heyecan uyandırdı
Denilebilir ki yüz yıllardan beri hiçbir olay tüm ülkede böyle heyecan uyandırmamış milleti böyle kenetlememişti
Haber aynı gün Denizli’de duyuldu
Yurtsever Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi acı ve öfke içinde toplanan halka şöyle dedi:
"Her ne pahasına olursa olsun Yunanlılara karşı koymak gerekir
Yunanlıların işgal ettiği memleketler halkı için kavgaya girişmek farz-ı ayndır
Ben fetva veriyorum
Hiçbir müdafaa vasıtası olmayan bir Müslüman dahi yerden üç taş alarak düşmana atmaya mecburdur
" (S
Selek Anadolu İhtilali
)
İzmir’in işgali üzerine yakın uzak bütün şehir ve ilçelerde protesto mitingleri yapılmış hükümete ve galip ülkelerin temsilcilerine protesto telgrafları çekilmiştir
Birbirinden uzak kopuk ilgisiz kendi derdine dalmış gibi görünen şehir ve ilçelerin İzmir hususunda gösterdiği duyarlılık ve birliktelik İzmir’in Türkiye için ne kadar değerli olduğunu göstermektedir
Tanka-topa tüfek-yürek
ANTEP kahramanlarından Şahin Bey’in asıl adı Mehmet Sait’tir
Antep’in Bostancı Mahallesi’ndendir
Üç cephede dövüşmüş Sina cephesinde esir düşmüş bir yıl Mısır’daki esir kampında kalmış mütarekeden sonra İstanbul’a gelmiştir
Çok yorgundu
Ama memleketini evini özlemişti
Hiç dinlenmeden Antep’e hareket etti
Eşine ve oğluna kavuştu
Kavuştu ama mutlu olamadı
Antep işgal altındaydı
Önce İngilizler sonra da Fransızlar tarafından işgal edilmişti
KOLERA GİTMİŞ VEBA GELMİŞTİ
Yani "kolera gitmiş veba gelmişti"
Hemen bir göreve talip oldu
Antep’i işgalden kurtarmak için örgütlenen Heyet-i Merkeziye Teğmen Mehmet Sait’i Şahin Bey kapalı adını vererek Kilis Yolu Kuvayı Milliye Komutanlığı’na atadı
Antep’teki Fransızlar Kilis-Antep yolu ile ikmal ediliyorlardı
Birçok silahlı yurtsever Şahin Bey’in komutası altına girdi
Şahin Bey Kilis-Antep yolunu Fransızlara kapattı ikmali kesti
Fransızlar çok zor durumda kaldılar
Doğuda Urfa’ya batıda Mersin’e kuzeyde Sivas’a kadar kolayca yayılacaklarını bu verimli toprağın altını üstünü rahatça sömüreceklerini sanıyorlardı
Türkler yenikti bitikti yeniden savaşa tutuşacak değillerdi ya
Ama her girdikleri yerde beklemedikleri bir tepkiyle karşılaştılar
Bu yüzden Urfa’dan ve Maraş’tan kaçacaklardı
Fakat Antep’e çok ihtiyaçları vardı
Çevreye çok egemen bir konumdaydı
Burayı terk ederlerse gerisi çorap söküğü gibi gelir Suriye’de tutunmaları bile güçleşirdi
Antep’i elde tutmak zorundaydılar
Oysa Şahin Bey ve bir avuç adamı Antep-Kilis yolunu kesmiş kuş uçurtmuyor geçmeye çalışan birlikleri duman ediyordu
Suriye’deki Fransız Doğu Ordusu Komutanlığı Antep’teki birliğin erzak ve cephane ikmalini sağlamak için 400 arabalık bir ulaştırma kolu hazırlattı
Bu kolu 4 tank bir batarya 16 ağır makineli tüfek üç tabur piyade 2 bölük süvariden kurulu büyük bir birlik koruyacak yolu şiddet ve hızla açacaktı
Kol ve birlik 25 Mart 1920 günü Kilis’ten hareket etti
Önce Kızılburun yakınlarında karşılaştılar
Fransız birliği Şahin Bey kuvvetinin üzerine bütün silahlarını ateşleyerek hücum etti
Türklerin ne topu vardı ne makineli tüfeği
Antep’i korumak için yoğun mermi ve fişek yağmuru altında eriye eriye direndiler
Üçüncü gün Karayılan Oğlu çetesi de yetişti ama topa tüfeğe tanka güç yetmiyordu
Cephane çok azalmış son mevzilere çekilmişlerdi
Şahin Bey arkadaşlarının daha da geri çekilme tavsiyesine uymadı
Çünkü Anteplilere "Düşman ancak benim vücudumun üzerinden geçebilir" diye söz vermişti
Dördüncü gün sağ kalan arkadaşlarıyla birlikte Ulu Masere Köprüsü’nün önünde düşmanla son çatışma başladı
SON MERMİYİ ATTIVE TÜFEĞİNİ KIRDI
Arkadaşları da yanında yer aldılar bir adım geri atmadılar on sekizi de şehit oldu
Şahin Bey tek başına kalmıştı
Gaziantep savaşına başından sonuna kadar katılan ve bu emsalsiz savunmayı yazan Lohinizade M
Nurettin Bey bu son anı şöyle anlatıyor:
"
Son mermisine kadar dövüştü
Son hareket olarak tüfeğini yere çarparak kırdı akın akın üzerine gelen Fransızların karşısında köprünün üzerinde bir ululuk ve kahramanlık heykeli gibi durdu
"
Süngülenerek şehit oldu
(Lohanizade M
Nurettin Gaziantep Savunması: Adil Dal Olaylarla Gaziantep Savaşı
)
DİYOR Kİ
Cumhuriyet fikirce ilimce bedence kuvvetli ve yüksek seciyede koruyucular ister
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul