Yalnız Mesajı Göster

Örf Ve Adetlerimiz

Eski 11-25-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Örf Ve Adetlerimiz



Gelin önce şık bir elbise giyer ancak kınanın yakılmasından önce üzerini değiştirerek “Bindallı” denilen kadifeden yere kadar uzanan kaftan türü bir giysi giyer Gelinin başına kırmızı bir örtü örtülürGümüş veya bakır tas içerisinde “Başı bütün” diye adlandırılan analı babalı başından ayrılık geçmemiş bir kadın tarafından kına karılırKınanın içine bozuk para konurBu hem bereket dileği hem de kına yakan kişiye baht açıklığı sağlamak amacına yöneliktirKına yakılmadan önce gelin ve damadın oturması için salonun ortasına birer sandalye konurErkek tarafının getirdiği kına etrafı mumlarla süslü bir tepsi içine hazırlanırGenç kızların ellerine birer mum verilirÖnce elinde kına tepsisiyle genç bir hanım arkasından gelin onun arkasından da ellerinde mumlar olan genç kızlar türkü söyleyerek boş sandalyelerin etrafında dönerlerDaha sonra gelin ve damat sandalyeye otururBu arada baş övme gelin okşama yakım denilen içli kına türküleri söylenirAmaç gelini ağlatmaktırKına gecesinde gelin kız mutlaka ağlarEğer ağlamazsa “Kocada gönlü var” şeklinde yorumlanır ve ayıplanırGelinin eline kına yakılırken “Gelin elini açmıyor…” denir ve bunun üzerine erkek tarafı gelinin avucuna küçük bir altın koyarAvucunu açan gelinin avuçlarına kına yakılır ellerine tülbent bağlanıp eldivenler geçirilirErkeğe de aynı şekilde kına yakılıp eldiven geçirilirKına yakan kişinin bir hata yapmaması gerekirKınanın yanlış yakılması o kişinin cezalandırılmasını gerektirirCeza olarak bir hayvan kesmek zorundadırKına yakıldıktan sonra gelinin başındaki kırmızı örtü açılır ve kına misafirlere dağıtılırDağıtım sırasında para kime çıkarsa darısının ona olacağına inanılırÖzellikle genç kızlar unutmayın! Gelinin evlenmemiş bekar bir arkadaşı kimseye çaktırmadan kırmızı kına örtüsünü gelinin başından çalarsa onun da kısa sürede evleneceğine inanılırTüm bunlardan sonra türküler söylenmeye oyunlar oynanmaya devam edilir böylece gece sona ererSabah kızlar erkenden kalkarak gelinin elindeki kınayı yıkarlarElinin ortasına konmuş olan para da fakir bir çocuğa verilir veya güveye götürülüp bahşiş alınırGüvey bu parayı cüzdanında taşır

Tel Helva Unutulmaya Yüz Tutan Gelenkler Arasında!
Sivas'ta eski ramazan günlerinde uzun emeklerle ortaya çıkarılan tel helva şimdilerde tamamen unutulmaya yüz tutan gelenekler arasında yer alıyor

İnsanları birbirine yaklaştıran toka açlığı zengine yoksulluğu hatırlatan ramazan ayının gelenekleri zaman ve yeniden biçimlenen yaşam alışkanlıkları doğrultusunda değişiyor

Bu değişim sürecinde Sivas'ta da ramazan ayına özgü gelenek ve göreneklerde de değişiklik gözleniyor Ramazan akşamlarında eşin dostun eğlence amacıyla bir araya gelerek yaptığı tel helvan bugünlerde unutulmaya yüz tutuyor

Tel helvanın yapımına başlamadan önceden eşe-dosta haber verilerek işi bilen kişilerin komutlarıyla helvanın yapımına başlanırmış

"Tel helvanın iki ölçü şekere bir ölçü su katılıp ateş üzerinde karıştırılarak meyanesi hazırlanır Rengi koyulaşan meyaneye limon sıkılır Dibi yağlanmış bir leğene boşaltılan meyane soğumaya bırakılır Diğer yandan da tereyağında pembeleşinceye kadar un kavrularak hazır hale getirilir İyice soğumuş olan meyane bıçak yardımıyla tepsiden alınır Akideleşmiş şeker usta ve yardımcılar tarafından sıkıla sıkıla yumuşatılarak uzatılır En az 10-15 kere yapılan bu işlemden sonra iki ucu simit gibi birleştirilerek yuvarlatılır Kavrulmuş un ortaya getirilip una batırılarak işe devam edilir Odada bulunan usta helvacıların talimatıyla bir usta bir acemi olarak oturulan halkada çekile çekile büyültülen helva leğene sığmaz hale gelince 8 şekli verilerek çevrilir Yani yeniden küçültülür ve tekrar çevrilmeye başlanır Kavrulmuş un meyaneye yedirilir Avuç içlerinin maharetli olması istenen helva çekme işinde eğer incelmemiş helva parçaları olursa buna kaşık sapı denilir ve helva çekene o sert kısım yedirilir Yine tel dökmeyip bulgur bulgur olması da arzulanan bir şey değildir

Alıntı Yaparak Cevapla