Konu
:
Erkek, Namazda Güzeldir...
Yalnız Mesajı Göster
Erkek, Namazda Güzeldir...
11-04-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Erkek, Namazda Güzeldir...
Erkek, Namazda Güzeldir
Çünkü namazda tertemizdir erkek
Bütün uzuvlarıyla beraber fikrini ve niyetini de yıkar abdest suları
Arınmışlığına misk kokusu eşlik ettiği için en çok namazda huzur saçar
Namazda örtülüdür erkek
Sadece bedenini değil gözlerini ve gönlünü de kapatır her türlü mâsivaya
Bakışları ya ayaklarının ya seccâdenin başucunda… Gözlerini başka her şeyden alıp Hakka çevirdiği anlardadır
Hem bir heybet gelir üzerine
Siz belki de onun her yanını gördüğünüzü her sırrını çözdüğünüzü sanırsınız
Oysa aysberg gibi sadece dokuzda biridir görünen… Gerisi sır gerisi gizem… Öyle bir yere dönmüştür ki yönünü o taraflarda tüm erkeklerin en güzeli olan Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-…
Kırk yıl önce içilmiş taptaze bir fincan kahvenin kokusuna mı benzetsek yoksa sadece bir ananın çok uzun yıllar önce kaynatıp getirdiği bir tas tarhanaya mı bilmiyorum; ama sebat ve sabırla günde en az beş vakit Kâbeye yöneldiğinde vefânın ve sadâkatin sembolüdür
Bu iki vasfı taşıdığı sürece güzeldir erkek
Namazda olmak buluşma yerinde vakitlice hazır olmaktır
Prensipli titiz ve güvenilir olmaktır
Saniye sektirmeden vazifesini yapmaktır
Vakitlice seccadesinin başında hazır bulunduğu her an tekrar tekrar biraz daha kıymetlenir erkek… “Belâ” sözünün eri olur namazını aksatmayan adam
Niyeti Yâr ile kavuşmak olduğunda sevdâsı da sızısı da arzusu da bir başka renge bürünür
Başka hiçbir şey için değil Sevgilinin rızâsını kazanmak umuduyla namaza her niyetlenişinde biraz daha olgunlaşır ve nûrlanır erkek
Erkek namazda güzeldir
Çünkü namazda ikrâr eder aczini
O yiğit beden başını hafifçe sağa eğip küçüklüğünü idrak ve îtiraf etmekle kalmaz da hiçliğin içinde sanki yok olur gider
Seccade başında yok olması demek bir erkeğin her secdede yeni bir can bulması demektir
Takdir edilmeyi yüceltilmeyi pek seven fıtratı namazla erer asıl takdire şâyan olanın Hak olduğu şuuruna… Namazla yokluğa her erişinde bir daha doğar erkek
Öyle ki o gürleyen şimşek gider de yerine gözlerinden yaş damlayan mahzun bir bulut gelir… Namazda sessizce ağlaması bir erkeğin Allâhım ne kadar da güzeldir! Hattâ bütün yiğitliğine rağmen Rabbinin mutlak kudreti karşısında çaresizlik ve acz içinde hüngür hüngür sarsılarak ağladığında da ne kadar güzel!
En az onun kadar güzeli dimdik bir kıyamdır ki eğer hayatının bütününe yayılmışsa bu duruş ne âlâ! Emânetine sahip çıkarken haksızlık karşısında susmayıp cesâretle hakkı haykırırken kötülükleri men ve iyilikleri emrederken güzeldir erkek
Namazı bilmeyen kıyâmın hakikatini nereden bilsin? Korkup bir köşeye sindiğinde değil kıyâmı bildiğinde erdir erkek!
Edepsizlik ve densizlik karşısında ödlek bir tavırla kenarlara büzüşmeyen susmayan ve davranan adamdır adam!
Dilinde âyetler dolandıkça sohbeti koyulaşır Yâr ile… O en güzele hasretle dolduğu ve diğer güzellere helâl dairesi dışında “yüz ve cesaret” vermediği zaman güzeldir erkek
Hele söyleyin kim görmüş bir dağın eğildiğini? Oysa işte bir erkeğin rükûsu bir dağın Yaratanı karşısında eğilmesine değil de neye benzer? Koca bir dağdır erkek
Heybettir nâmdır şandır! Ve namazda hâline hâl dalına dal eklenen koca bir çınardır!
Alnını secdeye koymuş orada huzur ve sekînete ermiş hakikî aşkın acısıyla saçlarına ak düşmüş kusurunu ve günahını bilip tevbeye azmetmiş bir erkek; burnundan kıl aldırmazken göğsündeki ve yüzündeki kılları aldıran acayip huylu kadınsı adamlarla nasıl kıyaslanabilir ki? O gözlerinden sakalına inmekte olan her bir damla ile biraz daha kemâle erer
Başı yerde secdedeyken durmadan yükselen bir ay gibi ısıtan ve aydınlatan bir güneş gibidir
Babadır kardeştir ağabeydir yârdır erkek… Rızık peşindeyken cephedeyken hizmetteyken evindeyken; ama ille seherde kıldığı namazın ardından son oturuşunu yaparken güzeldir
O oturuş ki dinlenmelerin içinin bile tefekkür şükür ve duâyla dolu olduğunun göstergesidir
Her namaz bir halvettir
Her seher bir vuslat
Halvet içre hasretle dolduğunda ve ham meyve iken değil olduğunda güzeldir erkek!
Yerince cel
âl yerince cemâl sunduğunda ellerini göğe açıp gönülden yalvardığında… Utanılacak yerde arsız olmadığı fitneye kanmadığı asil ve yürekli; cesur ve sürekli olduğunda güzel…
Sağına soluna bütün muhataplarına tebessüm ve tevâzû içinde selâm verdiğinde; ardı önü bugünü ve dünü için rahmet ve teselliye dönüştüğünde adamdır
Sezon âhir zaman sezonu olduğundan mıdır nedir sayılıdır nâdirdir ve mumla aranandır!
Erkek namazda güzeldir
Zira namazda teslim yani Müslümandır! Gizlisi saklısı kalmaz ya hani huzurda o vakit yüzü utangaç bir kız gibi kızarır da “Estağfirullâh” der
İşte o anlarda; pasından çamurundan kirinden temizlendiği o zamanlarda güzeldir erkek
Hayır! Kuaförlerde saç-sakal kazıttığında grant tuvalet giyinip caka sattığında yatlar katlar aldığında değil; nîmetin kaynağına yönelip şükürle ve hakkıyla şükredememenin verdiği fikirle Allah için cömertçe paylaştığında güzeldir
Kimselere dökemediği sırlarını ve sıkıntılarını Rabbine arz ettiği Onunla dertleştiği ve derdini o kavî omuzlarına yakışır bir şekilde sebatla taşıdığı zaman erdir erkek! Zoru gördüğünde kaçmaz mahremini ortalığa saçmazsa kıymetlidir
Şefkatle dolduğu haddini bildiği Züleyhâlar karşısında serin ve iffetli kaldığı vakit adamdır
Masasına konan rüşvete yan gözle bile bakmadan alnının teri bedeninin feri ile kazandığı; çalmadığı çırpmadığı ve neslini tek bir haram lokmanın bile zararından korumayı başardığı zaman güzeldir erkek
Akıllı bir akla derin bir duyguya sahip olduğu zaman has; sadece yerlerde değil fezâda da dolaştığı zaman havastır
Bu sözümle elbette aya çıkmaktan Marsa gitmekten bahsetmiyorum
Arştır bahsim
Arşın Sahibine yaklaşmaktır
Ona buna değil Allâha kul olduğunda ve sadece heybetiyle bile edepsizi durdurduğu edepsizliği son buldurduğunda adamdır erkek! Hayır!
Boy ile posla değil inançladır heybet!
Yok!
Kol ile kasla değil îmanladır kuvvet!
Soy ile sopla değil nâmusunu korumakla asâlet!
Bir yandan çocuktur; saftır durudur duyguludur erkek
Çünkü işte anasının bebesi torununun dedesi mürşidinin bendesidir
İnanmayan baksın bir kere daha! Dolunayın hâlesi şehirlerin kalesi gariplerin kimsesi lâl olmuşların sesidir
“Yâ Allah” dediğinde merhamet ettiğinde kaşını çattığında gözleri güldüğünde güzeldir
Vakarının içini hüzün süslediği tek bir bakışıyla sürur yüklediği vakit güzeldir
Zaten yoktur ki onun hayırla dolmayan bir zamanı… Uykusunda bile çobanı olduğu kimselerin derdiyle sayıkladığı mükellef sofralardan bir tas çorba ile doyup kalktığı nehir olup kurak topraklara aktığı zaman güzeldir erkek! Kapıdan içeri girdiğinde germediği en yakınlarını bile her fırsatta alçaltıp yermediği aklı fesatlığa ve hîleye ermediği zaman güzeldir
O hâlde çocuk şu diyeceklerimi iyi dinle:
Bazen bir hevesten ibarettir gelir geçer
Canının her çektiğini sevdâ sanma
Bir erkekte en acınası şey göbektir
Zira o çoğu zaman oburluk tembellik ve hastalık demektir
Az ye çocuk
Az ye ki hikmet ve azamet yol bulsun sana
Sana alınan oyuncaklar neyine yetmiyor? Bak ne güzel bebeklerin araban evin var
Git onlarla oyna da hakkın olmayana göz koyma
Her kim ki seni korumak maksadıyla kendinden bile sakınır peşine düş
Her kim de haddini aşıp gömleğine el sürer kaç! Gelip geçen bir hayal gibi ha var ha yok olur kimileri hayatında
Her dilediğini alamaz her istediğini yapamazsın burası dünya!
Gerçi bütün çocuklar gibi sen de sadece cennetin muhatabısın; ama işte yok öyle iki dünyada cennet unutma
İnanmışsan eğer kural belli: Harama uzanma!
Bu kural bazen zorlayacaktır nefsini
Sen rolünü yine de bir mümine yaraşırcasına aşkla ve şevkle oyna
Gariptir bazen sınamak için en aç zamanında koyarlar önüne haram lokmayı… O zaman farz et ki seninle bir oyun oynuyorlar
Farz et ki samîmiyetini ölçüyorlar
Bir imtihandasın farz et
Kazanmak için uğraşmaktan geri durma! Eğer sen Allâhın rızâsına nâil olma kaygısından uzaksan oturur da arsızca midene indirirsin
Hâlbuki sen Rabbinin muhabbetine tâlip biriysen acından ölecek bile olsan yemezsin yiyemezsin
İyi bil ki haram ile şifâ olmaz
Haramdan hayır umulmaz
O hâlde elinden ve dilinden geçtim gözceğizinin ucuyla bile dokunma
Senin huzurun evindedir çocuk! Aklını alacak olan fitneye yüz verme
Gücün yettiğince uzaklaş ondan
Aldanma şeker gibi tatlı bir his vermesine
Allâha sığın hata yapmaktan
Bazen bal kılıklı zehir; bazen su kılıflı ateştir karşında duran
Duymadın mı nice zaman önce o tuzaklar adına uyarmış güzellerden birisi:
“-Gözün her ne şeye erişirse ondan hicâbı kaldır Hakka bak
Biz fitneyiz seni aldatırız
” demiş
Hele de gözünün perdelere takılıp kaldığını Hakka bakacak kıvama gelmediğini hissediyorsan o zaman daha da teyakkuz hâlinde ol ki zayıfsın demektir
Yine de yiğitsin
Yiğitliğin onda dokuzu kaçmaktır diyen ne anlatmak istemiş bilir misin? Düşün çocuk! Haramlardan kaçışındır seni yiğit yapan
Zevkinin esiri ihtirâsının kurbanı olup da harama tenezzül edersen hiç erlik kalır mı serde?!
O güzel gözlerine temiz bakışlar yaraşır senin! Ellerine ayaklarına hayırda olmak yaraşır
O hâlde zorlama
Uçurum kenarlarında ısrarla dolanma
Sıcacık yuvandan çıkıp hüsrâna uğratacak bir girdabın içine atlama
Olacakla öleceğe çare yok derler; ama sen yine de elinden geldiğince akıllı ol çocuk!
Başına secde dalyan gibi boyuna asîl bir duruş yaraşır! Kuvvetini aşkını Hakka sunmak yaraşır!
Bakışın ayak ucunda îmân kalenin burcunda alnı ak gitmek yaraşır sana!
Erkek namazda güzeldir çocuk! Namazdaki huşû bütün hayatına yayıldığında… O hâlde sen namazı günde beş vakitle sınırlı bir ritüel sanma… İcap ettiği her vakit ezânı beklemeden de dur kıyâma! Hayır!
Sadece namaz için değil her an kuşan zırhını
Hadi şimdi git tazecik bir abdest al da Allah için şu fakîri de duânda unutma… Erkek, Namazda Güzeldir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul