Yalnız Mesajı Göster

A Dan Z Ye Türkçe Anlamlarıyla Sözlük

Eski 11-04-2012   #12
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A Dan Z Ye Türkçe Anlamlarıyla Sözlük



M

Mağrib: Mağrip, batı

Mah: Ay

Mahbup: Sevilen, sevgili

Mahı: Balık

Mahıtaban: Parlayıcı, parlak ay

Mahi göz: Mahveden göz

Mahi: Mahveden

Mahim: Ay yüzlü sevgilim

Mahpara: Mahpare, ay parçası, ay benzeri

Mah-pare: Ay parçası gibi olan sevgili

Mahraba: Büyük mendil, erkek mendili

Mahrama: Mendil

Mahzun: Üzgün, üzüntülü

Mahzun: Üzüntülü, kederli, tasalı

Mail olmak: Meyli olmak, ehli olmak

Mail: Ehil, meyil

Malamat: Ortaya çıkarma, açıklama

Malı: Çapı, yağlık, başa sarılan örtü

Mamur: Bayındır, bakımlı

Man: Bana

Mar: Yılan

Marağa dügüsi: Marağa pirinci

Maral bakışan: Dişi geyik gibi bakışına

Maral: Dişi geyik

Marifet: Hüner

Masiva: Ondan gayrısı (Allah'tan) başka her şey hakkında kullanılan tabirler Dünya ile ilgili şeyler

Maslahat: Uğraş

Maş: Baklagillerden yenilebilen bir bitki, taneleri ufak bir tür börülce 2Mercimek

Maşrık: Doğu yönü

Maşuğun: Sevgilini

Maşuk: Sevgili

Mat etmek: Satranç oyununda yenmek

Mat kılmak: Mat etmek

Mat: Satranç oyununda uğranılan yenilgi

Mavu: Mavi, göl

Mayıl olmak: Meyil vermek, sevmek, gönül vermek

Mayıl salmak: Meyil salmak, gönül düşünmek, sevdalanmak

Mayılam: Meylim var, istekliyim, özlemliyim

Mecal: Güçlük, dinçlik, derman, takat

Mecnun: Leyla ile Mecnun hikayesinin erkek kahramanı

Medet: Yardım çağrısı

Mefta: (Meftah) Hazine,

Mehhr-i mübüvvet: Peygamber mührü

Mehle: Mahalle

Mehr-i muhabbet: Muhabbetin şefkati

Mehriban: Dost, seven, güler yüzlü, sevecen

Meknun: Örtülü, gizli, saklı,

Mektep uşağı: Okul çocuğu, öğrenci

Melaik: Melekler

Melhem: Merhem, acıyı giderecek, iyileştirecek em

Melil: Üzgün, üzüntülü

Melul: Üzgün, üzüntülü

Memat: Ölüm, ahrete göç etmek

Memir: Bayındır, mamur

Men aref: Kendini bilme, kendini kötülüklerden koruma Menend: Benzer

Men: Ben

Menal: Ele geçirilen, sahip olunan varlık; mal, mülk

Menem: Benim

Menemşe: Menekşe

Menevşe: Menekşe

Meni: Beni

Menim tekim: Benim gibi

Menim: Benim

Mennen: Benden

Mensiz: Bensiz

Menzil: 1 Yolculukta dinlenmek amacıyla konaklanılan yer, konak, konak yeri 2 İki konak yeri arasındaki uzaklık

Menzil: Mesafe, ulaşılması amaçlanan yer

Meraga[Maraga]: Batı İran'da, Sahand dağının güney eteğinde Urmiye gölüne yakm şehir

Merah: IBilmek isteği; 2Kaygı, tasa [merak]

Merd-i peleng: Erkek kaplan, erkek panter

Merduvan: Merdiven

Mesgen: Mesken, barmak, yuva

Meskenet: Miskinlik, uyuşukluk, bitkinlik, yoksulluk

Mesnevi: Her beyti ayrı uyaklı -başlı başına uyaklı- bir Divan Edebiyatı koşuk biçimi Bu türdeki yapıtların genel adı

Mest müdam: Heraman, devamlı sarhoş

Mest: Sarhoş, aklı başında olmayan

Mestan: Esrik, sevgi esriği, gözleri süzgün

Mestan: Sarhoşlar

Mestur: Sınırlanmış, çizilmiş, yazılmış, örtülü

Meşrig: Doğu yönü

: Sermaye, satılacak mal,

Metederem: Överim

Metel: Şaşkın

Mevla: Tanrı

Mey: İçki

Meyil: Meyil vermek, gönül vermek, ilgi yöneltmek, ilgi duymak

Meyit (Meyyit): Ölü

Meyli: Gönlü, isteği, dileği

Mezat: 1 Artırma ile yapılan satış 2 Artırma ile satış yapılan yer

Mezer: Mezar

Mezet: Mezat, artırma ile satış yapılan yer

Miheng: Altının ayarını anlamaya mahsus bir taş Ölçü İyiyi kötüyü ayıran ayar aleti Bir insanın kıymetini ahlakını anlamaya yarayan vasıta

Mihman: Misafir

Mihnet: Sıkıntı, çile

Mihr-i muhabbet: Sevgi ve aşk, aşk güneşi

Mihrap: Sevgilinin kaşları, mihrabın girintili yapısının bir yaya benzetilerek, kutsallığa yönelmiş bir övgü ile sevgilinin kaşlarının anlatılmasında kullanılması

Milağ: Elma, armut, ayva hevengi

Minasip: Uygun

Minekaş ayvan: Alınlığı mavi çinilerle süslü ayvan, balkonlu konak

Miner: Biner

Mirze: Soylu, saygın kişi, mirza

Misk: Güzel kokulu bir madde

Misk-ü-amber: Çok güzel koku

Mizan: Terazi, ölçü, tartı, akıl, idrak, muhakeme Mahşerde herkesin amellerini tartmaya mahsus bir adalet ölçüsü olup hakiki mahiyeti ancak ahrette bilinecektir

Mor menevşe: Mor menekşe, menekşe

More: Trakya ve Rumeli yöresinde erkeklere bir hitap sözcüğü

Mori: Trakya ve Rumeli yöresinde kadınlara bir hitap sözcüğü

Möhebbet: Muhabbet, sevgi" aşk, dostluk

Mufassal: Netice, sözün kısası,

Mugallit: Taklitçi

Muhannet: Korkak, soğuk davranışlı, uzak

Muhip: Seven, sevgi besleyen

Muhkem: Sağlam, metin, sıkı sıkıya kuvvetli, tahkim edilmiş, sağlamlaştırılmış

Mukaddem: Zaman ve mekan cihetiyle daha evvel olan

Mukadder: Kader , kısmet tayin olunmuş

Mulla: Molla

Murtat (Mürted): Dönek

Musahip: Yol kardeşi, birlikte olan, arkadaş

Muş: Muş ili

Muştu: Sevindiren haber, müjde

Muştuluk: Muştucuya verilen armağan, muştuluk, müjdelik

Muy: Saç

Muzu: Engel

Mübah: İşlenmesinde sevap ve günah olmayan şey

Müdam: Devam eden, süren, sürekli

Müddei: İddia eden İddiacı davacı

Müheyya: Hazırlanmış olan

Müjgan: Kirpikler

Mülevves: Kirli, pis, bulaşık, alıkoyulup sonraya bırakılmış veya durdurulmuş olan Karışık, intizamsız

Mülk ü meleküt: Maddi olmayan alemin varlığı, varlık melekler

Münaci(müncü): Kurtaran

Münezzeh: Arınmış

Münkir: İnkar eden

Müptela: Bir şeye tutulmuş, düşkün, aşık

Mürayi: Riyakar, iki yüzlü

Mürşit: İrşad eden, doğru yolu gösteren, gafletten uyandıran, Peygamber varisi olan kılavuz Tarikat piri, şeyhi

Mürur etmek: Ulaşmak, varmak

Müsahip: Yol kardeşliği

Müstecap: Hoş görülen, istediği kabul edilen, icabet olunmuş

Müşerref: Şereflendirilmiş, şerefli

Müşg-ü amber: Misk-ü amber

Müşteri: Müşteri yıldızı, Jüpiter Erendiz

Alıntı Yaparak Cevapla