Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlıca Sözlük Lügat S Harfi
S Harfi
SÎV f Elma
SİVA Başka, gayrı, diğer Kasd (Bak: Mâsiva)
SİVAD Gizli söz, sır
SİVAK (C : Süvük) Misvak * Dişini yıkamak
SİVAR (C : Esvire - Esâvir-Suur) Bilezik
SİVAR-I ZERRİN Altun bilezik
SİVCAR Tazı ve köpeğin boynuna halka geçirmek Tasma takmak
SİVİL Fr Asker olmayan * Başı bozuk * Mülkî * Tebdil-i kıyafetle gezen polis * Medeni
SİYA´ Samanlı balçık
SİYAB (Sevb C ) Elbiseler, giyecek şeyler
SİYABE Kızlığın bozulması, bekâretin zâil olması
SİYAC Dikenli duvar
SİYADET Seyyidlik (Bak: Seyyid)
SİYAFET Kılıççılık sanatı
SİYAH f Kara, esved * Zenci
SİYAHA Suyun akması * Oruç tutmak
SİYAHAT (Seyyehân - Siyâh - Süyuh) İbret, terehhüb ve ibadet için yer yüzünde gezip yürümek (Dervişlerin seyahatı bundandır )
SİYAHBAHT f Tâlihsiz, kara bahtlı
SİYAHÇERDE f Esmer, karayağız olan
SİYAHFAM f Siyah renkli
SİYAHÎ f Siyahla alâkalı * Zenci * Siyahlık, karalık
SİYAHKÂR (C : Siyâhkârân) f Günah işlemiş, suçlu
SİYAHKEDE f Kapkara yer
SİYAHLİKA f Kara yüzlü
SİYAHPUŞ f Siyahlar giymiş Karalar giymiş * Mâtemli, yaslı
SİYAHRUZ f Tâlihsiz, şanssız, bahtsız
SİYAK Söz gelişi, ifade tarzı * Üslub, tarz, yol * Sürmek, sevk * Ruhun çıkması
SİYAK-I KELÂM Sözün gelişi, sevkediliş
SİYAK VE SİBAKA MÜLÂYEMET Sözün evveline güzel bir netice, sonrasına iyi bir başlangıç olması
SİYAKAT Binek hayvanını arkasından sürme
SİYAM Oruç (Bak: Sıyam)
SİYANET Koruma, muhafaza, hıfz
SİYASET Memleket idare etme san´atı Devlet idare tarzı * Dünya ve âhirette necatlarına sebeb olacak bir yola, insanları irşad ile beşeriyetin salâhına çalışmak * Diplomatlık Politika * Seyislik, at idare işleriyle uğraşma (Bak: Hilafet)
SİYASETEN Siyaset bakımından, siyasî bakımdan
SİYASÎ Siyaset icabı olan * Siyaset adamı * Politik
SİYASİYYUN Politikacılar, siyasetçiler Devlet idaresine çalışanlar
SİYAT (Savt C ) Kırbaçlar, kamçılar
SİYE Koyun yatağı
SİYER (Siret C ) Tarzlar, gidişler, yollar
SİYER-İ ENBİYA Peygamberlerin (Aleyhimüsselâm) hayatlarından ve onların ahlâkından bahseden kitap
SİYER-İ NEBİ Mevzuu Hazret-i Peygamber´in (A S M ) hayatı, ahlâkı ve yaşayışı olan, O´nun gaye ve cihanı irşad eden mesleğinden bahseden kitap (Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm´ın ahvâl ve evsâfı, Siyer ve Tarih suretiyle beyan edilmiş Fakat o evsaf ve ahvâl-i galibi, beşeriyetine bakar Halbuki o Zât-ı Mübarek´in şahs-ı manevîsi ve mahiyet-i kudsiyesi o derece yüksek ve nuranidir ki; Siyer ve Tarih´te beyan olunan evsaf, o bâlâ kamete uygun gelmiyor, o yüksek kıymete muvâfık düşmüyor Çünki: $ sırrınca: Hergün, hattâ şimdi de, bütün ümmetinin ibadetleri kadar bir azim ibadet sahife-i kemalâtına ilâve oluyor Nihayetsiz rahmet-i İlâhiyeye, nihayetsiz bir surette, nihayetsiz bir istidat ile mazhar olduğu gibi, her gün hadsiz ümmetinin hadsiz duasına mazhar oluyor Ve şu kâinatın neticesi ve en mükemmel meyvesi ve Hâlik-ı Kâinat´ın tercümanı ve sevgilisi olan o Zât-ı Mübarek´in tamam-ı mahiyeti ve hakikat-ı kemalâtı, Siyer ve Tarih´e geçen beşeri ahval ve etvâra sığışmaz Meselâ: Hazret-i Cebrâil ve Mikâil, iki muhafız yâver hükmünde Gazve-i Bedir´de yanında bulunan bir Zât-ı Mübarek; çarşı içinde, bedevi bir arabla at mübâyaasında münâzaa etmek, bir tek şâhid olan Huzeyfe´yi şahid göstermekle görünen etvârı içinde sığışmaz İşte yanlış gitmemek için; her vakit mahiyet-i beşeriyeti itibariyle işitilen evsaf-ı âdiye içinde başını kaldırıp, hakiki mahiyetine ve mertebe-i Risalette durmuş nurani şahsiyet-i maneviyesine bakmak lâzımdır Yoksa, ya hürmetsizlik eder veya şüpheye düşer M )
SİYER-İ SENİYYE Yüksek ahlâk ve yüksek vasıflar Hazret-i Peygamberin (A S M ) yüksek ahlâk ve vasıflarına dair yazılan kitab
SİYERA´ İbrişimle karışık alaca bez
SİYONİST (Kudüs´ün eski adı olan Sion dan) Filistin´de bağımsız bir Yahudi devleti kurmak isteyen Yahudi fikrinin taraftarı Bir şeyi Yahudilerin gaye ve menfaatına göre değerlendiren Yahudilik * Yahudi dinine giren
SİYY Arz-ı Arabdan bir yer * Çöl, sahra * Benzer, misil
SİYYAN (Siyy C ) Birbirine denk ve eşit Müsavi
SİYYANEN Birbirine denk ve eşit olarak Müsavi bir tarzda
SİYYE Yay başı
SKOLASTİK Lât Kurun-u vustâda (Orta çağlarda) Hristiyan âleminde, papazların dinî görüşüne ve onların baskısı altındaki dinî fikirlerine göre yapılan tedrisat usulü
SLOGAN ing Kısa ve te´sirli propaganda sözü
SOFESTAÎ (Sevfestâi) Kâinatın yaratıcısını, Cenab-ı Hakkı kabul etmemek için herşeyi inkâr eden Müsbet veya menfi hiç bir hükme varmayan, daima şüphe içinde kalmayı esas alan felsefi bir doktrinin (Septisizm) mensubu Septik Alemde hakikat namına hiç bir şey tanımayan ve hakikatı araştırmaktan sarf-ı nazar ederek zevk ü safa, şiir ve edebiyatla eğlenen safsatacılar (Bak: Sofizm)( O Vahid-i Ehad´i kabul etmeyen ya nihayetsiz ilâhları kabul edecek veyahut ahmak sofestâi gibi hem kendini, hem kâinatın vücudunu inkâr edecek M )
SOFİ Ehl-i tasavvuf Riyazet ve nefisle mücahede ile hakikate ermeğe çalışan Tarikata mensub, mânevi kemâlât için çalışan * Yanıltıcı, safsatacı (Bak: İşrakiyyun)
SOFİZM Fr Fls: Sofestaiye Safsatacılık Alemde hakikat olarak hiç bir şey tanımayan ve hakikatı araştırmaktan sarf-ı nazar ederek zevk ü safâ ve şiir gibi şeylerle eğlenmeği tercih eden bâtıl bir meslek İnâdiye, indiye ve Lâedriye "Septizm" adlarıyla üç kısma ayrılırlar (Mesail-i İlm-i Kelâm´dan)
SOHBET Konuşma, sevdiği kimselerle yapılan toplantı * Birlikte oturup tatlı tatlı hakikat üzerine konuşmak (Sohbet-i Nebeviye öyle bir iksirdir ki; bir dakikada ona mazhar bir zât, senelerle seyr ü süluka mukabil hakikatın envarına mazhar olur Çünkü sohbette insibağ ve in´ikâs vardır Malumdur ki; in´ikâs ve tebaiyyetle o nur-u âzam-ı Nübüvvetle beraber en azim mertebeye çıkabilir Nasılki, bir sultanın hizmetkârı ve onun tebaiyyeti ile, öyle bir mevkiye çıkar ki, bir şah çıkamaz İşte şu sırdandır ki, en büyük veliler sahabe derecesine çıkamıyorlar Hattâ Celâleddin-i Süyuti gibi, uyanık iken, çok def´a sohbet-i nebeviyeye mazhar olan veliler, Resul-i Ekrem (A S M ) ile yakazaten görüşseler ve şu âlemde sohbetine müşerref olsalar, yine sahabeye yetişemiyorlar Çünki: Sahabelerin sohbeti, Nübüvvet-i Ahmediye (A S M ) nuriyle, yâni Nebi olarak onunla sohbet ediyorlar Evliyâlar ise vefat-ı Nebeviden sonra Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm´ı görmeleri, velâyet-i Ahmediye (A S M ) nuriyle sohbettir Demek Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm´ın, onların nazarlarına temessül ve tezahür etmesi, velâyet-i Ahmediye (A S M ) cihetindedir; Nübüvvet itibariyle değil Mâdem öyledir; nübüvvet derecesi, velâyet derecesinden ne kadar yüksek ise, o iki sohbet de o derece tefavüt etmek lâzım gelir Sohbet-i Nebeviye ne derece bir iksir-i nurâni olduğu bununla anlaşılır ki: Bir bedevi adam; kızını sağ olarak defnedecek bir kasavet-i vahşiyânede bulunduğu halde gelip, bir saat sohbet-i Nebeviyeye müşerref olur, daha karıncaya ayağını basamaz derecede bir şefkat-i rahimaneyi kesbederdi Hem câhil, vahşi bir adam, bir gün sohbet-i Nebeviyeye mazhar olur; sonra Çin ve Hind gibi memleketlere giderdi Mütemeddin kavimlere muallim-i hakaik ve rehber-i kemâlât olurdu S )
SOHBET-İ İHVAN Din kardeşleri ile faydalı hakikatlar üzerine sohbet etmek Resül-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm buyurmuştur ki: Üç şey müstesna, dünyada rahat yoktur:1- Tilâvet-i Kur´an2- Münacat-ı Rahman3- Sohbet-i İhvan
SOKRAT Eski bir Yunan Feylesofu (M Ö 470-400) Vahdaniyete ve ruhun bakiliğine inanmış ve bu fikrini yaymağa çalışmış "Dünyada yalnız bir şey öğrenebildim, o da hiç bir şey bilmediğimdir " sözü meşhurdur Devrinin inanışına zıd fikirlerinden dolayı mahkemece kendisine idam kararı verilmiş, baldıran otunun zehirini içirmek suretiyle idam edilmiş Sonra Eflâtun, Sokrat´ın fikirlerini müdafaa etmiştir
SOLCU (Bak: Ashab-ı Şimal)
SORGUÇ Başa takılan tuğ * Bazı kuşların tepelerinde bulunan tüyden süs
SOSYAL Fr İçtimaî Cemiyete ait
SOSYALİST Fr Sosyalizm taraftarı olan
SOSYALİZM Fr İktisadî teşebbüsleri ve teşekkülleri devlete vermek isteyen görüş İştirakiyecilik Güya, herkese müsavi mal verme esasını idare sisteminde yerleştirmeyi ve mal birliğini iddia eden ve insan fıtratına zıt olarak hürriyetleri daraltıcı ve din aleyhdarı bir sistem Serserilere, zenginlerin mallarını mübah edip isyâna sevkeden ve ehl-i nâmusun ahlâkını yıkarak fuhşiyatı teşvik eden bir bâtıl anlayış (Sosyalizm nazariyesinin nâşirleri komünistlerdir ) (Bak: İktisad, Kapitalizm, Komünizm)(Tabaka-i avâmın intibahiyle ve galebesiyle tezahür eden tam sosyalizm ve bolşevizm düsturları, bizim daha ziyade işimize yaradığı için, o sosyalizm düsturlarını kabul ettiğimiz halde, senin vaziyetin bize ağır geliyor Prensiplerimize muhalif düşüyor Onun için sana verdiğimiz sıkıntıdan şekvâya ve küsmeye hakkın yoktur Elcevap: Hayat-ı içtimâiye-i beşeriyede bir çığır açan, eğer kâinattaki kanun-u fıtrata muvâfık hareket etmezse; hayırlı işlerde ve terakkide muvaffak olamaz Bütün hareketi şer ve tahrip hesabına geçer Mâdem kanun-u fıtrata tatbik-i harekete mecburiyet var; elbette fıtrat-i beşeriyeyi değiştirmek ve nev-i beşerin hilkatındaki hikmet-i esasiyeyi kaldırmakla, mutlak müsavat kanunu tatbik edilebilir Evet, ben, neseben ve hayatça avam tabakasındanım Ve meşreben ve fikren, "müsâvât-ı hukuk" mesleğini kabul edenlerdenim Ve şefkaten ve İslâmiyetten gelen sırr-ı adalet ile, burjuva denilen tabaka-i havassın istibdat ve tahakkümlerine karşı eskidenberi muhalefetle çalışanlardanım Onun için bütün kuvvetimle adalet-i tâmme lehinde zulüm ve tagallübün ve tahakküm ve istibdadın aleyhindeyim Fakat nev-i beşerin fıtratı ve sırr-ı hikmeti, müsâvât-ı mutlaka kanununa zıddır Çünki Fâtır-ı Hakim, kemal-i kudret ve hikmetini göstermek için az bir şeyden çok mahsulât aldırır ve bir sahifede çok kitabları yazdırır ve birşey ile çok vazifeleri yaptırdığı gibi, beşer nev´i ile de binler nev´in vazifelerini gördürür İşte o sırr-ı azimdendir ki: Cenab-ı Hak, insan nev´ini binler nevileri sünbül verecek ve hayvanatın sair binler nevileri kadar tabakat gösterecek bir fıtratta yaratmıştır Sair hayvanat gibi kuvâlarına, lâtifelerine, duygularına had konulmamış; serbest bırakıp hadsiz makamatta gezecek istidat verdiğinden, bir nevi iken binler nevi hükmüne geçtiği içindir ki, Arzın halifesi ve kâinatın neticesi ve zihayatın sultanı hükmüne geçmiştir İşte nev-i insanın tenevvüünün en mühim mâyesi ve zenbereği; müsabaka ile hakiki imanlı fazilettir Fazileti kaldırmak, mahiyet-i beşeriyenin tebdiliyle, aklın söndürülmesiyle, kalbin öldürülmesiyle, ruhun mahvedilmesiyle olabilir L )
SOSYOLOĞ Fr İçtimaî bilgilerle uğraşan, toplu insan yaşayışı ve onların idare işlerinde bilgi sahibi olmaya çalışan İçtimaiyatçı
SÖMESTR Fr Okullarda bir ders yılının ayrıldığı iki dönemin herbiri
|