Yalnız Mesajı Göster

Kur'an Fihristi- Ş

Eski 11-04-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kur'an Fihristi- Ş



Allah'ı bırakıp kendilerine yarar ve zarar sağlayamayacak şeylere ibadet ediyorlar Kafir, (asıl) kendi Rabbine karşı (şeytana) arka çıkandır (25/55)
Onu (Kur'an'ı) şeytanlar indirmemiştir (26/210)
Şeytanların kimlere inmekte olduklarını size haber vereyim mi? Onlar, 'gerçeği ters yüz eden,' günaha düşkün olan her yalancıya inerler Bunlar (şeytanlara) kulak verirler ve çoğu yalan söylemektedirler (26/221-223)
"Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp da güneşe secde etmektelerken buldum, şeytan onlara yaptıklarını süslemiştir, böylece onları (doğru) yoldan alıkoymuştur; bundan dolayı onlar hidayet bulmuyorlar" (27/24)
(Musa) Halkının haberi olmadığı bir zamanda şehre girdi, orda kavga etmekte olan iki adam buldu; bu kendi taraftarlarından, şu da düşmanlarından Derken taraftarlarından olan, düşmanlarından olana karşı ondan yardım istedi Bunun üzerine ona bir yumruk attı ve işini bitiriverdi (Sonra da:) "Bu şeytanın işindendir; o, gerçekten açıkca saptırıcı bir düşmandır" dedi (28/15)
Ad'ı ve Semud'u da (yıkıma uğrattık) Gerçek şu ki, kendi oturdukları yerlerden size (durumları) belli olmaktadır Kendi yaptıklarını şeytan süsleyip-çekici kıldı, böylece onları yoldan alıkoydu Oysa onlar görebilen kimselerdi (29/38)
Onlara; "Allah'ın indirdiklerine uyun" denildiğinde, derler ki; "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız" Şayet şeytan, onları çılgınca yanan ateşin azabına çağırmışsa da mı (buna uyacaklar)? (31/21)
Andolsun, İblis, kendileri hakkında zannını doğrulamış oldu, böylelikle iman eden bir grup dışında, ona uymuş oldular (34/20)
Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak) aldatmasın Gerçek şu ki, şeytan sizin düşmanınızdır, öyleyse siz de onu düşman edinin O, kendi grubunu, ancak çılgınca yanan ateşin halkından olmağa çağırır (35/5-6)
"Ey adem oğulları, ben size and vermedim mi ki: Şeytana kulluk etmeyin, çünkü, o, sizin için apaçık bir düşmandır;" (36/60)
Onun tomurcukları, şeytanların başları gibidir (37/65)
Şüphesiz biz dünya göğünü 'çekici bir süsle', yıldızlarla süsleyip-donattık Ve itaatten çıkmış her azgın şeytandan koruduk; Ki onlar, Mele'i A'la'ya kulak verip dinleyemezler, her yandan kovulup atılırlar; Uzaklaştırılırlar Onlara kesintisiz bir azab vardır Ancak (sözü hırsızlama) çalıp-kapan olursa, artık onu da delip geçen 'yakıcı bir alev' izler (ve yok eder) (37/6-10)
Şeytanları da; her bina ustasını ve dalgıç olanı (38/37)
Kulumuz Eyyub'u da hatırla Hani o: "Herhalde şeytan, bana kahredici bir acı ve azab dokundurdu" diye Rabbine seslenmişti (38/41)
Hani Rabbin meleklere: "Gerçekten ben, çamurdan bir beşer yaratacağım" demişti "Onu bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın" Meleklerin hepsi topluca secde etti; Yalnız İblis hariç O büyüklük tasladı ve kafirlerden oldu (Allah) Dedi ki: "Ey İblis, iki elimle yarattığıma seni secde etmekten alıkoyan neydi? Büyüklendin mi, yoksa yüksekte olanlardan mı oldun?" Dedi ki: "Ben ondan daha hayırlıyım; sen beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın" (Allah) Dedi ki: "Öyleyse ordan (cennetten) çık, artık sen kovulmuş bulunmaktasın" "Ve şüphesiz, din (kıyametteki hesap) gününe kadar benim lanetim senin üzerinedir" Dedi ki: "Rabbim, öyleyse onların dirilecekleri güne kadar bana süre tanı" Dedi ki: "O halde, süre tanınanlardansın" "Bilinen vaktin gününe kadar" Dedi ki: "Senin izzetin adına andolsun, ben, onların tümünü mutlaka azdırıp-kışkırtacağım" "Ancak onlardan, muhlis olan kulların hariç" (Allah) "İşte bu haktır ve ben hakkı söylerim" dedi "Andolsun, senden ve içlerinde sana tabi olacak olanlardan tümüyle cehennemi dolduracağım" (38/71-85)
Şayet sana şeytandan bir kışkırtma gelecek olursa, hemen Allah'a sığın Çünkü O, işitendir, bilendir (41/36)
Kim Rahman'ın zikrini görmezlikten gelirse, biz bir şeytana onun 'üzerini kabukla bağlattırırız'; artık bu, onun bir yakın dostudur Gerçekten bunlar (bu şeytanlar), onları yoldan alıkoyarlar; onlar ise, kendilerinin gerçekten hidayette olduklarını sanırlar Sonunda bize geldiği zaman, der ki: "Keşke benimle senin aranda iki doğu (doğu ile batı) uzaklığı olsaydı Meğer ne kötü yakın-dost(muşsun sen)" (Bu söylenmeleriniz,) Bugün size kesin olarak bir yarar sağlamaz Çünkü zulmettiniz Şüphesiz azabta da ortaksınız (43/36-39)
Şeytan sakın sizi (Allah'ın yolundan) alıkoymasın Gerçekten o, sizin için açıkça bir düşmandır (43/62)
Şüphesiz, kendilerine hidayet açıkça belli olduktan sonra, gerisin geri (küfre) dönenleri, şeytan kışkırtmış ve uzun emellere kaptırmıştır (47/25)
Şüphesiz 'gizli toplantıların fısıldaşmaları' (kulis), iman edenleri üzüntüye düşürmek için ancak şeytan (ürünü olan işler)dandır Oysa Allah'ın izni olmaksızın o, onlara hiçbir şeyle zarar verecek değildir Şu halde mü'minler, yalnızca Allah'a tevekkül etsinler (58/10)
Şeytan onları sarıp-kuşatmıştır; böylelikle onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur İşte onlar, şeytanın fırkasıdır Dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir (58/19)
Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, yaptıklarının sonucunu tadmışlardır Onlara acı bir azab vardır Şeytanın durumu gibi; çünkü insana "İnkâr et" dedi, inkâr edince de: "Gerçek şu ki, ben senden uzağım Doğrusu ben, alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım" dedi Sonunda onların akibetleri, şüphesiz ateşin içinde ikisinin de süresiz olarak kalıcı olmalarıdır İşte zalim olanların cezası budur (59/15-17)
Andolsun, Biz en yakın olan göğü (dünya göğünü) kandillerle süsleyip-donattık ve bunları, şeytanlar için taşlama-birimleri (rücum) kıldık Onlar için çılgınca yanan ateşin azabını hazırladık (67/5)
O (Kur'an) da kovulmuş şeytanın sözü değildir (81/25)

Alıntı Yaparak Cevapla