Konu
:
Adaletin Dostça Temini: Sulh Usulü
Yalnız Mesajı Göster
Adaletin Dostça Temini: Sulh Usulü
11-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Adaletin Dostça Temini: Sulh Usulü
diğer taraf ise
bunu kabul etmeyip
kendilerinin de haklı olduğunu iddia etmekteydi
Polislerin müdahalesiyle kavga sona ermişti; fakat görünen oydu ki
mesele kapanmamıştı
Durum şaşırtıcıydı
Çünkü davalı taraflar
aralarındaki meseleyi çözmek için buraya gelmişler; fakat adalet müessesenin daha kapısında tekrar çözümsüzlüğe düşmüşlerdi
Mahkemelere intikal eden davalarda
kimin haklı
kimin haksız olduğu her zaman ortaya çıkarılamıyor
Bu davalar hem kısa zamanda neticelenmez
neticelendiğinde ise
genelde iki taraf da memnun olmaz
Peki bu durumlarda dava nasıl çözülebilir? İşte bunun cevabını; idare ettiği topraklarda yaşattığı adaletle haklı bir üne sahip Osmanlı’nın uyguladığı "Sulh Sistemi"nde bulmaktayız
Osmanlı adalet mekanizmasındaki sulh sistemi şöyle işlemektedir: Aralarında anlaşmazlık bulunanlar
mahkemeye geldiklerinde
kadı onları dinler
Sonra davanın durumuna göre kendinin nasıl karar vereceğini hissettirmeden taraflara sulh yapmalarını teklif eder
Taraflar sulha gitmeyi kabul ettiklerinde
o şehirde; ilmine
tecrübesine güvenilen
sözüne itimat edilen ve sevilip sayılan an az üç kişi
kadı tarafından görevlendirilir
Mahkemece görevlendirilen ve hukukî bir statüye sahip bu heyete
"uzlaştırıcılar ve barıştırıcılar" anlamına gelen "muslihun ve muslimun" denir
Bu heyet iki tarafı bir araya getirir ve onları razı olacakları bir noktada buluşturur
Varılan uzlaşma sonunda
borçlunun alacaklıya yapacağı ödemeler
varsa taksitlendirmeler
bu heyet huzurunda yapılır
Daha sonra heyet ve taraflar hangi şartlarda anlaştıklarını ve varsa ödemenin nasıl yapılacağını kadı huzurunda kaydettirir
Böylece anlaşma hem tasdik edilmiş
hem de ileride meydana gelebilecek bir anlaşmazlıkta müracaat edilmek üzere kayda geçirilmiş olur
Bu işlemin sonucunda taraflar davalı geldikleri mahkemeden uzlaşmış olarak ayrılırlar
Sulha
bütün toplumun hak ve hukukunu ilgilendiren kamu davalarında veya Hukukullah denen içki içme ve zina gibi toplumun genel emniyet
asayiş ve ahlâkının korunmasıyla ilgili konularda değil
sadece şahsî davalarda başvurulurdu
Genellikle ticarî davalarda müracaat edilen sulh sistemi sayesinde; yazılı bir belge-senet olmadığı için
miktarında anlaşmazlık çıkan alışverişler veya ödeme tarihinin gecikmesi sebebiyle zarara uğrayan kişilerin davaları çözüme kavuşturulurdu
Her türlü ticarî dava burada çeşitli alternatiflerle çözüme kavuşturulurdu
Sulh sisteminde ticarî davaların dışında
aileler arasındaki miras davaları da çözülürdü
Bazen miras
vaktinde paylaşılmadığından
ekonomik şartlar
mirasçıların bazısının zararına sebep olabiliyordu
Boşanan çiftlerin mal paylaşımı problemi de bu usulle halledilirdi
Bununla eşlerin en azından maddî konularda problemsiz ayrılmaları sağlanarak
olabilecek muhtemel bir birleşmeye imkân hazırlanmış oluyordu
Sulh
devletle vatandaş arasında meydana gelen vergi
mal
para cezası ve kamulaştırma gibi durumlarda da müracaat edilen bir çözüm yoluydu
Sulh sisteminde
davalar tarafların birbirlerine para veya mal ödemesi şeklinde neticelendiği gibi
davacının hakkından feragat etmesiyle dostça bir çözüme de kavuşturulabilmektedir
Nitekim bununla ilgili birçok örnek vardır
Dikkatleri çeken bir diğer husus da; gayrimüslimlerin
Müslümanlarla olan davalarında bu usule müracaat etmeleridir
Osmanlı mahkeme kayıtlarında birçok uygulama örneği olan sulhün ana kaynağı İslâm hukukudur
"Hayırlı olan sulhtur
" âyetine ve
"Kararların en iyisi sulhtur
"
hadîs-i şerifine dayandırılan sulh usulu
fıkıh (İslâm hukuku) kitaplarında;
"Tarafların aralarında kendi rızalarıyla nizayı (kavga
çekişme) ortadan kaldıran bir sözleşmedir
"
şeklinde tarif edilmektedir
Hukuk davalarının birçoğunun sulh yoluyla çözülmesi
Osmanlı mahkemelerindeki dava yoğunluğunu azaltırken
adaletin gerçekleşmesini de hızlandırıyordu
Çünkü bilinir ki
"Geciken adalet
adalet değildir
"
Bu sistem
ticarî hayata da işlerlik kazandırmaktadır
Çünkü; ödenip-ödenmeyeceği belirsiz bir borç
mahkemede neticeye bağlanarak hemen ödenmekte
ne zaman ödeneceği belirsiz olan para da takside bağlanarak
ödeme tarihi belirli hale getirilmektedir
Bu da ticaret erbabı arasındaki husumeti gidermekte
belli bir alış-veriş ortamı sağlamaktadır
Bu durum sosyal barışı güvence altına almak demektir ki
bunun değeri parayla ölçülemez
Konunun güzel olan diğer bir tarafı ise
bu dostluk ve barışın zorla değil; halkın önemsediği kişiler tarafından gerçekleştirilmiş olmasıdır
Bu sistem sayesinde davalılar mahkemeden düşman olarak değil
dostça ayrılmaktaydılar
Ailelerdeki anlaşmazlıkların sulh yoluyla giderilmesi de apayrı bir güzelliktir
Devamlı yüz yüze bakmak durumunda olan aile fertlerinin
meselelerini böyle dostça halletmeleri
aile müessesini sağlamlaştırır
Nitekim sulhun hem toplumla
hem de aile ve fertlerle ilgili yönü Osmanlı aydınlarının dikkatini çekmiş ve aydınlar yazdıkları kitaplarla sulhu sürekli tavsiye etmişlerdir
Günümüzde hukukçuların
yazarların ve idarecilerin telaffuz ettikleri "ombdusmanlık" sisteminin kaynağı
Osmanlı'daki bu sulh sistemidir
Eğer ombdusmanlık (veya sulh) sistemi uygulamaya konulursa
mahkemede kanunlarla çözülemeyen pek çok problem; insanların karşılıklı kazanmayı hedefledikleri bir anlayışla çözülebilecektir
Böylece hem fertlerin kendi aralarında
hem de fertlerle devlet arasında barış sağlanmış olacaktır
Günümüz insanına da güzel bir örnek teşkil edeceğini düşündüğümüz sulh sistemi -bugün her ne kadar hukukî bir düzenleme yoksa da- uygulandığında faydalı sonuçlar vereceği muhakkaktır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul