Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlıca Sözlük Lügat S Harfi
S Harfi
SE´T Boğmak
SETA´ Boyunun uzun olması
SETA Hamakat, ahmaklık
SETAİR (Sitâre C ) Örtünülecek veya perdelenecek şeyler
SETAT Sakalın hafif olması
SETE´ Bezin hatâsı
SE´TE (C : Set) Kara balçık
SETEH (C : Estâh) Oturak yeri
SETEL Her nesnenin kötüsü, yaramazı
SET´ET Böy denilen zehirli böcek
SETH Bir kimsenin arkasına vurmak
SETİH Arkası üstüne yatmış * Dağarcık * Büyük tulum
SETİR Örtülmüş, kapalı Mestur
SETİRE Parmak otu
SETL Birbiri ardınca bir bir çıkmak
SETL (C : Estâl) Pınarlarda su içmeye mahsus susak * Hamam tası * Bakıcıların hayvanlara su verdikleri kap
SETR (Setir) Örtme, kapama, gizleme
SETR-İ AVRET Başkalarına gösterilmesi haram olan yerleri örtmek Şer´an örtülmesi lâzım gelen yerlerini örtmek (Bak: Avret-Tesettür)
SETR-İ GAYB Gizlilik perdesi (Demek, sefihâne lezzette sen hayvanlara yetişemezsin Binler derece aşağı düşersin! Çünkü hayvana nisbeten gaybî olan şeyleri senin aklın görüyor, elemini alıyor Setr-i gaybda bulunan istirahat-i tâmmeden bilkülliye mahrumsun Hem senin medar-ı fahrin olan uhuvvet ve hürmet ve hamiyet gibi güzel hasletlerin, incecik bir zamana, büyük bir sahradan bir parmak kadar yere inhisar ve hadsiz zamanda yalnız hazır saate mahsus olduğundan, sun´î ve muvakkat ve sahtekâr ve asılsız ve gayet cüz´î olup, senin insaniyetin ve kemâlâtın o nisbette küçülür, hiçe iner Fakat iman ehlinin uhuvveti ve hürmeti ve muhabbeti ve hamiyeti, iman cihetiyle mevcut bulunan mazi ve müstakbeli ihata ettiğinden, insaniyeti ve kemalâtı o nisbette teâli eder R N )
SETR-İ HÜSN Güzelliği örtüp gizleme
SETR-İ UYUB Ayıpları örtmek, kusurları ifşa etmemek
SETR Hat * Saf * Yazmak
SETRE Yarı resmi ceket * Düz yakalı ilikli çuha elbise
SETTAR(E) Örten, kapayan gizleyen En çok gizleyen ve örten
SETTAR-ÜL UYUB Ayıpları, kusurları örten Kusurları göstermeyen, günahları bağışlayan Allah (C C )
SETTUKA İki tarafı gümüş ve içi bakır olan akça
SETV(E) (C : Setavât) Hamle etmek * Kahretmek * Hiddetlenmek, kızmak, gadap etmek
SEV´ Akmak
SE´V Niyet * Vatan * Çekişme, kavga, niza
SEVA Beraber olma Beraberlik Denk, müsavi
SEVA Mukim olmak, ikamet etmek, oturmak * Zayıf olmak
SEVAB Hayır Hayırlı iş Allah (C C ) tarafından mükâfatlandırılacak doğruluk ve iyilik karşılığı Allah´ın (C C ) rızasını kazanmağa mahsus iyi amel
SEVABIK (Sâbıka C ) Geçmiş şeyler Geçmiş haller Geçmişte işlenmiş suç ve kabahatlar
SEVABİT (Sâbite C ) Merkezlerinden ayrılmaz görünen yıldızlar * Sâbit olanlar, sâbitler
SEVAD Karaltı Uzakta karaltı halinde görülen kalabalık * Ekseri insanlar * Şehir Kasaba Karye Köy * Karartı Yazı karalama
SEVAD-ÜL AYN Göz bebeği
SEVAD-I A´ZAM Büyük şehir * Mekke-i Mükerreme * İnsanların ekseriyeti (Maişetçe neden bu kadar muktesit yaşıyorsun diyenlere cevaben: Ben sevad-ı azama tâbi olmak isterim, sevad-ı azam ise; bu kadar tedarik edebilir Ben ekalliyet-i müsrifeye tâbi olmak istemem, demişlerdir ) (Tarihçe-i Hayat)
SEVAD-I MÜSLİMÎN İslâm cemaatı
SEVAD-ÜL KALB Kalbin ortasında var olduğu farzedilen kara leke (Bak: Süveyda-ül kalb)
SEVAFİL (Sâfil C ) Alçaklar (İnsan ve yer hakkında kullanılır)
SEVAHİL (Sahil C ) Sahiller, yalılar Deniz veya ırmak kenarları
SEVAÎ İpek kumaş
SEVAİD (Sâid C ) Dirsekten bileğe kadar olan kısımlar
SEVAİM (Sâime C ) Otlak hayvanları Çayıra başı boş salınan hayvanlar * Zekâtı icab eden koyun, keçi, sığır, deve gibi çift tırnaklı hayvanlar
SEVAİYE Yaramaz olmak * Kederli ve gamkin olmak
SEVAKIB (Sâkibe C ) Parlak yıldızlar
SEVAKIT (Sâkıta C ) Düşükler, düşmüşler
SEVAKÎ (Sakıye C ) Su yerleri, sâkiyeler
SEVAKİN (Sâkin C ) Bir yerde oturanlar, sakin olanlar
SEVALİF (Sâlif ve Sâlife C ) Geçmişler Geçmiş insanlar
SEVAM Yabanda otlayıp gezen hayvan * (Sâmme C ) Zehirli hayvanlar
SEVANİ (Saniye C ) Saniyeler * İkinci derecede şeyler
SEVANİH (Sâniha C ) İçe doğan fikirler
SEVATI´ (Sâtı C ) Belli ve yüksek olan şeyler
SEVATİR (Sâtur C ) Büyük bıçaklar, satırlar
SEVAZİC (Sâzec C ) Sâde ve basit şeyler
SEVB (C : Siyâb-Esvâb-Esvüb) Elbise Giyilecek eşya Kaftan Bez (Bunların sahibine "sevvab" derler ) * Rücu´ manasına mastar
SEVDA f Fazla sevgi sebebiyle meydana gelen bir çeşit hastalık Aşk * Hırs Tama * Heves, istek *Siyah * Balgamdan, kandan ve safradan başka vücuddan çıkan bir nevi ifrazat * Gam Keder, Sıkıntı
SEVDA-İ MENFAAT Menfaat hevesi
SEVDA-ÜL KALB Kalbdeki siyah nokta (Bak: Süveyda)
SEVDAFEZA f Sevda artıran
SEVDAGER (C : Sevdagerân) f Sevdalı, âşık Meftun
SEVDAGERÎ f Âşıklık, sevdalılık
SEVDAKÂR f Sevdalı Âşık
SEVDAPEREST f İfrat derecede düşkün, tutkun * Tamahkâr
SEVDAVÎ Kuruntulu, meraklı * Sevda ile âlâkalı
SEVDAZEDE f Âşık, meftun, sevdalı
SEVDE Karalık, siyahlık
SEVDED Ulu olmak
SEV´E Kabiha ve fâhişe hasleti * Ut yeri
SEVEBAN Hastalığın iyileşmesi
SEVEL Koyunlarda olan bir hastalıktır Hasta koyun sürüye uymaz, otlak yerinde döner durur
SEVERAN Tozun, dumanın kalkması
SEVF Koklamak
SEVG Aşağı batmak Suyun boğaza girmesi * Kolay, âsan ve yumuşak olmak
SEVGEND f Yemin, kasem, and
SEVH Batmak
SEVHAK Uzun
SEVİK (C : Esvika-Sevik) Kavut adı verilen kavrulmuş un Kavut satıcısına "sevvâk" denir
SEVİLE İnsan topluluğu
SEVİM Sevme * Câzibe
SEVİŞ Misafire yemek ve azık vermek
SEVİT Karışmış, muhtelit
SEVİYY Bir, beraber * Düz, doğru
SEVİYYE Müsavilik, birlik, beraberlik * Düzlük, doğruluk
SEVİYYE (C : Sevâyât) Koyun yatağı
SEVİYYEN Müsavi olarak Bir düziye Eşit olarak
SEVİYYET Eşitlik, müsavilik, denklik
SEVK Önüne katıp sürmek, ileri sürmek Yollamak, göndermek * Neticeye bağlamak
SEVK-İ TABİÎ Hayvan veya insanların düşünmeksizin Cenab-ı Hakk´ın sevki ile olan hikmete uygun hareketi Sevk-i kaderî, ilham veya sevk-i İlâhî demek daha doğrudur
SEVK-ÜL CEYŞ Askerî birliklerin lüzumlu yere sevkini ve geri çekilme işini idare etme
SEVK Misvak yapmak
SEVKİYAT Asker gönderme ve eşyasını te´min ve sevketme işleri
SEVL Karnı göbeğinden aşağıya sarkmak
SEVL Bal arısı
SEVLA´ (C : Süvül) Karnı sarkık kadın (Müz: Esvel)
SEVLA´ Sürüye uymayıp otlakta dönüp duran hasta veya delirmiş koyun (Müz: Esvel)
SEVLEB (C : Sevâlib) Tilki
SEVM Satılık bir şeye kıymet takdir etme, paha biçme * Su-i kasd Zulüm ve minnete giriftar etmek Derde sokmak * Dağlamak * Başına buyruk olup istediği yere gitmek * Kuş havada dolaşmak * Satışa arzetmek * Satın almak istemek * Fâide yetiştirmek * Davarın yabanda gezip otlaması * İstemek, talep etmek
SEVMELE Leğen
SEVR Öküz, boğa * Koz: Boğa burcu * Dünyaya müekkel melâikeden birisinin ismi (Bak: Sahretullah)
SEVRET Kızgınlık, hiddet, öfke * Hücum Dövüş * Hükümdarın şiddet veya kudreti * Tezlik
SEVS Arpaya, buğdaya ve ona benzer hububata bit düşmesi
SEVSEN Susam
SEVVA Seviyelendiren, düzelten * Doğruya götüren
SEVVAB Elbise satan, elbiseci
SEVVAM (Sâmme C ) Akrep ve yılan gibi zehirli hayvanlar
SEVVİB Geri çekmek * Men´etmek, engel olmak
SEVZAK (SEVZENİK) Çakır doğan kuşu
|