Konu
:
~Osmanlı Ordusunu Ayakta Tutan 3 Unsur~
Yalnız Mesajı Göster
~Osmanlı Ordusunu Ayakta Tutan 3 Unsur~
11-25-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
~Osmanlı Ordusunu Ayakta Tutan 3 Unsur~
Osmanlı ordusunu yakından tanıma fırsatı bulmuş yabancılar
bu özelliklere dikkat çekmişler
Düşmanlarının bile hayran olduğu ordu!
Adı
fethettiği yerleri nesilden nesile intikal ettirmenin sırrına ermiş bir bahtiyardır
" demiştir
13
yüzyılın sonlarında tarih sahnesine çıkan Osmanlı Devleti'nin sınırları
kuzey cephesi Polonya'nın bitişiğindeydi
Karadeniz ile Azak Denizi birer Osmanlı gölü hâline gelmişti
1475'ten 1768'e kadar Osmanlı İmparatorluğu ile ona bağlı devletlerden b
aşk
a hiçbir devletin bu denizlerde kıyısı yoktur
Kafkasya'nın batısı gibi
Suriye'yi de en geniş coğrafî mânâsıyla elinde tutuyordu
Arabistan'ın batısı bütünüyle en güneydeki Yemen'i içine alacak şekilde Osmanlı idaresindeydi ki
bunların bilinmesi yeni yetişmekte olan nesillere ufuk açacaktır
• Osmanlı ordusunu ayakta tutan üç unsur neydi?
İtaat
intizam ve temizlik
Osmanlı ordusunun muvaffakiyete ulaşmasında en mühim hususiyet; âmirlere itaat
Kanunî'nin Amasya ordugâhını şöyle tasvir eder:
"Bu muazzam kalabalık içinde medhe değer görünen nokta
yüzbaşılar ve daha küçük Türk subayları yerlerine oturmuşlardı
Alelâde neferler ayakta idi
En çok göze çarpan topluluk
gayet bakımlı ve süslü idi
"
Georg von Mühlenbach b
aşk
a bir yazısında Osmanlı ordusu ile alâkalı şunları söyler:
"Orduda düzen tek kelimeyle fevkalâdedir
Fikrimce bu nizam
parasını öder
Türk ordugâhına
hoş olmayan herhangi bir muameleye muhatap olduğunu söyleyerek şikâyete gelen de yoktur
Zîrâ böyle şeyler olmaz
Bu anlayış
Türk ordusunda görülenlerin tamamen aksini husule getirir
Türkler bunu çok iyi bilmekte ve değerlendirmektedir
Ordugâhlarına şarap girmemesi için her türlü tedbiri alırlar
İki üç gün önce bir konağa vasıl olduk
her türlü şarap alışverişi de yasak edildi
"
Osmanlı ordusunun harp gücünü Mareşal Montecuccoli
her zaman emre âmadedir
Ordunun yürüyüşe başladığını daha düşman öğrenmeden Türk ordusu
bütün hileleri kullanarak saklarlar
Düşman casuslarına dâima ters hedef verirler
Her seferindeki hileleri de
şaşılacak kadar çoktur
Kılavuzları ve casusları da çoktur
Ordunun büyük ağırlıkları ve topları bulunduğu için nakliyeye ehemmiyet verilir
Diğer milletlerin tahammül edemedikleri
Hz
Peygamber'in (sallAllahü aleyhi ve sellem) savaş stratejilerini ehemmiyetle benimseyip tatbik ettiğini göstermektedir
ise
her tarafta tam bir sükûnet ve sessizlik hüküm sürüyordu
Kat'iyen kavga ve münakaşaya tesadüf edilmiyordu
Hiçbir zorlama ve şiddet harekâtı görülmüyordu
Sarhoşluktan yahut kafa kızgınlığından ileri gelen yüksek sesler bile yoktu
Bundan b
aşk
a
cünbüş yahut kumar gibi şeylere tesadüf edemezsiniz
Türkler kâğıt ve zar oyununu bilmezler
"
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul