Konu
:
Kur'an Fihristi- T
Yalnız Mesajı Göster
Kur'an Fihristi- T
11-04-2012
#
10
Prof. Dr. Sinsi
Kur'an Fihristi- T
TEBUK SEFERİ
Ey iman edenler, ne oldu ki size Allah yolunda savaşa kuşanın denildiği zaman yer(iniz)de ağırlaşıp kaldınız? Ahiretten (cayıp) dünya hayatına mı razı oldunuz? Ama ahirettekine (göre) bu dünya hayatının yararı pek azdır
(9/38)
Eğer savaşa kuşanıp-çıkmazsanız, O sizi pek acı bir azabla azablandıracak ve yerinize bir başka topluluğu getirip değiştirecektir
Siz O'na hiçbir şeyle zarar veremezsiniz
Allah herşeye güç yetirendir
(9/39)
Allah'ın elçisine muhalif olarak (savaştan) geri kalanlar, oturup-kalmalarına sevindiler ve Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad etmeyi çirkin görerek: "Bu sıcakta (savaşa) çıkmayın" dediler
De ki: "Cehennem ateşinin sıcaklığı daha şiddetlidir
" Bir kavrayıp-anlasalardı
(9/81)
Bundan böyle Allah, seni onlardan bir topluluğun yanına döndürür de (yine savaşa) çıkmak için senden izin isterlerse de ki: "Kesin olarak benimle hiçbir zaman (savaşa) çıkamazsınız ve kesin olarak benimle bir düşmana karşı savaşamazsınız
Çünkü siz oturmayı ilk defa hoş gördünüz; öyleyse geride kalanlarla birlikte oturun
" (9/83)
Bedevilerden özür belirtenler, kendilerine izin verilmesi için geldiler
Allah'a ve elçisine yalan söyleyenler de oturup kaldı
Onlardan inkâr edenlere pek acı bir azab isabet edecektir
(9/90)
Allah'a ve elçisine karşı 'içten bağlı kalıp hayra çağıranlar' oldukları sürece güçsüz-zayıflara hastalara ve infak etmek için bir şey bulamayanlara bir sorumluluk (günah) yoktur
İyilik edenlerin aleyhinde de bir yol yoktur
Allah bağışlayandır esirgeyendir
(9/91)
Bir de (savaşa katılabilecekleri bir bineğe) bindirmen için sana her gelişlerinde "Sizi bindirecek bir şey bulamıyorum" dediğin ve infak edecek bir şey bulamayıp hüzünlerinden dolayı gözlerinden yaşlar boşana boşana geri dönenler üzerinde de (sorumluluk) yoktur
(9/92)
Yol ancak o kimseler aleyhinedir ki zengin oldukları halde (savaşa çıkmamak için) senden izin isterler ve bunlar geride kalanlarla birlikte olmayı seçerler
Allah onların kalplerini mühürlemiştir
Bundan dolayı onlar bilmezler
(9/93)
Diğerleri günahlarını itiraf ettiler onlar salih bir ameli bir başka kötüyle karıştırmışlardır
Umulur ki Allah tevbelerini kabul eder
Hiç şüphesiz Allah bağışlayandır esirgeyendir
(9/102)
Andolsun Allah Peygamberin Muhacirlerin ve Ensarın üzerine tevbe ihsan etti
Ki onlar -içlerinde bir bölümünün kalbi nerdeyse kaymak üzereyken- ona güçlük saatinde tabi oldular
Sonra onların tevbelerini kabul etti
Çünkü O onlara (karşı) çok şefkatlidir çok esirgeyicidir
(9/117)
(Savaştan) Geri bırakılan üç (kişiyi) de (bağışladı)
Öyle ki bütün genişliğine rağmen yeryüzü onlara dar gelmişti nefisleri de kendilerine dar (sıkıntılı) gelmişti ve O'nun dışında (yine) Allah'tan başka bir sığınacak olmadığını iyice anladılar
Sonra tevbe etsinler diye onların tevbesini kabul etti
Şüphesiz Allah (yalnızca) O tevbeleri kabul edendir esirgeyendir
(9/118)
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul