11-04-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ayakkabı Terimleri Sözlüğü
İSTİKA-İSTEKA: Ayakkabıların altını parlatmak için kunduracıların kullandığı kemik
İŞLİ: Ayakkabıcıların sayayı kalıba çekmek için kullandıkları kerpeten gibi bir araç
KABALA-NALÇA: Ayakkabıların altına çakılan, iri başlı demir çivi
KALAVRA(KALEVRA): Ölçeksiz ayakkabı, yemeni
KALAVRAHANE: Ayakkabı atölyesi
KAZUMA MAKİNESİ: Ayakkabı dikişlerinde kullanılan bir tür makine
KAZUMA TIĞI: Kunduracılıkta, köseleyi ayakkabının yüzüne dikmek için kullanılan tığ
KELİK:Eski ayakkabı
KERAT-KERATA: Ayakkabı çekeceği
KERESTE:Ayakkabı yapımında kullanılan gereçler KIÇAYAK:1 Çizmeye benzeyen, ayağa giyilen bir çeşit yemeni 2 Ayakkabıcılıkta bir çeşit ayakkabı kalıbı
KİLTE:Ayakkabı tokası
KOVALDANA:Ayakkabının çorapsız giyilmesi KÖSELE: Ayakkabı tabanı v b kullanılan, büyükbaş hayvanların işlenmiş derisi Ayakkabının tabanınde ve bazen topuğunda da kullanılan kalın ve dayanıklı hayvan derisidir Kullanılmadan önce uzunca bir süre su içinde ıslatılırak tavlanır Sonra ölçüsüne göre kesilir ve kunduracı dizinin üzerine koyduğu ütü demiri üzerinde çekiç ile döverek kıvama getirir Normal kösele 3-5 mm kalınlığında ve toprak rengindedir
Bazı yazlık ayakkbılarda, özellikle sayası beyaz deriden olanlarda veya açık sandalet tipi ayakkabılarda kullanılan beyaz köseleye şaplı kösele denir Taban içinde, fort ve bombe olarak kullanılan 1-2 mm klınlığında olan köseleye de vaketa denir
KÖŞGER-KÖŞKER: Ayakkabı tamircisi, yemenici
LABUNYA: Ayakkabının ökçe bölümünü parlatma işlemi
LASTİK: Ayakkabı üzerine giyilen kauçuktan pabuç
LİMAKİ: Ayakkabıcılıkta kullanılan küçük eğe
LİSAN-DİL: Ayakkabı bağlarının altına rastlayan saya parçası
LOFIR:Ayakkabı
LORTA: Ayakkabı kalıbının çapı
LOSTRA: Ayakkabı boyama
LOSTRACI:Lostra salonunda çalışan ayakkabı boyacısı
LOSTRA SALONU:Ayakkabı boyanılan yer LUSTRİN: Parlak kumaş kullanılarak yapılmış ayakkabı
LUSTUR:Ayakkabı boyacısı,lostracı
MAKİNETA(MAKASETA): Ayakkabıcılıkta kenar düzeltmek için kullanılan metal alet
MASKARATA: Ayakkabının ön tarafında dikişle ayrılmış burun bölümü MASKARAT-MASKARATE: Ayakkabı sayasının burun kısmı
MEST: Üzerine mesh edilebilen, kısa konçlu, hafif ve yumuşak bir tür ayakkabı
MEŞİN: (Far -Sepilenmiş koyun derisi ) Koyundan elde edilen ayakkabılık deridir
MOKASEN: Kuzey Amerika yerlilerince kullanılan, hayvan derisinden yapılma, üzerleri inci boncukla süslü, ökçesiz, yarım ayakkabı
NALÇA: Ayakkabı taban demiri
NEOLİT: Plastik ve kauçuk karışımı,kösele tabana benzeyen bir tür ayakkabı taban çeşidi
NİAL:Ayakkabıcılar
NUBUK: Su geçirmez deri
OLTAN: Ayakkabının yere basan veya iç tarafına dikilen parça
ÖKÇE: Ayakkabı altının topuğa rastlayan yüksek bölümü, topuk
PATUMA(Potuma,patumatığ): Kıvrık uçlu kunduracı bizi
PENÇE: Ayakkabının tabanındaki kösele
PİANTA: Ayakkabı tabanının geniş bırakılan kenarı
PİNE:Ayakkabı yaması
PİNEDUZ: Ayakkabı tamircisi, eskici Yamacı
PİYANTA: Ayakkabı kenarı Ayakkabının alt taban kenarı
POİNT:Balede,balerinlerin parmaklarının uç noktasında duruyormuş gibi görünmelerini sağlayan,uçları tahta ya da benzeri malzemeden yapılma patik şekli
RUGAN: Ayakkabı ve çanta yapımında kullanılan parlak bir deri
SABO: 1 Genellikle birçok Avrupa ülkesinde giyilen tahta ayakkabı 2 Üzerinde deri vb bant bulunan bir tür sandalet
SAHTİYAN: Ayakkabı yapımında kullanılan tabaklanarak boyanmış ve cilalanmış deri
SAMA: Derilere aşırı yumuşaklık ve çok ince tane verilmek istendiği zaman, daldırıldığı banyo
SANDAL(SANDALET):Yalnız tabanı bulunan, ayağa kordon ve kayışla bağlanan açık ayakkabı SAYA: Ayakkabının yumuşak olan üst bölümü Ayakkabının modeline ve ölçüsüne göre özel yapılmış mukavva kalıpların yardımı ile kesilmiş deri parçalarını modeline uygun dikerek kalıba çekilecek şekilde üretilmiş malzemeye saya, deri parçalarını saya dikiş makinesinde dikerek bu duruma getiren kişiye de sayacı denir
USKUFYE: Süet deri olan ayakkabının üretim sırasında sayasının lekelenmesini önleyen beyaz, kasap kağıdına benzer özel bir kağıt Çok az ıslatılarak saya ile beraber kalıba çekilir ve ayakkabı imalatı sona erince vardolanın hemen üzerinden falçatanın ucu ile dikkatli bir şekilde kesilerek alınır
ÜTÜ DEMİRİ: O zamanlar terzilerde ve evlerde içine kor halinde mangal kömürü konan ütüler kullanılırdı Terzilerin kullandığı ütüler evlerde kullanılanlardan daha büyük ve ağır olurdu Bu ütülerin tamamı dökme demirden olup taban kısmı 2-3 cm kalınlığında idi İşte kunduracının dizi üzerine koyup örs olarak kullandığı ütü demiri bu ütülerin taban kısmıdır ve bugünkü ütülerin tabanı formundadır Şimdi bu eski ütülerin bazı nostalji sevenler tarafından çiçek saksısı olarak kullanıldığını biliyoruz
VAKETA: Ayakkabı yapımında kullanılan buzağı derisi VARDOLA: Ayakkabının saya ile alt tabanının birleştiği çıkıntılı bölüm Ayakkabının taban köselesi üzerindeki üst kattır Dışardan bakıldığında ayakkabı tabanının tamanını kapladığı sanılan bu parça esasında ayakkabıyı çepeçevre saran dar kösele şerit şeklindedir Vardola, astar köselesi ile sayayı yani 3 parçayı birbirine bağlar
Taban köselesi de vardolaya, taban köselesinde falçata ucu ile açılmış haramaki kanalından elde veya kazuma makinesi ile dikilir
VİDALA:Çanta ve ayakkabı yapılan tabaklanmış dana derisi
YAMACI: Ayakkabı eskicisi YEMENİ: Bir tür hafif ve kaba ayakkabı
YURAK: Ayakkabı yaması
ZENNE: (zen-Far/ne-Far-kadınca)3-4 mm klaınlıkta olan bayan ayakkabılarının işlenmiş köseleleridir
|
|
|